Dolar 34,5424
Euro 36,0063
Altın 3.006,41
BİST 9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Yağmurlu
İstanbul
19°C
Yağmurlu
Cts 9°C
Paz 10°C
Pts 11°C
Sal 12°C

İçişleri Bakanı Soylu: Kemal Kılıçdaroğlu alenen Ataşehir konusunda yalan söylüyor

İçişleri Bakanı Soylu: Kemal Kılıçdaroğlu alenen Ataşehir konusunda yalan söylüyor
19/12/2017 18:37
A+
A-

İçişleri Bakanı Soylu: Kemal Kılıçdaroğlu alenen Ataşehir konusunda yalan söylüyor

“(Kemal Kılıçdaroğlu) Alenen Ataşehir konusunda yalan söylüyor. ‘İddiaların hepsine açık söylüyorum hepsine mahkeme kararıyla takipsizlik verildi’ dedi. Eğer böyleyse ben istifa edeceğim. Değilse sen istifa edecek misin?”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi’nin görevden uzaklaştırma kararına yönelik CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “İddiaların hepsine mahkeme kararıyla takipsizlik verildiği” yönündeki açıklamalarına karşılık “Eğer böyleyse ben istifa edeceğim.

Değilse sen istifa edecek misin?” diye sordu.

Soylu, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, NTV’deki özel yayında soruları yanıtladığı sırada sosyal paylaşım sitesi Twitter’daki hesabı üzerinden açıklamada bulundu.

Bakan Soylu, “Canlı yayında şu anda KK (Kemal Kılıçdaroğlu) alenen Ataşehir konusunda yalan söylüyor. ‘İddiaların hepsine açık söylüyorum hepsine mahkeme kararıyla takipsizlik verildi’ dedi.

Eğer böyleyse ben istifa edeceğim. Değilse sen istifa edecek misin?” ifadelerini paylaştı.

 

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Twıtter hesabından, Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları üzerine “Canlı yayında şu anda KK alenen Ataşehir konusunda yalan söylüyor. ‘İddiaların hepsi açık söylüyorum hepsi mahkeme kararıyla takipsizlik verildi’ dedi. Eğer böyleyse ben istifa edeceğim. Değilse sen istifa edecekmisin???” diye paylaşımda bulundu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’li Ataşehir Belediye Başkanının görevden uzaklaştırılmasına ilişkin “Siz Man Adası’nı tartışmadan uzak tutmak ve İçişleri Bakanı olarak da koltuğunuzu sağlamlaştırmak için  böyle bir olaya başvuruyorsunuz. 1 kuruşluk bir torpil varsa, çıkar sağlanmışsa ben siyaseti bırakırım. Erdoğan Man Adası’ndan duyduğu rahatsızlığı ve bunun kamuoyuna mal olmasından ötürü büyük bir rahatsızlık içinde. Bunu kapatmak istiyor. Ne ile kapatacak? CHP’li belediyelere saldırarak kapacak. Saldırsınlar. CHP’li belediyelerde hiçbir şey yok verilmeyecek hesapları mı var? Hepsinin hesabı veriliyor. Ayıp olan şu Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden zat, doğrudan doğruya yargıya ve bürokrasiye talimat vererek onları kendi özel intikamını alması için aracı kılması yani devleti şantaj baskı unsuru olarak kullanıyor asıl acı olan bu. Kendisi acz içinde. Vatandaşa hesabını veremiyor. O makamda oturan zat, acziyetini baskı kurarak gidermeye çalışıyor. Onun baskısı bize vız gelir” dedi.

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

“EKONOMİNİN DAHA DA KÖTÜYE GİDECEĞİNİ DÜŞÜNDÜKLERİ AN ERKEN BİR SEÇİME GİDERLER. HAZIRIZ”

