BAHÇELİ: DAVUTOĞLU MANİSA’DA YİNE BOYUNDAN BÜYÜK LAFLAR ETMİŞ

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Davutoğlu dün Manisa’da yine boyundan büyük laflar etmiş, bir kez daha bize saldırmıştır. Bu uyduruk ve uydu Başbakan bizi yasa dışı terör örgütleriyle aynı hizada gösterme küstahlığına soyunmuştur.” dedi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin Sivas mitinginde partililere seslendi. “Türkiye’yi uçurumun kenarına getiren AKP’ye karşı yürümek vaktidir. Hırsıza karşı yürümenin zamanıdır. Rüşvetçilere, kalpazanlara, kaçakçılara, bölücülere, kul hakkını midesine indiren haramzadelere karşı yürümekten başka seçenek kalmamıştır.” diyen Bahçeli, şu ifadeleri kullandı: “Yürümezsek akıbet korkunçtur. Yürümezsek gelecek karanlıktır. Yürümezsek Türkiye’nin ufku kapanacaktır. Sivaslı esnaf için yürüyoruz. Sivaslı işçi için yürüyoruz. Sivaslı emekli için yürüyoruz. Sivaslı yetim, öksüz, dul, garip, mazlum, işsiz, yoksul için yürüyoruz. Durursak, Türkiye’yi acı verici gelişmeler beklemektedir. Ayakkabı kutularına tomar tomar dolar ve euro saklayan haramzadeler yürüyüşümüzden korkmaktadır. Kollarına yüzbinlerce lira değerindeki rüşvet saati takanlar yürümemizden ürkmektedir. Cumhuriyete reklam arası diyen yıkım aktörleri ihanet filminin devamını istemektedir. Cumhuriyet şehri ve cumhuriyetin temelinin atıldığı kongre binasının önünde utanmadan Kuva-yi Milliye ruhundan bahseden müflis ve ahlaksız siyaset erbabı hala Sivas’tan destek beklemektedir. Davutoğlu, kendilerinin 3’üncü Kuva-yi Milliye olduklarını sık sık tekrarlamaktadır. Ne var ki ben kendisini uyarmış ve demiştim ki; AKP bu devrin Kuva-yi İnzibatiye’sidir. AKP Mondros havarisi, Sevr hayranı, batıl ve yabancı planların takipçisidir. Kuva-yi Milliye olduğunu iddia eden bir zihniyet TC’ye düşman olur mu? Kuva-yi Milliye olduğunu söyleyen bir anlayış Türklüğe savaş açar mı? Tarihimize küfredenlerle kol kola girenlerden milli olmaz. Ecdadımıza hakaret edip soykırımcı diyenler milli olamaz. Milliyetçiliği ayaklar altına alanlarda milliliğin esamisi okunmaz.”

Bahçeli’nin konuşması şu şekilde:

Aziz Sivaslılar,

Muhterem Vatandaşlarım,

Değerli Dava Arkadaşlarım,

Muhterem Hanımefendiler, Beyefendiler,

4 Eylül 1919’da Cumhuriyetimizin temelinin atıldığı tarihi kongreye ev sahipliği yapan bu kutlu şehirde bulunmaktan dolayı son derece mutluyum, gururluyum.

7 Haziran Milletvekilliği Genel Seçimlerine 14 gün kala, tek başına iktidarın habercisi olan bu toplantıya katılan herkesi en içten hissiyatımla selamlıyorum.

Tıpkı 1919’un Eylül’ünde olduğu gibi, milli bir heyecan içinde kucaklaşmak için bir araya gelen kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum.

Bu toplantının, aziz milletimizin geleceğinde çok önemli sonuçlar ortaya çıkaracağına yürekten inanıyorum.

Buradan Akıncılar’a, Altınyayla’ya, Divriği’ye, Doğanşar’a, Gemerek’e, Gölova’ya, Gürün’e, Hafik’e, İmranlı’ya, Kangal’a, Koyulhisar’a, Suşehri’ne, Şarkışla’ya, Ulaş’a, Yıldızeli’ne ve Zara’ya sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.

Bu açık hava toplantımızın gerçekleşmesinde emeği geçen, katkısı bulunan her dava arkadaşımı kutluyorum.

Seçimlerin barış, huzur, güven ve demokratik yarış içinde geçmesini temenni ediyor, siyasi partilere ve milletvekili adaylarımıza başarılar diliyorum.

