Messi bile tek başına bir hiçtir..!

Messi bile tek başına bir hiçtir..!

Kutlu hedefler için oluşturulmuş bir ittifak var ve bunun için hassas bir duruş sergiliyoruz.

Ne var ki, siz bizi tahrik edercesine tasarruflarınızda hiç hassasiyet göstermiyorsunuz.

Milli mefahirlerin yatağı tarihtedir, ülkücüler için tarih kutsaldır.

Türk Tarihi’ne bakışınızda bir şaşılık mı var acaba, sorusunu sormadan edemiyor insan.

Yakın bir geçmişte, okullarda tarihi seçmeli ve önemsenmez derekeye düşürme hamlelerinizi izledik…

Bizzat Atatürk tarafından kurulan ve tarih bilincimizi canlı tutmamızı ve de öğrenmemizi amaçlamış Türk Tarih Kurumu Başkanlığı görevine önce bir fetösever, şimdi de bir iktisatçıyı tasarruf ediyorsunuz.

Amacınız bu kurumu ve ifade ettiği anlamı basitleştirip, sulandırmak değilse, ülkede tarihçi bilim adamlarının köküne kıran mı girdi?!!

Yoksa, kamusal konum ve pozisyonları sadece ballı maaşlar noktasında mı algılamaktayız?

Yeni hükümet etme sistemine geçtiğimiz günden beri, atama ve tasarruflarınızın tamamına yakını, bir ülkücünün nazarında tam da bir BEKA riski olarak algılanmaktadır…

Bu yazılanların kişisel bir hezeyan gibi değerlendirilmesi gafleti üretilmemeli; sağlaması ülkücü camianın içinde istihbarat yapılarak temin edilmelidir…

Biz unvansız ve hesapsız ülkücüler, Cumhur İttifakının yaşamasını murad etmekteyiz; bu nedenle ikaz sayılabilecek bu sitem ve şikâyetlerimizi satırlara döküyoruz…

Bir yıl önceki mahalli seçimler arefesinde kibir ve dediğim dedik duruşlarınıza da dostça, müttefikçe uyarılarda bulunduk. Dinlemediniz, İstanbul, Ankara ve Antalya’yı kaybettik; sayenizde Adana ve Mersin PKK’nın nefes aldığı yerler oldu.

Buralarda sadece bir mevzi yitirilmediğini ve moral maliyet olarak çok daha ötesi ziyanlarla karşı karşıya kaldığımızın muhasebesini yapmadığınızı görmekteyiz…

Bulunduğunuz noktada sadece siz mi varsınız, İttifak bileşeninizin uğruna binlerce şehit verdiği hassasiyetlerinin hiç mi kıymet-i harbiyesi olmayacak?

Bunlar benim, hiç bir kurumu bağlamayacak şahsi sitemlerim. Ama biliyorum ki yüz binlerin gönlünden geçenleri de dillendiriyorum…

Tarih bir bilim alanıdır, kendine özgü metodolojisi ve prosesi vardır, iktisat tarihi ise bu alanla ilgili değildir.

İnsanımızı sürekli yutkunmaya zorlamak ızdırap veriyor…

Farkında olmak şarttır…

Halil Kaya
Konya