Dolar 34,5660
Euro 36,2123
Altın 2.987,62
BİST 9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Yağmurlu
İstanbul
18°C
Yağmurlu
Cts 9°C
Paz 10°C
Pts 9°C
Sal 12°C

“AMERİKA’YA SESLENİYORUM; SİZ HALA NEYİ GİZLEMEYE ÇALIŞIYORSUNUZ?”

“AMERİKA’YA SESLENİYORUM; SİZ HALA NEYİ GİZLEMEYE ÇALIŞIYORSUNUZ?”
05/12/2017 14:14
A+
A-

Erdoğan: İsrail ile diplomatik bağlarımız kopabilir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Amerika’nın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararı almaya hazırlandığı iddialarına ilişkin “Sayın Trump, Kudüs Müslümanların kırmızı çizgidir. Filistin halkın yaraları kanamaya devam ederken her gün halk ihlalleri, zulümler, baskılar sürerken İsrail’e destek mahiyetinde böyle bir karar alınması sadece uluslararası hukukun ihlali değil aynı zamanda insanlık vicdanına da vurulmuş ağır bir darbedir. Bu konunun sonuna kadar takipçisiyiz. Eğer böyle bir adım atılacak olursa, hemen 5-10 gün içinde İslam İşbirliği Teşkilatı liderler zirvesini İstanbul’da toplayacağız. Bununla da kalmayacağız. Bu zirve ile birlikte çok daha önemli etkinlikler ile tüm İslam dünyasını o zirvede hareketlendireceğiz. Sıradan bir olay değil bu.  Amerika bütün işleri bitirdi de bu mu kaldı? DEAŞ ile de işi bitirdi bu mu kaldı? Şu anda İsrail’de Netanyahu kendi içinde iç hesaplaşmalarını bitiremiyor. Kesinlikle son ana kadar buradaki mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Bu bizim diplomatik ilişkilerimizi İsrail ile koparmaya kadar gidebilir” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu.

“CUMHURBAŞKANININ VE YAKINININ SENİN ŞAHSINDA BİRİKEN BU TÜR DOLANDIRICILIKLARLA ASLA ALAKASI VE İŞİ YOKTUR”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun iddilarına ilişkin Erdoğan şu ifadeleri kullandı:  “Ana muhalefet partisinin başındaki zatın grup kürsünden salladığı kağıtların yalan ve iftira olduğunu milelimize anlattık. Günlerce kamuoyunu cumhurbaşkanının yakınları yurt dışındaki bir şirkete milyonlarca dolar para gönderdi diyerek aldatan şahsın ipliğini pazara çıkardık. Bir kez daha söylüyorum cumhurbaşkanının ve yakınının senin şahsında biriken bu tür dolandırıcılıklarla asla alakası ve işi yoktur. Ve yurt dışına gönderilmiş herhangi bir  paraları da kesenlikle söz konusu değildir. Belge diye salladığı ve hepsi de sahte olan kağıt parçalarında bu iddiayı destekleyecek hiçbir bilgi bulunmuyor. Bu durumda ana muhalefetin diğer adıyla ana hıyanetin başındaki zata çağrımı bir kez daha tekrarlıyorum; şayet iddiasını ispat edebilmiş olsaydı ben cumhurbaşkanlığı makamından ayrılacak siyaseti de bırakacaktım. Ortada bu zatın iddia ettiği gibi bir para gönderme işi olmadığına göre aynı onurlu, ilkeli, haysiyetli tavrı kendisinden bekliyorum.

AMERİKA’DAKİ DAVA HUKUKLA, ADALETLE, TİCARETLE  İLGİSİ OLMAYAN BİR CAMBAZA BAK CAMBAZA OYUNUDUR

Bu zat şimdi Zarrab davasıyla ilgili açıklama yapacakmış. Amerika’daki dava hukukla, adaletle, ticaretle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir cambaza bak cambaza oyunudur. Bu oyunla bir taşla aynı anda pek çok kuş birden vurulmak hedefleniyor. Bu konuya dikkat çekilerek Suriye ve Irak’ta ülkemiz aleyhine yürütülmek istenen projeye hız verilmek istenmesidir.

DAVANIN PROJESİ, AMERİKAN YÖNETİMİ İÇENDEKİ BİR GRUBA AİTTİR

Davanın projesi, Amerikan yönetimi içendeki bir gruba aittir. Malzemelerini temini görevi de FETÖ’ya ve CHP’ye verilmiştir.

AMERİKA’DA ÜLKEMİZDEKİ 28 ŞUBAT DÖNEMİNE BENZER BİR SÜREÇ YAŞANIYOR

Amerika’da ülkemizdeki 28 Şubat dönemine benzer bir süreç yaşanıyor. Kritik kademelerdeki söz sahibi olan eski yönetim bakiyesi bir gurubun ülkemiz konusunda  sandıktan çıkan Trump yönetiminin iradesine aykırı olarak bambaşka bir politika izlediği anlaşılıyor.