Sivas’ın yetiştirdiği güzide siyaset adamlarından birisi olan değerli dava arkadaşım Muhsin Yazıcıoğlu’na Allah’tan rahmet diliyorum.

Ve hepinize hoş geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum.

Aziz Vatandaşlarım,

Değerli Dava Arkadaşlarım,

Sivas Milli Mücadele yıllarımızın ana karargâhıdır. Ve bizim için çok değerli, çok anlamlıdır.

Bağımsızlığımızın önsözü burada yazıldı.

Cumhuriyet’in çatısı burada örüldü.

Zaferlerimizin haritası burada çizildi.

İşgal ve esarete buradan yükselen milliyetçi irade direndi.

Manda ve himaye özlemi çekenlere Sivas’tan itiraz edildi.

Sivas Türk milletinin ruh kökü oldu.

Sivas kurtuluşumuzun plan ve hedeflerine ev sahipliği yaptı.

Ve Sivas teslim olmadı, taviz vermedi.

Vatan topraklarının üzerine serilmiş ölü toprağı Sivas ruhuyla kaldırıldı.

Sivas yürünen en güzel yoldur.

Sivas Türk tarihinin en onurlu sayfalarından birisidir.

Sivas’ın yetiştirdiği ve rahmetle andığım büyük ozan Aşık Veysel diyor ya;

“Benim sana verebileceğim bir şey yok aslında, çay var içersen, ben var seversen, yol var gidersen.”

Biz sevgi ve muhabbet dolu yüreğimizle bu yolu gitmeye, bu yoldan yürümeye geldik.

Yürüyüşümüz huzur ve güvenliğe doğrudur.

Yürüyüşümüz ahlak ve adalete dönüktür.

Yürüyüşümüz Türkiye’nin milli ve manevi istikrarını gözetmektedir.

Yürüyoruz esenliğe, yürüyoruz selamete; bize katılır mısınız? (Evet)

Yürüyoruz kardeşliğe, yürüyoruz milli birliğe; bize destek verir misiniz? (Evet)

Bizimle Yürü Sivas.

Bizim yürüyüşümüz asaletin sesidir.

Bizim yürüyüşümüz milli kimliğin nefesidir.

Bizim yürüyüşümüz Türk vatanının özlemle beklediği milliyetçi iradedir.

Yürürken destek Sivas’tan, yardım ve himaye Cenab-ı Haktan’dır.

Türkiye’yi uçurumun kenarına getiren AKP’ye karşı yürümek vaktidir.

Hırsıza karşı yürümenin zamanıdır.

Rüşvetçilere, kalpazanlara, kaçakçılara, bölücülere, kul hakkını midesine indiren haramzadelere karşı yürümekten başka seçenek kalmamıştır.

Yürümezsek akıbet korkunçtur.

Yürümezsek gelecek karanlıktır.

Yürümezsek Türkiye’nin ufku kapanacaktır.

Sivaslı esnaf için yürüyoruz.

Sivaslı işçi için yürüyoruz.

Sivaslı emekli için yürüyoruz.

Sivaslı yetim, öksüz, dul, garip, mazlum, işsiz, yoksul için yürüyoruz.

Soruyorum sizlere;

√ Bizimle yürümeye var mısınız? (Evet)

√ Bizimle yürümeye kararlı mısınız? (Evet)

√ Bizimle yürümeye söz veriyor musunuz? (Evet)

Bizimle yürüyeceğinize göre; 7 Haziran gelip çattığında;

√ MHP’ye oy verecek misiniz? (Evet)

√ Eşinizden dostunuzdan, hısımınızdan akrabanızdan, iş ve okul arkadaşlarınızdan, hatta kırgın ve küskün olduklarınızdan MHP’ye oy isteyecek misiniz? (Evet)

Allah hepinizden razı olsun, Sivas’a hep güvendim, hep inandım.

Çünkü sizlerin sözü bir, özü bir, karakteri sağlamdır.

Sizin bu duruşunuz yalancılara, yandan çarklılara ve yardakçılıkta sınıf atlayanlara en iyi cevap olacaktır.

Yiğidin harman olduğu Sivas bu defa emin ve kararlı adımlarla yürüyeceğinin müjdesini vermektedir.

Durursak, Türkiye’yi acı verici gelişmeler beklemektedir.

