‘’Yalnız Kurt” Üzerine!..

Omuzlarımda ağır bir yüktü o günler ,sanki asırlar ötesinden gelirim..
O yükü ‘’Yalnız Kurt’’ kaldırdı…
Son yıllarda tarihle çelişmeyen,milli şuuru besleyen,Milli şuurun uyanık kalmasına hizmet eden,Türk Milliyetçiliği bilincinin yerleşmesine katkı sağlayan,TRT dizilerinden; Diriliş Ertuğrul, Diriliş Selçuklu,Alparslan Büyük Selçuklu,Kuruluş Osman,Teşkilat..dizilerinden sonra,
Osman Sınav’ın ATV’de yayına başlayan“Yalnız Kurt” dizisi de başarılı yapımlardan…
“Yalnız Kurt” dizisi de diğer diziler gibi geniş kitleler tarafından oldukça dikkatli bir şekilde izleniyor.
Yalnız Kurt Dizisini diğerlerinden ayıran en önemli özellik bizim kuşağında yakınen tanık olduğu,yakın tarihte yaşanan darbeleri, ihanetleri,kumpasları,cinayetleri, anarşi ve terör olaylarını ele alması ve 15 Temmuz merkezli FETÖ’nün gerçek yüzünü anlatması Türkiye’nin yakın tarihine ışık tutması,Türkiye’de yaşanan güncel gelişmeleri konu edinmesi…
Anne babasını gözlerinin önünde öldürdüklerinde sekiz yaşında olanYalnız Kurt’u da öldürmek istediler,beceremediler; hayatta kalmasını Bir Kurdun sağladığı. ,Altay Kurtoğlu’na; Davut Bahadır (Kumandan)
“İsyanı bastırmışsın darbe olmuş, anarşiyi kesmişsin PKK başlamış, terörü kesmişsin Fettah iblisi çıkmış… 15 Temmuz’da onu da kesmişsin. Ama başı hala Amerika’da duruyor” diyerek her taşın altından Amerika’nın çıktığını açık bir dille anlatıyor..
Evet yakın tarihi bilenleler hatırlar;ABD ve onun gayri meşru çocukları bütün şer ihanet olaylarının içinde rol almıştır.
Türkiye ne zaman belini doğrultmak,ayağa kalkmak istese,ABD çökertmek istemiştir.
1960’lı yıllarda Amerika,Barış Gönüllülerini ülkemize getirmekle kalmadı,birçok Ağırbakım Tamir Fabrikalarının işlevini değiştirdiği,gazocaklarında süt tozlarını,süte dönüştürdüğü ve bizlere zorla içirildiği o sütlerin pis kokusunu hala unutamam..
ABD Türk çocuklarını mis gibi ana sütü kadar temiz berrak inek sütlerinden koyun sütlerinden nefret ettirdi.O nesil süt içmeden büyüdü..
Yine barış gönüllülerinin içinde yer alan tam adını bilmediğimiz,ama bizim ‘’MISTIRNO’’dediğimiz ajan İngilizce öğretmenleriyle kültür emperyalizminin dibini yaşadık o yıllarda…
Yalnız Kurt’ta FETÖ ile ilgili anlatılanlar,reel olayların güçlü bir şekilde senaryolaştırılmış olaylar zinciridir.
Dizi de Fetönün Erzurum yıllarının anlatıldığı bir çok olayın şahidiyim..
Fetö veya o yılların Fettah Dahhak’ı benden 8 yaş büyüktür.
Ben ilkokula 1960 yılının 2. Yarısında, 11 yaşımda başladım ortaokulu bitirene kadar simit sattım..
Hemen hemen her kahveye lokale derneğe girer simit satardım..
Bir ara Komünizimle mücadele Derneği ,Ulu caminin karşısında bulunan Asri Hamamın bir üst katında idi,daha sonra binada tatilat yapılarak Koçlar mobilya mağazası oldu..