Erken seçime ilişkin bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, “Erken seçim kaçınılmazdır diyen oturup tartıştığı, düşündüğü bir seçim süreci değil. Tek adam rejiminin başlangıcını yaşıyoruz biz. Sarayda oturan bir kişi karar verecek ‘Erken seçime gidelim’ diyecek. Hiç kimse itiraz etmeyecek ve erken seçime gidilecek. Üzülerek ifade edeyim geline tablo bu. Biz erken seçime hazır mıyız? Hazırız.  Ekonominin daha da kötüye gideceğini düşündükleri an erken bir seçime giderler. Ekonomi pek de parlak değil kötüye gidiyor. Fatura işçiye, emekliye … çıkıyor. Kazanan bir avuç insan tefeci diyorum onlara. Eğer siz 15 yılda bir grup çevreye 620 milyar lira faiz ödüyorsanız sadece yurtdışına 146 milyar dolar faiz ödüyorsanız o ülkenin beli doğrulamaz. Kim alıyor bu geliri, faizi? Bu geliri, çiftçi almıyor emekli memur sanayici almıyor kim alıyor bu parayı? Sorgulanması gereken çok alan var. Ekonomi daha da kritik noktalara gideceği yönünde bir algı hükümet kanadında, saray çevresinde oluşursa daha kötü bir tablo ile karşılaşmamak için erken seçim tercihi yapılabilir. Biz hazırız seçim sırasında neleri söyleyeceğimiz hazır” diye konuştu.

 

“ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇ ZATEN BİR İTTİFAK SÜRECİ OLACAK”

Seçim barajı ve olası ittifaklara ilişkin Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: “Bahçeli bir çıkış yaptı acaba seçim barajı düşürülür mü diye ama iktidarın işine gelmediği için Bahçeli’nin söylemini bir tarafa koydular hayır ‘yüzde 10 seçim barajını koruyacağız’ dediler. Önümüzdeki süreç zaten bir ittifak süreci olacak. Tek adam rejimi, demokratik parlamenter sistem. Biz demokrasiden yanayız. Saray çevresi demokrasiden yana değil otoriter rejimden yana. Kim açık ve net demokrasiden yana kim otoriter rejimden yana tavır ortaya koyacak bu önemli. Türkiye Ortadoğu ülkeleri gibi olmalı diyorlarsa, otoriter rejim, yönetim olmalı bize ne gerek demokrasi fazla geliyor diyorlarsa, Ortadoğu’ya özeniyorlarsa o çerçevede oturur düşünür ve kararlarını verirler. İttifak zaten bu iki alanda doğal olarak kendini gösterecektir.

 

HİÇBİR ÜLKÜCÜNÜN OTORİTER REJİMDEN YANA OLDUĞUNA İNANMIYORUM

Ben hiçbir ülkücünün otoriter rejimden yana olduğuna inanmıyorum. Her ülkücü, milliyetçi, vatansever demokrasiden yana tavır alır. Demokrasi ülkücülerin olmazsa olmazıdır. Ülkücüleri ve milliyetçileri demokrasiden yana tavır alan gruplar olarak görüyorum. Bugün için herhangi bir ittifak söz konusu değil. Demokrasiden yana kim tavır alıyorsa onlara evet deriz.”

 

“AB’YE ‘KARDEŞİM NE KONUŞUYORSUNUZ BİZ HEPSİNİ YAPTIK ZATEN’ DİYELİM”

AB ilişkilerine ilişkin Kılıçdaroğlu,  “Niye fasıl açmalarını bekliyoruz oturalım biz açalım bütün düzenlemeleri yapalım AB’ye ‘kardeşim ne konuşuyorsunuz biz hepsini yaptık zaten’ diyelim. Bu olgunluğa demokrasi kültürümüz henüz ulaşmış değil” dedi.

 

“İÇİŞLERİ BAKANI’NIN SAYDIĞI UNSURLARIN TAMAMINDAN BELEDİYE BAŞKANIMIZ HAKKINDA TAKİPSİZLİK KARARI VERİLMİŞ”

CHP’li Ataşehir Belediye Başkanının görevden uzaklaştırılmasına ilişkin Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı: “Her belediye başkanı hakkında inceleme de soruşturma da yapılabilir. Hiçbir zaman inceleme yaptılar diye özel bir eleştiri getirmedik. Olabilir dosyaları isterler soru sorarlar cevap verilir. İçişleri Bakanı’nın saydığı unsurların tamamından belediye başkanımız hakkında daha önce soruşturma açılmış takipsizlik kararı verilmiş takipsizlik kararı verilmese zaten bir şey demeyiz soruşturma yapılıyordur. Her soruşturma yapılan belediye başkanı niye açığı alınır? O zaman hepsini açığa alsınlar. Beraat ettiği konu yeniden soruşturuluyor. Olabilir. İtiraz ediyorlar. Danıştay da soruşturulmasına gerek yoktur kararı veriyor. Battal Beye sordum ‘nedir bunlar’ diye? Battal Bey bana dosyayı olduğu gibi teslim etti avukatları ile beraber. Mahkeme kararı var nasıl ikna olmayacağım? Yargı kararı kesinleşmiş herhangi bir sorun yok.

