ŞEYTANIN KALEMLERİ ADRES SAPTIRIYOR

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, gazeteci Hasan Cemal’in, partisi hakkındaki ithamlarına sert tepki gösterdi. Hasan Cemal’e “işbirlikçiliği ve bölücülere yaltaklanmasıyla meşhur gazeteci” dedi.

YAZILI açıklama yapan Yalçın “Türk milliyetçilerini terör belasında akan kanın mesulü göstermek abestir. Şeytanın kalemleri adresi saptırmaktadır. Esas sorumlular, hükümetle onun açılım projelerini destekleyen Hasan Cemal gibi sağduyu ve feraset mahrumu zavallı kalemlerdir” dedi.

YALÇIN, “Hasan Cemal gibi AKP hükümetinin medyadaki bir kısım yardakçı ve işbirlikçileri, bordası delinmiş bir alamete bindirdikleri Türkiye’yi hep birlikte kıyamete götürmektedir. Ancak bilinmelidir ki seyahatlerinin encamı, işbirlikçilerin ve ihanet odaklarının kıyameti olacaktır” açıklaması yaptı.

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Prof. Dr. E. Semih Yalçın, gazeteci-yazar Hasan Cemal’in partisi hakkındaki ithamları üzerine basın açıklaması yaptı. Yalçın, “Hasan Cemal gibi AKP hükümetinin medyadaki bir kısım yardakçı ve işbirlikçileri, bordası delinmiş bir alamete bindirdikleri Türkiye’yi hep birlikte kıyamete götürmektedir. Ancak bilinmelidir ki seyahatlerinin encamı, işbirlikçilerin ve ihanet odaklarının kıyameti olacaktır” dedi.

CEMAL PAŞA’NIN KEMİKLERİNİ SIZLATMAYA DEVAM ETMEKTEDİR

Yalçın “İşbirlikçiliği ve bölücülere yaltaklanmasıyla meşhur gazeteci yazar Hasan Cemal, dün yine köşesinden MHP’ye saldırarak içindeki onmaz yaranın cerahatini akıtmıştır. Hayırsız ve mirasyedi bir torun olarak kalemini Türklük düşmanlarının emrine vermekte üstatlaşan bu yazar, Osmanlı devlet adamı ve dedesi Cemal Paşa’nın kemiklerini sızlatmaya devam etmektedir.

Barış, özgürlük ve insan hakları gibi sihirli kelimelerle insanımızın kafasını bulandırmak, aklını çelmek, Hasan Cemallerin itiyadı, itikadı ve meşrebi h‰line gelmiştir. O ve onun gibiler, bölücü başıyla masaya oturmayı barış açılımı olarak nitelerken, demokrasinin nimetlerini istismar etmektedir. Ayrıca katilleri okşayarak akan kanın duracağı hayallerine kapılanlar ya safdildir, ya hamakat erbabıdır. Esasında Cellatla pazarlık edilerek ilerleyen sözde barış sürecinin varacağı yer, işbirlikçilerin canilerce kurulacak darağacında sallanmasıdır” dedi.

İŞBİRLİKÇİ KÖŞE YAZARLARI

Yalçın, açıklamasında şunları söyledi: “17 yaşından küçük çocukları eylemlere iten, genç kuşakların geleceğini çalan ve karartan eli kanlı katillerin yanında durmak bölücülüğün, ihanetin daniskasıdır. Hasan Cemal ve onun gibi müptezeller; barışla, aslında 30 bin kişinin katili bölücü örgütün bağımsızlık taleplerine teslim olmanın kastedildiğini milletimizden saklamaktadır. Böylesi işbirlikçi köşe yazarları, Türkiye’de Kürt kökenli vatandaşlarımızın haklarını savunmak bahanesiyle çoluk çocuk demeden binlerce insanımızı acımasızca öldüren bir cinayet şebekesinin bölücü, ayrıştırıcı emellerine hizmet ederek onların ağır sorumluğuna ve affedilmez suçlarına ortak olmaktadır.

Hasan Cemal’in 2009’da kaleme aldığını söylediği yazının ilk defa yayınlanmasından bu yana geçen sürede AKP hükümeti, açılım adı altında meseleyi tamamen çıkmaza sürüklemiştir. AKP hükümeti taviz verdikçe bölücüler daha fazlasını isteyerek şımarmıştır. Sessiz yığınları mukaddesatla aldatan iktidar, açılım çorbasıyla ishal ettiği terörle mücadelenin altını da ” Ver kurtul ” modeli bir barış donuyla bağlamıştır.

