İHANET MI SADAKAT MI?

Mahalli seçimler için geri sayım artık başlamıştır. Bütün partiler aday belirleme telaşındalar. Her zaman olduğu gibi, MHP yine son derece planlı, son derece şeffaf ve kararlı bir hazırlık yürütüyor. Büyükşehirlerden, en küçük beldeye kadar adaylarını titizlikle seçiyor ve görkemli ve coşkulu toplantılarla ilan ediyor.

Büyük ilgi

MHP’de belediye başkan adayı olmak için görülmemiş bir ilgi ve talep var. Bu birkaç sebebe dayanıyor. Birincisi ve en önemlisi ülkenin içinden geçtiği bu karanlık dönemde, vatan-millet sevgisi olan herkesin bir şeyler yapmak için seferber olmasıdır. Bu mücadelenin doğru ve etkili bir şekilde verilmesinin ancak MHP ile mümkün olabileceğini gördüğü için, öne çıkıyor ve hizmete talip oluyor. İkinci sebep, MHP’li belediyelerin bütün kıt imkanlara ve engellemelere rağmen çok başarılı olmaları, milletle bütünleşmeleri ve kelimenin tam anlamıyla hizmet destanı yazmalarıdır. Bu durum emsal teşkil ediyor.

Aday tanıtım toplantıları

Seçimlere doğru adaylarla girmek çok önemlidir. Mahalli seçimlerde bu daha da belirleyici oluyor. MHP yönetimi çok titiz bir çalışmayla en doğru adayı bulmaya gayret ediyor. Kayseri’de aday tanıtım toplantılarının ikincisi yapıldı. Adaylıkları kesinleşen 200 kadar isim kamuoyuna açıklandı. Hepsi birbirinden değerli, yetkin, vatan millet sedasıyla, hizmet aşkıyla dolu ve aday oldukları yerlerde karşılığı ve ağırlığı olan isimler. Adayı açıklanmayan yerler için çalışmalar sürdürülüyor. Kısa zaman sonra yine görkemli aday tanıtım toplantılarıyla oralar da açıklanacak.

AKP’nin telaşı

30 Mart’da yapılacak mahalli seçimler hayati önemdedir ve Türkiye Cumhuriyeti için bir dönem noktasıdır. AKP-PKK ortaklığının ülkeye reva gördüğü büyük yıkımın millet önündeki en ciddi hesaplaşması yapılacaktır. Dolayısı ile MHP’nin ve MHP adaylarının hizmet için de, ülkenin varlığı ve birliği için de söyleyeceği çok şey var. Millet kendine uzanacak bir el, ümit veren bir ses bekliyor. Artık zamanı gelmiştir. MHP bu milletin tek ve son şansıdır. Bunu böyle olduğu kamuoyu yoklamalarında da çok açık bir şekilde görülüyor. Ne kadar karalasalar, ne kadar değiştirmeye uğraşsalar da, yaklaşan seçimlerin yıldız partisinin MHP olacağını gizleyemiyorlar. Nitekim, AKP bunu fark etmiştir ve bu yüzden de çok telaşlıdır. Başörtüsü istismarı bu yüzden yeniden servise sokulmuş, besleme ve yanaşmalar zihin bulandırmak için yeniden seferber edilmiştir. Mahalli seçimler, bu karanlık dönemin sona ermesi için millete bir fırsat verecektir. Arkasından gelecek Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimleri bu ihanet döneminin sonunu getirecektir. Türk milleti sandıkta bu iktidarın sonunu getirmezse, bu iktidarın eline bir fırsat daha geçmesi durumunda Türk milletinin sonunu getireceği iki kere ikinin dört ettiği kadar kesinleşmiştir.

11 yılın özeti

Kayseri toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli, yine çok yerinde tespitler yapmış, hayati uyarılarda bulunmuş seçimlerin önemini ve Türk milletinden beklentilerini sıralamıştır. ” Hiçbir iktidar ülkemize bu denli zarar vermemiştir. Hiçbir iktidar bugünkü gibi karartma uygulamamış, bugünkü gibi milli ve manevi değerlerimizle oynamamıştır. Hiçbir iktidar Türkiye’nin milli çıkarlarına şu günlerde olduğu kadar duyarsız kalmamış, hatta darbe vurmamıştır. Hiçbir iktidar Türklüğe ve Türk kimliğine yabancılarla boy ölçüşecek kadar hasım olmamış, hakaretamiz davranmamıştır. AKP iktidarı 11 yıldır Türkiye’yi alt üst etmiş, kuruluş ve bağımsızlık ilkelerini sakatlamıştır. Olan şudur ki, Türk milletiyle hesabı olanlar, büyük milletimize kin duyanlar AKP’ye hız, heyecan ve istikamet vermiştir.” Sözleriyle 11 yıllık AKP iktidarının sicilini özetlemiştir.

İhanet yuvaları devrilecek

AKP ile her şey tersine dönmüş, yalan, talan ve ihanet tek ve değişmez siyaset haline gelmiştir. Ancak asla çaresiz değiliz ve sayın Bahçeli’nin şu sözleri ümitlerimizi çok daha arttırmıştır: “Şundan emin olunuz ki;

Türk milleti İslam’ın kılıcı, Efendimiz Resulullah’ın aşığı, Allah imanıyla yönü hidayete ve nura çevrilidir. Bunun için etrafımız manevi zırhla kuşatılmıştır. Belki zalimler dönemsel olarak kazandıklarını ve sözlerinin geçtiğini zannedebilirler. Belki sandıktan çıktıklarından dolayı haklı ve meşru olduklarını da düşünebilirler. Ancak Türk milletine yapılmış ve yapılacak bütün kötülükler; açılım, çözüm, süreç isimleriyle sürdürülen bütün bölücü ve yıkıcı hıyanetler mahşeri vicdanda hezimete uğramaktan kaçamayacaktır. Egemenliğin sahibi aziz ve asil milletimiz, karşısında duran tüm odakları kenara itecek, delalet, gaflet ve ihanet yuvalarını put devirir gibi yere indirecektir.”

Paylaşma mı vurgun mu?

Çok hassas bir dönemden geçiyoruz. Yıkım cephesi her şeyi göze almış durumdadır. Sayın Bahçeli şu sözleri, bütün Türk milleti için bir mihenk oluşturmaktadır: “Bir yanda, milletimizi ve varlıklarımızı sömürmeye hazırlanan küresel odaklar, diğer yanda hakkaniyet ve adaleti savunan vatan evlatları durmaktadır. Bir yanda, siyasi ikbal ve menfaat için siyasete soyunanlar, diğer yanda millete hizmet ve milli değerlere sadakat için Türkiye’ye talip olan Milliyetçi Hareket bulunmaktadır. İhanet mi, sadakat mi; kardeşlik mi, kanlı kavga mı; paylaşım mı, vurgun mu; tok karın, dik baş ve mutlu yarın mı; yoksa bir torba kömür, bir paket makarna mı; İşte 30 Mart 2014 günü bunların oylaması ve sağlaması yapılacaktır.”

ORHAN KARATAŞ/ ORTADOĞU