BAŞBAKAN BİNGÖL’DE KONUŞTU
Başbakan Yıldırım: Asil milletimiz bizi parçalamaya çalışanlara gereken dersi verecek
BAŞBAKAN Binali Yıldırım, Bingöl mitingindeki konuşmasında, “Bütün dünya bilsin ki Türk de bizim Zaza da bizim Kürt de bizim Laz da bizim. Kürtçe de bizim Zazaca da bizim Türkçe de bizim. Allah’ın birleştirdiğini kim ayırabilir? Yeter ki oynanan oyunların farkına varalım. Tuzakları fark edelim. Hainlere gereken dersi verelim. Gün, ayık olma günüdür. Bizleri Kürt diye Türk diye Laz diye Zaza diye birbirimizden ayırmaya çalışıyorlar. Asil milletimiz hileli tuzakları başlarına geçecek ve bizi parçalamaya çalışanlara gereken dersi verecek” dedi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, partisinin Bingöl mitinginde konuştu. 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’nda Bingöllülere hitap eden Yıldırım, artık Türkiye’de darbeler döneminin bittiğini söyledi. Hiçbir etnik grubun, diğerine üstünlüğünün olamayacağını vurgulayan Başbakan Yıldırım, “Bu ülke kolay kurulmadı. İstiklal Savaşı’nda Türk’ü, Kürt’ü, Zaza’sı, Arap’ı, Roman’ı bir olduk; beraber olduk, omuz omuza verdik, savaştık, zaferi kazandık. Cumhuriyeti birlikte kurduk. Öyle asker kılığına girmiş üç beş haine bu ülkeyi bırakacak göz var mı bizde? Burası bizim vatanımız, bizim toprağımız. Biz bin yıldır bu topraklardayız. Allah’ın izniyle daha nice nice yıllar bu topraklarda birlikte yaşayacağız. Bu topraklar üzerinde hiç kimsenin, hiçbir etnik grubun diğerine üstünlüğü olamaz. FETÖ’nün itleri de kendisi de hesap verecek” diye konuştu.
“HERKES BARIŞ İÇİNDE, ÖZGÜRLÜK İÇİNDE KENDİ GELENEKLERİNİ YAŞAYACAK”
Türkiye’de her zorluğun birlikte aşıldığını dile getiren Yıldırım, “Bu ülkenin, bu ay yıldızlı bayrağın altında yaşayan bütün vatandaşlarımız başımızın tacıdır. Zazalar, Kürtler, Araplar, Türkler, Romanlar, Türkmenler ne kadar etnik grubumuz varsa başımızın tacıdır. Bu topraklarda kardeşlikle bugünlere geldik. Birbirimize kardeş olduk, kenetlendik. Zorlukları birlikte aştık. Bundan böyle de hiç kimse, kimse üzerinde üstünlük taslamayacak. Kibir, gurur içerisinde olmayacak. Herkes barış içinde, özgürlük içinde kendi geleneklerini yaşayacak. Dilini de konuşacak, ibadetini de yapacak” dedi.
