İHANETLERİNE KILIF ARAYAN BELEDİYE BAŞKANLARI
İhanetlerine kılıf arayan belediye başkanları
2009 yılında gerçekleşen en son yerel seçimlerde, Milliyetçi Hareket Partisi %16.1 oy almış, o seçimlerden bir önceki seçimlere göre belediye başkanlık sayısını %100 artırmıştı. AKP’nin iktidar gücüyle her yanı kuşattığı o seçimlerde, MHP 10 tane il ve 500’e yakın birçok ilçe-belde belediye başkanlıkları kazanmıştı.
Hem o seçimler zamanı kendisine “Değişimci” diyen sözde MHP’liler, MHP’yi mahkemeye verip, MHP’nin başına Kayyum istiyor ve MHP’nin karşısında AKP’li ve CHP’li başkan adaylarını destekleyerek, MHP’ye ayak bağı oluşturuyorlardı. “MHP’ye oy vermeyin” kampanyalarını bile düzenlemekten utanmadılar. Bu utançları kendilerine yetmiyormuş gibi, birde MHP Genel Başkan adayı bile oldular. MHP hem mahkeme kapılarında hem de bunların kara propagandaları karşısında uğraştığı halde o seçimlerde yinede başarılı olmuştu.
2009 tarihinden bugüne kadar bazı belediye başkanları MHP kimliği ile seçilmelerine rağmen aldıkları oylara ihanet ederek ve çeşitli bahaneler ardına sığınarak MHP’den istifa etmişlerdir. Kimi belediye başkanı “MHP neden 12 Eylül 2010 referandumunda Evet oyu vermiyor” diyerek, kimi Belediye Başkanı “MHP neden Kürt Açılımını desteklemiyor?” diyerek, kimi kişisel menfaatlerini düşünerek, kimi AKP iktidarının kurduğu baskılar karşısında korkarak, kimi MHP Genel Merkez politikalarını eleştirerek ve Türk milliyetçiliğine hizmet konusunda MHP yönetimini eksik bularak istifalarını sunmuşlardır.
En acı olanı ise bu bahanelerin ardına sığınarak MHP’den istifa eden belediye başkanlarının çoğu “Milliyetçiliği ayaklar altına aldık” diyen, her fırsatta Türklük ve Türk milliyetçiliği düşmanlığı yapan AKP gibi bir partiye katılmışlardır.
Bir belediye başkanı “Referanduma ve Kürt Açılımına destek vermiyor” diye MHP’den istifa edip AKP’ye geçiyorsa gerçekten büyük karakter problemi yaşıyor demektir. Hele hele MHP yönetiminin milliyetçilik anlayışını sorgulayıp, PKK’nın yol arkadaşı olmuş AKP’ye geçmek o kişinin namusunu ve şerefini bile sorgulatır.
İstifa eden belediye başkanı MHP’den istifa edip ‘bağımsız’ kalsa dersiniz ki: Yönetimle anlaşmazlığa düşüp ayrıldı, yine de karakterli davranıp AKP’ye geçmedi.”
Ama bu istifa edenlerden öyleleri var ki, giderken MHP’yi yerden yere vuruyor, aklınca Ülkücülük, Türk milliyetçiliği nutukları atıyor AKP’ye öyle geçiyor. AKP’ye şirinlik yaparak, MHP’ye saldırarak gittiği yerde daha çok itibar göreceğini sanıyorlar. Hâlbuki gittiği yerde hepsi bir yabancı muamelesi görüyor. Yerel seçimlerde de hepsi MHP’ye zarar veren olarak, kullanılmış olarak AKP tarafından bir kenara atılacaktır. Bu MHP’den istifa edip AKP’ye geçen belediye başkanları da çocuklarına MHP’ye ve ülkeye ihanet eden baba mirası bırakacaktır.
AKP birçok MHP’li Belediye Başkanını kuşatmış durumdadır. Bakalım çocuklarına ihanet üzerine daha başka kimler miras bırakacaktır.
Milliyetçilik nutukları atarak, MHP’den istifa edip, ülkeyi PKK’ya teslim eden, Apo ile Kürdistan yolunun taşlarını dizen AKP’ye geçmek namussuzluk ve şerefsizliktir. O belediye başkanları benim gözümde artık kurulmaya çalışılan sözde Kürdistan’ın şantiye amelesidir.
İhanet çetesi Türkiye’yi bölmek için son kozlarını oynarken, menfaat peşinde koşanlar bizim için hiçbir değer ifade etmemektedir.
Her türlü baskıya, tehdite rağmen şanlı üç hilal bayrağı altından gitmeyen, menfaatleri için davasını satmayan MHP’li Belediye Başkanlarına selam olsun. Onlar dava adamı ve ülkesinin şerefini koruyan şerefli kişilerdir. Önümüzdeki yerel seçimlerde Türkiye’nin her bahçesinde üç hilaller açacaktır. İman ve inanmışlıkla Türk milliyetçileri yerel seçimlerde başarıyla çıkacaktır.
YILDIRAY ÇİÇEK/ ORTADOĞU