MHP MİLLETVEKİLİ YILMAZ: SUÇU SANDIK AKLAMAZ

MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, demokrasinin gereği olan sandık sonuçlarına saygı duyduklarını ancak sandığın usulsüzlüklerin, haksızlıkların, hukuksuzlukların, yolsuzlukların aklanacağı bir yer olmadığını aktardı.

MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, demokrasinin gereği olan sandık sonuçlarına saygı duyduklarını ancak sandığın usulsüzlüklerin, haksızlıkların, hukuksuzlukların, yolsuzlukların aklanacağı bir yer olmadığını aktardı.

MHP Milletvekili Seyfettin Yılmaz, TBMM’de MHP grubu adına yaptığı konuşmada cumhurbaşkanlığının sevmek zorunda olunmasa bile devletin başı olarak, cumhurun başı olarak herkesin saygı duyması gereken bir makam olduğunu belirtti. Bu saygı duyulması gereken makamın herhangi bir şaibeyle anılması ilk önce orada oturan kişiyi, sonra da milleti derinden yaralayacağını kaydeden Yılmaz, “Hepimiz biliyoruz ki 17-25 Aralık süreci ülkemizde yaşandı. ’30 Mart’ta ve 10 Ağustos’ta millet bunu akladı, bunlar yok,’ mantığıyla hareket edersek en büyük zararı demokrasimize vermiş oluruz. Sandıklar hiçbir zaman için usulsüzlüklerin, haksızlıkların, hukuksuzlukların, yolsuzlukların aklanacağı bir yer değildir, dünyanın hiçbir yerinde de bunun örneği yoktur.” dedi.

‘DEVLETİN MİLYON DOLARLARI NE OLDU?’

Bakan çocuklarının içerisinde yer aldığı ve milyon dolarların söz konusu olduğu operasyonu hatırlatan MHP’li Yılmaz, “17 Aralık’ta ne oldu? Birtakım bakanların ve bakan çocuklarının içinde bulunduğu para kasalarının ortada dolaştığı, milyon dolarların ortalıkta dolaştığı, banka genel müdürlerinin evinde milyon dolarların bulunduğu, villaların, arsaların, gayrimenkullerin ortalığa saçıldığı bir süreci yaşadık. Şimdi, bunları yok mu sayacağız? Bunları yok sayma hakkına hiçbirimiz sahip değiliz.” ifadelerini kullandı.

TBMM’deki konuşmasında kamu vicdanına atıfta bulunan MHP’li Yılmaz, şöyle devam etti: “Kendimize güveniyorsak, bir haksızlık, hukuksuzluk yapılmadığına inanıyorsak, ‘Ortalıkta bir hırsızlık ve yolsuzluk yok.’ diyorsak yüce Türk yargısına güvenmek zorundayız. Güvenmezsek geleceği inşa edemeyiz. Bunların, mutlaka ve mutlaka, kamu vicdanının yüzde 100’ünde aklanması gerekiyor. Bunun aklanma yeri de yargıdır ve bu da objektif hukuk kurallarının işlemesinden geçer. Ama oluşturulan birtakım çalışmalarla bunu yok sayarsak, bu işlerde milletin vicdanında yara açarız. Sayın Muammer Güler’in oğlu ile eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın oğlunun evinde yapılan aramalarda kasalarda ve ayakkabı kutularında sakladıkları yüklü miktarlardaki paraya ulaşıldığı medyada yer almıştır. Bu iddia ve şaibelerin aklanma yeri sandık değil yargıdır.”

‘ERDOĞAN YARGIDA AKLANMALI’

MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, cumhurbaşkanlığının çok saygın bir makam olduğunu ve hiçbir şaibeyi kaldırmayacağının ifade ederek, “Sayın Başbakan ile oğlu arasında geçtiği ifade edilen birtakım konuşmalar var. Oğluyla yapılan görüşmelerde evlerde arama yapıldığını, bu manada ‘Senin evinde ne var ne yok?’ diye sorulduğu ve ‘Bunları ne yapalım?’ dediği ifade edilmektedir. 17.00’de yapılan ikinci konuşmada ‘Paraların tamamıyla sıfırlanmasında fayda var.’ dediği duyulmaktadır. Öğleden sonra 15.39’da yapılan üçüncü konuşmada, önceki telefon görüşmeleriyle verilen görevlerin yerine getirilip getirilmediği sorulmaktadır; işte ‘Akşam bitirmiş bulunuyoruz.’ diyor. En son, 23.15’te yapılan konuşmalarda evdeki paraların sıfırlandığını, sadece 30 milyon avro gibi bir miktar daha paranın olduğu ifade ediliyor. Şimdi, bu konuşmalar bütün kapatmalara rağmen, bütün sansür uygulamalarına rağmen, Twitter’in, Google’nin yasaklanmasına rağmen Türkiye’de ve dünyada milyonlarca kişi tarafından takip edildi ve izlendi. Cumhurbaşkanlığı gibi saygın bir koltuğa oturan bir kişinin bunlarla ilgili herhangi bir şey olmadığını ortaya çıkarması lazım.”

‘SEÇİMDE ORANTISIZ GÜÇ KULLANILDI’

MHP Milletvekili Yılmaz cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili de şunları söyledi: “10 Ağustos’ta yapılan seçiminin vatanımıza, milletimize, devletimize ve demokrasimize hayırlı olmasını diliyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonuçlanmıştır, hepimizin de bildiği gibi burada hiçbir mazeretin arkasına sığınmadan milletin iradesinin arkasında duracağımızı ifade ediyoruz ama bu şu demek değildir: Bu seçim sürecinde devletin tüm imkânlarının kullanılarak bütün kampanya boyunca orantısız güç kullanılmasını yok saymamız da mümkün değildir ve sonuç itibarıyla bu seçimde seçimler daha yapılmadan özellikle havuz medyası ve birtakım anket firmalarının yüzde 58-60 gibi bir oran ortaya koyarak seçim olmadan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın seçilmiş olduğunu ortaya koymaları ve bununla ilgili bir algı oluşturmaları da milletimizin dikkatinden kaçmamıştır ve netice itibarıyla 15 milyona yakın seçmenin sandığa gitmeyip bu noktada irade ortaya koymaması da mutlaka üzerinde düşünülmesi gereken hususlardır.”

cihan