Dolar 34,5123
Euro 36,1724
Altın 2.972,62
BİST 9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Yağmurlu
İstanbul
19°C
Yağmurlu
Cts 9°C
Paz 10°C
Pts 9°C
Sal 12°C

MEDYADA MUHALIF YAZAR KIYIMI SÜRÜYOR

MEDYADA MUHALIF YAZAR KIYIMI SÜRÜYOR
05/12/2013 12:23
A+
A-

Vatan, Mustafa Mutlu ve Can Ataklı’dan sonra Ruhat Mengi’yi de işten çıkardı.

Mustafa Mutlu, Can Ataklı ve şimdi Ruhat Mengi… Vatan Gazetesi ‘tek sesli’ olma yolunda hızla ilerliyor

SÖZCÜ’nün görüştüğü Ruhat Mengi şöyle konuştu:

“Diğer arkadaşlarımızdan sonra sıranın bana geleceğini biliyordum. Fakat diğer arkadaşlardan bir farkım şu: Benim bugüne kadar hiçbir yazıma itiraz edilmedi, tüm meslek hayatımda yayımlanmamış tek bir yazım yok. Bunun yanında, patrondan gelen ‘uyarı’ da olmadı. ‘Çünkü ben uluslararası basın ilkelerine saygılı, normal eleştiri sınırları içinde yazmaya son derece dikkat ettim. İlk yayından kaldırılan televizyon programı da (Her Açıdan) benim programımdı. Özgür medyası olmayan bir demokrasi olabilir mi? ‘Mısır’da, Irak’ta Suriye’de özgürlük yok’ diyorsun, ancak ülkende eleştiren köşe yazarlarını işten attırıyorsun, televizyonları ve gazeteleri seçim öncesi ele geçiriyorsun.

Medyası bitmiş bir ülkede nasıl seçime gideceksiniz?”

‘Ülkem için üzülüyorum’

“Vatan’ın kurucu yazarlarındanım. Gazetenin devam etmesi için, ayakta kalması için ben bugüne kadar ayrılmadım. Sonunda işime son verildi. Başbakan veya Cumhurbaşkanı bu ülkede basın özgürlüğü var demesinler, ileri demokrasi demesinler.

Bu durum komediden farksızdır.

Hükümet baskısı dışında vurgulanması gereken şu; işadamlarının medya patronu olmak istemesi ülkeye zarar veriyor. Medya patronluğu sevdasından vazgeçmeleri gerekiyor. Kendim için olduğundan daha fazla ülkem için üzülüyorum.”