BAHÇELİ: ERDOĞAN VE DAVUTOĞLU TÜRK VE MÜSLÜMAN KATİLLERİYLE İŞ TUTMUŞTUR
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Isparta Vilayet Meydanı’nında düzenlenen mitinginde 100 binlere konuştu. Bahçeli, burada yaptığı konuşmada,”Şimdi bu Erdoğan çıkmış, Batman’da, Diyarbakır’da, Siirt’te, Mardin’de ve dün de Van’da olduğu gibi, eline Allah kelamını alarak AKP’ye 400 milletvekili istiyor.
Kürtçe Kur’an Erdoğan’ın dilindedir. Kabe, Diyanet, imam hatipler, başörtüsü Erdoğan’ın propaganda malzemesidir. Bugün Kırıkkale, yarın İstanbul, pazar günü Kayseri’de Anayasa’yı çiğnemeye inatla devam edecektir. Erdoğan pusulayı şaşırmış, rotayı kaybetmiştir.”dedi.
Bahçeli,”2002’de biz gittik, Müslümanların ırzına ve hayat hakkına kast eden işgalciler geldi.
2002’de biz gittik, PKK’yı dirilten, teröristlere fidan ve dağdaki çocuklar diyen milliyetsizler geldi.
2002’de biz gittik, BOP’çular sökün etti, şehitler çığ gibi arttı, Türklük düşmanları mevzi kazandı, Türkiye’nin bahtı karardı.
2002’de biz gittik, millete küfreden havuzcular, Isparta’nın kesesine dadanan rüşvetçiler, bebek katiline methiyeler düzen namussuzlar mevki elde etti.
Şimdi bizim tekrar gelme vaktimiz ufukta belirmiştir.
Geldiğimizde bunların alayını süpüreceğiz.
13 yıllık bozgun ve buhranı kazıyıp atacağız.
Erdoğan duy, Aydın’da Yörük olduğunu söyleyen Serok Ahmet açıkça işit;
Milliyetçi Hareket Partisi kuşatmayı yara yara geliyor.
Yandaş medyanın manşetlerini yene yene geliyoruz.
Engelleri yıka yıka iktidara yürüyoruz.
Karşımıza dikilen duvarları dağıta dağıta iktidara koşuyoruz.
İhanetin belini kırmak için yürüyoruz.
Rüşvetçileri adalete teslim etmek için yürüyoruz.
Hırsızların yakasından tutmak için yürüyoruz.”
Bahçeli’nin konuşması şu şekilde:
Aziz Ispartalılar
Muhterem Vatandaşlarım,
Değerli Dava Arkadaşlarım,
Saygıdeğer Hanımefendiler, Beyefendiler,
Gül kokulu Isparta’yı Allah’ın selamıyla selamlıyorum.
Bu mübarek günde sizlerle buluşmanın, sizlerle kavuşmanın doyumsuz manevi lezzetini en üst düzeyde yaşıyorum.
Rabbim’e hamd olsun ki, birlikteyiz, biraradayız.
Hepinize en derin sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Vilayet Meydanı’nı hınca hınç dolduran Ispartalı kardeşlerimle iftihar ediyorum.
Mühürlü kalpler bilsin, kasten duymayan kulaklar işitsin; bu izdihama varan coşku montaj değildir. Isparta buradadır, Ispartalı sevdalısıyla yürümektedir.
Aksu’ya, Atabey’e, Eğirdir’e, Gelendost’a, Gönen’e, Keçiborlu’ya, Senirkent’e, Sütçüler’e, Şarkikaraağaç’a, Uluborlu’ya, Yalvaç’a ve Yenişarbademli’ye en halisane selamlarımı iletiyorum.
Her şeyin gönlünüzce olmasını temenni ediyorum.
Bugünkü açık hava toplantımızın gerçekleşmesinde emeği geçen, katkısı bulunan her dava arkadaşımı kutluyorum.
24 gün sonra yapılacak 7 Haziran Milletvekilliği Genel Seçimleri’nin ülkemizin birliğine, milletimizin dirliğine, insanımızın refahına en üst düzeyde katkılar sağlamasını Allah’tan niyaz ediyorum.