“KÜRTÇE DE BİZİM ZAZACA DA BİZİM TÜRKÇE DE BİZİM”
Terörle mücadelede kararlılık vurgusu da yapan Başbakan Yıldırım, şöyle konuştu: “Teröre karşı amansız mücadele verdik. Türk-Kürt arasına girmeye çalışan bu alçak PKK terör örgütüne karşı amansız mücadelemizi sürdürdük. Sürdürmeye devam ediyoruz. Bütün dünya bilsin ki Türk de bizim Zaza da bizim Kürt de bizim Laz da bizim. Kürtçe de bizim Zazaca da bizim Türkçe de bizim. Doğu da bizim batı da bizim İzmir bizim Bingöl bizim. Biz birlikte Türkiye’yiz, kardeşiz. Allah’ın birleştirdiğini kim ayırabilir? Yeter ki oynanan oyunların farkına varalım. Tuzakları fark edelim. Hainlere gereken dersi verelim. Gün, ayık olma günüdür. Bizleri Kürt diye Türk diye Laz diye Zaza diye birbirimizden ayırmaya çalışıyorlar. Biliyorum ki aziz Zaza kardeşlerim, bu oyuna asla gelmez. Bu toprakların has evladı, kadirşinas Kürt halkı bütün tuzakların farkında. Asil milletimiz hileli tuzakları başlarına geçecek ve bizi parçalamaya çalışanlara gereken dersi verecektir”
“TERÖRÜN CAN EVİNDEN VURDUĞU ANNELERİMİZİN ACISI DİNSİN İSTİYORUZ”
Terör örgütünün bölge halkına verdiği zararları anlatan Başbakan Yıldırım, şunları söyledi: “Hükümetimiz bu memlekette yatırım yaparken, şantiyeler kurarak, bölünmüş yollar, tüneller yaparken; şantiyeyi basan, iş makinalarını yakanlar en çok zararı size veriyor. Bingöl’e veriyor. Esnafa kepenk kapattırarak, rızkına engel olan, terörle ticareti durma noktasına getirenler en çok bu memleketin insanına zarar veriyor. Bu bölgede terörden, şiddet sarmalından en çok siz etkileniyorsunuz. Çocukları kandırarak, dağa çıkararak, ellerine silah vererek, askere saldırtanlar en çok bu memlekete zarar veriyor. Evladı dağa çıkarılmış annenin, çocuğuna hasret kalmış babanın hasretini kim dindirebilir? Bu memleketin evlatlarını katil yapanlar, kalem tutması gereken ellere silah tutuşturanlar şimdi hesabını veriyor. Tek tek hesabını soruyoruz. AK Parti hükümeti olarak annelerin yürek acısını dindirmeye çalışıyoruz. Terörün can evinden vurduğu annelerimizin acısı dinsin istiyoruz. Terörün gençlerimizi kullanmasına izin vermeyeceğiz”
“1961 ANAYASASI’NIN ANTİ DEMOKRATİK İZLERİNİ 16 NİSAN’DA SİLMİŞ OLACAĞIZ”
Anayasa değişikliği referandumuna ilişkin açıklamalarda bulunan Yıldırım, “Devleti kaybetmenin ne demek olduğunu Suriye’de gördük. Tünelin ucunda ışık göründü. Teröre büyük darbe vurduk. Artık can çekişiyorlar. Şimdi 16 Nisan’dan sonra size söz veriyorum. Bu örgüt bitecek. Bu milletin düşmanı katiller, Kandil’deki sözde ağababaları ne diyorlar? ‘Sandıktan ‘Evet’ çıkarsa biz biteceğiz’. Biteceksiniz, korkunun ecele faydası yok. Allah’ın izniyle sandıktan ‘Evet’ de çıkacak, FETÖ de bitecek PKK da bitecek DEAŞ da bitecek. Bunları başımıza bela olmasından kurtaracağız. 16 Nisan’da vereceğiniz her ‘Evet’ oyu, 12 Eylül anayasasının kalan izlerini de yok edecek. Adnan Menderes’i idama götüren 27 Mayıs’ın, 1961 Anayasası’nın anti demokratik izlerini de 16 Nisan’da inşallah sizin oylarınızla tamamen silmiş olacağız” dedi.
“HALKIN SEÇTİĞİ DİKTATÖR OLUR MU?”
Muhalefetin ‘tek adam’ eleştirisine de yanıt veren Yıldırım, “Şimdi zaman, zemini sağlamlaştırma zamanıdır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle beraber daha hızlı, daha kaliteli ve daha randımanlı işleri gerçekleştirmiş olacağız. Öyle ikide bir durmak yok. Yol akıp gidecek. Türkiye cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle, bu demokrasi otobanıyla menziline vaktinde ulaşacak. Menzil neresi? Muasır medeniyetler seviyesi, 2023 hedefleri, 2053 hedefleri, 2071 hedefleri. Muhalefet diyor ki ‘Tek adam rejimi kurulacak’. Bu, kocaman bir yalan. En fazla 10 yıl. Ondan sonra mutlaka değişiyor. Buradan tek adam, diktatör çıkar mı? Halkın seçtiği diktatör olur mu? Bunlar külliyen yalan, kuyruklu yalan. Bu sistem Erdoğan için değil, her doğan içindir” diye konuştu.