AMERİKA’NIN, İRAN’A YAPTIRMALARINI EN BAŞTA KENDİ ŞİRKETLERİ OLMAK ÜZERE BATININ DEĞİŞİK ÜLKELERİ DELMİŞTİR

Bizim muhatabımız demokrasiye olan saygımız sebebiyle  seçimle iş başına gelen yönetimidir. Yani sayın Trump’tır. Öyle de kalacaktır. Bizi İran ile ticaretimiz nedeniyle yargılamaya kalkanların niyeti sınırlarımız boyunca kurmaya çalıştıkları 10 binlerce kişilik terör ordusunu gizlemektir. Bölgedeki kazanımlarımızdan vazgeçirmek için bir şantaj aracı olarak kullanılmak üzere gündemde tutulduğu açıkça  görülüyor. Amerika’nın, İran’a yaptırmalarını en başta kendi şirketleri olmak üzere batının değişik ülkeleri delmiştir. Bundan ya haberleri yok ya da burada da aynı şekilde provokasyon devam ediyor.

ULUSLARARASI ALANDA  KARALAMAYA YÖNELİK BİR MİZANSEN SAHNELENMEKTEDİR

Uluslararası alanda  karalamaya yönelik bir mizansen sahnelenmektedir. Delil diye salonda gösterilen materyallere kadar her şey bu mizansenin bir parçasıdır. ABD’deki medyaya yansımasına bakıldığında ise bambaşka bir manzara karşılaşıyoruz. Bu fotoğraf bize şunu anlatıyor; ortada FETÖ’nun ve Ana muhalefetin güdümündeki bir takım çevrelerin iddia ettiği gibi bir yolsuzluk soruşturması, davası yoktur zaten de olamaz.

KOMPLO AMERİKA’YA DEĞİL TÜRKİYE’YE KARŞI KURULMUŞ BİR KOMPLODUR

Davanın iddianamesindeki komplo iddiası doğrudur ama bu komplo Amerika’ya değil Türkiye’ye karşı kurulmuş bir komplodur. FETÖ’nun sürecin tam göbeğinde olduğu uluslararası bir darbe girişimidir.

AMERİKA’YA SESLENİYORUM; SİZ HALA NEYİ GİZLEMEYE ÇALIŞIYORSUNUZ?

Amerika’ya sesleniyorum; hala 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin anlayamadınız mı anlayamayacak mısınız? Şu anda Türkiye’nin yargısı başta FETÖ olmak üzere bütün suçlularını yargılayıp ağırlaştırılmış müebbet, müebbet hapse mahkum ederken dosyaları sizlere gelirken siz hala neyi gizlemeye çalışıyorsunuz? Şu anda görmekte olduğunuz bu dava ile bunların da ilişkisini olmasını görmeniz lazım.  Sırf Türkiye’nin operasyonlarına engel olmak için bu teröristleri ve silah gücünü Amerikalı personelin koruması altına alan bir müttefikin müttefikliğini nasıl kabul edeceğiz? Böyle müttefiklik olur mu? DEAŞ bahanesi ile yürütülen bu sinsi  oyunun gizlenebilecek tarafı kalmamıştır. Bize kimse DEAŞ işle mücadelede ahkam kesmeye kalkmasın. Çünkü Türkiye, DEAŞ ile fiilen savaşan tek NATO ülkesidir.

DEAŞ MİLİTANLARININ SÜRÜLECEĞİ YER MISIR SAHRA ÇÖLÜ ORAYA. ORADA İSTİHDAM EDİLECEKLER

Bir şeyi açıklıyorum; Rakka operasyonundaki DEAŞ militanlarının sürüleceği yer Mısır Sahra Çölü oraya. Orada istihdam edilecekler. Görevlerini daha sonra takip edeceğiz. Masada Türkiye’nin güvenlik hassasiyetlerine karşı her türlü ihaneti yapan bir müttefik ile kendimize nasıl ortak bir gelecek kurabiliriz?

YAPTIRIMLARI İHLAL İDDİASI İLE BİZİ AMERİKA’DA ÇARMIHA GERMEYE ÇALIŞANLAR

Terör örgütünün Suriye’deki uzantılarını bugün olmazsa yarın ama çok yakında mutlaka tamamen imha edeceğiz. Bugüne kadar dost kabul ettiğimiz güçlerin personeline zarar vermeme hassasiyeti ile çok dikkatli hareket ettik. Bunun devamı ancak bizim hassasiyetlerimize de riayet edilmesi ile mümkündür. Yaptırımları ihlal iddiası ile bizi Amerika’da çarmıha germeye çalışanların burnumuzun dibinde terör devleti kurma girişimini herhalde eli kolu bağlı seyredecek değiliz. Teröriste hangi ismin verildiğinin, hangi üniforma giydirildiğinin bizim için bir önemi kalmamıştır.

