MHP’LI YALÇIN’DAN EMEKLILER IÇIN SORU ÖNERGESI

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, emeklilerin ücretsiz sağlık hizmeti alabilmesi için TBMM’ye soru önergesi verdi. Yalçın’ın emekliye ücretsiz sağlık hizmeti sunulması önergesinde, katılım ücreti alınmaması, özel hastanelerden yararlanabilmeleri için kolaylık sağlanması gibi maddeler yer alıyor.

Yalçın’ın açıklaması şu şekilde:

“Türkiye’de geçim sıkıntısı içinde yaşayan on milyonu aşkın emeklinin ücretleri, ekonomik göstergelere göre yoksulluk sınırının altında bulunmaktadır. Emekliler, bugüne kadar maaşlarının iyileştirileceğine dair hükümetçe verilen sözlerin tutulmadığından yakınmaktadır.

Emekliler en çok sağlık hizmetleri konusunda mağdur durumdadır. Emeklilerden katılım payı adı altında ilaç, muayene, tetkik ücreti ve muadil ilaç farkı başta olmak üzere çeşitli kesintiler yapılmakta, dolayısıyla sağlık harcamaları maaşlarını kuşa çevirmektedir.

Özel hastaneler yaygınlaşmakla birlikte ücretler konusunda serbest bırakıldıkları için emeklilerden de yüksek fark ücreti alınmaktadır. Bu yüzden özel hastanelerdeki sağlık hizmetlerinden yararlanmak isteyen emekli hastalar, birçoğu astronomik düzeydeki tedavi giderlerini karşılayamamaktadır. Yatak ücretleri ise cep yakmaktadır. Bir emeklinin özel hastanede yatak ücreti ödemesi imkânsızdır.

Emekliler sağlık alanında piyasanın insafına terk edilmiştir. Özel hastaneler çoğalmakla birlikte, bir rant kapısı hâline getirildiği için emekliler devlet hastanelerinin kıt imkânlarını tercih etmek zorunda kalmaktadır. Böylece, herkesin ödeme gücüne göre hastaneye gidebildiği bir ortamda sağlık hizmeti alımında büyük adaletsizlikler ortaya çıkmaktadır.

Herhangi bir rahatsızlığı dolayısıyla bıçak altına yatması gereken emekli, ameliyat ücretini ödeyemeyeceği için, hastalığıyla yaşamak zorunda kalmaktadır. Bunun anlamı, ölümü beklemek demektir.

Sağlıkta son 11 yılda yaşanan dönüşüm neticesinde “Paran kadar sağlık hizmeti alabilirsin” noktasına getirilen fakir fukaranın, emeklinin hasta olma lüksü yoktur.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen emekli kesimi, gündelik hayatta boğuştukları zorlukların bir nebze azaltılması için en azından sağlık kesintilerinin kaldırılmasını beklemektedir.”

Semih Yalçın, önergesinde Başbakan Erdoğan’a aşağıdaki soruları yöneltmiştir:

“Hükümetinizce emeklilerin sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesine dönük bir çalışma yürütülmekte midir?

Emeklilere ücretsiz sağlık hizmeti verilerek zorlu hayat şartlarının kolaylaştırılmasına bir nebze katkıda bulunulması düşünülmekte midir?

Buna bağlı olarak, emeklilerden kesilen katılım paylarının kaldırılması gündemde midir?

Özel hastanelerden emeklilerin de yararlanabilmesini sağlayacak bir düzenleme planlanmakta mıdır?

Bu çerçevede, özel hastanelerde emeklilerden alınan fark ücretlerinin makul seviyeye çekilmesi veya devlet tarafından karşılanması yönünde bir çalışma yapılmakta mıdır?

Bütün bu hususlar gündeminizde değilse, emeklilerin sağlık harcamalarına katkıda bulunmak üzere maaşlarında ekstra artış sağlanması bir alternatif olarak değerlendirilmekte midir?”

