MHP’LI VURAL: BU TABLONUN SORUMLUSU RECEP TAYYIP ERDOĞAN’DIR

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Gezi Parkı’ndaki olaylara ilişkin, “Bu tablonun sorumlusu Recep Tayyip Erdoğan’dır” dedi.

Gezi Parkı’ndaki uygulamaların Ortadoğu ülkesindeki uygulamaları hatırlattığını savunan Vural, Başbakan Erdoğan’ın Hürrem Sultan sendromu yaşadığını ifade etti.

MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, Gaziantep’e yaptığı ziyarette Gezi Parkı’nda yaşanan olayları değerlendirdi. Suriye’de, başka ülkelerde yaşanan tabloların Türkiye’de yaşanır hale geldiğini öne süren Oktay Vural, şunları kaydetti: “Başbakan Erdoğan Hürrem Sultan sendromu yaşamaktadır. Yani tükenmiş durumda. Hürrem Sultan’ı oynayan artist de zaten bu sendroma yakalandığı için diziyi bırakmış. Başbakan’ın ortaya koyduğu tabloda gerçekten bir tükenmişlik sendromu, fiziki ve ruhsal olarak çökme anlamına geliyor. Bugün Recep Tayyip Erdoğan bu milletin vicdanlarını karartmaktadır ve tükenmiş bir Başbakan, aciz bir Başbakan’la karşı karşıyayız. Erdoğan’ın durumu gerçekten çok kötü. Alışveriş merkezcilerini mest etmek için ağaçlara saldırıyor, oradaki insanlara saldırıyor. Hürrem’i oynayan sanatçıdan bile kötü, Allah islah etsin.”

Her şeyin bir çözümü olduğunu dile getiren Vural, Başbakan’a bu durumdan kurtulması için tavsiyelerde bulundu. Vural, “Her şeyin bir çözümü vardır. Doktorlar sahil kıyısında bir tatil öneriyor. Mesela gidip kardeşi Esed’le daha önce olduğu gibi Bodrum’da bir tatil yapabilir. Çünkü maalesef uygulamaları itibariyle bir Ortadoğu ülkesindeki uygulamaları hatırlatır hale geldi.” dedi.

Gaziantep’te Balıklı Parkı’nda halkla bir araya gelen MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, İstanbul Taksim Meydanında bulunan Gezi Parkındaki olaylara değindi. Olaylar hakkında iktidara yüklenen Vural, “Türkiye şunun hesabını yapmalıdır. Türkiye eğer Suriye ile ilgili çatışmanın tarafı haline dönüşüp, bir takım terör örgütleri ya da grupların üzerinde oynadığı bir ülke haline dönüştürülüyorsa, bunu sorgulamamız lazım. Bir bakıyoruz ki, bir takım örgütlerin elinde sarin gazı bulunuyor Türkiye’de, kimyasal silah bulunuyor. Bunlar nasıl giriyor. Onun için devlet, devlet olmalı, devlet bu konuda vatandaşlarını koruyacak tedbirler almalı. Öyle bir güne geldik ki, bugün buradayız, Allah korusun biber gazı falan yoktur inşallah. Yani Allah korusun. Bu tablolar yakışmıyor. Sayın Başbakan dün millete hizmet yolunda ahkam kesiyor, işte Suriye’de meydana gelen olaylar, işte Arap Baharı diye oradaki karışıklıklardan bahsediyor, ama Türkiye’de meydana gelen bu karışıklılıkların sorumluluğu kime aittir, sorumluluk his edip burada bir vicdani muhasebe yapmıyor. Elini vicdanına koy. Devleti devlet adamı gibi yönetin. Maalesef Suriye’de ve başka ülkelerde yaşanan tablolar Türkiye’de yaşanır hale geldi. MHP olarak İstanbul’da bir gezi parkı, ağaçların olduğu bir yere bu yeşil alanın ortadan kaldırılmasına yönelik bir AVM kurulması ve bir rezidans uygulamasının doğru olmadığını ifade ettik. Bu konuda hassas olan insanlar, bunlarla ilgili, yeşil alanla ilgili demokratik açıdan tepkilerini ortaya koyarken, maalesef güç kullanımı, biber gazı, baskı, gece yarısı, çadırlar yakılıyor. Şimdi bu vatandaşlara, devlet zulüm etmez, zulüm etmemeli” dedi.