Ayakkabı kutularına tomar tomar dolar ve euro saklayan haramzadeler yürüyüşümüzden korkmaktadır.

Kollarına yüzbinlerce lira değerindeki rüşvet saati takanlar yürümemizden ürkmektedir.

Cumhuriyete reklam arası diyen yıkım aktörleri ihanet filminin devamını istemektedir.

Cumhuriyet şehri ve cumhuriyetin temelinin atıldığı kongre binasının önünde utanmadan Kuva-yi Milliye ruhundan bahseden müflis ve ahlaksız siyaset erbabı hala Sivas’tan destek beklemektedir.

Davutoğlu, kendilerinin 3’üncü Kuva-yi Milliye olduklarını sık sık tekrarlamaktadır.

Ne var ki ben kendisini uyarmış ve demiştim ki; AKP bu devrin Kuva-yi İnzibatiye’sidir.

AKP Mondros havarisi, Sevr hayranı, batıl ve yabancı planların takipçisidir.

Kuva-yi Milliye olduğunu iddia eden bir zihniyet TC’ye düşman olur mu?

Kuva-yi Milliye olduğunu söyleyen bir anlayış Türklüğe savaş açar mı?

Tarihimize küfredenlerle kol kola girenlerden milli olmaz.

Ecdadımıza hakaret edip soykırımcı diyenler milli olamaz.

Milliyetçiliği ayaklar altına alanlarda milliliğin esamisi okunmaz.

Davutoğlu dün Manisa’da yine boyundan büyük laflar etmiş, bir kez daha bize saldırmıştır.

Bu uyduruk ve uydu Başbakan bizi; yasa dışı terör örgütleriyle aynı hizada gösterme küstahlığına soyunmuştur.

Anlaşılan geometriye merak salmış ve Milliyetçi Hareket’i de içine dahil ettiği altıgenle mücadele ettiklerini hezeyan nöbetleri eşliğinde iddia etmiştir.

Davutoğlu PKK’yla geçirdiği balayı günlerine şimdilerde nazlanarak sırt dönmüştür.

DHKP-C terör örgütüyle gizli kapaklı işveren-taşeron ilişkilerini inkara kalkışmıştır.

HDP’yle can ciğer kuzu sarması oldukları günleri ise ne hikmetse unutmuştur.

Başbakan Davutoğlu’nun, bizimle aklının ermediği bir geometri polemiğine girmesi bir defa aymazlık ve hafifliktir.

Kendisine şu hususları Sivas’tan hatırlatmak istiyorum:

Sayın Davutoğlu, geometriye merak sardıysan, önce daire ve çemberden başlayacaksın.

Daire ve çember, aynı zamanda sıfır sayısını ifade eder.

Bunun için gideceğin yer bellidir.

Villasındaki haram rüşvet paralarını çocuklarına sıfırlatan Beştepe’ye soracaksın.

Üçgen arıyorsan, uzaklara gitmene gerek yok, hemen yanıbaşında bulacaksın.

Kutucu, kasacı eski bakanlarının,  rüşvetçi İranlı karanlık simanın ve havuzcu yandaş işadamlarının rüşvet üçgenini göreceksin.

Altıgen istiyorsan; PKK-HDP-İmralı canisi, Barzani ve DHKP-C ile içine girdiğin kabın şekline bakacaksın.

Sayın Davutoğlu, temsil ettiğin siyasi zihniyeti en iyi özetleyecek geometrik şekil bil ki, “yamuk”tur.

Siyasetteki yamuk örneğini de aynaya bakınca göreceksin.

Bizim siyasi çizgimiz ortadadır.

Milliyetçi Hareket; ne paralelcidir, ne rüşvetçidir, ne de kumpasçıdır.

Bizim mayamızda ve meşrebimizde; yetim hakkına el uzatmak, para sıfırlamak ve rüşvet yemek zilleti yoktur.

Bizim komplo ve tezgahla işimiz olmaz, kumpas ortaklarımız da olmamıştır.

Paralel, parabol, altıgen, çokgen ve diğer geometrik şekiller bize yabancıdır.

Milliyetçi Hareket neyse odur.

Milliyetçi Hareket ne diyorsa, neyi savunuyorsa arkasındadır.

Kıvırmak AKP’ye has bir zillettir.

Çarkçılık Davutoğlu ve Erdoğan’ın ustalık alanıdır.

Hısım, dünür ve akrabalara ihaleler peşkeş çekilirken Davutoğlu sessizdir.

