TSE’NİN YILLIK GELİRİ 224 MİLYON LİRA
Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Başkanı Hulusi Şentürk, “Polis her gördüğü yerde hedef gözeterek gaz kapsülünü sıkabilir mi sıkamaz mı? Bunun standardı yok. Mesele ürün standardı değil, hizmet standardıdır” dedi.
TSE Başkanı Hulusi Şentürk, ekonomi muhabirleriyle kahvaltılı toplantıda bir araya geldi. Standartların teknolojinin yayılmasını sağladığı belirten Şentürk, “Başta Almanya olmak üzere pek çok ülke, geliştirdiklerinin teknolojinin ilk önce standardını hazırlıyor. Aksi takdirde standart hazırlanmazsa o teknolojinin kapı kapı dolaşılıp anlatılması lazım” diye konuştu.
Standartların kısa vadede değişkenlik göstermeyeceğine değinen Şentürk, “Hiçbir standart sabahtan akşama değişmez. Ortalama 2,8 yıldır. Standartlar yayınlandıktan sonra 6 ay gibi bir geçiş süresi vardır” dedi.
Türk işadamlarının standartlardan uzak olduğuna dikkati çeken Hulusi Şentürk, “Bizim işadamı için standart ihale zamanı lazım” şeklinde konuştu.
TSE Başkanı Şentürk, standartları belirleme konusunda uluslar arası bir mücadelenin olduğunu dile getirerek, “Amerika, İngiltere ve Almanya gibi büyük ülkeler standartlarda liderliği koruyamadıkları takdirde, teknoloji ihracatında ekonomi liderliklerini koruyamayacaklarının bilincindeler” dedi.
“TSE’NİN YILLIK GELİRİ 224 MİLYON LİRA”
TSE’nin Avrupa Standartlar Topluluğu’na tam üye olduğunu vurgulayan Şentürk, TSE’nin yıllık gelirinin 224 milyon lira olduğunu bildirdi. Uygunluk değerlendirme alanında her ülkenin kendi ayakları üzerinde durma hesabı yaptığını söyleyen Hulusi Şentürk, şöyle devam etti:
“TSE olarak tam da bu noktada sorunları masaya yatırınca gördük ki kabahatin büyüğü bizde. Türkiye Cumhuriyeti standart hazırlamam için beni kurmuş zaten. Belgelendirme gözetimi hizmetini de yapacaksın, sanayici için gerekli hizmetleri yapacaksın. Tekel değil ama bu konuda özel sektör güçlü olmadığı için özel sektör güçlenene kadar bu işi yap. Biz önce güzel gitmişiz sonra 2000’li yıllarda ithalat denetiminin tamamı TSE’de olunca o zaman oluk oluk paralar TSE’ye akmaya başlayınca demişiz ki; ‘biz neden bu işlerle uğraşalım? Yurtdışı para geliyor. Neden belgelendirme yapmayla, laboratuvar kurmayla uğraşalım?’ demişiz ve o alanlardan tamamen çekilmişiz. Sonra bin 500 üründen 80 ürüne kadar indi. Şu an ithalatın ancak yüzde 5 veya 6’sı TSE gözetiminden geçebiliyor.”
TSE Başkanı Şentürk, medyada çıkan “Ambulanslarda içler acısı durumdayız” şeklindeki açıklamasının, yanlış bir anlamadan kaynaklandığını, böyle bir ifade kullanmadığını belirterek, konunun farklı yansıtıldığını belirtti.
NÜKLEER SANTRALLERİN MUAYENE GÖZETİMİ
Nükleer santrallerin muayene gözetimi konusuna da değinen TSE Başkanı, “Milyonlarca lira değerindeki denetimlerin hepsi Türkiye’de yapılabilirdi. Bazı taraflar deneyim olmamasını eleştiriyor. Deneyim tabi ki yok çünkü bu ilk nükleer santral. Deneyim yok ama teknik alt yapımız var. Güney Kore artık bütün denetimi kendisi yapıyor. Şu yapılsaydı çok güzeldi; Türkiye, yüksek risk grubu içerdiği için ‘bunun bir kamu otoritesi tarafından gözetimi zorunludur’ diye ihaleye yazdırsaydı şimdi işimiz çok kolaydı. Kimse bilmiyordu o yüzden uyardık Hükümeti. Kabahatin büyüğü bizde. Ama yine de almak için çalışıyoruz ihaleye çıkacak neticede” diye konuştu.
Yurtdışında yerli kuruluşlar tarafından 19 ülkede 28 ofis açtıklarını belirten Şentürk, TSE’nin resmi olarak 5 ülkede var olduğunu kaydetti.
BİBER GAZI KAPSÜLÜ STANDARDI
Son günlerde yaşanan Taksim Gezi Parkı olaylarında gündeme oturan biber gazları kapsülünün standartlarına ilişkin açıklama yapan Şentürk, “Türkiye’de bunun standardı yok. Çünkü bir ürünün standardını koyabilmemiz için Türkiye’de üretiminin olması lazım. Uluslararası standardı da yok. Ama şöyle standardı var; standartlar çeşitlidir. Biber gazının da yüzde yüz işletme standardı vardır. Büyük ihtimalle sektöründe de ihtiyari standardı vardır” dedi.
Meselenin ürünün standardı değil, hizmetin standardı olduğunu ifade eden Şentürk, “Polis her gördüğü yerde hedef gözeterek gaz kapsülünü sıkabilir mi sıkamaz mı? Bunun standardı yok. Biz de sadece Çevik Polis standardı var. O da daha çok polisin görev tanımı gibi bir şey hazırlanmış. Mesele ürün standardı değil, hizmet standardı. Bunu da sokakta eylem yapanlar bu standardı belirleyecek gibi görünüyor” değerlendirmesinde bulundu.
ASANSÖRLERİN STANDARTLARI
Şentürk, yaklaşık 40 bin civarında asansörün muayenesini yaptıklarını dile getirerek, “Muayene yapılan asansörlerin yüzde 60’ı kullanım dışı bırakılması gereken asansör çıktı. Denetim sonrası görev belediyelere düşüyor. Artık denetim sonrası 2. Kez denetim yapıyoruz. Olumsuz olarak tespit ettiklerimizin yüzde 81’inin normale döndüğünü gördük. Sadece yüzde 19’luk bir kısımda sorun var” ifadesini kullandı.
iha