Seçimlerin barış, adil, huzur, güven ve demokratik yarış içinde geçmesini ümit ediyor, siyasi partilere ve milletvekili adaylarımıza başarılar diliyorum.
Hepiniz hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.
Değerli Kardeşlerim,
Aziz Dava Arkadaşlarım,
Sizlerle Miraç Kandili’ni idrak ettiğimiz bir günde buluştuk.
Bu gece Miraç mucizesini dua ve ibadetlerle anacağız.
Bu gece Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya, oradan da gökleri aşarak Allah katına ulaşmanın göz kamaştıran yolculuğunu kalplerimizde duyacağız.
Miraç bir arınma hali, zaman ve mekanlar ötesi bir sıçrayışın adımıdır.
Sevenin sevgiliyle buluşma anıdır.
Miraç bir fazilet yolculuğudur.
Miraç bir hidayet ve hikmet yükselişidir.
Yolculukların en güzelidir Miraç.
Yürüyüşlerin en görkemlisidir Miraç.
İki cihan serveri Efendimizin manada zirveye çıkışıdır Miraç.
Sırrının sırrına ermenin, halden hale erişmenin haz ve onurudur Miraç.
Bu gece Allah’ın lütfudur.
Hiç şüphesiz Miraç kutlu bir yürüyüş, muhteşem bir seyahattir.
Miraç;
Şirke karşı Tevhidin yürüyüşüdür.
Küfre karşı imanın yürüyüşüdür.
Batıla karşı inancın yürüyüşüdür.
Azgınlığa karşı şükrün yürüyüşüdür.
Yalana karşı doğrunun yürüyüşü, inkara karşı izzet ve iffetin adımıdır.
Bu ulvi yürüyüş manevi semalarımızda hala sürmektedir.
Hepinizin Miraç Kandili’ni kutluyorum.
Dokuzuncu Cumhurbaşkanımız Sayın Süleyman Demirel’e geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum ve bu mübarek günde acil şifalar diliyorum.
Bu mübarek gecenin Türk-İslam aleminin yeniden dirilişi, yeni baştan toparlanması için bir dönüm noktası olmasını Rabbim’den niyaz ediyorum.
Dualarınızda olabilmeyi diliyorum.
Ne acıdır ki, İslam coğrafyası kan ve ölüme mahkûmdur.
Tefrika meydan okumaktadır.
Cehalet tur atmaktadır.
Kin ve nefret kol gezmektedir.
Ölen Müslümandır, öldüren yine Müslümandır.
Ağlayan Müslümandır, ağlatan yine Müslümandır.
İlkellikler İslam alemini yurt tutmuştur.
Cinayetler İslam topraklarına tutunmuştur.
Küresel vahşilikler aramıza demir perde çekmiştir.
Muhabbet ve mehabet kaynaklarımız dağlanmıştır.
Hoşgörü ve yardımlaşma duygularımız deşilmiştir.
Küresel plan ve senaryolar mazlumları hedef seçmiştir.
Masum canlar hınç ve husumete kurban seçilmiştir.
Irak’ta yüzbinlerce Müslüman katledilmiştir.
Musul, Kerkük, Tuzhurmatu, Telafer’de onbinlerce Türkmen işkence ve eziyetle hayatlarını kaybetmiştir.
Tunus, Suriye, Afganistan, Libya, Mısır, Yemen baştan ayağa karıştırılmıştır.
Kırım tutsak alınmış, şimdi de Makedonya’da etnik anlaşmazlıklar alevlendirilmiştir.
Etrafımız kan gölü, cürüm ve cinayet vadisidir.
Komşu coğrafyalarda huzur yoktur.
Komşu coğrafyalarda dirlik ve birlik kalmamıştır.
İslam’ın kutlu mesajları çarpıtılmaktadır.
Eşref-i mahlukat olan insana hürmet kayıptır.
Milyonlarca Müslüman aç ve sefildir.
Milyonlarca Müslüman bir parça hak, biraz özgürlük için mücadele vermektedir.
Küresel güçlerin yanaşması ve yandaşı olan yönetimler israf içinde yüzerken, milyonlarca Müslüman karnını doyurmanın telaşındadır.
Bir yanda petrol şeyhleri, dolar milyarderi emirler, batıya kurşun askerlik yapan sultanlar varken, diğer yanda bir lokma ekmek için çırpınan, çareler arayan milyonlar yüreğimizi sızlatmaktadır.