1 milyar 370 milyon liraya kaçak ve karanlık saray dikilirken Davutoğlu şantiye bekçisidir.

Gemiler yüzerken, rüşvet ağı vızır vızır çalışırken, Hazine’ye hortum bağlanırken Davutoğlu 17-25 Erdoğan’ın arkasına saklanmıştır.

Davutoğlu ve hükümeti saraya tutsaktır.

Erdoğan, Davutoğlu’nun iradesini mühürlemiştir.

AKP’nin Sivas’a vereceği, vaat ettiği bir geleceği de artık kalmamıştır.

Başbakan’dan en alt parti kadrolarına kadar herkes başkanlık sistemi için faaliyet göstermektedir.

Sivaslıyı düşünen yoktur.

Sivaslı ne yemiş, ne giymiş, ne içmiş, nasıl geçinmiş iktidardaki menfaat çetesinin umurunda değildir.

Sizler kıt kanaat geçinirken, onlar hırsızlıktan servetlerine servet eklemektedir.

Sizler gece gündüz çalışıp çabalarken, onlar keyif ve saltanat sürmektedir.

AKP’nin gündeminde Sivas hakikaten yoktur.

AKP iktidarı Sivas’a değil yatırım yapmak, var olanları da yok etmiştir.

Sorarım sizlere;

Askeri Dikimevi kapanmadı mı?

Askeri hastane kapanmadı mı?

Devlet Malzeme Ofisi kapanmadı mı?

Divriği Demir Çelik satılmadı mı? Burada çalışan işçi sayısı 3 binden 450’ye düşmedi mi?

Bunların hepsi oldu ve daha da bitmedi.

Sümer Holding Dokuma Fabrikası satıldı.

TEKEL Pazarlama ve Dağıtım Başmüdürlüğü satıldı.

Araç Muayene İstasyonu satıldı.

Köy Hizmetleri Bölge Müdürlüğü tasfiye edildi.

İl Orman Müdürlüğü kapandı, Kayseri Bölge müdürlüğüne bağlandı.

Sivas Demir Çelik can çekişmektedir.

Kangal Termik Santralı özelleşmiş, çalışan işçi sayısı yarıya düşürülmüştür.

Bütün bunların sonucunda Sivas nüfus kaybına ve işsizliğe mahkum olmuştur.

Sivas yıllar içinde 137 bin göç vermiştir.

AKP ikinci üniversite sözü vermiştir, ne var ki yerine getirememiştir.

Allah’ın izniyle Milliyetçi Hareket bu beklentiyi karşılıksız bırakmayacaktır.

Sivas tarihi ve folkloru, zengin kültür mirası ile kendi adına ve sizlere yakışır şekilde bir eğitim ve kültür şehri olacaktır.

Bu Milliyetçi Hareket sözüdür.

Ülkemizin en büyük ikinci yüzölçümüne sahip Sivas, tarım ve hayvancılık merkezi haline getirilecektir.

AKP’nin söz verip de yerine getiremediği sulama projeleri ile tarım yeniden hayat bulacaktır.

Ve Sivas yer altı kaynaklarının ve madenlerinin zenginliği, yeni yatırımlar ve projelerle bir maden şehri olmayı hak etmektedir.

Hızlı tren 2014 yılında bitecek vaadiyle oy dilenenler, şimdi 2018’i hedef göstermektedir.

Ne olursa olsun, Milliyetçi Hareket Partisi Sivas’ın elinden tutacaktır.

Milliyetçi Hareket Partisi Sivas’ı ayağa kaldıracaktır.

Sivas sorunlu, Sivas şikayetçidir.

Tarlalar kupkuru ve bereketsizdir.

Gübre, mazot, tohumluk ateş pahasıdır.

Köylünün çiftçinin gözü yaşlıdır.

Tezgâhlar kapalı ve şarteller iniktir.

Vergilerle esnafın boynu büküktür.

Küçük yatırımcı, üretici çaresizdir.

Dürüst işadamı sıkıntılıdır.

Memur, işçi yoksuldur.

Emekli açlık sınırındadır.

Vatandaş işsiz ve umutsuzdur.

Gençler bunalımda ve karamsardır.

Çocuklar sahipsiz ve eğitimsizdir.

Rantiyeciler, faizciler, yandaşlar cebini doldurmaktadır.

Bölücülük azmıştır.

