Dolar 34,0761
Euro 38,0728
Altın 2.834,23
BİST 9.975,61
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 25°C
Yağmurlu
İstanbul
25°C
Yağmurlu
Cum 22°C
Cts 25°C
Paz 25°C
Pts 26°C

BAHÇELİ: Adalet Adaletsizlik Getirmesin

BAHÇELİ: Adalet Adaletsizlik Getirmesin
14/12/2012 21:56 | Son Güncellenme: 13/05/2019 10:10
A+
A-

Bahçeli, her yıl düzenledikleri gibi basın kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle kahvaltılı basın toplantısında bir araya geldi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ”Ergenekon Davası”yla ilgili olarak ”Adalet arayışı söz konusu olan bir mahkemede adaletsizliğe hükmeden bir yanlışlık olmaması dileğimizdir” dedi.

TURGUT ÖZAL’IN ÖLÜMÜ

8. Cumhurbaşkanı Özal’ın zehirlendiği iddiaları üzerine Adli Tıp Kurumu’nun hazırladığı raporda ‘zehir var, zehirlenme yok’ tespitine yer verildiğinin hatırlatılması üzerine Bahçeli, “Çok önceleri ifade ettiğimiz gibi, merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın kabrinin açılması kararını benimsemediğimizi, Sayın Cumhurbaşkanın ruhunu inciteceğini ifade etmiştik. Başta ailesi olmak üzere daha sonra kamuoyu böyle bir beklentinin içerisine girdi ve en sonunda DDK’nın tavsiyesi üzerine mezarın açılması kararı verildi. Mezar açıldıktan sonra adli tıp çok uzman bir kurum olmakla birlikte yapmış olduğu çalışmalarda her kesimin kafasını karma karışık edebilecek bir sonuç açıkladı. Zehir var ama zehirlenmedi. Başka türlü araştırdık onlarda yok. O zaman nasıl hakkın rahmetine kavuşmuştur. Bu konu üzerinde tekrar başa dönülerek Türkiye’nin 19 yıl gerisinden bu yana bir konunun tartışılması yüzüncü yıla girerken Türkiye’yi çok da meşgul edebilecek bir konu haline getirildi. Doğru bir taraf var mıdır? Adli tıptaki uzmanlar ‘ortak bir karar aldık’ diye ifade ediyorlar. Buradaki ortak karar raporun ne şekilde olduğundan ziyade Ankara Başsavcılığına gönderilmesi kararıdır. Savcı bey ne yapacak herkes onu merak ediyor. Bu tartışma ne kadar sürecek, herkes onu merak ediyor. Fakat herkesin kafasını karışık hale getirmiştir. En kısa zamanda Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, ilgili kurumlarıyla birlikte ya işe baştan başlayarak araştırmalarını yenilemeli, ya da Adli Tıp’ın ortaya koymuş olduğu raporun hangi kurumlar aracılığıyla değerlendirmesinin yapılarak geçerli olduğu konusu kamuoyuna açıklanmalıdır” diye konuştu.

”MHP’DE ÖLDÜRÜCÜ REKABET HİÇBİR ZAMAN MÜMKÜN DEĞİLDİR”

Bahçeli, MHP’deki kaset skandalından sonra partiden ayrılan Deniz Bölükbaşı’nın bir televizyon programında kaset skandalında partinin de bir ayağının olduğunu iddia ettiğinin hatırlatılması üzerine, “Bunu hangi gerekçeye dayalı olarak açıklamıştır bilemiyorum. Ancak MHP’nin içerisinde, MHP’nin varlığına kasteden ve kamuoyunda itibarsızlaştırmaya, etkisizleştirmeye yönelik bir projenin, bir ayağının olacağını düşünmek dahi istemiyorum. MHP’de siyasi rekabet her zaman olabilir. Fakat öldürücü rekabet hiçbir zaman mümkün değildir” şeklinde cevap verdi.-

”SAYIN İKTİDAR KAÇMAK İÇİN BAHANE ARAMASIN”