Müslümanların emeği sömürülmektedir.
Müslümanların kaynakları ve varlıkları öğütülmektedir.
Müslüman düşmanları, İslam Dünyasından devşirdikleri işbirlikçiler yardımıyla hilalin ufkunu, ezanın sesini, Kur’an’ın mesajlarını karartmak için uğraşmaktadır.
Müslümanlar sahip oldukları serveti adilce bölüşmek istemektedir.
Müslümanlar yoksulluk ve kargaşadan kurtulmak dileğindedir.
Müslümanlar barış ve sükûnet beklemektedir.
Artık silkinmek lazımdır.
Artık büyük bir uyanış şarttır.
Türk-İslam alemini zincire vuran, çıkar parantezine alan istismarcıların oyunlarını görmek hepimizin boynunun borcudur.
Bu itibarla nura doğru yürümek zorundayız.
Ahlaka doğru yürümek mecburiyetindeyiz.
Temizliğe, dürüstlüğe, adalete ve samimiyete yürümekle sorumluyuz.
Biz bu yürüyüşü başlattık.
Biz kararlı adımlarla yürüyüşe geçtik.
Haksızlığa karşı yürüyoruz.
Adaletsizliğe karşı yürüyoruz.
Ahlaksız bir düzene karşı yürüyoruz.
Kavgaya ve küslüğe karşı yürüyoruz.
Kul hakkı yiyen haramzadelere, kandan beslenen, nifaktan geçinen çevrelere karşı yürüyoruz.
Saflarımızı sıkı tutarak adımlarımızı hızlandırıyoruz.
Biraz daha, biraz daha mesafe alarak zalime karşı göğsümüzü geriyor, durmaksızın yürüyoruz.
Şimdi Isparta söylesin, şimdi Ispartalı kardeşlerim cevap versin:
√ Bu yürüyüşte bizimle misiniz? (Evet)
√ Bu yürüyüşte yanımızda mısınız? (Evet)
√ Bu yürüyüşte beraber miyiz? (Evet)
O halde Bizimle Yürü Isparta.
Bizimle Yürü Türkiye.
Değerli Vatandaşlarım
AKP 13 yıla yakındır tek başına iktidardadır.
Bu süre bir partinin hedeflerini icra etmesi için çok ciddi bir imkândır.
Fakat AKP aldığı yetki ve iradeyi layıkıyla kullanamamıştır.
Yıllar içinde ümitleri soldurmuştur.
Heyecanları budamış, sevinçleri gölgelemiştir.
AKP;
Yıkım olmuş, milli birliği sakatlamıştır.
Yenilgi olmuş, milli itibarımızı sarsmıştır.
Rezalet olmuş, Türkiye’nin önünü perdelemiştir.
Çözülme olmuş, varlığımızı sorgulamıştır.
Fitne olmuş, bin yıllık kardeşliğimizi tartıştırmıştır.
Kriz olmuş, ekonomiyi darboğaza sürüklemiştir.
Müzakere olmuş, PKK’yla masaya oturmuştur.
İhanet olmuş, vatan ve bayrak düşmanlarıyla kucaklaşmıştır.
Taşeron olmuş, küresel cinayet şebekesine yol açmıştır.
Haram olmuş, hırsızlıkta suçüstü basılmıştır.
Erdoğan ve Davutoğlu Türk ve Müslüman katilleriyle iş tutmuştur.
Büyük Ortadoğu Projesine yardım ve yataklıktan gurur duyan Erdoğan’dır.
Haçlı saldırılarını doğu-batı kaynaşması olarak sunan Erdoğan’dır.
Sizler işsiz ve yoksul gezerken, evlatlarına gemiler alan, soygundan servetler yapan Erdoğan’dır.
Sizler bir öğün aç, diğer öğün tok haldeyken, Ankara’ya 1 milyar 370 milyon liraya kaçak ve karanlık saray diken Erdoğan’dır.
Sizler geleceğinizi borçlanırken, devletin kasasını boşaltan, hazineyi yağmalayan soyguncuları koruyan ve kollayan yine Erdoğan’dır.
Şimdi bu Erdoğan çıkmış maneviyat üzerinde başkanlık propagandası yapıyor.
