Ülkücü kalmak mı? İktidar Olmak mı?
Ülkücü kalmak mı? İktidar Olmak mı?
Hayat ne için yaşanır?
Maddi çıkarlar için mi?
Yoksa inandıkların uğruna eğilmeden bükülmeden hedefe ulaşmak için mi?
Bizler yaşadığımız hayatın içinde nefes aldığımız her zerresinde inanışımıza göre bir sınava tabiyiz. Verdiğimiz kararlar bizim hayatımızı belirliyor ve biz buna kader diyoruz. Peki burada aldığımız kararlar ile yaşadığımız hayatta, suçlu kişiler ve etkenlermidir yoksa bizmiyiz? Allahın bize akıl verdiğin düşünürsek!..
Herkes MHP liderine yükleniyor lider şunu yaptı bu kararı aldı iktidar olmak istemiyor mu?
Gibi sorular ile eleştiriliyor. Başbuğum gibi kitleleri peşinden sürükleyemiyor gibi bazı düşünceler var.
Mhp lideri Türk dünyasının Başkurtu Devlet bey Başbuğumun çizgisindenmi ayrılmıştır?
Davaya ihanetmi etmiştir?
Kitleleri peşinden sürüklemiyorsa inanmış vatan millet sevdalısı ülkücüler kitle halinde neden liderini takip ediyor?
Başbuğum hayatı boyunca bedeller ödedi. Tabutluklara girdi en zor şartlarda bile önce vatan millet dedi. Vatan için Allah yolunda çekilen her çile kutsaldır diyerek bazen tabanın bile zorlandığı kararlar alarak ülkenin faşizan ve kominist fikrini ülkemden kovan en büyük etken ve Türk dünyasının başbuğu olarak biz ülkücülerin kalbinde taht kurdu ki… İstese idi dış ve iç mihrakların düzenine uyup iktidar olamazmıydı? Yeni nesil ben dahil yakından görme şansımız olmamasına rağmen fikirlerinin kitaplaştı ve ülkücülüğün anayasası haline gelen dokuz ışık doktirinine tabi kalıyoruz.
Başkurt Devlet Bahçeli, Başbuğun uçmağa yürüdüğü günden bu güne yeri doldurulmaz bir liderin postuna oturarak bayrağı eline almış ve mücadeleye koyulmuştur. Tabi ki, kimse Başbuğ olamaz ancak Başbuğun yetiştirdiği hiçbir şekilde bu yolda taviz olmadığını ayağını seven bizimle yürümesin diyen bir Başbuğun öğrencisi olan Başkurt, bu yolda kendi tabiri ile sırtımızda hançer saplayacak yer kalmadı diyerek, ama yılmadan ülkücü evlatlarını bağrına basarak yoluna devam etmeye çalışıyor, devam ediyor. İhanet edenleride yanlış yolunuzdan dönün yuvaya diyecek kadar gönlü geniş bir şekilde…
Başkurt önce ülkem ve milletim sonra partim ve ben diyerek şahsi ikballeri elinin tersi ile iterek 9 ışık doktirinine sadık kalıp geçmişi unutmadan geleceği iyi okuyarak günü kurtarmak değil Türk milletinin yüz yıllık bin yıllık geleceğini kurtarmak için kararlar aldı alıyor ve almaya devam edecek inancım budur.
Başbuğum gibi Başkurt da isteseydi düzene uysaydı iktidar olamazmıydı? Olurdu.
Ama düstur neydi “Başını ülkücünün çekmediği hiçbir oluşumun yada olayın içinde olmaz” yani ülkücü asla piyon veya kullanılabilir herkesin yön vereceği bir emir eri değildir. Ülkücü emri sadece ve sadece Türk tarihi ve günümüzün demokrasisi seçim ile Türk milletinden alır ve milletin verdiği mesajları iyi okur ve Türk dünyasının çıkarları için insiyatif alır oyun kurar kararlar alır ve uygular.
Ülkücü inandığı değerler için yaşar İlahikelimetullah davasını tüm dünyaya yaymak için mücadelesini verir. Bu doğrultuda yürüdüğü yolda karşısına çıkan çilelere de çok şükür der ve yoluna devam edendir.
Şimdi bu doğrultuda iktidar olmak için birileri gibi inandıklarımızdan taviz mi vereceğiz?
O taviz verenlerin ne hale geldikleri ve ülkeyi ne hale düşürdükleride ortadadır.
O yüzden liderim inandıkları doğrultusunda çileye tabi olup dün Başbuğum gibi kararlar alıp Allah için mücadele veriyor. Kısaca ülkücüler, Başkurtun yaptığı gibi ülkücü kalıp Allahın izniyle mutlak zafer olan TURAN, KIZIL elmaya ulaşmayı hedeflemektedirler.
İstikbal için Türk milletinin istiklal mücadelesini asla sekteye uğratmayacaklardır. Eğer iktidar için taviz verirsen iktidar olduğunda taviz verdiğiniz yerlerin EMİR ERİ OLUR ve Türk milletine inanan TÜRK VE İSLAM alemini hayal kırıklığına uğratırsınız.
Türk Milleti Bir Gün Mutlak Ülkücüleri İktdar yapacaktır. O gün işte Ülkücüler kimseye tabi ve borçlu kalmadan sadece ve sadece TÜRK MİLLETİNDEN EMİR ALMALIDIR.
KARACA Hasan