Dolar 34,2544
Euro 37,6250
Altın 2.880,15
BİST 9.044,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 24°C
Az Bulutlu
İstanbul
24°C
Az Bulutlu
Çar 25°C
Per 26°C
Cum 22°C
Cts 20°C

‘PARA OĞLUMU GERİ GETİRMEZ’ DEYİP REDDETTİ!

‘PARA OĞLUMU GERİ GETİRMEZ’ DEYİP REDDETTİ!
24/05/2015 23:12
A+
A-

Nazmiye ile Ali Gözbaşı çifti, henüz bir yaşındayken evlat edindikleri İsa Gözbaşı’nın Ermenek’te faciada ölmesinin ardından verilen evi ve hayvan desteğini almadı, yardım için verilen 105 bin lirayı da bağışladı.

Nazmiye ile Ali Gözbaşı çifti, 44 yıl önce hayatını birleştirdi. Çok istemelerine rağmen çocukları olmayan çift, Nazmiye Gözbaşı’nın yeğeni İsa’yı bir yaşındayken evlat edindi.

Evlatlarını adeta üzerine titreyerek büyüten çift, İsa’nın 23 yaşındayken su baskını sonucu madende mahsur kalmasıyla zor günler geçirdi. Oğullarının cenazesine ulaşılmasıyla büyük üzüntü yaşayan Gözbaşı çifti, çocuklarının hasretini bir türlü dindiremiyor.

Emekli maaşı ve küçük çaplı çiftçilikle geçimlerini sağlayan çift, yaşamını yitiren madenciler için sağlanan evi istemedi, büyükbaş hayvan desteğini almadı, kendilerine yardım olarak verilen 105 bin lirayı da Ermenek Kaymakamlığı’nın yaptıracağı Kur’an kursu için bağışladı.

TOPRAĞI ELLERİYLE KAZIRKEN GÖRÜNTÜLENMİŞTİ

Maden kazasının ardından arama kurtarma çalışmaları sırasında “su çabuk boşaltılsın” diye toprağı elleriyle kazarken çekilen görüntüsüyle hatırlanan Nazmiye Gözbaşı, “Tutan elim, yürüyen ayağım, gören gözüm, her şeyimdi” dediği oğlunu madenden sağ çıkartmaya gücünün yetmediğini söyledi.

Oğlunu, odasında tek başına uyurken “sobadan zehirlenir mi?” düşüncesiyle sürekli kontrol ettiğini, üstü açıldığında örttüğünü anlatan Gözbaşı, “Evladım bir saat geç gelse, ‘acaba başına bir şey mi geldi?’ diye endişelenirdim. Şimdi ise mezarına geldiğimde rahatlıyorum. Çiçekleri suluyor, oğlumla konuşuyorum. Parayla oğlum geri gelmez. Veren de Allah alan da…” diye konuştu.

“YİYECEK EKMEĞİM VAR ŞÜKÜR”

Gözbaşı, oğlunu maddi imkansızlıklarla büyüttüğünü, o hayattayken çok istediği otomobili bile alamadığını belirterek, şunları söyledi:

“İsa’yı sırtıma alıp, bağ, bahçeye giderdim. Eşimin emekli olabilmesi için bir oğlağı büyütüp, sattım. Onun parasıyla emekli olabildi. Şimdi bize verilen parayı bağışladım. Evim olduğu için ‘ihtiyacım yok’ diye evi de almadım.Helali hoş olsun. Biz almayınca İsa’nın öz ailesine vermişler. Onlar bizden daha fakir, bir emekli maaşları bile yok. Onlar alsın, benim yiyecek ekmeğim var çok şükür. Veren el alan elden üstündür. Oğlumun mekanı cennet olsun yeter.”

“KENDİMİZE ALMAYACAKTIK”

Ali Gözbaşı da oğlundan gelecek maaşı kendilerinin değil, öz anne ve babasının hak ettiğini öğrendiklerini ifade etti. “Zaten o parayı çeksek de kendimiz için harcamayacaktık” diyen Gözbaşı, ihtiyaç sahiplerine ya da anne ve babasına vermeyi düşündüklerini aktardı.

Ermenek Kaymakamlığı yetkilileri de mevzuat gereği olaydan sonra İsa Gözbaşı’nın gerçek anne ve babasına maaş bağlandığını söyledi. Aynı şeyin söz konusu olmadığını aktaran yetkililer, “Sosyal yardımları Gözbaşı’yı büyüten Ali ve Nazmiye Gözbaşı çiftine verilmek istendi. Çift, ‘Yardımları başkaları faydalansın’ diyerek almadı. Bizi de duygulandırdılar” dedi.