Şimdi bu Erdoğan çıkmış, Batman’da, Diyarbakır’da, Siirt’te, Mardin’de ve dün de Van’da olduğu gibi, eline Allah kelamını alarak AKP’ye 400 milletvekili istiyor.
Kürtçe Kur’an Erdoğan’ın dilindedir.
Kabe, Diyanet, imam hatipler, başörtüsü Erdoğan’ın propaganda malzemesidir.
Bugün Kırıkkale, yarın İstanbul, pazar günü Kayseri’de Anayasa’yı çiğnemeye inatla devam edecektir.
Erdoğan pusulayı şaşırmış, rotayı kaybetmiştir.
Kürtçe Kur’an ne demektir?
Bu nasıl bir edepsizliktir?
Başkanlık sistemi getirmek için Yüce Kitabımız ne hakla kullanılmaktadır?
Erdoğan bu günahlarının bedelini iki cihanda da nasıl ödeyecektir?
Sıffin’de Kur’an-ı mızrakların ucuna asanlarla, Erdoğan’ın ne farkı vardır?
Erdoğan’ın Kur’an-ı Kerim’i göstereceği yer Müslüman Türk milletinin huzuru değildir.
Milletimiz zaten Kur’anla yaşamaktadır.
Asırlardır Kur’anla nefes almaktadır.
Erdoğan Kur’an-ı gitsin Müslüman düşmanlarına göstersin.
Yapabiliyorsa, İslam düşmanlarına Kur’an-ı öğretsin.
Bunlar münafıklık alametidir.
Bu olanlar yoldan çıkmanın belirtisidir.
Erdoğan zoru görünce masaya Kur’an-ı çıkarmaktadır.
Ispartalı kardeşim bu din bezirganlığını hoş görmez, Allah ise hiç affetmez.
Erdoğan’a dokunmak ibadettir dediler.
Peygamber ilan ettiler.
Kendisini, anasını, babasını, eşini, çocuklarını kurban edecek kadar ileri gittiler.
Haşa, Allah’ın bütün vasıflarını üstünde topladığını iddia ettiler.
Erdoğan’ın sözüne Peygamber sünneti dediler.
Seçildiği şehirleri mübarek ilan ettiler.
Efendimizin AKP amblemli nüfuz cüzdanını yaptırdılar.
Allah’ın elçisi diye seslendiler.
Bunların hepsi kayıtlarda ve hafızalardadır.
Şimdi sorarım sizlere,
Bu mübarek gün hatırına yüreklice söylemenizi istiyorum:
√ Dinimizi siyasallaştıran gafillere haddini bildirecek misiniz? (Evet)
√ Yeri gelip papaz cübbesi giyen, yeri gelince imam kisvesine bürünen ikiyüzlülere dersini verecek misiniz? (Evet)
Görüyorum ki, Erdoğan hiç çekinmeden, hiçbir demokratik adap ve edep tanımadan muhalefete sataşmayı sürdürmektedir.
Van’da hükümet olduğumuz yılları bir kez daha gündeme getirerek, “Üç buçuk yıl kaldılar, bırakıp kaçtılar” diyecek kadar bayağılaşmış ve çirkinleşmiştir.
Erdoğan’a diyorum, Erdoğan’a sesleniyorum:
Milliyetçi Hareket Partisi asla kaçmaz, hiçbir şeyden de korkmaz.
Sadece ve sadece egemenliğin sahibi aziz milletimize gider ve iradenin tecelli etmesini ve de yenilenmesini bekler.
2002 yılında da yaptığımız budur.
O tarihlerde, MHP’siz hükümet planlayanlara karşı tek çare milletti.
Yine o tarihlerde, siyasi oyunlara, ahlaksız siyaset dizaynına en kesin çözüm de millet hakemliğiydi.
Biz bunu yaptık ve şimdi de arkasındayız.
Türk milletinin vereceği her karara saygılıyız.
Çünkü biz demokrasiye inanıyoruz.
Çünkü biz Isparta’ya güveniyoruz.
Erdoğan’a millet nedir diye sorsak, 36 etnik yığın der.
Erdoğan’a demokrasi nedir diye sorsak, vasıta der.
Erdoğan’a milli irade nedir diye sorsak, AKP’ye oy verenleri gösterir.
