AKP TERÖRİSTİN İNSAFINA SIĞINDI

AKP hükümeti, katil teröristlerle kaçırılan devlet görevlilerini eşit bir konuma getirdi.

DEĞİŞİK tarihlerde Diyarbakır, Van, Muş, Bingöl ve Şırnak’ta PKK tarafından kaçırılarak tehdit vasıtası yapılan ve iğrenç bir pazarlığa konu edilen 8 kamu görevlisi serbest bırakıldı. AKP bir defa daha dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş bir şekilde Türk devletini terör örgütünün seviyesine düşürdü ve acizlik içinde önüne konulanı kabul etti. AKP hükümetinin bölücülere kol-kanat geren muameleleri sayesinde, İmralı canisinin istediği ve beklediği gibi militanlarla kaçırılan devlet görevlileri eşit konuma getirilmiş oldu.

MHP Lideri Bahçeli, AKP ile PKK’nın karşılıklı paslaşmasıyla ilgili olarak, bu düpedüz haysiyet kırıcıdır, millet vicdanının sakatlanmasıdır ve devlet adabının yerlere çalınmasıdır. İnanmışlıkla ifade etmek isterim ki, Türk devleti teröristin insafına terk edilmez. Türkiye Cumhuriyeti öyle bir devlettir ki, Türk milleti öyle bir kudrettir ki, PKK’nın elinde tuttuğu vatan evlatları her nerede ise aranır, bulunur ve hainlerin de ciğeri sökülür. Önemli olan bunu gösterecek siyasi iradeye, siyasi kararlılığa ve siyasi cesarete sahip olmaktır ” diyerek oynanan oyunu ifşa etmişti.

Değişik tarihlerde Diyarbakır, Van, Muş, Bingöl ve Şırnak’ta PKK tarafından alçak pusularla kaçırılarak tehdit vasıtası yapılan ve iğrenç bir pazarlığa konu edilen 8 kamu görevlisi serbest bırakıldı. AKP bir defa daha dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş bir şekilde Türk devletini terör örgütünün seviyesine düşürdü ve acizlik içinde önüne konulanı kabul etti. Dağdaki eşkıyayla devleti aynı seviyede tuttu ve karşılıklı imzaların atılmasına seyirci kaldı. Böylece, AKP hükümetinin bölücülere kol kanat geren muameleleri sayesinde, İmralı canisinin istediği ve beklediği gibi militanlarla kaçırılan devlet görevlileri eşit konuma getirilmiş oldu.

MHP lideri Bahçeli, AKP ile PKK’nın karşılıklı paslaşmasıyla ilgili olarak, bu düpedüz haysiyet kırıcıdır, millet vicdanının sakatlanmasıdır ve devlet adabının yerlere çalınmasıdır. İnanmışlıkla ifade etmek isterim ki, Türk devleti teröristin insafına terk edilmez. Türkiye Cumhuriyeti öyle bir devlettir ki, Türk milleti öyle bir kudrettir ki, PKK’nın elinde tuttuğu vatan evlatları her nerede ise aranır, bulunur ve hainlerin de ciğeri sökülür. Önemli olan bunu gösterecek siyasi iradeye, siyasi kararlılığa ve siyasi cesarete sahip olmaktır” Diyerek oynanan oyunu ifşa etmişti.

ŞOV YAPILDI

Türkiye’den K. Irak’a giden BDP milletvekilleri, MAZLUMDER Başkanı Ahmet Faruk Ünsal ve yandaşlarından oluşan heyet PKK tarafından kaçırılan 8 kamu görevlisini teslim almak için kanlı örgütün temsilcileriyle buluştu. Bu arada sanki problem varmış gibi bir şov yapıldı ve teröristler yanlarında kamu görevlileriyle heyetin yanına geldi.

Aylardır PKK’nın elinde bulunan devlet görevlileri teslim alırken, sanki iki devlet anlaşma arasında bir anlaşma sağlanmış gibi önceden hazırlanan metne imza atıldı. Kanlı örgütün yöneticileri de aynı metni imzaladı. Örgütün eli kanlı temsilcileri bununla da yetinmedi, bir de nutuk attılar ve bunun İmralı canisinin talebi üzerine gerçekleştiğini özellikle belirttiler. Böylece AKP bir defa daha dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş bir şekilde Türk devletini terör örgütünün seviyesine düşürdü ve acizlik içinde önüne konulanı kabul etti.

