AKBİL’Lİ CUMHURBAŞKANI ADAYIN DAN MONŞER CEVABI

Cumhurbaşkanı adayı Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ‘Monşer’ söylemine cevap verdi. İhsanoğlu, “Efendim, monşer kelimesini bilmeyenlere ufak bir dipnot vereyim. Monşer demek azizim demektir. Bana ‘azizim’ dedilerse çok müteşekkirim.” dedi.

Kadıköy Salı Pazarı ziyaretinin ardından Üsküdar’da Marmaray’a gelen cumhurbaşkanı adayı Prof. Dr. İhsanoğlu, burada gazetecilerin sorularını cevapladı. Marmaray’ın; Türkiye’nin, İstanbul’un rüyalarından birisi olduğunu ve bunun gerçekleştiğini ifade eden İhsanoğlu, “Bu projeye katkısı olan devlet adamları, bürokratlar, teknokratlar, bunu yapan mühendisler, Türk mühendisleri, Türk işçileri ve İstanbul halkını tebrik ediyorum. Ben şahsen Marmaray’ı 1999’dan itibaren hikayesini yakından takip ediyorum vatandaş olarak. Sayın Süleyman Demirel’in cumhurbaşkanlığı zamanında rahmetli Bülent Ecevit’in başbakanlığı zamanında, Sayın Devlet Bahçeli’nin başbakan yardımcılığı zamanında proje başlamıştı. 2001 yılında Sayın Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz’ün zamanında ilgili çalışmalar başlamıştı. Ve geçtiğimiz sene 29 Ekim’de Cumhuriyet Bayramı’nda Sayın Başbakanımız tarafından açılmıştır. Bu projeye katkısı olan herkese minnettarız. Türkiye’de bunun gibi büyük projelere ihtiyacı vardır. Türkiye’nin kalkınması, Türkiye’nin ilerlemesi bu projeler sayesinde nesiller boyu arka arkaya gelen hükümetlerin katkılarıyla Türkiye daha ileri bir noktaya gelecek. Bu da demokrasimizin en güzel örneklerinden bir tanesidir. Demokrasi olduğu zaman başarı olacak, başarı olduğu zaman biz huzur içerisinde olacağız. Refah içerisinde olacağız.” diye konuştu.

Bir gazetecinin, “Uzlaşmacı mesajlar vermeye çalışıyorsunuz. Siyasi polemiklerden kaçınıyorsunuz. Başbakan Erdoğan’ın monşer nitelendirmesi oldu. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?” sorusuna İhsanoğlu, “Efendim, monşer kelimesini bilmeyenlere ufak bir dipnot vereyim. Monşer demek azizim demektir. Bana azizim dedilerse çok müteşekkirim.” diye cevap verdi.

CUMHURBAŞKANIN GÖREVLERİ ANAYASA’DA BELLİDİR

Başbakan’ın cumhurbaşkanlığı makamıyla ilgili, ‘Orası icra makamıdır’ gibi bir yorumu oldu. Siz bu tartışmaları nasıl görüyorsunuz? Sorusuna tepki gösteren İhsanoğlu ile gazeteci arasında, küçük bir diyalog geçti. İhsanoğlu, “Lütfen açın Anayasa’yı okuyun. Yurttaşlık bilgisidir.” Gazeteci: “O zaman Sayın Başbakan Anayasa’yı mı ihlal ediyor?” deyince İhsanoğlu şöyle devam etti. “O sizin sözünüz. Ben sözümü söyledim. Müteaddit defalar anlattım. Anayasa’nın 104. Maddesi, cumhurbaşkanının görev ve yetkilerini sayar. Bu Anayasa’ya göre seçim yapılacağına göre, cumhurbaşkanı andını bu Anayasa’ya göre içeceğine göre Anayasa’nın 104. Maddesi der ki, ‘Cumhurbaşkanı devletin başıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin ve milletinin bütünlüğünü temsil eder. Anayasa’nın uygulanmasını gözetler. Hangi Anayasa’nın mevcut Anayasa’nın. Devlet kurumlarının ahenk ve verimlilik içerisinde çalışmasını sağlar. Demek ki Cumhurbaşkanının bu konularda yetkileri vardır. Daha sonra Anayasa ve kanunlardaki detaylar vardır. Bunlar Cumhurbaşkanının görevlerini sayar. Bunun içerisinde icra yetkisi başbakana aittir. Bakanlar kuruluna aittir. Fakat bakanlar kurulu ve başbakanın üstünde cumhurbaşkanı vardır. O cumhurbaşkanının, başbakanın rolünü alması var mı Anayasa’da? Onu ben soruyorum. Bilmediğim bir maddesi varsa ben onu öğrenmeye hazırım. Yoksa o zaman ona göre konuşmak lazım.”

ETNİK FARKLI YAPIYA SAHİP TEK ÜLKE BİZ DEĞİLİZ

Kürt sorunuyla ilgili çözüm önerisine ilişkin soruya cevap veren İhsanoğlu, “Bizim 3 tane kriterimiz var. Her şeyden önce biz barıştan yanayız. Savaştan yana değiliz. Bu millet barıştan yana. Biz, barışı seven ve huzur içerisinde yaşamak isteyen bir milletiz. Gerginlik, kavga istemiyoruz. Biz bin senedir bu coğrafyada beraber yaşadık. Beraber yaşama kültürü bizim kromozomlarımıza işlemiştir. Dilin ötesinde bana bir fark gösterebilir misiniz? Yeme, içme, müzik, adetler, giyim, kuşam, sosyal adetler, zevkler, sevdiğimiz sevmediğimiz şeyler müşterektir. O bakımdan bizim bin senelik bir tarihimiz var. Bunu inkar ve göz ardı etmemeli. Biz 2014 senesinde daha çok insan hakları, daha çok hürriyetler sağlamamız lazım. Avrupa’nın normlarına ulaşmamız lazım. Devletin sopalı elini artık göstermek, görmek istemiyoruz. Onun yerine devlet daha müşfik bir baba gibi, herkesi kucaklaması lazım. Etnik farklı yapıya sahip tek ülke biz değiliz dünyada. İngiltere, İspanya ve başka ülkeler var. Başarılan ve başarılmayan örnekler var. Biz üç ana kaynaktan çözümün kodlarını bulacağız, anahtarlarını çıkaracağız ve bunu beraber çözeceğiz. 30 bin insanımızı kurban ettik biz bu işte. Bunun meclisin çatısı altında olması lazım geldiğine inanıyorum.” diye konuştu.

Daha sonra Üsküdar istasyonundan Marmaray’a kart basarak binen İhsanoğlu, Yenikapı’ya geçti. İhsanoğlu’nu görüntülemek isteyen kameramanlarla vatandaşlar arasında zaman zaman gerginlik yaşandı.