 

BELEDİYE BAŞKANLARIMIZI BASKILAYARAK ONLARI İŞ YAPAMAZ HALE GETİRMEK İSTİYORLAR

Siz Man Adası’nı tartışmadan uzak tutmak ve İçişleri Bakanı olarak da koltuğunuzu sağlamlaştırmak için  böyle bir olaya başvuruyorsunuz. ‘Kılıçdaroğlu’nu uzak tutun bundan.’ Neden uzak tutacaklar? Mahkeme kararından mı? Bizim belediye başkanlarının görevlerini iyi yaptığını düşünüyorum. Üzerlerinde de baskı var. Bizim belediye başkanlarımızı baskılayarak onları iş yapamaz hale getirmek istiyorlar. Amaçları bu. İnadına inadına bütün belediye başkanlarımız kendi belde halkına her türlü hizmeti vereceklerdir. Yolsuzluk varsa bize söylesinler, en çok biz gideriz üstüne. Bir rezidansta kızımın 73 metrekarelik bir dairesi var. Değeri kaç lira gitsinler baksınlar. Oradan almaz gider başka yerden alır.

 

1 KURUŞLUK BİR TORPİL VARSA, ÇIKAR SAĞLANMIŞSA BEN SİYASETİ BIRAKIRIM

1 kuruşluk bir torpil varsa, çıkar sağlanmışsa ben siyaseti bırakırım. Ben onlar gibi değilim. Bu iddia üzerine yakınlarımın ve benim mal varlığını araştırın dedim her şey meydanda. Ben siyaseti ahlak temelli yaparım. Mal varlığımı araştırın diyorum. Araştırmıyorlar. Niye araştırmıyorlar? Siyasi manevraysa, bir siyasi manevra da Binali Bey, Erdoğan yapsın. Niye siyasi manevra yapmıyorlar? ‘Gelin kardeşim eniştemin benim mal varlığımı araştırın’ desinler. Neden korkuyorlar ben korkmuyorum. Onlar korkuyorlar.

 

KIZIMIN DAİRESİ ORADA KIZIMA DEDİM ŞU BASIN MENSUPLARINI ÇAĞIR BİR GÖRSÜNLER

Kızımın dairesi orada kızıma dedim şu basın mensuplarını çağır bir görsünler. Bekar bir kız girişi çıkışı kontrollü olduğu için oradan alındı. 1 milyon dolar falan biz hayatımızda 1 milyon doları bir arada görmedik. Ticaret yapmadım ben. Belediye otobüsünün gitmediği bir yer. Benim boğazımdan aşağı haram lokma inmez. Çocuklarımın mal varlığı bellidir. Onun çocuklarının mal varlığı açıklanmıyor. Açıklasınlar.

 

BATTAL BEY’İN EŞİ ÖN SEÇİMLE GELDİ. KONTENJANDAN GELMEDİ Kİ

Battal Bey’in eşi ön seçimle geldi. Kontenjandan gelmedi ki. Kızım tazminat davası açtı kazandı zaten kendisi avukat. Kızıma ‘kesinlikle hiçbir CHP’li belediyenin davasını almayacaksın’ dedim. ‘Bir ticari ilişki kesinlikle olmayacak’ dedim. ‘Sıradan vatandaş gelirse onun davasına bakacaksın o kadar.’ Bunların hepsine dikkat ediyoruz. Benim kızım avukat mütevazi daire alıyor NTV’ye de söyleyeyim gitsin çekim yapsın orada.

