Cumhur İttifakı ile Türkiye kazanacak
Cumhur İttifakı ile Türkiye kazanacak
MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, “24 Haziran’da Cumhur İttifakı’na oy vermek, 15 Temmuz’da darbeye karşı durmakla aynı değerdedir. İnşallah 24 Haziran 2018 Pazar Günü; cumhurun dirilişine, Cumhuriyet’in doğruluşuna, Türk milletinin devasa seçimine sahne olacaktır. Geldiğimiz bu aşamada Türkiye kazanacak, istikbalimiz parlayacak, istiklal haklarımız bizzat Türk milleti tarafından güvenceye alınacaktır” açıklaması yaptı.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi üzerinde fitne üreten, dedikodu imal eden, kriz ve kaosa davetiye çıkaran yerli ve yabancı mihrakların son dönemlerde faaliyetlerine hız verdikleri aşikardır.
Terör saldırıları kesintisiz sürmektedir. Milli güvenliğimize yönelik karanlık senaryolar, yeni saldırı planları emin olunuz ki devrededir, zayıf anımız, rehavete düşmemiz kollanmaktadır. Ülkemiz aleyhine kurgulanan, bununla da kalmayıp tedavüle sürülen siyasi ve ekonomik operasyonlar her gün ivme kazanmaktadır.
Bölgesel risk ve tehlikeler öngörülmesi, önüne geçilmesi, ön alınması gittikçe zorlaşan kaotik ve karmaşık bir yapıya bürünmüştür.
İçeride ve dışarıda yaşanangelişmeler 3 Kasım 2019 tarihine giden hayli uzun sürecin, birtakım belirsizliklere ve tartışmalara yol açacağını göstermiştir.
Sayın Genel Başkanımız; seçimlerin gündemden düşmesi ve belirsizliğin ortadan kalkmasının, Türkiye’nin hayrına olacağını düşünmüş, ayrıca bu tablodan yararlanmak için çaba gösteren FETÖ ve yardakçılarının daha fazla zaman kazanmasına fırsat tanınmaması için erken seçim çağrısı yapmıştır. Bu çağrı karşılık bulmuş ve 24 Haziran 2018 tarihinde seçimlerin yapılması kararlaştırılmıştır” dedi.
” FRANSA OHAL’DE SEÇİMLERE GİTTİĞİNDE AB KRİTERLERİNİ NEDEN HATIRLAMAMIŞTIR?”
Büyükataman, şunları söyledi: “Bu karar uluslararası kamuoyunda bir endişeye sebep olmuş, ardı ardına açıklamalar gelmiştir.
19.04.2018 – ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, Türkiye’de OHAL altında özgür, adil ve şeffaf bir seçim düzenlemenin zor olduğunu, bu konuda endişeli olduklarını söylemiştir.
24.04.2018 – Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM), mevcut koşullarda düzenlenecek seçimlerin ‘Avrupa kriterlerine uygun olmayacağı’ gerekçesiyle Türkiye’ye 24 Haziran seçimlerini erteleme çağrısı yapmıştır.
ABD kendi kurumları arasındaki ihtilafa son verememişken ve hala milletin iradesiyle işbaşına gelen Başkanı Trump’ı içine sindirememişken bizim seçimlerimizle neden bu kadar yakından ilgilenmektedir?
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi, Fransa OHAL’de seçimlere gittiğinde AB kriterlerini neden hatırlamamıştır?
Avrupa, Cumhur ittifakının zaferini sezmiş, Türkiye’nin her anlamıyla tam bağımsız, hür ve müstakil olacağını, içindeki fitneden arınacağını görmüş bu nedenle endişeye kapılmıştır.
Türkiye, bir müstemleke devleti değildir. Ne zaman seçim yapacağını kimseye soracak değildir.
Türkiye son 2 yılda büyük badireler atlatmıştır. Türk siyasetinin akışını etkileyen, dinamiklerini ve parametrelerini değiştiren çok vahim bir darbe ve işgal teşebbüsü 15 Temmuz’da gerçekleşmiştir.
FETÖ, Şark Meselesinin bu çağdaki adı, kanlı emperyalizmin 21’nci yüzyıl projesi olarak Türk milletine ihanet etmiş, küresel efendileri namına istilayı denemiştir.