Serbest bırakılan kamu görevlileri daha sonra Habur sınır kapısından Türkiye’ye getirildi. Sınırdan girişte bir takım tedbirler alındı. Çevik Kuvvet ve Özel Harekat personelini taşıyan minibüs ile 9 akrep ve 3 TOMA sınıra getirildi.

İki askeri helikopterin Hac Konaklama Tesisleri’ne indiği gözlendi. Güvenlik güçlerinin gümrük sahası çevresine konuşlandırıldığı görüldü. Habur’daki çalışmaları organize eden Müsteşar Yardımcısı Ahmet Hamdi Nayır, Şırnak Vali Vekili Deniz Zeyrek ile Habur Mülki İdare Amiri Turgay İlhan toplantı yaptı.

Devlet görevlilerini karşılayan İçişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı başkanlığındaki heyette savcı ve sağlık personeli yer aldı.
Serbest bırakılan kamu görevlileri Habur Sınır Kapısı’ndaki Habur Mülki İdare Amirliği binasına getirildi ve sağlık kontrollerinin ardından aileleriyle buluştu.
AYLAR ÖNCE KAÇIRILDILAR

PKK’nın kalleş pusularda kaçırdığı görevlilerin isimleri ve kaçırıldığı tarihler şöyle;

Erler Reşat Çeçan, Hadi Gizli ve Ramazan Başaran: Diyarbakır-Bingöl karayolunda (6 Ağustos 2012)

Polis memuru Nadir Özgen: Van’ın Çatak ilçesinde (10 Eylül 2011)

Kaymakam adayı Kenan Erenoğlu: Muş-Diyarbakır arasında (12 Ağustos 2011)

Astsubay Abdullah Söpçeler: Diyarbakır-Lice karayolunda (9 Temmuz 2011)

Kemal Ekinci: Şırnak’ta (1 Ekim 2011)

Uzman Çavuş Zihni Koç: Diyarbakır’ın Lice ilçesinde (9 Temmuz 2011)

MHP UYARMIŞTI

MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli, Salı günü grup toplantısında PKK’nın kaçırarak alıkoyduğu evlatlarımız iğrenç bir pazarlığa konu edildiğine dikkat çekmiş ve şunları söylemişti: “AKP, Türk devletini terör örgütünün seviyesine düşüren acizlik içinde kıvranmaktadır. Dünyanın hiçbir yerinde, herhangi bir terör örgütünün alçakça kaçırdığı kişi ya da kişiler tutsak olarak adlandırılmamaktadır.

PKK, insan ticareti yapan, masumları şerefsizce kaçırarak fidye talebinde bulunan, elinde tuttuğu sivil veya kamu görevlilerini tehdit vasıtası yapan kanlı ve zalim bir örgüttür. AKP hükümetinin bölücülere kol kanat geren muameleleri sayesinde militanlarla kaçırılan görevlilerimiz zımnen eşit bir konuma getirilmiştir. Bu düpedüz haysiyet kırıcıdır, millet vicdanının sakatlanmasıdır ve devlet adabının yerlere çalınmasıdır.İnanmışlıkla ifade etmek isterim ki, Türk devleti teröristin insafına terk edilmez, bırakılmaz, bırakılamaz.

Türkiye Cumhuriyeti öyle bir devlettir ki, Türk milleti öyle bir kudrettir ki, PKK’nın elinde tuttuğu vatan evlatları her nerede ise aranır, bulunur ve hainlerin de ciğeri sökülür. Önemli olan bunu gösterecek siyasi iradeye, siyasi kararlılığa ve siyasi cesarete sahip olmaktır. AKP’de ise bu yoktur ve hiç olmamıştır.

Başbakan Erdoğan, Milliyetçi Hareket’e söylediği ağır sözlerin yüzde birini PKK ve İmralı canisine şu ana kadar sarf etmemiştir. Büyük Türk milleti bunu esef ve öfkeyle karşılamaktadır. Türkiye’nin bu iflas etmiş siyaset figüründen kurtulması, taptaze bir başlangıç yapması lazımdır. Unutulmasın ki, Türk milleti AKP’nin bölücü emellerine bırakılmayacak, milli irade kabararak ve kabından taşarak bu siyasi zihniyeti Allah’ın izniyle silip süpürecektir.”

ORTADOĞU GAZETESİ