Erdoğan’a şeref nedir diye sorsak, ilk kez duyuyorum, nerede satılır, hangi villada bulunur diye cevap verir.
Erdoğan Cumhurbaşkanı olmasına rağmen bize yavru muhalefet demeyi sürdürmektedir.
Bize yavru diyen, seni asıl kimler yavruladı, hangi küresel tezgah ve projeden doğdun, gel önce bunu aydınlığa kavuştur.
2002’de biz gittik, Müslümanların ırzına ve hayat hakkına kast eden işgalciler geldi.
2002’de biz gittik, PKK’yı dirilten, teröristlere fidan ve dağdaki çocuklar diyen milliyetsizler geldi.
2002’de biz gittik, BOP’çular sökün etti, şehitler çığ gibi arttı, Türklük düşmanları mevzi kazandı, Türkiye’nin bahtı karardı.
2002’de biz gittik, millete küfreden havuzcular, Isparta’nın kesesine dadanan rüşvetçiler, bebek katiline methiyeler düzen namussuzlar mevki elde etti.
Şimdi bizim tekrar gelme vaktimiz ufukta belirmiştir.
Geldiğimizde bunların alayını süpüreceğiz.
13 yıllık bozgun ve buhranı kazıyıp atacağız.
Erdoğan duy, Aydın’da Yörük olduğunu söyleyen Serok Ahmet açıkça işit;
Milliyetçi Hareket Partisi kuşatmayı yara yara geliyor.
Yandaş medyanın manşetlerini yene yene geliyoruz.
Engelleri yıka yıka iktidara yürüyoruz.
Karşımıza dikilen duvarları dağıta dağıta iktidara koşuyoruz.
İhanetin belini kırmak için yürüyoruz.
Rüşvetçileri adalete teslim etmek için yürüyoruz.
Hırsızların yakasından tutmak için yürüyoruz.
Türk milletini zafere ulaştırmak, Isparta’yı yeniden ayağa kaldırmak için kararlı adımlarla yürüyoruz.
Biz yürüyoruz, onlar korkuyor.
Biz yürüyoruz, onlar telaşlanıyor.
Biz yürüyoruz, onlar kabus görüyor.
Biz yürüyoruz, onlar tir tir titriyor.
Fakat korkunun ecele faydası yok.
Kaçınılmaz hesaplaşma için sadece 24 gün kaldı.
Erdoğan, 24 gün daha gez, 24 gün daha ye, iç, dolaş.
24 gün daha devletin uçaklarıyla uç, sanal açılış törenlerinde kinini kus, milletin imkanlarını kullan.
24 gün daha sefanı sür, 24 gün daha saltanatına devam et.
Van’da diyor ki, Cumhurbaşkanı’nın önünü kimse kesemezmiş.
Cumhurbaşkanı olan birisinin önünü elbette kimse kesmez, kesmeyi aklından geçirmez.
Ne var ki, sen ahlaken ve vicdanen artık Cumhurbaşkanlığını çoktan tartışmaya açtın.
Bu nedenle 7 Haziran’da bizzat Türk milleti önüne çıkacaktır.
Emaneti veren, almasını da çok iyi bilecektir.
Aldığın beddualar yoluna taş koyacaktır.
İncittiğin gönüller koltuğunu deprem gibi sallayacaktır.
Allah’ın adaleti yerini bulacak, Türkiye kurtuluşa uyanacaktır.
Milliyetçi Hareket ise, seni düştüğün yerden aldığı gibi doğruca adalete teslim edecektir.
Aziz Ispartalılar,
Değerli Dava Arkadaşlarım,
7 Haziran günü Isparta’dan tarihi bir başarı bekliyorum.
7 Haziran günü Isparta’nın Milliyetçi Harekete destek vereceğine inanıyorum.
Ve adaylarımızı Mecliste tam kadro ile görmeyi istiyorum.
O halde sizlere soruyor, yüksek sesle cevabınızı bekliyorum:
Sandık başına gittiğinizde ve elinize Evet mührünü aldığınızda;
Tertemiz bir sayfa açmak için,
Refah için, huzur için, onurlu bir hayat için,
Ve hesap sormak için,
Mührünüzü, üç hilale vuracak mısınız? (Evet)
Bizimle yürüyecek misiniz? (Evet)
13 yıllık hezimet tablosunu unutmayınız.