”İktidar partisi sözcüleri artık yeni Anayasa yapımı sürecinden bir umutlarının kalmadığını söylüyorlar. Anayasa Komisyonu’nun çalışmalarından yeni bir Anayasa çıkıp çıkmayacağına inanıyor musunuz-” sorusu üzerine Bahçeli, ”Sayın iktidar kaçmak için bahane aramasın” ifadesini kullandı.YENİ ANAYASA ADIMLARIYeni anayasa çalışma adımlarının hayırlı adımlar olduğunu ifade eden Bahçeli, “TBMM’de temsil edilen siyasi kurumlar, Meclis Başkanlığı’nın başkanlığında bir hazırlık komisyonu, uzlaşma komisyonu kurmuşlar. Bugüne kadar da siyasi partilerin üstün gayretleriyle önemli gelişmelerde sağlanmıştır. Buna süre tanıyarak, bu süreyi geçerse bu iş olmaz demek, hele hele bu iktidar partisinden geliyorsa kamuoyunu, Türk milletini baştan sona aldatmak demek olmuştur. Bunu böyle söyleyeceğine süre koyup, bu süre içerisinde olmayacak diyeceğine, kalkıp masadan ben kalktım, masadan kalkınca da bu heyet dağılır diyerek millete gerçeği söylemesinde yarar vardır. Bizi MHP olarak, orada temsil eden arkadaşlarımız hazırlıklarını uzman kişilerle beraber sürdürmekte, gündeme taşınan her madde üzerine MHP’nin görüşlerini ifade etmektedir ve sonuna kadar gitme kararlığını da göstermektedirler. Bu hayırlı bir başlangıçtır. Türkiye’de uzun yıllar anayasa ve anayasa değişikliği tartışmasıyla toplum meşgul ediliyor. Toplumun yönetimindeki her türlü aksaklıklar anayasaya yükleniliyor. Bundan kurtulmanın yolu toplumun bütün ihtiyaçlarına cevap veren 21. Yüzyılın temel dinamiklerine göz önüne alan ve zengin bir uzlaşma zemini içerisinde bunu sonuçlandırmak olmalıdır. Süreyle iki ayağı bir pabuca koymaya gerek yoktur. Sayın Başbakan 10 yıllık ustalık dönemine geldiği bir süreçte daha sabırlı olması gerekeceği kanaatindeyim” dedi.

”MİLLİYETÇİ OLSUN DA NASIL OLURSA OLSUN”

”Siz kendi tabanınıza baktığınızda, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın milliyetçi söylemine oy vereceğini düşünüyor musunuz-” sorusuna ise Bahçeli, şöyle yanıt verdi:”43 yıllık bir siyasi hareketin görüşlerinin temelini oluşturan Türk milliyetçiliği fikrini, belli zaman aralıklarında, belli amaçlarla kullanmak isteyenlere aldanacağına, kapılacağına ihtimal veremiyoruz. Sayın Başbakan milliyetçiliği derinlemesine inceleyerek bir tasnif içerisinde bulunmuyor. Hangi zeminde aklına ne gelirse milliyetçiliği öyle bir kategoriye ayırıyor. En sonunda da ‘lafla değil, fiili milliyetçiyiz’ diyor. ‘Milliyetçi olsun da nasıl olursa olsun’ diyorum ben.

”DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASI KONUSU

Bir gazetecinin, BDP’li milletvekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması için MHP’nin duruşunu sorması üzerine Bahçeli, bu konuda başından bu yana MHP’nin çok net ifadeler kullandığının altını çizdi.Bahçeli, ”Dokunulmazlık Türkiye’yi felakete götürebilecek, bölünmenin eşiğine sürükleyebilecek yanlışlıkların bir aracı olarak kullanılmamalıdır. Kürsü masuniyeti kalmak kaydıyla gerekli çalışmalar yargı aracılığıyla yapılıp Meclis’e geldiğinde dokunulmazlık kaldırılmalıdır. Dokunulmazlık zırhı içerisinde, arkasında Türkiye’yi bir ihanet çemberine almak doğru değildir kanaatindeyiz” dedi.