SAKIN PYD, YGP, PKK DEMEYİN. SURİYE DEMOKRATİK GÜÇLERİ SDG DEYİN’ YUTARLAR. TEZGAH BU

‘Sakın PYD, YGP, PKK demeyin. Suriye Demokratik Güçleri SDG deyin’ yutarlar. Tezgah bu. Özgür Suriye Ordusu’nu ey Amerika seninle beraber kurduk. Bunun adımını Obama yönetimiyle beraber kurduk. O zaman SDG diye bir şey yoktu. Siz şimdi yeni bir manevrayla SDG’yi kurduk. Onunla yeni bir aldatmaca. Artık bunu bize yutturma mümkün değil. Türkiye’ye sahada her türlü tuzağı kurarken politika arenasında her türlü riyakarlığı sergileyenlere daha fazla tahammül etmek zorunda değiliz. Bu konu bizim için bir taktik değil beka meselesidir. Bundan sonra kimin nerede ne dediğine değil sahada kimin ne yaptığına bakacak ona göre hareket edeceğiz.”

“KUDÜS MÜSLÜMANLARIN KIRMIZI ÇİZGİSİDİR BİZİM DİPLOMATİK İLİŞKİLERİMİZİ İSRAİL İLE KOPARMAYA KADAR GİDEBİLİR” 

Amerika’nın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararı almaya hazırlandığı iddialarına ilişkin Erdoğan şu ifadeleri kullandı: “Amerika’nın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararı almaya hazırlandığı yönündeki haberlerle ilgili üzüntülerimi bir kez daha ifade ediyorum. Sayın Trump, Kudüs Müslümanların kırmızı çizgisidir. Filistin halkın yaraları kanamaya devam ederken her gün halk ihlalleri, zulümler, baskılar sürerken İsrail’e destek mahiyetinde böyle bir karar alınması sadece uluslararası hukukun ihlali değil aynı zamanda insanlık vicdanına da vurulmuş ağır bir darbedir. Bu konunun sonuna kadar takipçisiyiz.

5-10 GÜN İÇİNDE İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI LİDERLER ZİRVESİNİ İSTANBUL’DA TOPLAYACAĞIZ

Eğer böyle bir adım atılacak olursa, hemen 5-10 gün içinde İslam İşbirliği Teşkilatı liderler zirvesini İstanbul’da toplayacağız. Bununla da kalmayacağız. Bu zirve ile birlikte çok daha önemli etkinlikler ile tüm İslam dünyasını o zirvede hareketlendireceğiz. Sıradan bir olay değil bu.

AMERİKA BÜTÜN İŞLERİ BİTİRDİ DE BU MU KALDI? DEAŞ İLE DE İŞİ BİTİRDİ BU MU KALDI?

Amerika bütün işleri bitirdi de bu mu kaldı? DEAŞ ile de işi bitirdi bu mu kaldı? Şu anda İsrail’de Netanyahu kendi içinde iç hesaplaşmalarını bitiremiyor. Kesinlikle son ana kadar buradaki mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Bu bizim diplomatik ilişkilerimizi İsrail ile koparmaya kadar gidebilir. Amerika’yı bölgedeki sorunları daha derinleştirecek böyle bir adım atmaması konusunda buradan bir kez daha ikaz ediyoruz. Böyle bir şey olamaz. Böyle bir adım atamazsınız. Dünya artık bir bütündür. Bu bütünü içinde sizler ben istediğim gibi hareket ederim noktasında hareket ettiğiniz takdirde bu bölgede meydan gelecek sıkıntıları göz ardı edemezsiniz.”

“TÜRKİYE BM KARARLARINA UYMUŞTUR” 

Erdoğan, “Her kim Amerika’daki davayı, Türkiye’nin iç siyasetinde bir malzeme olarak kullanamaya kalkarsa o da aynı ihanetin ortağı demektir. Amerika’daki mahkemede dile getirilen iddiaların değerlendirmesini bizim  yargımız yapmıştır. Hükmünü de vermiştir. Bu iddiaların siyasi bir faturası olacaksa onu kesecek olan da bizim milletimizdir. İran ile ticaretimizde de haklı olan taraf biziz. Kusura bakmasınlar kiminle ticaret yapacağımız kararını biz veririz başkaları değil. Türkiye BM kararlarına uymuştur. Türkiye-İran sınırı Amerika’nın kuruluşundan çok önce belirlenmiştir” açıklamasında bulundu.

TAŞERON İŞÇİ AÇIKLAMASI 

Taşeron işçilere ilişkin Erdoğan, “Yaklaşık 900 bin çalışanımızı ilgilendiren ve kamuoyunda taşeron olarak bilinen düzenlemeye değinmek istiyorum. Kamudaki 450 bin ile belediyeler ve il özel idarelerindeki 400 bin işçimiz çalıştıkları yerlerdeki belediye iktisadi teşekküllerinde istihdam edilecekler. 23 bin mevsimlik işçilerin halen en fazla 5 ay 29 gün olan çalışma süreleri de 9 ay 29 güne kadar çıkartılabilecek. Kamuda 4C statüsünde çalışan kardeşlerimiz de 4B kadrosuna alınıyor. Böylece kamuoyumuzda uzun zamandır tartışılan bu meseleyi kökten çözmüş oluyoruz. Bu aradaki komisyonlar, taşeronlar tamamen ortadan kalkıyor. İşçi kadrosuyla görev alıyorlar. Belediyelerde de iktisadi teşekküllerinin personeli olarak göreve devam ediyor” ifadelerini kullandı.

dha