Erdoğan ve Davutoğlu’nun sözlerinden cesaret bulmuştur.

Pazarlıklardan umutlanmıştır.

Ve bu kara tablonun önünde duran Başbakana göre Türkiye uçmaktadır.

Aziz Sivaslılar, Türkiye AKP ile uçurumun kenarına kadar getirilmiştir.

Eğer bir dört yıl daha yetki verirseniz, hep birlikte uçacağımız kesindir.

Ancak bu uçma, gökyüzüne doğru değil, uçurumun dibine doğru olacaktır.

Türkiye, sosyal, ekonomik, stratejik bir uçurumun kenarına kadar getirilmiştir.

Başbakan’ın ağzından, bölünme ve cepheleşme ivme kazanmıştır.

Verilen tavizler ve gösterilen teslimiyet bekamızı tehdit eder hale gelmiştir.

Türkiye’nin yeni dönemde AKP eli ile tüketilmesi, bitirilmesi planlanmaktadır.

Vatanımız tasfiye edilmek istenmektedir.

Fakat buna Milliyetçi Hareket Partisi izin vermeyecektir.

Yaklaşan tek başına iktidarımızda, bütün dayatmalar birer birer ortadan kaldırılacak, onarım sağlanacaktır.

En kısa sürede AKP tahribatlarının izi silinecek, yaralar sarılacaktır.

Ve işbirlikçilerden mutlaka hesap sorulacaktır.

Bu nedenle, Sivaslı vatandaşlarım, 7 Haziran’da sandık başında gittiğinizde:

Tek başına AKP iktidarı ile geçen kara günleri unutmayacağınızdan eminim.

Yıkım, yolsuzluk, yoksulluk, yasak, yalan ve talan ile geçen yılları asla unutmayacağınızdan eminim.

Bölücülüğe tanınan imtiyazları, teröre verilen cesareti unutmayacağınıza inanıyorum.

Ve bu inançla soruyorum:

Şahsi ihtirasları için Türk milletinin kardeşliğini bozanları unutacak mısınız? (Hayır)

Manevi değerler üzerinden yapılan ucuz siyaseti unutacak mısınız? (Hayır)

Ülkemizi yoksulluğa ve yolsuzluğa mahkûm edenleri unutacak mısınız? (Hayır)

Elbette Hayır, Aziz Sivaslılar.

Sizlere yakışan da budur.

Sivas’a yakışanı bu olacaktır.

Aziz Vatandaşlarım,

Milliyetçi Hareket, kucaklaşma, uzlaşma, beraberlik, istikrar ve huzurun adresidir.

Milliyetçi Hareket, devletle millet kaynaşmasının, milli değerlerimizin, ve bin yıllık kardeşliğimizin teminatıdır.

Milliyetçi Hareket, Türkiye’nin bölünmesine, değerlerimizin yok edilmesine ve milletimizin kardeş kavgasına sürüklenmesine hiçbir şart altında izin vermeyecektir.

AKP eliyle cesaretlenen ihanet çemberi ve kuşatma mutlaka kırılacak, Sivas mutlaka selamete çıkarılacaktır.

Biz Milliyetçi Hareket olarak bütün meselelerin üstesinden gelmeye hazırız ve kararlıyız.

Karşımıza çıkacak her engeli tek başımıza aşarız.

Yeter ki Sivas bizimle yürüsün, yeter ki bize destek versin.

Aziz Sivaslı kardeşlerim, buradan hepinize soruyorum:

Milletimize sahip çıkmaya var mısınız? (Evet)

Geleceğinize sahip çıkmaya hazır mısınız? (Evet)

Bizimle yürümeye söz veriyor musunuz? (Evet)

O halde bunun yolu, tam 14 gün sonra, tertemiz ellerinizle sandıkta üç hilale vuracağınız evet mühründen geçmektedir.

Sandık önüne gittiğinizde tarihi bir tercih yapacaksınız. Ve eminim ki;

Huzur için, emniyet için, barış için “MHP’ye evet” diyeceksiniz.

Şeref için, haysiyet için, kudret için “MHP’ye evet” diyeceksiniz.

Birlik için, kardeşlik için, kimlik için “MHP’ye evet” diyeceksiniz.

Refah için, aş için, iş için, gelecek için “MHP’ye evet” diyeceksiniz.

AKP’ye oy veren kardeşim, ülkemiz kötüye gidiyor.