“Türkiye’yi bir şiddet sarmalına sokmaya kimsenin hakkı yoktur” diyen Vural, şunları söyledi:

“AVM kurulmasına yönelik bir iradeniz yok diyorsunuz. Peki 29 Nisan’da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘burada AVM olacak, Rezidans’ olacak demedi mi? Bugün kalkmış Başbakan diyor ki, ‘AVM gibi bir kararımız yok’ diyor. Elini vicdanına koy, 29 Nisanda söyledi. 29 Mayıs’ta 3. köprünün temelini atarken, sen demedin mi ‘biz bu konuda kararımızı verdik, bu kararı işleyeceğiz, yerine getireceğiz, yok Gezi Parkı şöyle olmuş, böyle olmuş, eylem yapacaklarmış, dinlemeyeceğiz’ deyip, talimatı sen vermedin mi? Devleti yönetemiyorsun. Bu ülke maalesef geldiğimiz bu nokta da baskıcı, darbeci korku imparatorluğunu oluşturan bir hükümet tarafından yönetilmektedir. Bu Ali kıran baş kesen zihniyetini, milletin tepesine vurmasını engelleyeceğiz. Biz gücümüzü, Genel Başkanımız gücünü, tarihinden alıyor, kimliğinden alıyor, kardeşliğinden alıyor. Senin gibi biz cesaretimizi Yahudi cesaret madalyası alanlardan almadık. Başbakan ABD’ye gitti, BOP Eş Başkanlık makamında yeni talimatlar aldı, sonra gitti dedi ki, ‘Suriye konusunda, çok şeyler değişecek’ dedi, döndü, kendisi değişti. Beyzbol sopasının bu kadar hikmetimi var. Gerçekten katıra gücü yetmeyip, semerini döven bir zavallıya dönmüştür Başbakan. Maalesef ağacı korumak isteyen insanlara karşı, aşırı şiddet kullanarak toplumun gündemini tekrar değiştirdi. Amacı ve hedefi Recep Tayyip Erdoğan’ın uyguladığı politikaların sorumluluğunun üstünün örtülmesidir.”

Türkiye’de yaşanan olaylarının sorumlusu olarak Başbakan’ı hedef gösteren Vural şunları ifade etti: “Öyle bir güne geldik ki bugün buradayız, Allah korusun biber gazı falan yok inşallah. Sayın Başbakan dün millete hizmet yolunda ahkam kesiyor, işte Suriye’de meydana gelen olaylar, işte Arap Baharı, Suriye’de bir takım olaylar meydana geliyor diye oradaki karışıklıklardan bahsediyor, ama Türkiye’de meydana gelen bu karışıklıkların sorumluluğu kime aittir? Sorumluluk hissedip bir vicdani muhasebe yapmıyor. Elini vicdanına koy. MHP olarak İstanbul’da bir Gezi Parkı, ağaçların olduğu bir yere, bu yeşil alanın ortadan kaldırılmasına yönelik bir AVM kurulması ve rezidans uygulanmasının doğru olmadığını ifade ettik. Bu konuda hassas olan insanlar yeşil alanla ilgili demokratik açıdan tepkilerini ortaya koyarken, maalesef güç kullanımı, biber gazı, baskı, gece yarısı çadırlar yakılıyor. Gezi Parkı’nda ağaçlar yıkılıyor, hiç kimsenin sesi çıkmıyor, dün akşam Belediye Başkanı, Vali çıkıyor; ‘Biz burada AVM yapılmasıyla ilgili bir şey değil, sadece yol genişletme çalışması…’ diyor. O zaman bunu niye orada bulunanlara söylemediniz?”

MHP olarak haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytan olmadıklarını vurgulayan Vural, “MHP olarak terörün gölgesinde siyaset yapanların, ağacın gölgesini istismar etmesi karşısında tavrımızı açıkça ve net koyduk. Gidip orada PKK terör örgütünün silahları ile birlikte var olmasını, silahlarıyla birlikte dolaşmasını görmeyen, gözlerini kapatanlar gidiyor Taksim Parkı’nda ağacı koruyan insanlara biber gazı sıkıyorsa, silah kullanıyorsa bu yönetim nereye gidiyor diye sorgulamamız lazım. Senin bu baskıların bu tehditlerin ülkücü ve milli harekete, Türk milletine sökmez. 12 Eylül’ün darbeci Evren Paşa’sı yıldıramadı da sen mi bizi yıldıracaksın?” diyerek sözlerini noktaladı. Vural, konuşmasının ardından Gazi Caddesi üzerinde bulunan esnafı ziyaret etti.