Dolar 32,2760
Euro 35,0255
Altın 2.474,72
BİST 10.541,50
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Açık
İstanbul
23°C
Açık
Cts 22°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 24°C

Elektirik Prizleri, Türklerin Evlerin mi Buluyor?

Elektirik Prizleri,  Türklerin Evlerin mi Buluyor?
31/03/2013 16:56
A+
A-

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, (Almanya’daki yangınlar)Prizler, yangın çıkarmak için sadece Türklerin bulunduğu evleri mi seçiyor? dedi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanlığı’nın 39. İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katıldı.

Almanya’da çıkan yangında hayatını kaybeden 8 Türk’ün bir süre önce Afyonkarahisar’da toprağa verildiğini hatırlatan Bozdağ, bugün yine Almanya’da, Türklerin yaşadığı bir apartmanda yangın çıktığını, konuyu takip ettiklerini söyledi.

Bu hadiselerin üzerine Alman hükümetinin, eyalet hükümetlerinin gitmek zorunda olduğuna işaret eden Bozdağ, şöyle devam etti:
”Bir insan olarak düşünmeden edemiyorum. Bu yangınlar çıkmak için Türklerin evini nasıl tespit ediyor, anlamakta zorlanıyorum. Acaba sadece Türklerin meskun olduğu evlerdeki prizlerde bir karışıklık oluyor da başka evlerde neden olmuyor? Prizler, yangın çıkarmak için sadece Türklerin bulunduğu evleri mi seçiyor? Böyle bir akli melekesi var mı diye merak ediyorum. Ben böyle bir şeyin olduğunu söylemiyorum, ama Alman yetkililerin bir yangın çıktıktan 5 dakika sonra, ‘Bu işin arkasında nasyonel, ırkçı, yeraltı örgütü veya Neonaziler ile bağlantısının olduğununa ilişkin emareye rastlanmadı’ açıklamasını yapınca, ben bu soruları sormak zorunda hissediyorum. Hangi bilgi ile bunu 5 dakika sonra yapıyorsunuz? Hangi veriye dayanarak böyle bir değerlendirme yapıyorsunuz?”

”Kendinizi gülünç duruma düşürmeyin”

Alman hükümetine ve eyalet hükümetleri yetkililerine çağrıda bulunan Bozdağ, şöyle konuştu:
”Lütfen bu olan biten hadiseleri dikkatle inceleyin, işin esasına inin. İdeolojik bakarak, bu hadiseleri farklı farklı noktalara koyarak, ‘Efendim Neonaziler değildir’ ön kabulü ile hareket edilerek yapılırsa bu incelemeler fevkalade yanlışlara mal olur. Nitekim geçmişte böyle yapıldı, ‘Neonaziler’ dendi, hayatını kaybeden insanlarımızın aileleri muhtemel şüpheliler olarak sorgulandı. Aradan geçen yıllar sonra Neonazi cinayeti olduğu anlaşıldı. Onun için biz diyoruz ki bu tür yangınlar çıktığında ‘Bu bir Neonazi saldırısı, kundaklaması olabilir’ sorusunu sorup, bu çerçevede bir değerlendirin. Başka ihtimaller var mı, o çerçevede de delilleri değerlendirdin. Ama lütfen daha yangın yeni çıkmış, hemen ardından ‘Böyle bir ihtimal yoktur’ diye bir açıklama yaparak kendinizi gülünç duruma düşürmeyin. Gerçekleri ortaya çıkarın, ondan sonra açıklama yapın. Bizim böyle düşünmek için çok haklı nedenlerimiz var.”

”Çözüm niyetiyle adım atmak lazım”

Çözüm sürecine de değinen Bozdağ, Türkiye’nin 30 yılı aşkın bir süredir terörle mücadele ettiğini anımsatarak, şunları söyledi:

”Bizden önce Doğru Yol Partisi, Anavatan Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Demokratik Sol Parti, Refah Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi iktidar oldu. Şu anda parlamentoda olan BDP hariç diğer partilerin hepsi iktidar oldu, neden terör bitmedi. Sayın Bahçeli kendi devrinde terörü bitirmek istedi de Afyonkarahisarlılar elinden ayağından mı tuttu? ‘Ne yapıyorsun mu?’ dedi. Bizden önce 10 sene sol zihniyet iktidardaydı. Adı başka da olsa CHP iktidardaydı. 10 sene de Türkiye’de terörü bitirmek istediniz de Afyonkarahisarlılar, Yozgatlılar ellerine ayaklarına mı yapıştı? Neden bitmedi, niye bitiremedi? Güvenlik boyutuyla bu meselenin bitmeyeceği çok açık. Dünyanın başka yerlerinde de sadece güvenlikçi politikalarla bunu sona erdirmiş ülke yok. Bütün enstrümanları, terörü sonlandırmak için hep beraber kullanmamız lazım. Adımlar atmak lazım, çözüm niyeti ile adım atmak lazım.”

Hükümetin 2009 yılında Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi’ni başlattığında, çözüm niyetiyle adımlar atacaklarını, çözüme dair projeler hayata geçireceklerini millete söylediklerini hatırlatan Bozdağ, ”Kan dursun, gözyaşı dinsin, analar ağlamasın, yeni şehitlerimiz olmasın, terör bitsin, silahlar bırakılsın’ diyoruz. Bu lafların hangisi vatana ihanettir, bu lafların hangisi Türkiye’yi bölmek anlamına geliyor? Biz diyoruz ki; ‘birliğimiz, kardeşliğimiz, aramızdaki sevgi ve saygı daha muhkem hale gelsin’. Bunun neresinde bir kötülük var?” dedi.

”Silahların susması, kötü mü oldu?”

Bozdağ, terörün sadece AK Parti’nin değil, her yerin ortak sorunu olduğuna işaret ederek, terörü çözmek için başlattıkları yeni sürece ”çözüm süreci” denildiğini anlattı.
Türkiye’nin, terörün tarihe havale edileceği bir dönemece girdiğini vurgulayan Bozdağ, şöyle devam etti:

(Terör unsurları, Türkiye sınırlarının dışına silahlarını bırakarak çıkacak) diyoruz. Neresi yanlış bunun? Türkiye’ye ne zararı var? Silahları bırakıp, insanlar fikirlerini söylese kıyamet mi kopar? Fikri güçlü olan, başkasının fikrinden korkmaz. Eğer fikriniz varsa biz de onun karşısında fikrimizi söylüyoruz. Kaçırılan kamu personeli serbest bırakıldı. Kötü mü oldu? Silahların susması, kötü mü oldu? Terör örgütü militanlarının Türkiye topraklarının dışına çıkması kötü mü oldu? Bunların hepsi bizim milletimizin lehine olan şeyler. Terör sorununu çözmüş bir Türkiye, her alanda büyük sıçramalar yapacaktır. Bundan rahatsız olanları biliyoruz. Terörden beslenenler, bunlardan rahatsızlar. Kimileri siyaseten, kimileri uyuşturucu, bilmem silah ticareti, bilmem insan kaçakçılığı, gayri hukuki ekonomik çıkarları nedeniyle, kimileri ‘AK Parti zayıflasın da kim zayıflatırsa zayıflatsın’ düşüncesiyle buna karşı çıkabilirler

AA