 

ERDOĞAN MAN ADASI’NDAN RAHATSIZLIK İÇİNDE. BUNU KAPATMAK İSTİYOR CHP’Lİ BELEDİYELERE SALDIRARAK

Bir sefer gittim evine bu kadar sıradan bir ev nasıl olur da milyon dolarlık versinler 1 milyon dolar hemen verelim. Hatta 500 bin dolar veya 100 bin dolar versinler hemen veririz.  Zaten bütün belediyeler inceleniyor. Ama Erdoğan Man Adası’ndan duyduğu rahatsızlığı ve bunun kamuoyuna mal olmasından ötürü büyük bir rahatsızlık içinde. Bunu kapatmak istiyor. Ne ile kapatacak? CHP’li belediyelere saldırarak kapacak. Saldırsınlar.

 

ACZİYETİNİ BASKI KURARAK GİDERMEYE ÇALIŞIYOR. ONUN BASKISI BİZE VIZ GELİR

CHP’li belediyelerde hiçbir şey yok verilmeyecek hesapları mı var? Hepsinin hesabı veriliyor. Ayıp olan şu Cumhurbaşkanlığı makamını işgal eden zat, doğrudan doğruya yargıya ve bürokrasiye talimat vererek onları kendi özel intikamını alması için aracı kılması yani devleti şantaj baskı unsuru olarak kullanıyor asıl acı olan bu. Kendisi acz içinde. Vatandaşa hesabını veremiyor. O makamda oturan zat, acziyetini baskı kurarak gidermeye çalışıyor. Onun baskısı bize vız gelir.”

 

“SEN KİMSİN BENİ TEHDİT EDİYORSUN?”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açıklamalarına ilişkin Kılıçdaroğlu, “Ona yanıt vermedim yanıt vermeye değmez çünkü en azından benim muhatabım olması lazım. Ama grup başkanvekillerimiz, parti sözcümüz ağzının payını verdi. Kalkacak beni tehdit edecek şantaj, baskı ile devletin gücünü kullanarak beni tehdit edecek ben de ona pabuç bırakacağım. Kim oluyorsun sen kimsin beni tehdit ediyorsun? Değmez bile. Sırf sarayın gözüne girmek koltuğunu sağlamlaştırmak için bu yola başvuruyor. Yargı önünde bunların hepsini hesabı sorulacak. Suç duyurusunda da bulundum. FETÖ ile irtibatını da sordular. Özgür Bey açıklayacak zaten. Bir kişi çok sık parti değiştirirse kendi partisi ile yargı aşamasında davalık olursa, davalarını kurtarmak için iktidar partisine geçip bakanlık koltuğuna oturursa o kişinin kişiliği her zaman tartışma konusu olur. Cevap vermeye değmez. Özgür Bey gensoru tarihine kadar süre verdi. Düne kadar Erdoğan hakkında ağıza alınmayacak her şeyi söyleyen bir adam nasıl 180 derece döner de nasıl gelir İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturur? Bir insanda kişilik, ahlak olur. Dün söylediğini bugün nasıl yalarsın? Bunlar kendi çukurlarında debelenip dururlar” ifadelerini kullandı.

 

“BENİM ADIM NASIL KEMAL İSE BUNLARIN HEPSİ YÜZDE 100 DOĞRU”

