NERDEN NEREYE!
AKP’deki Recep Tayyip Erdoğan kanadı ile cemaat arasındaki dershane kavgası gün geçtikçe şiddetini artırıyor. Her iki tarafta geri adım atmayacağını yaptığı açıklamalarla gösteriyor.
Fethullah Gülen’in “Firavun, karun aleyhinizdeyse doğru yoldasınız demektir.” açıklamasından sonra, yıllar önce yayınlanan yazısını Zaman Gazetesi’nde tekrar yayınlatarak “Bu Ülke, 40 haramileri Kabe yolcusu sandı” demesi bu kavganın şiddetini artıracağını göstermektedir.
Cemaatin hayat damarı dershaneler olarak bilindiği halde Başbakan Erdoğan’ın dershaneleri kapatma konusunda kararlı olduğunu her fırsatta dile getirmesi, AKP içindeki Recep Tayyip Erdoğan kanadı ile cemaat arasındaki iplerin tamamen koptuğunu göstermektedir.
Recep Tayyip Erdoğancılarla -cemaat mensupları arasındaki sosyal medyada yaşanan kavgayı takip edin, bugüne kadar ne Recep Tayyip Erdoğan karşıtlarından, nede cemaat karşıtlarından öyle ifadeler duymamışsınızdır. O onu hainlikle suçluyor, o da onu… O onu ahlaksızla suçluyor, o da onu… O onu İslam’a ihanetle suçluyor, o da onu…
Fethullah Gülen AKP’nin gaflet ve ihanet yüklü politikalarını “İmkan olsa mezardakileri bile kaldırarak o referandumda ‘Evet’ oyu kullandırmak lazım” diyerek desteklemiş ve cemaati ilk defa AKP iktidarı zamanında bu kadar siyasallaştırmıştı. Fethullah Gülen cemaati, kendi halinde bir cemaat olarak değil, AKP’nin ön ve arka bahçesini dizayn eden cemaat olarak anılmaya başlamıştı. Türkiye’de ne kadar adaletsizlik, hukuksuzluk, operasyon ve tezgah varsa hepsinde cemaat parmağı aranan bir manzarayı gördük ve yaşadık. Bu kavganın Türkiye’ye en büyük faydası bu manzaraları yaşatan hangi tarafsa, taraflardan birinin bunu deşifre edecek olmasıdır. Kendi içlerindeki hazırlıklar bu yöndedir.
Bugüne kadar birbirlerinin dayanağı olanlar, birbirinin arkasından çekilmeye başlamış ve bu durum AKP’nin çözülme sürecine girdiğini göstermektedir. Önümüzdeki süreçte AKP’nin bölüneceğini görmek için müneccim olmaya gerek yok. İdris Bal’ın ihraca gönderilmesi, cemaate yakın milletvekillerinin yavaş yavaş tarafını belli etmesi, zafiyetlerin karşılıklı olarak ortaya dökülme girişimleri, AKP’nin PKK’yı ve Barzani’yi yol ve dava arkadaşı edinmesi, AKP’nin eriyen oyları bu sürecin tetikleyicisidir.
AKP son nefeslerini alıp vermektedir. AKP içindeki menfaat birlikteliğinin sona erecek olmasını hissedenler kendisine sığınacak liman aramaktadır.
Bu manzarayı öncelikli olarak AKP ve cemaat içindeki vicdanı olan, samimi yürekler görmelidir. Türkiye’ye nereye doğru sürükleniyor, kimlere peşkeş çekiliyor bunu herkes birbirine sorarak, cevabında doğru yolu aramalı ve bulmalıdır.
Umarım AKP ve cemaat arasındaki kavga toplumda arınmanın yolunu açar ve bu ülkede kimler hangi doğru duruşun sahibi olmuş bilinir. MHP bugün yaşananların tahlilini yıllar önce yaptığı için olmadık saldırılara, olmadık iftiralara maruz kaldı. Ama o saldırılarda aktif rol açan cemaat, şimdi kavga yaşadığı muhataplarıyla “Firavun ve 40 Haramiler” noktasına geldi. Siyasetin omurgalı duruş halini her yönüyle yansıtan MHP Lideri Devlet Bahçeli’den AKP’lilerin de, cemaat mensuplarının da alacağı ders çoktur.
Gün geçtikçe yalnızlaşan Recep Tayyip Erdoğan, uzatmaları oynamaktadır. Herkesle kavgalı haline AKP içindekilerle kavgaları da eklemiştir. AKP içindeki Recep Tayyip Erdoğan kanadını zor günler bekliyor. Türkiye’nin Başbakanı olmak yerine, ABD’nin BOP Eşbaşkanı olmayı daha çok tercih eden Recep Tayyip Erdoğan’dan kurtuluş demek, Türkiye’nin kurtuluşu demektir.
Cemil Meriç “Her kavganın ezelî mazereti: Son kavga olmak. ” demiş ya… Recep Tayyip Erdoğan bu son kavgadan çıkamayacak gözüküyor. Biz demiyoruz cemaat diyor bunu… Demek ki güvendikleri sağlam…
YILDIRAY ÇİÇEK/ ORTADOĞU