Dolar 34,4928
Euro 36,2614
Altın 3.012,62
BİST 9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 10°C
Çok Bulutlu
İstanbul
10°C
Çok Bulutlu
Pts 11°C
Sal 11°C
Çar 13°C
Per 14°C

Başbuğ Türkeş’in ilk eşi Muzaffer Şükrüye Türkeş ve… evlatları

20/12/2020 01:51 | Son Güncellenme: 20/12/2020 02:03
A+
A-
21 Kasım, 14:56 · Tarihinde, Başbuğ Alparslan Türkeş’in ilk eşi Muzaffer Şükrüye Türkeş ve… evlatları diye çok ilgi gören bir yazı yazmıştım!
Dede Korkut,hikayeleri mukaddime bölümünde kadın tasviri yapar,
‘’Evin dayağı odur ki, yazıdan yabandan eve bir udlu konuk gelse, er adam evde olmasa, o onu yedirir, içirir, ağırlar, azizler gönderir. O,Ayşe Fatma soyudur ocağına bunun gibi avrat gelsin!’’
Muzaffer Hanım bu tasvire uyan tam bir Hakan Hatunu idi..
Hani derler ya
‘’Kadın vardır, çerden çöpten aş eder; kadın vardır, pişmiş aşı taş eder..!’’
O pişmiş aşa su katan pişmiş aşı taş eden değildi
Hakan öldükten sonra kemiklerini sızlatan ‘’solduran soplardan!’’ hiç değildi
Başbuğ Alparslan Türkeş’in ilk eşi,tanımaktan,elini öpmekten onur,gurur duyduğum Muzaffer Şükrüye Türkeş 11 Haziran 1974 yılındaki vefat etti
O, Türk anasının bütün değerlerine sahipti. Bizi biz yapan büyüklerin adsız bir temsilcisi idi.. Sinirlendiğini, bağırıp çağırdığını Başbuğa isyankarlığı duyulmamış görülmemişti
Yalnız, ülkücü yavrularına, adını duymadıkları, yüzünü görmedikleri de dahil kötülük edilince hem çok üzülür, hem öfkelenirdi!
Ameliyat olacaktı Hastalığı ağırdı, kurtulma ihtimali azdı. Kan verilmesi gerekiyordu. Ülkücü yavruları âdeta yarışa girmiş, şereflerin en unutulmazından pay almak istiyorlardı. «İmtihanı olanlar kan vermesin, zayıf düşer, çalışamazlar!» demiş! Yetmez mi daha ne söylenir ki?.
Bir büyük mücadele adamının, hayatını büyük Türkiye dâvasına adamış bir öncünün eşi idi. Akla gelebilecek her türlü çileyi kahramanca paylaştı.. İç dünyasının emsalsiz zenginliği yanında tam bir yiğitti. Gurur denilen fitne ile hiç tanışmadı; alçak gönüllülüğün temsilcisi idi. Ömrünce değişmedi: Üsteğmen Alparslan Türkeş’in eşi iken ne ise, «Kudretli albay» ve MHP Genel Başkanı, nihayet milliyetçi ülkücülerin Başbuğu Türkeş’in eşi olarak hep aynı kaldı. Gerçek bir ülkücü idi, Türklük davasına inanmıştı, tam bir Müslümandı. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun..
Seval hanım sana da küçük bir sitem ederek cümlelerimi noktalayacağım
Başbuğumu yıllar içinde hiç anlayamadın ki!..
Devlet Bey’i,kapısından içeri girmediğin MHP’yi anlayasın!..
Yazık hem de çok yazık…
İhsan Akan
https://sehrisiyaset.com/kilicdaroglu-imamoglu-kaftancioglu-turkesin-esi-seval-hanimi-ziyaret-etti/