13 yıllık kayıp ve yokluk devrini unutmayınız.
13 yıllık rezalet ve zilleti unutmayınız.
13 yıllık yenilgi ve yozlaşmayı unutmayınız.
13 yıldır beslenen ihanet ve Türk düşmanlığını unutmayınız.
Unutmadığınız ne varsa, 7 Haziran’da sandığa gittiğinizde aklınıza getirip AKP’yi geldiği gibi gönderiniz.
Buraya gelip bayrak diyen, şereften bahseden Serok Ahmet’i aşağıya indiriniz.
Türkiye’nin kurtuluşuna siz de katkı veriniz ve bizimle yürüyünüz.
Hırsıza, arsıza, namussuza,
Yağmacıya, düzenbaza, istismarcıya,
İşbirlikçiye, soyguncuya, israfa karşı
Bizimle yürü Isparta.
Birlikte atacağımız her adım;
Daha mutlu ve huzurlu bir Türkiye’ye doğru yol alıştır.
Daha müreffeh, daha zengin, daha kaygısız bir hayata yöneliştir.
Daha adil, daha hakkaniyetli bir döneme başlangıçtır.
Daha dik baş, daha tok karın, daha mutlu yarına ilerleyiştir.
Sizleri tebrik ediyorum.
Sizlerle övünüyorum.
Bu vesile ile bizleri kucaklayan Ispartalı kardeşlerime teşekkür ediyorum.
Değerli Vatandaşlarım,
3 Mayıs’ta, Seçim Beyannamemizi Toplumsal Onarım ve Huzurlu Gelecek adıyla ilan ettik.
Ne mutlu bizlere ki, Türk milleti söz ve hedeflerimizi heyecanla karşılamıştır.
Beş ana projemizle milletimizin tüm sıkıntılarını çözmek için yola koyulduk.
Diyorum ki, yoksullukla savaşacağız, yolsuzlukla ve terörle mücadele edeceğiz.
Devlet ve yönetim reformuyla çürümenin önüne geçeceğiz.
Ahlak ve kalitenin tesisiyle çöküşü engelleyeceğiz.
Üreten Ekonomi Programımızla aç ve açıkta kalan milyonlarca masum vatandaşımızın sorunlarını gidereceğiz.
Ekonomi büyüyecek, insanımız refah ve zenginliğe ulaşacaktır.
Türkiye, MHP iktidarıyla, milli varlığına, tarihi misyonuna sahip çıkarak bugün içinde bulunduğu ataletten kurtulacaktır.
Emekli kardeşim biliyorum, sıkıntıdasın, geçinemiyorsun.
Emeklilerimize sesleniyorum, Mart ayında 1400, Eylül ayında 1400 lira olmak üzere yılda toplam 2800 lira Emekli Destek Ödeneği almak için bizimle yürüyün.
Mazlumlar, mağdurlar, kimsesizler, yetimler, darda kalanlar; davetim sizlere, gelin bizimle yürüyün.
Emeklilerimizin banka promosyonu alabilmeleri, esnafın emekli aylığından kesilen sosyal güvenlik destek priminin kaldırılması için kararlı adımlarla yürüyoruz.
Şahit olun, takip edin, sözümüz sözdür:
Emekli aylıkları arasındaki eşitsizliği gidereceğiz, emekli aylığı hesabındaki refah payını mutlaka yükselteceğiz.
Kamu çalışanlarımıza çeşitli isimler altında ödenen tüm ek ödenekleri emekli aylıklarına aynen yansıtacağız.
Emeklilikte yaşa ve prim gün sayısına takılan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini kökten gidereceğiz.
Asgari ücreti net 1400 liraya çıkarmak, büyük şehirlerde her ay 100 lira şehir içi ulaşım desteği vermek, evi olmayan muhtaç ailelere 250 lira kira yardımı yapmak için hevesle yürüyoruz, bize katılmaya hazır mısınız?
Asgari ücretten vergi almayacağız, ücretlilerin asgari ücret kadar gelirini vergi dışı bırakacağız.
İmamsız ve müezzinsiz cami bırakmayacağız.