Man Adası iddialarına ilişkin bir soruya Kılıçdaroğlu elinde tuttuğu SWIFT’ı göstererek şu yanıtı verdi: “Bir para transferi var mı? Var. Bu Mustafa Erdoğan ile ilgili SWIFT. Gönderici Türkiye Halk Bankası. Paranın miktarı her şeyi burada yazılı. Para çıkıyor. Alıcı da var gönderici de var. Bu para bir şekliyle gidiyor geliyor. Bunun ‘bir şirket satışı olduğu’ söylendi. Kim söyledi? Erdoğan söyledi. Bu şirket satışı kime, hangi şirket diye sorduk. Bu ana kadar cevabını almış değiliz. Bellway Limited’in sermayesi 1 sterlin. Para transferi 15 milyon dolar. Nasıl oluyor bu? Belgeler sahtedir dediler birisi de sarayın avukatı onu da baroya şikayet ettik belgeyi görmeden nasıl sahtedir der? ‘Bu şirket satışıdır’ dediler peki hangi şirket? Man Adası’nda niye şirket kurarsınız siz? Kılıçdaroğlu tüyü bitmemiş yetimin hakkını sormak zorundadır. Şirketin adını bana söylemek zorundadır. Kime sattınız bu şirketi? Bize çok belge gelir. Bazen posta ile bazen elden verilir. Hiçbir belgeyi check etmeden kullanmayız. Önce dekontlar geldi sonra SWIFT kayıtları geldi. Yüzde 100 doğru. Bunlar da sahte olabilir dedik başka kanallardan da check ettik doğru. Balbey Limited’in internet sitesine girdik. Benim adım nasıl Kemal ise bunların hepsi yüzde 100 doğru. Dekontların da orijinallerine ulaştık. Şimdi araya devletin istihbarat kuruluşlarını sokuyorlar. ‘Kılıçaroğlu’na bu belgeler nasıl geliyor?’ diye. Araştırıyorlar. İstediğiniz kadar araştırın. Bu ülkede namuslu on binlerce bürokrat var. Hırsızlığı yolsuzluğa tahammül edemeyen insanlar var. Bir açıklama yapıldı ‘Erdoğan’ın yakın akrabalarının Man Adası’nda şirketleri yoktur’ dediler. Bakın Ziya İlgen’e ait şirket darbeyi öğrendiği enişteye ait. MASAK’ı emniyet istihbaratı Sermaye Piyasası Kurulu’nu göreve çağırıyoruz. El koyun bu işe bu kirliliği temizleyin.”

 

“MAN ADASI’NA GİDİP  ORALARDA PARA TRANSFERİ YAPANLAR BU ÜLKEYE İHANET İÇERİSİNDE”

CHP’NİN 2019 seçim stratejisine ilişkin Kılıçdaroğlu, “Seçmene demokrasiyi savunun diyeceğiz. Yargı bağımsız değil. Üniversiteler özerk değil. Türkiye hala Olağanüstü Hal ile yönetiliyor. Niçin? Parlamento büyük ölçüde devre dışı bırakıldı, itibarı ile oynandı. Seçimle gelen milletvekili hapse atıldı. Milletvekilleri hapiste. Milletvekilleri yargılanabilir ama mahkumiyet yok siz insanları alıyorsunuz hapse atıyorsunuz. Bu ülkenin insanı fakirleşti. Çiftçi fakirleşti işçi öyle memur öyle. Ama birilerini cebi şişti. Özellikle bu Man Adası’na vergi cennetlerine gidip  oralarda para transferi yapanlar, kara paralarını aklayalar bu ülkeye ihanet içerisindedirler. 2006’dan bu yana çıkması gereken bir bakanlar kurulu kararı çıkmıyor. Çünkü saray izin vermiyor. Yakınları vergi cennetleri ile bağlantı içinde. Başbakan’ın da işine gelmiyor onun da çocukları bu işin içinde” ifadelerini kullandı.

 

“BİNALİ YILDIRIM, ‘BENİ KANDIRDILAR’ DİYECEK. SARAY SENİ DE KANDIRIR, YANILTIR. HER DEDİĞİNE İNANMA”

Kılıçdaroğlu, “Bir tane belge göstereyim; SGK’nın terörden mağdur olan birisine bağladığı aylık 2016 yılında. Aylık,  221 lira 40 kuruş. 221 lira ile kim nasıl geçinecek? Suriyelilere 30 milyar dolar harcamışlar nereye harcamışlar? Bir belge daha göstereceğim altında yardım olarak dağıtıldığı düşünülen miktar yazıyor. Dağıttıysanız dağıtmışsınızdır. Miktar 11 milyar. 11 katrilyon. Yardım yaptık ama öyle düşünüyoruz. Devlet gayriciddi. Konuştukça batıyorlar. Benden de korkuyorlar çekiniyorlar üstüme geliyorlar niye konuşuyor diye. Soruma yanıt vermiyorsun. Düşünür mü devlet yardım yapmışsan yapmışsın yapmamışsan yapmamışsın. Binali Yıldırım’ın Meclis’te yaptığı konuşma; ‘Sayın Cumhurbaşkanımızın hiçbir yakınını o adadaki şirket yok’ dedi. Binali Yıldırım, ‘Beni kandırdılar’ diyecek. Saray seni de kandırır, yanıltır. Her dediğine inanma” açıklamasında  bulundu.