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’ın ikinci soru önergesi ise Araban’da ilçenin sorunlarını masaya yatırmak üzere Kaymakam Serhat Karabektaş’ın başkanlığında gerçekleştirilen bir toplantıda ayrımcılık yapılıp yapılmadığı hakkındadır.

Semih Yalçın, önergesinde:

“Araban Kaymakamının başkanlığında gerçekleşen söz konusu toplantıya sadece iktidar partisine mensup temsilcilerin davet edilmesi ve köy muhtarları üzerinde baskı kurulmak istenmesi, ilçede infiale ve huzursuzluğa yol açmıştır.” ifadesini kullanmıştır.

Yalçın’ın, İçişleri Bakanı Muammer Güler tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını istemiyle verdiği soru önergesinin gerekçesi şöyledir:

“16.09.2013 günü Araban Kaymakamı Serhat KARABEKTAŞ’IN başkanlığında ilçe merkezinde bir toplantı düzenlenmiştir. Toplantıya AKP Gaziantep Milletvekili Sayın Mehmet ERDOĞAN, İl Genel Meclisi Başkanı, Genel Sekreteri, Daire Başkanı, Araban’ın AKP’li iki İl Genel Meclis Üyesi, AKP İlçe Başkanı, köy temsilcileri, AKP’nin belediye başkan adayları ve köy muhtarları katılmıştır.

  Araban ilçesi İl Genel Meclisinde üç üye ile temsil edilirken, MHP’li İl Genel Meclis Üyesi Arif Tatlı toplantıya çağırılmamıştır. Toplantıya diğer siyasi partilerin ilçe başkanları da davet edilmemiştir.

  Bütün ilçeyi ilgilendiren konuların ele alınacağı zannedilen toplantının gündemi, iktidar partisinin seçim propagandasına dönüşmüştür. Toplantıda sorunlarını dile getiren bazı köy muhtarlarına, adı geçen Gaziantep milletvekili tarafından, “Yerel seçimlerde partimize vereceğiniz oylara bakalım, ona göre sorunlarınızı çözeriz” tarzında karşılık verildiği öğrenilmiştir.

Araban Kaymakamının başkanlığında gerçekleşen söz konusu toplantıya sadece iktidar partisine mensup temsilcilerin davet edilmesi ve köy muhtarları üzerinde baskı kurulmak istenmesi, ilçede infiale ve huzursuzluğa yol açmıştır.”

Semih Yalçın’ın, önergesinde İçişleri Bakanı Güler’e yönelttiği sorular da şunlardır:

  “Eğer Araban Kaymakamının başkanlığında gerçekleştirilen bu toplantı resmî bir mahiyet arz ediyorsa, diğer siyasi partilerin ilçe başkanları neden davet edilmemiştir?

  Araban’ın üç İl Genel Meclisi Üyesinden biri olan MHP’li Arif Tatlı toplantıya hangi gerekçelerle çağırılmamıştır?

Toplantıya neden sadece AKP milletvekili katılmıştır?

  Daha önceden de bu tür toplantılar düzenlediği bilinen adı geçen sayın milletvekili ve iktidar partisine mensup diğer milletvekilleri mülkî amirlerin görev alanlarına müdahale mi etmektedir?

Şayet Araban’da yapılan siyasî nitelikte bir toplantıysa, Araban Kaymakamı böyle bir toplantı akdetme yetki ve gücünü hangi yasadan ve kimden almaktadır?

  Yerel seçimler yaklaşırken mülkî amirlere iktidarı kollaması için talimat ve emirler mi verilmiştir?

  Yoksa mülkî amirlerin üzerinde yaklaşan yerel seçimlerin iktidar partisi tarafından kazanılmasına yönelik bir baskı mekanizması mı kurulmuştur?

  Bir kaymakamın, iktidar partisi dışındaki siyasi partilere yönelik ayrımcılığın tarafı olması mümkün müdür?

  Yasaların, demokratik temsil ve katılım ilkelerinin çiğnendiği bu toplantıyla ilgili tarafınıza bilgi ulaşmış mıdır?

Ulaşmışsa gereken soruşturma ve kovuşturma başlatılmış mıdır?”