YENİ YIL VE ORTADOĞU
Sıkıntılı, zor, etrafımızdaki ateş çemberinin daraldığı, içeride ve dışarıdaki sorunların büyüdüğü ve can yakar hale geldiği bir yılı geride bıraktık. 2012 hayat pahalılığının, gelir dağılımı adaletsizliğinin, perişanlığın, adaletsizliğin, yoksulluğun, talanın, yalanın, baskının, etnik bölücülüğün, İmralı’nın, Kandil’in Barzani’nin, BOP’un, böcek çiftliklerinin yılı olmuştur. Şartlar ve gelişmeler çok daha ağır sorunların yaşanacağı, ülkenin varlığı ve bütünlüğü üzerindeki karabulutların daha da yoğunlaşacağı, ümitsizliğin ve çaresizliğin daha da artacağı bir yıla girdiğimizi gösteriyor.
PASLAŞARAK YIKIMI HAZMETTİRİYORLAR
Ümitsizliğimizin sebebi, ülkemizi tarihinin en zor ve sıkıntılı dönemini yaşamaya mahkum eden zihniyetin devam etmesidir. Her yeri, her kurumu ele geçirmiş olmanın rahatlığıyla yıkımı daha hızlı ve daha kararlı biçimde sürdürmesidir. O kadar ki, demokrasinin olmazsa olmazı kuvvetler ayrılığını bile engel olarak gördüklerini ilan etmişlerdir. İmralı ile müzakerelerin artık bir sonuca bağlanması noktasında uzlaştıkları anlaşılmaktadır. Eyalet sistemi düzenlemeleriyle yıkım yolunda önemli bir virajı dönmüşler ve arkasını getirmek için harekete geçmişlerdir. Başkanlık dayatmasının altında bu hedefin olduğu ortaya çıkmıştır. Türkiye 2013 yılında ayrışmanın, bölünmenin yeni ve çok tehlikeli adımlarına şahit olacaktır. Bütün mesele bunu millete nasıl ve ne kadar hazmettireceklerindedir. BDP ile ve CHP ile yaptıkları paslaşmalar hazmettirmede büyük kolaylık sağlıyor. BDP’yi İmralı’dan talimat almakla suçlayıp, terörün çözümünü İmralı’nın insafına bırakmak; dağdan inenlerle kucaklaşmayı diline dolayıp, Oslo’da Kandil’den gelenlerle aynı masa etrafında toplanıp müzakere yürütmek AKP ile BDP’nin nasıl paslaştıklarını ve aralarında zerre kadar fark olmadığını gösteren tarihi gerçeklerdir.
BATAKLIK DERİNLEŞECEK
BOP yolunda saplandığımız bataklığın yeni yılla birlikte çok daha derinleşeceği ve genişleyeceğini söylemek için kahin olmak gerekmiyor. Suriye, İran ve Irak gibi, coğrafi olarak, tarihi olarak, mesafe olarak en yakın komşularımızla savaşın eşiğine gelmiş durumdayız. Güvenliğimizi NATO’nun patriotlarına emanet etmek zorunda kaldık. Bölgede Barzani’nin insafına sığınırken, ittifak yapabileceğimiz tek ülkenin İsrail olması, nasıl bir oyunun oynandığını, bu milletin “van minut” tiyatroları ile nasıl kandırıldığını ibret verecek biçimde ortaya koymuştur. Yeni yılda başımıza çok daha büyük belaların açılması ve bir anda kendimizi ateşin ortasında bulmamız, ne yazık ki asla sürpriz olmayacaktır.
BİR TORBA KÖMÜRE MAHKUM ETTİLER
Vatandaşın günlük hayatı da, ülkenin diğer meselelerinden farklı değildir. Asgari ücrete yapılan zam oranları insanlarla dalga geçmenin, alay etmenin yeni ve vahim bir örneğidir. Alın teriyle çalışanlara insanca yaşayabilecekleri bir ücret vermek yerine, onları bir torba kömüre muhtaç edip göbeklerinden bağlamak gibi, imanın, vicdanın, ahlakın kabul etmeyeceği bir yöntemi tek ve değişmez siyaset olarak belirlemişlerdir. Varlıkları ve devamları bu yöntemin, bu siyasetin tutmasına ve işlemesine bağlıdır. Diğer taraftan ülke gırtlağına kadar borca saplanmış, Cumhuriyetin 90 yıllık birikimleri haraç-mezat elden çıkarılmıştır. Başka hiçbir göstergeye gerek kalmadan ihracat ve ithalat rakamları arasındaki uçurum Türk ekonomisinin nasıl büyük ve derin bir bataklığa saplandığını görmeye fazlasıyla yeterlidir. 138 milyar dolar ihracat yapmakla övünenlerin 258 milyar dolar ithalatı görmezden gelmesi belki bugünü kurtarmaya yeter, ama Türkiye’ye bekleyen büyük felaketi örtmez. Yerden bitmeyeceğine, gökten yağmayacağına göre aradaki 120 milyar dolar açığın nasıl ve nereden kapatılacağının makul izahını yapabilen henüz çıkmamıştır. Çok daha fazla borç, çok daha fazla cari açık ve buna dayalı olarak, çok daha fazla satış, çok daha fazla işsizlik, çok daha fazla zam, çok daha fazla vergi iki kere ikinin dört ettiği kadar kesindir.
SATIR BAŞLARI
Dinlemeler, böcekler, Üniversitelerdeki kaynama, hukuksuzluklar, bir türlü sonuçlanmayan mahkemeler, tarihe geçmiş hainleri aklama ve özür dileme rezillikleri, ülke ve millet hizmetinde bulunmuş insanları sindirme ve yok etme gayretleri 2013’ün gündemini oluşturacak diğer gelişmelerin satır başlarını oluşturuyor. Sevinen, bayram eden, daha fazlasını isteyen yine ülke ve millet düşmanları olacaktır.
DEĞİŞMEZ HEDEF
Bu karanlık gidişin önündeki tek engel ülkücü ve Türk milliyetçileri ile onların siyasi yapılanması olan Milliyetçi Hareket Partisi’dir. Ortadoğu Gazetesi 40 yıldır olduğu gibi Türk milliyetçilerinin sesi olmayı aynı kararlılıkla sürdürecektir. Bu kutsal davanın daha da yüceltilmesi ve yükseltilmesi tek ve değişmez hedefimizdir. İçinde bulunduğumuz şartların zorluğunu aşabilmemiz ve daha iyi bir gazete sunabilmemiz için yeni yılla birlikte bir fiyat ayarlaması yapmak zorunda kaldık. Değerli okuyucularımızın anlayışına sığınıyor, yeni yılın bütün Türk ve Müslüman âlemine huzur, refah ve mutluluk getirmesini diliyorum.
ORHAN KARATAŞ/ ORTADOĞU