Bir gün Kominizmle Mücadele Derneğinde simit satarken,kürsüde konuşan bir adamı,herkesin can kulağı ile dinlediklerini gördüm…Gayri ihtiyarı bu kim diye sordum..
Şimdi anlıyorum ki,Dizi de terzi diye adlandırılan o terzi bana Bu Fetullah Hoca cevabını verdi…”Bu çok büyük adam olacak!..” dedi ..
”Bir ara dükkanıma gel seni onunla tanıştırayım”…
Oralıklı olmadığımı görünce git simitini başka yerde sat dedi
Bu terzinin adı dizi de verilmediği için ben de vermiyorum..
Ancak şu kadarını yazayım birçok siyasetçi Erzurum’a gelince,bu terziyi görmeden onunla sohbet etmeden geri durmazdı!..Hatırı sayılan bir adamdı.Ama kimsenin, şucudur bucudur diye aleyhinde konuştuğunu duymadım..
Yine dizide anlatılan,bir sinemada oynatılan ‘’Güneş Ne zaman Doğacak’’ filmi seyircileri ve tahrik edilenler arasında ben de vardım..
Tabii şimdi anlıyorum ki,provokatörlerin içinde şimdi rahmetli olan o terzi de vardı!.
Omuzlarımda ağır bir yüktü o günler ,sanki asırlar ötesinden gelirim..
O yükü ‘’Yalnız Kurt’’ kaldırdı diyor,ve dizi ile ilgili sözü Yıldıray Çiçek’e bırakıyorum…
******
Dizi ile ilgili,aynı kanaatte olduğum Yıldıray Çiçek başkanımın Ülküdaşımın kaleminden aktarayım
‘’Dizi de Ergenekon destanına atıf yapılan Bozkurt temalı sahneler ve sözler, Atatürk vurguları gerçekten “Yalnız Kurt” dizisine milli bir kıvam katmaktadır. İlk bölümde ailesi silahlı saldırıya uğrayan çocuğu ormanda bir Bozkurt’un kurtarması, son bölümde de FETÖ’cü hain bir komutanın Bozkurt tarafından parçalanması anlamlı mesajlar olmuştur.
Gerçekler üzerinden kurgulanan “Yalnız Kurt” isimli dizi, Türk milletini hainlikler, ihanetler karşısında aydınlatabilir ve geleceğimizi koruyacak milli şuuru verebilir. FETÖ illetine odaklanarak hazırlanan bu dizi, bu yönüyle bile başlı başına değeri ve ilgiyi hak etmektedir.
Son dönemlerde milli tarihimizi anlatan, milli içerik sunan dizilerde kaliteli bir artış vardır. Bunun daha da artırılması en büyük temennimdir. Tarihini, atasını, geçmişte yaşananları bilen nesiller yetişirse, mevcudu koruyacak şuurlu büyükler harekete geçirilirse Türk milletinin karakteristik özellikleri hep yaşatılmaya devam edecektir. Bu açıdan sinema ve dizi filmlerinin, romanların, şiirlerin, marşların bir milletin ruhunu yaşatmada nasıl etkili olduğu dünyaca bilinir ve kabul edilir.
Yalnız Kurt dizisinin bu manada kervana katılmış olması sevindiricidir ve güçlü bir etki göstermesi de en büyük temennimizdir. Türk milletinin bağımsızlık sembolü Bozkurt’a dizi film içinde gösterilen değer, bağımsızlığımıza katkı sağlamak isteyen Yalnız Kurt dizisine verilmesi gereken değeri de işaret etmektedir.
Yalnız Kurt dizi filminin yapımcısı Osman Sınav’ın “Türkiye başlı başına bir Yalnız Kurt. Herkesin gözü bizim ülkemizde. Ama biz her zaman bu coğrafyada dik durmaya ve özgürlüğümüzden vazgeçmemeye devam edeceğiz. Bağımsız bir devlet olarak güçlenerek bölgesel gücümüze hakim olmaya devam edeceğiz” sözleri değerlidir ve dizi filme verilen ruhun kaynağını göstermektedir.
İhsan Akan