Cemevi gerçeğini siyasi kaygılardan uzak bir şekilde kabul edecek ve devlet yardımının önünü açacağız.
Alevi inanç önderlerinin akademik seviyede eğitilmesi için İlahiyat Fakültelerinde “Tasavvuf İlimleri Bölümü” kuracağız.
Köy ve mahalle muhtar maaşlarının en az asgari ücret kadar yükselmesi, yani asgari 1400 lira olması için gereğini yapacağız.
Köy ve mahalle ihtiyar heyetinde görev alan kardeşlerimin her ay 150 lira huzur hakkı alması için lazım gelen tedbirleri alacağız.
Alın teriyle toprağı sulayan çiftçi kardeşim, Allah’ın izniyle yüzünü güldüreceğiz. Başta mazot, gübre ve yem olmak üzere temel girdileri ucuzlatacağız.
Isparta’nın desteğiyle; mazotta, gübrede, ilaçta, tohumda, yemde, fidede, ÖTV ve KDV’yi tamamen kaldırmak için yürüyoruz, bize katılmaya var mısınız?
Çiftçilerimizin belini büken mazotu 1 lira 75 kuruşa indireceğiz.
Tarımı canlandırmak, çiftçimizi, hayvan üreticimizi borçtan, dertten kurtarmak için bizimle yürüyecek misiniz?
Hayvan üreticilerimizin yem ve kepek başta olmak üzere, kullandıkları girdilerdeki KDV’yi yüzde 1’e düşürmek için yürüyüşümüzü hızlandıracağız, bizimle yürüyecek misiniz?
Orman köylüsünün mağduriyetini gidermek için, 2/B sorununu adil bir şekilde çözmek için hazırlıklıyız.
Canlı hayvan kaçakçılığını önlemek, et ve sütte garanti fiyat uygulamak için heyecanlıyız.
Esnaf ve sanatkâr kardeşim, yeni işyeri açtıysan, meraklanma beş yıl süreyle gelir vergisinden seni muaf tutacağız.
İlave olarak, kendi adına ödediğin sigorta primlerinin yarısı beş yıl süreyle devlet tarafından karşılanacaktır.
Şoför esnafımız aklımızdan çıkarmadık, aldığın yeni ticari araçtan 10 yıl kullanmak kaydıyla KDV ve ÖTV almayacağız. Hayırlı olsun.
Kamyon, otobüs, dolmuş ve taksi şoförlerimiz; çalışma sürelerinizin her 4 yılı için bir yıl fiili hizmet zammı alacaksınız. Kutlu olsun.
Esnaf, Bağ-Kur emeklilerimizin aylıklarını iyileştireceğiz. Gerçek manada intibak düzenlemesi yapacağız. Emekli aylıkları arasındaki eşitsizlikleri gidereceğiz. Herkesin gözü aydın olsun.
Esnaf ve sanatkarlarımızın emekli aylığından sosyal güvenlik destek primi kesilmesine son vereceğiz.
Bizimle yürümeye söz veriyor musunuz?
İşsiz kardeşlerim üzülmeyin, Üreten Ekonomi Programımızla her yıl 700 bin insanımıza iş sağlayacağız, sorunlarınızı bitireceğiz.
Yoksul kardeşim, 24 gün daha sabret, senin sorunlarını tamamen bitireceğiz.
Bugüne kadar kim, hangi ad altında, hangi tutar ve miktarda yardım alırsa alsın, anasının ak sütü gibi helali olan sosyal yardım ve desteklerden kesinlikle mahrum bırakılmayacaktır.
Ve de bu yardımları refah artışı kapsamında artırıp yüzleri güldüreceğiz.
Muhtaç durumda olan ailelerimizin en az bir ferdine iş vereceğiz. Uğurlu olsun.
İş sağlanana kadar, asgari ücretin yarısı kadar, yani 700 lira “Aile Desteği” adı altında ödeme yapacağız.
65 yaşını doldurmuş kardeşlerim, rahat olun, size ödenen aylığı 300 liraya çıkaracağız.
Yaşlısına bakmakla yükümlü ailelerimize sosyal bakım yardımını helalinden vereceğiz.
Kamuya ait atıl arazileri yoksullarımıza tahsis etmekle kalmayacak, istihdam oluşturmak amacıyla, büyük ya da küçükbaş hayvanları bedelsiz dağıtacağız.
