Kırşehir Belediyesi sizce kimi anmış oldu?!.
Bütün dünya ülkelerinde de böyle midir bilmiyorum? Türkiye’de çok çabuk gelişip, değişen gündemin hızına yetişip takip etmek, tarihe kayıt düşmek üzere konu seçip yazıya dökmek bizim açımızdan gerçekten zor olmaktadır..
Şuraya geleceğim..
Geçtiğimiz günlerde (06.12.2020), veliler, ulular, bilim adamları, söylemin, sözün-sazın ve deyişlerin merkezi olmasının yanısıra ilave olarak “ozanlar diyarı”da bilinen, Anadolu Türklüğünün hem tarihi hem de üs merkezlerinden “Şirin” Kırşehir’de bir anma programı tertip edildi…
Yani, türkülerimizin türleri arasında önemli bir yer tutup, adına “bozlak”da denilen ve adeta yürekleri dağlayan, ciğerleri pareleyen uzun havaların; ilk ustası Toklumenli Aşık Said’ten sonraki büyük icracısı olan merhum Muharrem Ertaş’ı anma etkinliği düzenlendi…
Kırşehir Belediyesi’nin organize ettiği ve Belediye Başkanı’nın da salonda yerini aldığı dinleti. “Garip” mahlasıyla veya çokca da “Bozkırın tezenesi” diye bilinip, ünü ülke sınırlarını aşan sözün-sazın en büyük ustası merhum Neşet Ertaş’ın da babası olan Muharrem Ertaş’ı anmak üzere tertip edilmesi hasebiyle bu etkinlik, ilk bakışta çok güzel bir çalışma…
Ki, düzenlenen etkinlikte büyük ustanın hayatı anlatılacak, eserleri sanatçılar tarafından seslendirilecek, böylece kendisi unutulmadığı dillendirilerek yadedilecekti..
Lakin, gelin görün ki, iş hiçte öyle olmuyor.. CHP’nin yayın organı Halk Tv’nin de canlı olarak verdiği program bir süre sonra bakmışsınız ki, ne alakaysa geçmiş bir dönemin idam edilmiş teröristlerini övme ve adeta onları anma programına döndürülüyor…
Açıkcası, yapılan bu densizlik, CHP’li Belediye Başkanı’nın bugüne kadar büyük bir beceriyle saklamayı başardığı beyninin arkasındaki gerçek fikirlerinin ortaya çıkmasını sağlamış.. Bilinçli yaratılan bu yakışıksız durum başta büyük usta Muharrem Ertaş’ın manevi şahsı olmak üzere neredeyse bütün Kırşehir halkına karşı yapılmış, çoğunu üzmüş ayrıca bizlerin de yüreğini derinden yaralamıştır..
Geçmiştekilerin üstüne son yaşanan bu örnekte eklenince bizim kendileri hakkında düşündüğümüz aşağıdaki şu cümlemizi haklı çıkartır bir hal almıştır..
Yani…
Dersimci Kemal’in önderliğindeki Y-CHP’nin, bölücülere arka çıkmaya veya teröristleri övmeye yönelik bu türden düşünüş veya uygulamalarının artık partinin genlerine veya kılcal damarlarına kadar eyice yerleşmesi nedeniyle; yaptıkları aymazlıklar bizce yadırganmamaktadır..
Öte yandan bu olay sonrası gelen tepkiler üzerine, CH(İ)P-SA+HDP konsorsiyumunun ittifak ortaklarından peş peşe açıklamalar gelmiş.. Belediye Başkanı, suçu program yapımcısına yüklemiş.. Keza İP’in Kırşehir İl Başkanlığı da, suya sabuna dokunmayan bir açıklama yaparak, yuvarlak bir ifadeyle, “suçlular her kimse cezasını çeksin” demişler!
Yahu ağalar eğer suçlu arıyorsanız..?
1- Suçlu, (hiç üstüne alınmasa ve programın içeriğinden sanki haberi yokmuş gibi gözükse de) İttifak ortağınız CHP’li Kırşehir Belediye Başkanı..
2- Suçlu, hem CHP’li hem de İP’li Belediye Başkan Yardımcıları…
3- Etkinliği organize eden diğer belediye yetkilileri..
Bu aleni işgüzarlığa rağmen sosyal medyada arz-ı endam eden ve herşeyi bilen(!) bazı ademler vasıtasıyla veya izlenen farklı yol, yöntemlerle;
Suçu ona buna atmaya yada ilgisi olmayan partilere yamamaya/yüklemeye çalışmak, asıl hedefi ıskalatmaya çalışmak; direkt bildiğiniz Soros taktiği…
Ancak hiç kuşkunuz olmasın Kırşehirli bunu bir yere not etti!
Buradan hareketle bazı kişileri tenzih ederek diyorum ki,
Aklınızı başınıza devşirin, çünkü gittiğiniz yol, “yol” değil. Bilerek veya bilmeyerek ülkemize ve milletimize zarar verenlerin önünü açıyorsunuz!
Yeni bir yazımızda buluşmak üzere esen kalınız..
Harun KILIÇ
ANKARA