Yaptırım Ambargo veya ABD haydutluğu..
Adına ister yaptırım ister ambargo diyin bu işin aslı Amerikan haydutluğudur…
Bu kelimeler her ne kadar emperyalist sözlerse de,aslı yatırımı engellemektir.
Neyi engellemek istiyorlar?
Türkiye’nin güvenliği için gerekli araç ve gereçlerin alımını yapımını…
Bu araç ve gereçler iki yoldan temin edilir
*Paranızla ihtiyacınız olanı kimde varsa ondan almak
*İhtiyaçlarınızı kendinizin üretmesi yapması..
Yaptırım bir eylemdir yasa,töre,ahlak gibi kurumların buyruklarının yerine getirilmesini,onlara uyulmasını sağlayan güç.
Bu güç ancak Türk Devletidir..Türk Devleti’de ABD’nin bir eyaleti veya sömürgesi değildir.
O halde ABD’nin yaptığı haydutluktur.çakallıktır.
Çakal fermanını da Türk Devleti yırtıp atmaya muktedirdir.
Her Devletin olduğu gibi Türk Devleti’inin hava savunma sistemlerinde eksiklik vardır..
Bu eksikliği gidermek için süratla milli savunma sistemimizi,milli kaynaklarımız üretime başlamıştır.
Güçlü devletin güçlü donanımlı silahlı kuvvetleri olmak zorundadır.
Türkiye gerek coğrafyası,gerekse kadim Türk devleti olması hasabiyle içte dışta düşmanı çok olan ve savunma ihtiyacı duyan bir ülkedir.
Dolayısıyla yüksek irtifa savunma sistemine yani,yüksek menzilli füze saldırılarına karşı savunma sistemine ihtiyacı vardır..
Bunu çağın şartlarına uygun ileri teknoloji ile yapan hangi ülke varsa oradan alması kadar normal bir durum yoktur.
Elbette öncelik dost görünen Nato ortağımız ABD’dir..Çünkü birbirimizi savunma adına kurulmuştu NATO!..
Bunun üzerine Amerikan’dan Patroit satın almak istedik
Peki satma bizde o özellikleri taşıyan füzeyi başka ülkelerden alırız..
Aldırtmam
Rusya’dan S-400 leri aldık bile
Kullanamazsın ..
Geri ver yoksa canına okurum!
Git işine oğlum sen benim dostun musun düşmanım mı!..
Yoksa başımızın belası mısın
Hırsız mısın harami mi..
-Baba bir hırsız tuttum.
-Tut kolundan getir.
-Gelmiyor.
-Bırak gitsin.
-Gitmiyor.
-Sen gel oğlum.
-Gelemiyorum.
-Niye gelemiyorsun?
-Ben onu bırakıyorum o beni bırakmıyor.
Biz sizin karın ağrınızı iyi biliyoruz..
Artık Türkiye’ye söz geçiremiyorsunuz!..
Üstte,SİHA,İHA,Gökbey buna benzer milli silahlarımız var..
Altta bir milim geri adım atmayan Başkent Ankara merkezli politikalar uygulayan Cumhurbaşkanlığı sistemi var.
Kurmak istediğiniz uydu devleti kuramadınız kurdurtmadık..
Doğu Akdeniz’i mavi vatan ilan ettik Barbaros’un torunları uykularınızı kaçırdı
Libya’da varız masadayız dedik hazımsızlık yaşadınız..
Suriye’de ne işiniz var? Derhal boşaltın dediniz
Biz kaldık siz defoldunuz!…
Katar,Afrika,hele Orta Asya’ya da ‘’Kızılelma’ya koştuk Öünümüzü kesemediniz
,Ermenistan’ı 44 günde çil yavrusu gibi dağıttık “İti Govan Kimi Govuruq Erməniləri! İti Govan Kimi!” govduk korktunuz..
Uslu çocuk olun diyorsunuz..
Olmuyoruz ulan…
Daha çok kuduracak sınız ..
Dışişleri bakanımız sayın Çavuşoğlu’nun ifadeleriyle “Dayatma olabilir, zorluklarla karşılaşabiliriz ama bugün, kimse Türkiye’nin kolunu bükmeye çalışamaz, tam tersi, bize doğrultulan Doğu Akdeniz’deki rotaları da, kolları da biz büküyoruz, bundan emin olun.”
Bir Yılan gibi kendi kendinizi sokacak günler yakındır..Yok olup gideceksiniz!..
”Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes
Ey kahpe rüzgar artık ne yandan esersen es…”
Bizi ise şanlı mazimizden daha muhteşem günler Türk Asrı bekliyor..
Elbetteki yerinden oynadı taşlar..
Çünkü
Ümitlerin tükendiği yerde,
Türkün kudreti başladı..
Türk’ün istiklali istikbali,sizin himayelerine muhtaç değildir.
O kudret ’’Muhtaç olduğu kudret,damarlarındaki asil kanda mevcuttur!’’