Milliyetçi Hareket Partisi ise Türkiye’nin gerçeklerini okumuş, milletimizin arayış ve özlemlerini beka üzerinden tekrar yorumlamıştır.
Türk milletinin bekası müdafaa edilecekse, ki mecburidir, o halde bunun gerek ve şartları da muhakkak yerine getirilmelidir.
” BU GÖKKUŞAĞI KOALİSYONU MAALESEF EDİRNE DÜŞERKEN, TARTIŞMALARA BOĞULAN MEŞRUTİYET MECLİS’İ GİBİDİR
Bu kapsamda, hükümet etme sisteminin değişmesi, geniş ve katılımcı bir mutabakata dayanması gerekiyordu. Yeni sistemle bu sağlanmıştır.
Cumhur ittifakı karşıtları bu durumu anlamak istememiş ve adı konulmamış bir “gökkuşağı koalisyonu” oluşturmuşlardır. Bu gökkuşağı koalisyonu maalesef Edirne düşerken, tartışmalara boğulan Meşrutiyet Meclis’i gibidir.
“Edirne’yi Enver alacağına Bulgar alsın” diyen anlayışın bugünkü izdüşümündekiler Cumhur ittifakı başarılı olacağına kim gelirse gelsin demektedir. Bu amaçla çalmadık kapı, denenmedik fitne bırakmamaktadır.
Bu güruh, Mustafa Kemal’in Anadolu’da kaybetmesini dilek ve temenni ederek, İstanbul’da göğüslerinde nişan ve madalyalarla caka satan nazırları, devrin siyaset ve devlet adamlarını andırmaktadır.
15 Temmuz FETÖ darbe girişiminden kısa bir süre sonra, 7 Ağustos 2016’da Yenikapı’da bir ruh doğdu, Türkiye için yeni bir kapı açıldı. Daha sonra milletin aklıyla bir ittifak yapıldı. İşte bu nedenle “Cumhur ittifakı millet aklı” dır.
Başarılı bir şekilde yürütülen terörle mücadelenin devamı ve bitirilmesi bakımından sistemin önümüzdeki Haziran ayından sonra hayata geçirilmesi yararlı olacaktır. Güçlü devlet, güçlü yönetim, demokratik istikrar gayeleri yeni sistemin ana omurgasını teşkil edecektir. Yasama, yürütme ve yargı organlarının kendi içinde daha güçlü, daha bağımsız, denge ve denetleme mekanizmalarının daha etkin şekilde çalıştığı bir yapıya kavuşması, mezkr sistemin taşıyıcı kolonları olacaktır.
“GELDİĞİMİZ BU AŞAMADA TÜRKİYE KAZANACAK, İSTİKBALİMİZ PARLAYACAK…”
Bu bakımdan MHP’nin Meclis’te temsil oranı fevkalade önem arz etmektedir. Milliyetçi Hareket ne kadar güçlü bir nispette temsil edilirse yasama o denli sağlam olacaktır.
Güçlü ve tam bağımsız Türkiye’ye giden yol, Cumhur İttifakı’ndan geçmektedir. Milletimizin talep ettiği milli birlik ve beraberlik ruhunu siyasi ve sosyal seviyede muhafaza etmek, iç ve dış tehditlere karşı daha dirençli olmak amacıyla AK Parti ile ittifak yapıyoruz. Çünkü biz, birlikten kuvvet doğar diyoruz, birlikte rahmet olacağına inanıyoruz.
24 Haziran’da Cumhur ittifakına oy vermek, 15 Temmuz’da darbeye karşı durmakla aynı değerdedir.
İnşallah 24 Haziran 2018 Pazar Günü; cumhurun dirilişine, Cumhuriyet’in doğruluşuna, Türk milletinin devasa seçimine sahne olacaktır. Geldiğimiz bu aşamada Türkiye kazanacak, istikbalimiz parlayacak, istiklal haklarımız bizzat Türk milleti tarafından güvenceye alınacaktır.
Aziz milletimiz kararı her ne olursa olsun mutlaka sandığa gitmeli, iradesini sandığa yansıtmalı ve geleceğine sahip çıkmalıdır. Milletimizin kararı başımızın tacıdır.