Asteriskler Yine Sahnede

Asteriskler Yine Sahnede

Biz onlari hic unutmadik. Asla da unutturmayacagiz.

Merhum Necip Hablemitoglu Alman Vakiflari ve Bergama Dosyasi kitabinda hangi Alman Vakiflari icinde kimlerin Almanya icin calistigini, Turkiye’nin altin cikarmasini nicin engellemek istediklerini, Turkiye’nin her sene Almanya’dan kac ton altin satin aldigini net anlatiyor diye, adami vurdular.

Fotografta gormekte oldugunuz Koc Universitesi kendisine alan acarken egitim amacli oluyor da, devlet altin cikarmak isteyince agac katliami oluyorsa, bu iste yine Alman parmagi var, icimizdeki Hanslar devrede demektir.

Tum Asterisk’lere soruyorum simdi…

Cikarilacak altin sayesinde kac issiz Turk icin is sahasi acilabilecek, o altin ile kac insan ise alinip da agac dikme calismalarinda kullanilacak konusunda en ufak bir fikriniz var mi…

Her konuda fikir sahibi olanlar, bu konuda sut dokmus kedi olmuslar.

Necip Hablemitoglu’nun katilleri, dun, Bergama olaylarinda devreye soktuklari Asterisk’leri bugun de Kaz Daglari’nda ayni gosteri icin sahneye cikariyorlar fakat bu kez alkis degil, tahminlerin ustunde bir tepki ile Almanya’ya kadar kovalanacaklar.

Turkiye’nin petrol ve dogal gaz cikarmasina karsi cikan zumrenin altin cikarmasina karsi gelmesi gayet dogaldir cunku onlar bizden degil, Avro-Atlanciler icin calisan icimizdeki kostebeklerdir…

Turkiye Turk’lerindir, Alman ajani devsirmelere hadleri bildirilecektir.

Eli kanlı cazgır acuze misali yaygaracılık ile çoğunlukçu politikalar yaratıp, haklı çıkmaya çalışan etki ajanları ve trollerine karşı sessiz kalmayın. Hele ki devleti hedef alan Hans’lara karşı hiç mi hiç kibar olmak zorunda değilsiniz.

Çünkü bu alçakların umurunda bile değil kaz, ördek, civciv dağları, çiçekler ve böcekler… Asıl hedefleri, devlete saldıracak bir konu yakaladıklarını sanarak, yaygara yapmak ve egolarını tatmin etmek…

Oysa ki Güneydoğu’da hergün bir evladımız şehit düşerken kılı bile kıpırdamayan bu dönme ve devşirme evlatları, ağaçları da umursamıyorlar, şehit olan evlatlarımızı da…

Umursuyormuş gibi görünüyorlar.

Ağaçları da şehitlerimizi de kamuflaj olarak kullanıyorlar.

Gezi ihanetinde uyguladıkları taktikleri kullanıyorlar.

Kendileri için devlete saldırıyor olmalarını haklı çıkaracak bir neden yakaladıkları zannı ile yaygara yapıyorlar.

Bodrum gibi bir kasabamızda tek bir ağaç bile bırakmayan, güzelim koy taş ocağına dönüştürülürken seslerini çıkmayan, yemyeşil Sarıyer tepelerindeki Koch Üniversitesi, bir çirkinlik abidesi olarak ortaya çıkarken görmezden gelen bu Hanslar ve onların trollerinin temel misyonu, devletin yararına olabilecek her türlü atılıma karşı çıkmak, Batı’nın çıkarlarını Türkiye’deki savunucusu olmak…

Bugün toprak zehirleniyor yaygarası yapanlar, Türkiye’nin petrol ve doğal gaz aramasına da karşı çıkıyor. Nedenleri denizin kirleniyor olması mıdır yoksa Türkiye’nin küresel enerji karteline bağımlı kalmasını istiyor olması mıdır diye düşünün ve Avro Atlantikçi bu etki ajanlarına hak ettikleri cevabı vermekte sakin ola ki geri adım atmayın.

Bunlar, dağlarda PKK’lı teröristleri vuruyor diye Türkiye’nin SİHA üretmesine bile karşı çıkıyorlardı, sakin unutmayın…

Türkiye her sene Almanya’dan tonlarca altın satın alıyor. Eğer ki devlet kendi altınını çıkarmaya başlarsa, bu satış duracak ve Almanya da Türkiye gibi en büyük pazarını kaybetmiş olacak… Üstüne üstlük, Almanya’nın altın sattığı ülkelere, Türkiye de altın satmaya başlayacak ve Almanya’ya rakip olacak.

İşte günümüzdeki yaygaranın temel nedeni de budur.

Hans’ların ve onların içimizdeki devşirmelerinin yeşil sevgisi gibi Türkiye sevdası da yalandır, göstermeliktir, gizli ajandaya dayalıdır.

Dönüp sorun o etki ajanlarına…

Türkiye’nin çıkaracağı altın ile kaç tane ağaç dikilir, kaç kurak bölge ağaçlandırılır, işsiz kaç Türk genci iş sahibi olup evine ekmek götürmeye başlar, Türkiye’nin bütçesinde nasıl bir artış görünür ve bu artış nedeni ile milletin gelir seviyesi ne kadar artar deyin…

Her zamanki gibi size verecekleri cevap aynıdır.

Ama saman ithal ediyoruz…

Bahsi geçen devşirmeler Türkiye’yinin çıkarlarını değil, Alman ve Soros vakıflarından aldıkları direktifler doğrultusunda misyonlarını sürdürüyorlar.

Merhum Necip Hablemitoğlu bu konuyu o kadar net olarak açıklamıştır ki Alman Vakıfları ve Bergama Dosyası kitabında, hala emsalı görülmemiş bir yüzsüzlük ile aynı sistematiği kullanmak için ya beyin özürlü bir ruh hastası, ya da Alman Vakıfları ve Soros fonlarından beslenen bir köstebek olunması gerekir, bulunulmakta olan ısrar için…

Ama megri megri ile girdiler diyeceklerdir size, bu hususları vurguladığınız zaman ve sizler de bu ajanların gerçek yüzlerini göreceksiniz.

O altın bu kez çıkartılacak.

Hem de ne pahasına olursa olsun…

O kadar…

Gusan Yedic