AKP, aldığı oyları kötüye kullanmış, Türkiye’yi enkaza çevirmiştir.

AKP’ye destek veren kardeşim; ülken için, milletin için, vatanın için, geleceğin için bu defa birlikte yürüyelim.

Bunlarda hayır yoktur, bunlarda ümit yoktur.

CHP’ye ve diğer partilere oy veren vatandaşlarım, çağrım sizleredir; bu defa bizimle yürüyün.

Kararsız duran, tercihini henüz yapmamış kardeşim; boşuna zaman kaybetme, MHP bil ki seninle, senin yanında.

Bizimle yürümeye var mısınız? (Evet)

Zalime karşı beraber miyiz? Haine karşı birlikte miyiz? Başkanlık sistemi düşleyen 17-25 Aralık çetesine, PKK’yla yeni Anayasa planlayan zorbalara karşı aynı safta mıyız? (Evet)

İşte Sivas’ın cevabı budur.

İşte Sivas’ın sedası bu kadar samimi, bu kadar içtendir.

Muhterem Vatandaşlarım,

Değerli Dava Arkadaşlarım,

Şundan herkes emin olsun ki, iktidarımızda;

Yoksullukla savaşacağız, yolsuzlukla ve terörle mücadele edeceğiz.

Devlet ve yönetim reformuyla çürümenin önüne geçeceğiz.

Ahlak ve kalitenin tesisiyle çöküşü engelleyeceğiz.

Üreten Ekonomi Programımızla sanayinin, işadamlarımızın, aç ve açıkta kalan milyonlarca masum vatandaşımızın sorunlarını gidereceğiz.

Ekonomi büyüyecek, insanımız refah ve zenginliğe ulaşacaktır.

Türkiye, MHP iktidarıyla, milli varlığına, tarihi misyonuna sahip çıkarak bugün içinde bulunduğu ataletten kurtulacaktır.

Ülkemizi 2023’de bölgesel güç ve küresel aktör, 2053’te de küresel güç mertebesine çıkaracağız.

Kaynaklarını hesaplayarak açıkladığımız plan ve projelerimiz bir yönüyle iktidar programıdır.

Emeklilerimize; Mart ayında 1400 ve Eylül ayında 1400 lira olmak üzere yılda toplam 2800 lira Emekli Destek Ödeneği vereceğiz.

Asgari ücretlilere, büyük şehirlerde her ay 100 lira şehir içi ulaşım imkanı sunacağız.

Ayrıca emeklilerimizin banka promosyonu alabilmeleri, esnaflarımızın emekli aylıklarından kesilen sosyal güvenlik destek priminin kaldırılması için ne gerekiyorsa yapacağız.

Emekli aylıkları arasındaki eşitsizliği gidereceğiz.

Emekli aylığı hesabındaki refah payını yükselteceğiz.

Kamu çalışanlarımızın çeşitli isimler altında ödenen tüm ek ödenekleri emekli aylıklarına yansıtacağız.

Emeklilikte yaşa ve prim gün sayısına takılan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini çözeceğiz.

Çiftçilerimiz feryat etmektedir.

Bu kapsamda mazotta, gübrede, ilaçta, tohumda, yemde, fidede, ÖTV ve KDV’yi tamamen kaldıracağız.

Çiftçilerimizin belini büken mazotu 1 lira 75 kuruşa indireceğiz.

Tarımı canlandırmak, çiftçimizi, hayvan üreticimizi borçtan dertten kurtarmak için bizimle yürüyecek misiniz?

Canlı hayvan kaçakçılığını önlemek, et ve sütte garanti fiyat uygulamak için tedbir alacağız.

Erdoğan karşı çıksa da, Davutoğlu itiraz etse de, Maliye Bakanı bütçe dengelerini hatırlatsa da, asgari ücreti net 1400 liraya çıkaracağız. Hayırlı olsun.

İmamsız ve müezzinsiz cami bırakmayacağız.

Cemevi gerçeğini siyasi kaygılardan uzak bir şekilde kabul edecek ve devlet yardımının önünü açacağız.

Köy ve mahalle muhtar maaşlarının en az asgari ücret kadar yükselmesi, yani en az 1400 lira olması için gereğini yapacağız.

Esnaf ve sanatkârlarımız yeni işyeri açtılarsa, onları beş yıl süreyle gelir vergisinden muaf tutacağız.

