Dolar 34,2398
Euro 37,6309
Altın 2.920,13
BİST 9.109,34
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 30°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
30°C
Parçalı Bulutlu
Cts 26°C
Paz 24°C
Pts 26°C
Sal 25°C

Tarlasına 12 bin yıllık buğday eken çiftçi ortaya çıkan manzara karşısında şaşkına döndü

Tarlasına 12 bin yıllık buğday eken çiftçi ortaya çıkan manzara karşısında şaşkına döndü
15/07/2022 02:09
A+
A-

Adana’nın Kozan ilçesinde çiftçilik yapan Meliha Cömert, ektiği siyez buğdayından müthiş bir verim aldığını söyledi.

Adana’da kadın girişimci Meliha Cömert, ata geleneği orakla siyez buğday hasadını gerçekleştirdi.

Kozan’a bağlı Akdam Mahallesi Çatalkaya mevkiinde kadın üretici Meliha Cömert ata toraklarının boş kalmaması için ektiği siyez buğdayının bu yıl ikinci kez hasadını gerçekleştirdi.

10 bin yıl öncesine dayanan ve ‘Hitit Buğdayı’ olarak da anılan siyez buğdayını 5 dönüm araziye eken ve ikinci kez hasat ettiklerini aktaran kadın girişimci Cömert, “Bu siyez buğdayı binlerce yıllık bir ata tohumu. Uzmanların araştırmalarına göre 12 bin yıllık geçmişi olan buğdayın atası ve genetiği bozulmadan günümüze taşınan bir buğday çeşidi” diye konuştu.

“Kuraklığa karşı ata tohumu buğday”
Kuraklığa karşı buğdayın daha verimli ve dayanıklı olduğunu kaydeden Cömert, “Araştırmalar sonucunda bizim bu bölgede diğer buğday türlerinin çok fazla artık kuraklığa bağlı olarak yetişmediğini fark ettik ve araştırmalarımız sonucunda da böyle bir buğday olduğunu buldum. Kastamonu’dan getirttik. Normalde de Kastamonu’nun siyezi, Kastamonu buğdayı olarak biliniyor. Şu an bizim ektiğimiz bölge beş dönüm arazide ve ortalama iki üç ton kadar belki daha fazla alabiliriz. Çünkü her yıl verim değişiyor. Umduğunuzdan çok iyi gelişti ve verim yüksek. Bu buğdayı Çukurova Bölgesine getirmekten çok mutluyum. Bu bölgede de böyle bir buğday türünün yetiştirilmesine sebep olmaktan, tanıtmaktan da gayet mutluyum. Hem daha doğal hem de daha organik olması açısından. Çünkü biliyorsunuz egzoz gazı çok zararlı. Biz hem imkanlarımız bu şekilde hem de daha geleneksel olması adına oraklı hasat yapıyoruz. Daha sonra da patos dediğimiz bir makineyle buğdayların tanelerini ayıracağız” dedi.

Kaynak: Türkgün