Sahur sohbeti..! Z Kuşağı;

08/05/2021 08:25

Sahur sohbeti..!

Z Kuşağı;

Bu konuyla alakalı bir kaç defa yazmıştım. Bu defa biraz uzunca ve detaylı bir yazı kaleme almak istedim.
…
İşin aslı, İnsan kodlanmaz. Makina değildir. İmal edilmiş bir seri üretim de değildir.
İnsanlık, geride bıraktığı milyonlarca yılı, “… Devri” ve “çağ” olarak adlandırmıştır.
Tunç devri, taş devri gibi.
Eski Çağ, Orta Çağ, Yeni Çağ gibi.
Bu tanım ve tarifler insanlığın ortak tarihlerini konu alır, değer ve değerlendirmeler tarihin tümü üzerinden yapılır.
…
Din’lerde kendi tarihini olaylar üzerinden tanımlar.
İsa’nın doğumu gibi.
Mekke devri, Medine devri gibi.
…
Millet ve medeniyetlerin yaklaşımı da aynıdır.
Roma dönemi, Bizans dönemi, Osmanlı dönemi, Cumhuriyet dönemi gibi.
…
Nereden çıktı bu Z kuşağı?
Altmışlı yılların sonlarında 68 kuşağı diye, bir kısım radikal eylem liderlerinin kendilerine ünvan bulabilme ve yandaş toplayabilme arzusunun ardından ortaya çıkmış, tarih ve zaman açısından hiç bir karşılığı olmayan, kendi içerisinde zorlama bir anlam yüklense de, tarihin seyri ve değerlendirmesi açısından, hiç bir anlamı olmayan fantazi bir adlandırmadır.
Ardından 78 kuşağı diye, manasız bir rekabetin sonucunda bir fantazi denemesi olsa da, 68 kuşağı gibi manasızlar ve anlamsızlar listesinde, tarihte hiç bir karşılık oluşturamadan kaybolmuştur.
…
Sırada Z kuşağı var;
Siyasetçilerin, Üniversitelerin, sosyal toplum örgütlerinin çağın gerisinde kalmaları, Yeni nesilin taleplerini algılayabilme eksikliği, teknolojinin gerisinde kalmaları ve gençliğin önüne yeni hedefler koyamamalarının sonucu, doğan boşluktan çıkan, taleplerle dolu genç nesile, zorlama ile verilmiş bir isimdir, Z kuşağı.
…
Israrla söylüyorum;
Silâh markası G 3 gibi.
Savaş uçağı F 16 gibi.
Araba modeli A 8 gibi.
İnsanlara marka, model ve ya kodlanmış isimler verilmesi, İnsan ve insanlık değerlerine aykırıdır.
…
Z kuşağı ismi;
Yeni nesili organize edebilme kabiliyeti gösteren art niyetli bir şebekenin eseridir.
…
Ülkemizde bütün siyasetçiler bu tuzağa düşmüşken, genç nesili yorumlamak ve algılama çabasına girme zahmetine girmezken, bu tuzağa düşmeyenler sadece Ülkücüler olmuşlardır.
Devlet Bey’in, Türk gençliğine olan hassasiyeti, Ülkücü Hareketin titizliği ile devam etmektedir.
…
Türk milliyetçiliği;
Türk gençliğini kodlamaz, katagorize etmez, bölünmesine ve ayrıştırılmasına ortak olmaz, zemin hazırlamaz…
…
Türk gençliği ülkülerinin ardından gider ve Atatürk’ün gençliğe hitabesini rehber alır.
Her şeyin siyasete feda edildiği gibi, Türk gençliğinde siyasete feda etme çabaları karşılık bulamayacaktır.
Türk milliyetçileri olayın farkındadır…
…
İnsan kodlanmaz…