 

(CUMHURBAŞKANI ADAYI) “ÇOK GÜZEL BİR ADAYIMIZ OLACAK”

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayına ilişkin Kılıçdaroğlu, “Çok güzel bir adayımız olacak. Biz diğer partiler gibi değiliz otururuz, tartışırız ondan sonra bir karar veririz. Birden fazla isim var. Arkadaşlarla değerlendireceğiz”  dedi.

 

BELEDİYE BAŞKANI ADAYI KRİTERLERİ

Belediye Başkan adayı kriterlerine ilişkin Kılıçdaroğlu, “Bir her kuruşun hesabını vatandaşa verecek. İki kazandığı andan itibaren partili değil belde halkına hizmet eden kişi haline dönüşecek. Herkese eşit hizmet götürecek. İlke olarak milletvekillerinin kendi görevlerini yapmalarını isteriz. Yerel seçimde aday için halkın nabzı tutulur. İstanbul’u da Ankara’yı da alacağız göreceksiniz. Kent kültürünü öyle bir yerleştireceğiz ki bizim belediye başkanlarımızın olduğu yerler suç oranının en az olduğu yerlerdir” diye konuştu.

 

“MUHALEFET PARTİLERİNİN BİRBİRLERİNİ ELEŞTİRMELERİNİ DOĞRU DA ŞIK DA BULMAM”

Kılıçdaroğlu,  “Muhalefet partilerinin birbirlerini eleştirmelerini doğru da şık da bulmam. Sayın Bahçeli arada bir oldukça sert açıklamalar yapıyor ama cevap vermiyoruz. Asıl eleştirilmesi gerekenler ülkeyi yönetenler. Demokrasiden yana tavır takınıyorsa başımın üstünde yeri var. Ama sarayın rejimini tanıyorum diyorsa kendisinin bileceği iş. Biz yerliyiz, milliyiz. Biz milliyetçiliğimizi Kıbrıs’ın Beşparmak Dağları’na yazmışız. Bizimki lafla falan olmaz. Ülkemizin çıkarı neredeyse oradayız” dedi.

 

“İSRAİL’İN BAŞKENTİ BOŞ. NİÇİN TEL AVİV YAZMIYORLAR? SENİN BÜYÜKELÇİLİĞİN TEL AVİV’DE”

ABD Başkanı Donald  Trump’ın, Kudüs kararına ilişkin Kılıçdaroğlu, “Trump’ın bütün dünyada BM’de yalnız kalması çok değerli bir olay. Dünya Filistin’den yana tavır aldı. İİT’nın kararını destekliyoruz. Sorulması gereken şey şu; bu karar 1969’lardan beri hep alınır. 2017’de yine aldık aynı kararı gereğini yapın. Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesinde sabah aldık hala İsrail’in başkenti boş. Niçin Tel Aviv yazmıyorlar? Senin büyükelçiliğin Tel Aviv’de. Niye yazmıyorsun? İsrail’i terör devleti diye tanımlıyor niye büyükelçini çekmiyorsun? İsrailliler Türkiye’ye vizesiz gelirler biz İsrail’e vize ile gideriz. 1969’lu yıllardan beri Doğu Kudüs’ün Filistin’in başkenti olduğu söylenir ama hiçbirisi orada büyükelçilik açmış değil. Konuşuyorlar toplumun gazını alıyorlar sonra dağılıyorlar. Mavi Marmara saldırısı gibi 20 milyon dolara Türkiye’nin itibarını sattılar. Hani terör devletiydi? Gazze’de abluka kalkmadan kabul etmem demiştin, tükürdüklerini yaladılar imzayı attılar. Her tarafı sahtekarlık. ‘Sen orayı terör devleti ilan ediyorsan derhal kusura bakma ben geri çekiliyorum’ diyeceksin. İslam İşbirliği Teşkilatı bildirisine derhal sözcüğünü koydular. Uluslararası sözleşmede ‘derhal’ sözcüğü yok. Türkiye’nin itibarı bu kadar ayaklar altına alınabilir mi? Niye bunu yapıyorlar? Emin olun bilmiyorum. Hiçbir ülkenin kabul etmediği bir metin. Bunu yapmak için devlet deneyimi olmaması lazım. Erdoğan 5 Ocak 2016’da ‘İsrail’e ihtiyacımız var’ açıklaması yaptı. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin terör devleti olarak tanımladığı İsrail’e ne ihtiyacı var? Sen neden İsrail’e muhtaçsın? Oturacaksın adam gibi ya Filistin’in yanında yer alacaksın ya İsrail’i dışlayacaksın. Kararı alan kim Trump? Trump’la ilgili ne söylediler? İkiyüzlülük bir devlete hayır getirmez. Açık ve net olacaksınız kararlarınızı öyle vereceksiniz. Çok konuşuyorlar hiçbir şey yapmıyorlar. Dışişleri bürokrasisini tamamen devredışı bıraktılar. Basın toplantısını İbrahim Kalın yapıyor. Hangi birikimle yapıyor? Devlet şu anda yok. Liyakat sistemi çöktü. İlk kez Türkiye dünyadan soyutlanmış vaziyette” diye konuştu.

