“YAVAŞ YAVAŞ” YUVARLAYIN, NEREYE İSTIYORSA ORAYA GITSIN

Fikir hareketinde omurgalı duramıyorsan erken düşer ve yuvarlanıp gidersin…Şimdi bol bol yuvarlanan kişileri görüyoruz. Kimin eline geçse o yuvarlıyor bunları…

Fikir olmayınca ve omurgalı duramayınca 2011 yılında önce AKP yuvarladı. En son geldiği noktada da şimdi CHP’nin yuvarladıklarını izliyoruz. Arada “Millet Partisi’nden, Demokrat Parti’den, Besim Tibuk’un partisinden aday olabilirim.” diyerek başkaları elinde de yuvarlanma potansiyeli de gördük. BBP’nin de “Bizde yuvarlayalım,bizim neyimiz eksik ” diyerek konuya el attığına şahit olduk. Makam sevdası, siyasi ego ,kibirlilik,fikri acizlik ve yoksulluk bir adama her şeyi yaptırır. 2011 yılından beri bu karakterde olanların her şeyi yaptığına ve her yöne yuvarlandığına şahit oluyoruz.

Bir adam iki ayda 7 parti değiştiriyorsa, o adamın omurgası dönme dolap gibidir. 7 kocalı Hürmüz dedikleri böyle bir hal işte.Hergün birini idare etmek zorunda kalıyor. MHP 2011 seçimleri öncesi bu dönme dolaplığı gördüğü için “ilgisi dışına” çıkardı. MHP’yi, MHP’nin mücadele ettiği AKP’nin fikir ve propagandalarıyla vurmaya kalkınca zaten yuvarlanma maskesi erken düştü. PKK Açılımının önünü açan ve AKP’nin yargıyı ele geçirmek için kurguladığı referandum’da AKP’nin çizgisinde “Evet’i” savunan , AKP ve CHP’de PKK’lılar bile milletvekili olurken , Engin Alan’ın MHP’den milletvekili yapılmasına karşı çıkan, MHP’ye yapılabilecek en büyük hakaret olan “MHP CHP’leşti “ifadesini kullanan, AKP ve cemaat gazetelerinde MHP’ye Yalçın Küçük üzerinden atılan iftiralara inanıp, onun üzerinden MHP’ye saldıran , 2011 seçimlerine aylar kala AKP’nin gazetelerinde tam sayfa “MHP Barajda Boğulabilir” şeklinde röportajlar veren , MHP üzerinde oyun oynayan kişilere yazdırdığı mektupla MHP’yi AKP ve cemaat medyasında tartışmaya açtıran birisinin fikrinin MHP’de olmadığı , bedenen MHP’de olduğu anlaşılmıştı. Şimdi artık bedenen de MHP’de değildir. En son yuvarlayan CHP’de kendisinden vazgeçerse , karşımıza BDP’nin adayı olarak çıkacak kadar yuvarlıktan bahsediyoruz. İmralı’daki Apo 12 Eylül 2010 referandumu için “Benim sayemde evet çıktı” demişti. Yuvarlanan kişi de referandumda Evet’i savunduğu için BDP yada Apo’nun yeni kurdurduğu HDP neden olmasın…Bizde referandum kardeşliği ve yol arkadaşlığı deriz bu duruma. MHP’nin dışına çıkmış birisi elbette istediği yere gider ,hele adamda her yere gidecek meziyet olursa…

“MHP CHP’leşti” diyerek şimdi CHP’leşme yaşanması ise gerçekten akıl sağlığı açısından tedavi edilmesi gereken bir durumdur.

Çöken fikir omurgası olunca yuvarla gitsin…Yuvarla dedik de bir fıkra aklıma geldi.

Çok eski zamanlarda adamın biri öyle yoksul ki karısına giydirecek bir şeyi yok. Giydirecek bir şey olmayınca bir yere gideceği zaman karısını bir fıçının içine koyuyor ve yuvarlaya yuvarlaya götürüyor.Sonra hacının biri bu durumu öğreniyor ve adama acıyor.Gidiyor ve düz bir basma alıp geliyor.Adam da karısına veriyor basmayı.Kadın alıyor eline basmayı ,bakıyor düz.Hiç alacası yok. Diyor ki “Bu ne biçim basma.Çiçeği yok alacası yok.Herif ,boşver basmayı , sen yuvarla gitsin…

O hesap, bizim 7 kocalı Hürmüzleri de fikir omurgası olmayınca yuvarlayıp oraya buraya götürüyorlar.7 kocalı Hürmüz ,ilk durduğu yer olan MHP’yi “CHP’leşti” diye suçluyor ve bugün ise menfaat için davasını , partisini satıp dün sırf MHP’ye zarar verebilmek için adeta siyasi vebalı ve mikrop gibi gösterdiği CHP’ye katılma kararı alıyorsa bu noktada sadece fikir namusu ve şerefi olanlar konuşsun.

Gideceği partinin yetkilileri bile “Eski partisini CHP’lileşmekle suçlayan bir kişi CHP’den aday olup olmamayı düşünecekmiş!” diye dalgaya aldığı bir durumu biz nasıl tarif etsek boştur.

O yüzden yavaş yavaş yuvarlayın ,nereye istiyorsa oraya gitsin…

YILDIRAY ÇİÇEK/ ORTADOĞU