Yoksa?!!

Yoksa?!!

Son derece bilgi yüklü, birliği, beraberliği önceleyen yazı ve yorumlarıyla çoğu zaman yol başçımız olan kıymetli bir büyüğümüzün; sosyal medyada sitem dolu olduğu kadar haklılık payı olan bir paylaşımı üzerine bu yazı yazılmıştır…
***
Değerli ağabeyim.
Sitemlerinde haklısın…
Ancak:
1- Face’nin veya diğer sosyal medya araçlarının bizlere sistemli bir blokajı var!
2- Kişilerin ilgi alanı farklı…
Mesela, kimi çiçekten-böcekten.
Kimi balıktan, kediden-köpekten.
Kimi dağ-bayır gezmekten. Kimileri ise o kıyı senin bu kıyı, ülke benim diyerek tatil yapmaktan…
Hoşlanıp, keyif yapıp haz duymakta…

Ve maalesef bizim gibi çok az sayıdaki kişi de; Vatan-millet, bayrak, mukaddesat dertleriyle kavrulmaktadır.

Öte yandan kişiler elbette ilk saydıklarımı sevecek yada ilgi gösterecektir. Çünkü insan olarak elbette bunlar da çok önemli ve gerekli uğraşlardır…
Taaa ki, 2’inci grupta saydıklarımın önüne geçmemek kaydıyla…
***
Buradan hareketle, etrafımız İsrail terör devletinin öncülüğünde adeta ateş çemberine dönmüştür… Konunun kısmen de idrakinde olan İspanya dışında, AB ülkeleri ve ABD bu yangını desteklemeleri yetmediği gibi, üstüne ayrıca ateşi körüklemektedirler…

Çok net ve açıkça meselenin Filistin meselesi değil, bilakis başta Türkiye olmak üzere diğer bölge ülkelerinin de olduğu aşikardır…

ABD ve bu devleti kuran İngiliz, Fransız, Alman, Yahudi, vb. Milletlerin; kurulduğu günden beri bir numaralı hasmı, Türk milleti ve Türkiye’dir.
Hatta geniş anlamda Türk/İslam dünyasıdır!

Üstelik tarihte ilk ve tek olarak, (Akdeniz’de ticaret yapabilmek için 29 yıl boyunca) vergi verdiği Osmanlı’dan beri, ABD’nin acısı geçmemiş, kini bitmemiştir!

İşte bu melanet cephesi, İsrail terör devletini ve sürekli silahlandırılıp habis bir ur haline getirilen PKK/PYD terör örgütünü adım adım karşımıza çıkartmak üzere yoğun olarak harekete geçmiştir.

Amacı yukarıda da değindiğimiz gibi Türkiye’nin bölünüp, parçalanması ve ayrıca bin yıldır kardeş olarak yaşayıp, “etle tırnak” olduğumuz insanlarımızla aramıza nifak sokmaktır.

Değerli okur son tahlilde;
İç siyasette yaşadığımız “benlik” ve kısır çatışmalardan kurtulup, husumetlerden derhal vazgeçip bir ve beraber olmalıyız…

Bu bağlamda eşkâlini kısmen çizdiğimiz iç-dış düşmanlar silsilesine karşı yekvücut hareket etmeliyiz…

Yoksa…
Toprakları işgal edilen, insanları soykırıma uğrayan, yakılıp-yıkılıp darmadağın edilen, insanları hapishanelere tıkılan Filistinli mazlumların yerini almaya en büyük adayız…

Bizden uyarması!
Yeni bir yazımızda buluşmak üzere esen kalınız!

Harun KILIÇ
ANKARA