“16 NİSAN’DA TÜRKİYE’DE SORUN ÇIKARAN BÜTÜN KESİMLER CEVABINI ALACAK”
Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti: “Biz cumhuriyeti 1923’te kurduk. İstiklal Savaşı’nı yaptık. Cumhuriyet kurulduğu günden bu tarafa 94 yıl geçti. Normal şartlarda 4 senedir bir seçim olsa bugün 24’üncü hükümet kurulacaktı; ama şimdi 65’inci hükümetteyiz. Bu ne demektir? Zayıf hükümetler, darbeler yüzünden hiçbir zaman süresini hükümetler tamamlayamamış. Bu şekilde ne olmuş? Hizmetler hep geri gitmiş. Milletin umutları, beklentileri bir başka bahara kalmış. Ama Amerika’da 228 senede her 5 yılda bir başkan seçilmiş. İşte istikrar, güçlü iktidar bu. Bu ülkeye, bu millete yazık değil mi? Enerjimiz, kaynaklarımız heba olup gidiyor. Yaptığımız iş şu; sandıkta kimin hükümeti kuracağına siz karar vereceksiniz. Güven oyunu siz vereceksiniz. Böylece 5 yıl kulağınız rahat. Gezi olayları, yargı darbesi, 15 Temmuz darbe girişimi derken, ülke vakit kaybediyor. Kaynaklarımız çar çur oluyor. 16 Nisan’da öyle bir gür sesle ‘Evet’ diyeceğiz ki Türkiye’de artık sorun çıkaran bütün kesimler cevabını alacak”
“CHP DE HDP DE KARA TREN SOLCUSU”
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi üzerinden CHP ve HDP’yi eleştiren Yıldırım, şunları söyledi: “Bu yeni sisteme CHP karşı çıkıyor. Başka kim karşı çıkıyor? HDP karşı çıkıyor. Bunlar ahbap çavuş. Bunların ilişkileri ahbap çavuş ilişkisi. CHP de HDP de bunlar kara tren solcusu. Ülkeye hızlı tren gelmiş, uçakla yolculuk yaygınlaşmış, hava yolu halkın yolu olmuş, bölünmüş yollar Türkiye’nin her köşesine ulaşmış; bunlar hala kara trende kalmış. Her yeniliğe karşı bunlar, her değişime karşı. CHP, HDP ne zaman bu ülkenin hayrına ne zaman bir iş yaptılar? Ne zaman ülkenin hayrına olan bir işe ‘Evet’ dediler, hiç gördünüz mü? Bingöl, 16 Nisan’da bunlara unutulmayacak bir ders vermeye hazır mısınız? Bingöl, ‘Bu iş tamam’ diyor. Bu anayasa değişikliğine CHP karşı, HDP karşı ama yetmedi şimdi FETÖ de PKK da DEAŞ da karşı. Şimdi bazı ülkeler de karşı çıkmaya başladılar. Ne yaparlarsa yapsınlar, Türkiye’nin bu kutlu yürüyüşünü asla ve asla durduramayacaklar”
“BU SİSTEMLE TERÖRLE MÜCADELEMİZ ÇOK DAHA GÜÇLENECEK”
Anayasa değişikliğiyle milletin ayağına daha fazla hizmet götürüleceğini söyleyen Başbakan Yıldırım, “Bu değişiklikle Türkiye’de huzur ve istikrar kalıcı hale gelecek. Ekonomimiz uçacak. Bu sistemle terörle mücadelemiz çok daha güçlenecek. En önemlisi de demokrasimizin standardı yükselecek. Uzlaşma kültürü yayılacak. Aramızda ayrı gayrı olmayacak. Hepimiz kardeş olacağız. Hükümetler daha hızlı karar alacak. Reformlar çok daha hızlı yapılacak. 16 Nisan ile birlikte daha çok hizmeti milletimizin ayağına götüreceğiz” dedi.
DHA