İlave olarak, kendi nam ve hesaplarına ödedikleri sigorta primlerinin yarısı beş yıl süreyle devlet tarafından karşılanacaktır.

Şoför esnafımızın aldığı yeni ticari araçtan 10 yıl kullanmak kaydıyla KDV ve ÖTV almayacağız. Kutlu olsun.

Esnaf, Bağ-Kur emeklilerimizin aylıklarını iyileştireceğiz. Gerçek manada intibak düzenlemesi yapacağız.

Bizimle yürümeye söz veriyor musunuz?

İşsiz kardeşlerim üzülmeyin, Üreten Ekonomi Programımızla her yıl 700 bin insanımıza iş sağlayacağız, sorunlarınızı bitireceğiz.

Bugüne kadar kim, hangi ad altında, hangi tutar ve miktarda yardım alırsa alsın, anasının ak sütü gibi helali olan sosyal yardım ve desteklerden kesinlikle mahrum bırakılmayacaktır.

Ve de bu yardımları refah artışı kapsamında yükseltip yüzleri güldüreceğiz.

Muhtaç durumda olan ailelerimizin en az bir ferdine iş vereceğiz.

İş sağlanana kadar, asgari ücretin yarısı kadar, yani 700 lira “Aile Desteği” adı altında ödeme yapacağız.

Şehit yetimlerimizin tamamına iş sağlayacağız.

Gazilerimiz ve çocuklarının işe yerleştirilmelerine öncelik tanıyacağız.

Şehit ve gazi çocuklarımızın her kademedeki eğitimini devlet üstlenecek, talepleri halinde anne veya baba mesleğine doğrudan girişlerinin önü açılacaktır.

Uğurlu olsun.

65 yaşını doldurmuş kardeşlerim, rahat olun, size ödenen aylığı 300 liraya çıkaracağız.

Yaşlısına bakmakla yükümlü ailelerimize sosyal bakım yardımını helalinden vereceğiz.

Kamuya ait atıl arazileri yoksullarımıza tahsis etmekle kalmayacak, istihdam oluşturmak amacıyla, büyük ya da küçükbaş hayvanları bedelsiz dağıtacağız.

Evi olmayan muhtaç ailelerimize sosyal konut sağlayacağız. Veya 250 lira kira yardımı yapacağız.

Engelli ve engelli yakını aylığını 400 liraya, ağır engelli aylığını 600 liraya yükselteceğiz.

İlköğretime ve ortaöğretime devam eden evlatlarımızın annelerine muhtaçlık durumlarını dikkate alarak en az 50 lira vereceğiz.

Aylık 200 kilowatsaatin altında elektrik tüketen ve ödeme gücü olmayan vatandaşlarımıza yüzde 75 indirim yapacağız. Hayırlı olmasını diliyorum.

Muhtaç durumdaki ailelere aylık temel ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri Hilalkart uygulamasına geçeceğiz. Güle güle harcayınız.

Öğretmenlerimizin 3600 ek göstergeden yararlanmalarının önünü açacağız.

Atanamayan öğretmen çilesine son vereceğiz.

Yuva kuracak gençlerimize 10 bin lira tutarında, iki yıl vadeli, faizsiz kredi imkânı sağlayacağız.

Devletin asli ve sürekli hizmetlerinde çalıştırılan taşeron işçilere kadro vereceğiz.

Kamuda sözleşmeli, geçici, 4/B’li, 4/C’li, vekil ve benzeri şekilde istihdam edilenlerin alayını kadrolu yapacağız.

Ve şüphesiz bölücülüğün ve terörün kökünü kazıyacağız.

Temiz siyaset, dürüst yönetim için Bizimle Yürü Sivas.

Dik baş, tok karın, mutlu yarın için Bizimle Yürü Sivas.

7 Haziran’da MHP’ye oy verecek misiniz? (Evet)

7 Haziran’da vatana, millete ve geleceğinize sahip çıkacak mısınız? (Evet)

Bu evetler sayesinde, Genel Seçimler, büyük milletimizi tıpkı asırlar öncesinde olduğu gibi lider ülke Türkiye ülküsüne götürecek yolun başlangıcı olacaktır.

Sizleri bir kez daha sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.

Yolunuz, bahtınız, alnınız açık olsun diyorum.

Hepinizi Cenab-ı Allah’a emanet ediyorum.

Sağ olun, var olun.

Ne mutlu Türküm Diyene.