BARIŞTAN KASTINIZ NEDİR?

Oysa MHP terörle mücadelede hükümete her türlü desteği vermiş ve bunu her zaman açık yüreklilikle dile getirmiştir. Türk Devleti’nin terörle mücadelede varması gereken yer, bölücüler güruhuna taviz vermek değildir. Aksine, bölücü örgütün ve onun meclisteki mazbatalı temsilcilerinin yarattığı korku atmosferini ortadan kaldırmak, halkı bunların tasallut ve zulmünden kurtarmak olmalıdır. Kandili susturmak ve silahlı canileri topraklarımızdan ebediyen temizlemek olmalıdır. 1984 yılından beri çalışan bir cinayet makinesine devletin gücünü gösterme hakkı ve mecburiyeti vardır. Bu hak binlerce şehidin kan diyetidir, can karşılığıdır. Sözde barış adına eli kanlı örgütün nihai taleplerine evet demek suçtur. İşbirlikçi köşe yazarları, Türkiye’de Kürt kökenli vatandaşlarımızın haklarını savunmak bahanesiyle çoluk çocuk demeden binlerce insanımızı acımasızca öldüren bir cinayet şebekesinin bölücü, ayrıştırıcı emellerine hizmet ederek onların ağır sorumluğuna ve affedilmez suçlarına ortak olmaktadır.

Medyada kalem oynatan bir takım işbirlikçiler, açılım ve barıştan söz ederken, bölücü örgütün ayrılıkçı taleplerini hiç gündeme getirmemektedir. Şimdi Mill” Mücadele döneminin Ali Kemallerine bile rahmet okutan bütün Hasan Cemallere soruyoruz: Barıştan kastınız nedir? Silahların susması karşılığında bölücü örgüte hangi tavizler verilmesi istenmektedir? Türkiye’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü İmralı canisiyle masaya oturularak nasıl korunacaktır? Meclisteki kravatlı, mazbatalı temsilcileri tarafından sık sık özerklik talepleri dile getirilen ve bundan geri dönmeyeceğini açıklayan bölücü örgüt nasıl ikna edilecektir? Barış gelecek, silahlar susacak diye, atalarımızın yadig‰rı olan topraklarımız hangi hak ve yetkiyle paylaştırılacaktır? Devletin kurucusu ve sahibi olan Türk milletinin egemenlik hakları nasıl muhafaza edilecektir?

HASAN CEMAL GİBİ AYRIK OTLARI…

Bu ülkede başta MHP ve Türk milliyetçileri olmak üzere hiçbir milliyetperver, Türk’ü Kürt’ten ayırmamaktadır. Hasan Cemal’in ahlak, insaf ve izan dışı iddialarının aksine hiçbir Türk milliyetçisi, kardeşlerinin kendi yerel dillerinde şarkı söylemesine, birbirleriyle iletişim kurmasına karşı çıkmamıştır. Her biri farklı kökenlerden gelen camiamızın mensupları, geçmişte olduğu gibi bugün de kederde, tasada ve kıvançta ortaktır. Bölücü unsurlara karşı yıllarca sırt sırta verip şerefle ortaya koydukları varlık mücadelesini bugün de sürdürmektedirler. Hasan Cemal gibi ayrık otları aramızdaki dayanışmayı asla bozamayacaktır. Sözüm ona Kürt açılımı adı altında Türk milletinin birlik ve bütünlüğünü ortadan kaldırmak, Hasan Cemal gibi mirasyedilerin gücünün yeteceği bir mesele değildir.

Türk milliyetçilerini terör belasında akan kanın mesulü göstermek abestir. Şeytanın kalemleri adresi saptırmaktadır. Esas sorumlular, hükümetle onun açılım projelerini destekleyen Hasan Cemal gibi sağduyu ve feraset mahrumu zavallı kalemlerdir. ” Hey sen’85 ” hitabıyla başlayıp aklınca muhatabını aşağılamayı hedefleyen, yanında çukurun bile seviye kesbettiği ifadeler, yaşadığımız coğrafyaya kin ve nefret tohumu ekenlerin marazi ruhunu ifşa etmektedir. Hasan Cemal gibi AKP hükümetinin medyadaki bir kısım yardakçı ve işbirlikçileri, bordası delinmiş bir alamete bindirdikleri Türkiye’yi hep birlikte kıyamete götürmektedir. Ancak bilinmelidir ki seyahatlerinin encamı, işbirlikçilerin ve ihanet odaklarının kıyameti olacaktır.”

ORTADOĞU