 

“BUNLAR GAYRİ MİLLİDİR. BUNLAR SÜLEYMAN ŞAH’I, 18 ADAYI TESLİM ETTİLER”

Afrin’e operasyon iddialarına ilişkin Kılıçdaroğlu, “Türkiye için tehdit oluşturuyorsa yapılır. Türkiye güvenlik önlemlerini almalı. Süleyman Şah Türbesi’ni sordum neden kaçırdınız; Sayın Binali Yıldırım ‘şartlar bizi zorladı’ dedi. Kendi topraklarından kaçan devlete ne denir? Şu anda teröristlerin elinde. Binali bey bunu bütçe görüşmelerinde itiraf ediyor. Kendi topraklarını terk eden 18 ada Yunanistan sordum 18 ada 1 kayalık nasıl olur da siz kendi haklarınızı savunmuyorsunuz? Şu anda işgal altında. Bunlar gayri millidir. Bunlar Süleyman Şah’ı, 18 adayı teslim ettiler” dedi.

 

“KILIÇDAROĞLU, BAHÇELİ GİBİ OLSUN O ZAMAN RAHAT EDER YOKSA BAŞI BELAYA GİRER DİYORLAR”

Kılıçdaroğlu, “Rıza Zarrab gibi bir sahtekar var bakanlarına rüşvet dağıttı. Merak ediyorum sarayda oturan zat Rıza Zarrab aleyhine neden tek cümle kurmaz. Bu şarlatandır diye bir cümle kursun. Rıza Zarrab için Amerika’ya nota verildi Hakan Atilla için verilmedi. ‘Kılıçdaroğlu, Bahçeli gibi olsun o zaman rahat eder yoksa başı belaya girer’ diyorlar. Rıza Zarrab sahtekardır diye niye bir cümle kullanmıyor? Bekliyorum desin” dedi.

 

“DENİZ BEYİN DURUMU İYİYE GİDİYOR. ALMANYA SEYAHATİMDE DENİZ BEYİ ZİYARET EDECEĞİM”

CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın sağlık durumuna ilişkin Kılıçdaroğlu, “Deniz beyin durumu iyiye gidiyor. Almanya seyahatim olacak Türklerin Almanya’ya göçünün yanlış hatırlamıyorsam 50. yılı ile ilgili özel bir program  yapılır oraya katılacağım oradan Deniz Bey’i de ziyaret edeceğim umarın kısa süre içinde sağlığına kavuşur. Deniz Bey hayatını siyasete adamış bir kişi. Bilgi ve birikimi Türk siyaseti açısından çok değerlidir” dedi.

 

SOYLU’DAN KILIÇDAROĞLU’NA: “BÖYLEYSE BEN İSTİFA EDECEĞİM. DEĞİLSE SEN İSTİFA EDECEKMİSİN”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Twıtter hesabından, Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları üzerine “Canlı yayında şu anda KK alenen Ataşehir konusunda yalan söylüyor. ‘İddiaların hepsi açık söylüyorum hepsi mahkeme kararıyla takipsizlik verildi’ dedi. Eğer böyleyse ben istifa edeceğim. Değilse sen istifa edecekmisin???” diye paylaşımda bulundu.

 

dha/AA