KILIÇDAROĞLU: ANAYASA, KAPALI KAPILAR ARDINDA YAPILACAK, YAZILACAK BIR METIN DEĞILDIR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, anayasanın, kapalı kapılar ardında yapılacak, yazılacak bir metin olmadığını, yeni anayasa görüşmelerine, hiçbir mazeret üretmeden devam edilmesi gerektiğini belirterek, “(Tatil geliyor, seçim geliyor) gibi mazeretlere sığınmak doğru değil” dedi.
Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek ile 55 dakika süren görüşmesinin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Çiçek’in, komisyon çalışmaları hakkında bilgi verdiğini belirten Kılıçdaroğlu, Çiçek’e teşekkür ettiklerini söyledi.
4 grubun 48 madde üzerinde anlaştığının açık olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Eğer süreç biraz daha devam eder, tartışmalar olursa, üzerinde uzlaşılan madde sayısının daha da artacağını umuyoruz” dedi.
Kılıçdaroğlu, görüşmeleri tıkayan temel konunun, AK Parti’nin Başkanlık sistemi ısrarından vazgeçmemesi olduğunu savunarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yaklaşık 40 madde, AKP’nin Başkanlık ısrarı nedeniyle görüşülemiyor. Biz, AKP’nin bu ısrarından vazgeçip, diğer maddelerin de tartışması yapılabilirse, büyük ölçüde uzlaşma sağlanabilir düşüncesindeyiz. Öte yandan Sayın Başkan’a, üzerinde mutabık kalınan veya kalınmayan, komisyonun yaptığı çalışmaların kamuoyunun, sivil toplumun tartışılmasına açılmasını istedik. ‘Bu komisyonun yetkisinde’ dedi. Arkadaşlarımız bu konudaki düşüncelerini ifade edecekler. Bugüne kadar yapılan çalışmalar, bir şekliyle kamuoyuna yansıtılmalı. Uzlaşma Komisyonu’nda görev alan partilerin temsilcilerinin, anayasa değişiklikleriyle ilgili görüşlerini eğer kamuoyuna açıklarlarsa, en azından kamuoyu CHP’nin, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, MHP’nin, BDP’nin anayasa değişiklikleri konusunda görüşlerini de öğrenmiş olurlar. Çünkü biz özgürlükçü ve demokratik bir anayasadan yanayız. Çağdaş bir anayasadan yanayız. Görüşmelerin kesilmesini istemiyoruz. Görüşmeler kesilmemeli. Türkiye’nin çağdaş, özgürlükçü bir anayasaya ihtiyacı var. Ve bu konudaki düşüncelerimizi aktardık.”
-“Bütün mesele niyetti”
Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanı Çiçek’in seçim sürecine girildiği ve dolayısıyla bu süreçte yeni anayasa çalışmalarının yapılamayacağına yönelik açıklamalarının anımsatılması üzerine, komisyonda her partiden 3 milletvekilinin bulunduğunu belirtti. Kılıçdaroğlu, “Yerel seçimlerde bu arkadaşlarımız, gerekirse seçim sürecine katılmamış olurlar. Anayasa gibi çok temel bir değişikliği yapıyorlar, bu arkadaşlarımız önemli bir görev üstlendi. Meclis, tatilde olduğu süre içinde de çalışmaları sürdürebilirler. Burada bütün mesele niyette” dedi.
Anayasa metninin, bir uzlaşma metni ve demokrasinin ana omurgası olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, güçler ayrılığı ilkesinin, çok kalıcı ve demokrasiyi güçlendirecek bir yapı içerisinde oluşturulması, medya özgürlüğünün sağlam temellere oturtulması ve bunların anayasal güvence altına alınması gerektiğini vurguladı. Yargı bağımsızığı ve tarafsızlığı ile üniversitelerin özerkliğinin de önemil olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Eğer Türkiye bunları yapabilirse, büyük mesafe alacaktır, demokrasi açısından. Gezi Parkı eylemlerini düşünün: geleceğimiz olan gençler, özgürlük, daha güçlü bir demokrasi istiyorlar. Bunu yapacak olanlar da siyasal partilerdir. Biz eğer gerçekten özgürlüğü ve demokrasiyi bu ülkeye getireceksek, bunun ilk adımı anayasayla olacaktır. Bunu yapmak durumundayız. Geri çekilmek, tatil geliyor, seçim geliyor gibi mazeretlere sığınmak doğru değil. Anayasa, çok temel bir yasadır. Bu temel yasa üzerinde bizim oturup, düşünmemiz, tartışmamız gerekiyor. Bütün boyutlarıyla tartışmamız gerekiyor. Bakın biz daha bu sürecin ortasındayken, görüşülen maddelerin, üzerinde uzlaşma sağlansın, sağlanmasın, sivil toplumun tartışmasına açılmasını istiyoruz. Çünkü toplum da gençlerimiz de üniversiteler de katılmalı. Acaba hangi maddeler üzerinde, nasıl uzlaşma sağlandı, hangi maddeler üzerinde, hangi siyasal partinin kendi marjı var, çekincesi var, bütün bunlar tartışılmalı. Anayasa, kapalı kapılar ardında yapılacak, yazılacak bir metin değildir. O nedenle biz anayasaya, çalışmalarına önem veriyoruz. Milletvekili arkadaşlarım çalışıyorlar, katkı veriyorlar, uzmanlar katkı veriyorlar. O nedenle görüşmeye, hiçbir mazeret üretmeden devam edilmelidir diye düşünüyoruz.”
AA