Evi olmayan muhtaç ailelerimize sosyal konut sağlayacağız. Veya 250 lira kira yardımı yapacağız.
İlköğretime ve ortaöğretime devam eden evlatlarımızın annelerine muhtaçlık durumlarını dikkate alarak en az 50 lira vereceğiz.
6 yaş altı bebek ve çocuklar ile hamile veya lohusa annelere şartlı sağlık yardımını artıracağız.
Aylık 200 kilowatsaatin altında elektrik tüketen ve ödeme gücü olmayan vatandaşlarımıza yüzde 75 indirim yapacağız. Hayırlı olmasını diliyorum.
Elektrik şirketlerinin kusurlarından kaynaklanan kayıp kaçak bedeli sizlerden alınmayacaktır. Sayaç okuma ve benzeri tüketime bağlı olmayan giderler vatandaşlarımıza yansıtılmayacaktır.
Engelli kardeşim seni asla unutmayız.
18 yaşını doldurmuş ve başkasının yardımı olmaksızın hayatını devam ettiremeyen engellilerimizin aylıklarını 600 liraya, 18 yaş altı engelli aylığını ise 400 liraya çıkaracağız.
Muhtaç durumdaki ailelere aylık temel ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri Hilalkart uygulamasına geçeceğiz. Güle güle harcayınız.
Aylık almayan, annesi ya da babası veya her ikisi de vefat etmiş evlatlarımız, cebinize her ay 100 lira koyacağız.
Öğretmenlerimizin 3600 ek göstergeden istifade etmelerinin önünü açacağız.
Ek ders ile eğitim ve öğretim tazminatlarını yükselteceğiz.
Kadrosu olmadan çalışan öğretmenlerimizi kadroya almanın yanında, atanamayan öğretmen çilesine son vereceğiz.
Her öğrencimize, başarılı olmak kaydıyla, 10 bin liraya kadar yükseköğretim kuponu vereceğiz.
Üniversite sınavlarını kaldıracağız.
Yuva kuracak gençlerimize 10 bin lira tutarında, iki yıl vadeli, faizsiz kredi imkânı sağlayacağız.
Emniyet mensuplarımızın çalışma şartlarını ve özlük haklarını iyileştirecek, bu kapsamda polislerimizin ek göstergesini 3600’e çıkaracağız. Hayırlı, uğurlu olsun.
Astsubaylarımızın intibaklarını yapacak, haklarını verecek, uzman jandarma ve uzman erbaşların tüm mağduriyetlerini gidereceğiz.
Devletin asli ve sürekli hizmetlerinde çalıştırılan taşeron işçilere kadro vereceğiz. Köleliği andıran işçi çalıştırma düzenine son vereceğiz.
Kapatılan belde belediyeleri, özel idareleri ve köyleri yeniden kuracağız.
Siyasi ahlak yasasını çıkaracağız.
Gelir dağılımındaki adaletsizliği gidereceğiz.
Kamuda sözleşmeli, geçici, 4/B’li, 4/C’li, vekil ve benzeri şekilde istihdam edilenlerin alayını kadrolu yapacağız.
Bölücülüğün ve terörün kökünü kazıyacak, milli birliğimizi ve kardeşliğimizi güçlendirecek yeni bir anayasayı inşallah hazırlayacağız.
Temiz siyaset, dürüst yönetim için Bizimle Yürü Isparta.
Dik baş, tok karın, mutlu yarın için Bizimle Yürü Isparta.
7 Haziran’da MHP’ye oy verecek misiniz? (Evet)
7 Haziran’da vatana, millete ve geleceğinize sahip çıkacak mısınız? (Evet)
Genel seçimler, büyük milletimizi tıpkı asırlar öncesinde olduğu gibi lider ülke Türkiye ülküsüne götürecek yolun başlangıcı olacaktır.
Tek başına iktidarımız, Türkiye’nin yeniden ayağa kalkmasını sağlayacaktır.
Rabbim hepinizden razı olsun.
Hepinizi Cenab-ı Allah’a emanet ediyorum.
Sağ olun, var olun.
Bizimle Yürü Isparta.
Bizimle Yürü Türkiye.
Ne mutlu Türküm Diyene.