CHP, DOKUNULMAZLIK KONUSUNDA İŞİ YOKUŞA ÇEKİYOR

Bir soru üzerine ‘Dokunulmazlık konusunda CHP işi yokuşa sürüyor” diyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:”CHP, eğer dokunulmazlıkların kaldırılmasına öncelik veriyorsa Türkiye’yi tehdit eden ve bölücü terörü cesaretlendiren davranışları, milletvekili olma sıfatıyla yanlış yapan insanlara öncelik versin.Bununla beraber diğer yolsuzluklar da gündeme gelirse MHP onun da üzerinde durabilir ama işi saptırıp 800 dosyanın bulunduğu yerde, TBMM’deki milletvekillerinin aracılığıyla dokunulmazlığı kaldırmak için gelebilecek olan bir önergeyi, veya bir görüşmeyi, bunu çok yayarsanız asıl amacını saptırmış olursunuz. CHP acaba bölücü terörü de cesaretlendiren dokunulmazlıkların kaldırılması için neden yardımcı olmuyor sorusunu sormak lazım.

”BAŞKANLIK SİSTEMİNDE, BAŞBAKAN KENDİSİNİ ANLATAMIYOR

Başkanlık sistemi tartışmalarına da değinen Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti: “Başbakan burada ne yapmak istediğini kendisi de tam anlamıyor ve anlatamıyor gibi geliyor. Biraz Sayın Başbakanın hem TBMM’ye, hem Meclis’te temsil edilen siyasi kurumlara hem de aydınlarımıza, basın mensuplarına saygılı olmasında yarar vardır. Türkiye’de bir Anayasa değişikliği tartışması uzun yıllardır yapılıyor. Kendileri kurdukları değerli bilim adamları aracılığıyla Anayasa değişikli hazırlıklarını uzun süre yapmışlardır ve bu bir türlü TBMM’ye getirememişlerdir. Ama MHP’nin de yaptığı bir uzlaşma komisyonu görüşü genel kabul görerek, şanda Meclis’te bizlerden de değerli arkadaşlarımızın katkılarıyla sürdürülmekte olan Anayasa Değişikliği Komisyonu faaliyetlerini sürdürürken, eğer kendilerinin her hangi bir düşüncesi ve ellerinde nasıl bir metin varsa bu komisyonda tartışılmalı, komisyonda kabul görüyorsa metin haline dönüştürülerek Genel Kurul’a gelmelidir. Bazı konularda Anayasa Komisyonu rolantiye alınıyor, ama öbür taraftan kamuoyunda şunlar şunlar isteniyor diye bazı yasa ve Anaya değişiklikleri öngörülüyor. Türkiye’yi gündem değişikliği getiren davranışlarla karşı karşıya geliyoruz. Başkanlık sisteminin AK Parti’nin üç değerli temsilcisi komisyona getirmeli, komisyonda arkadaşlarımız ve diğer partilerin temsilcileri kendileri aralarında tartıştıktan sonra bunu kabul veya reddi kamuoyuna getirilmelidir, Meclis’e getirilmelidir. Ama sayın Başbakan bunu yapmıyor zaman zaman komisyonu oluşturan görüşmeleri kamuoyuna aktarmak suretiyle kamuoyunda tartışılıyor ve kullanılmaz hale gelmişse de vazgeçiyor. Böyle bir uygulaması var. Bu sebepten dolayı MHP bunu çok yönlü değerlendirmiştir. Arkadaşlarımızın Anayasa çalışmalarında köklü bir değişiklik öngörüldüğü için hükümet sistemleri üzerinde de görüşlerini belirleyerek bu komisyona katılmaktadırlar. Bu komisyonda, geçmişten bugüne uygulanan, fakat aksayan yönleri bilinen parlamenter sistemin devamında yarar görüyoruz”

”MHP, BU OYUNLARIN ARACI HALİNE GETİRİLEMEZ”

”AK Parti’nin, bütün bir Anayasa değişikliğinden ziyade referanduma götürülebilecek küçük bir Anayasa değişikliği paketiyle de Başkanlık sistemini belli bir şekilde getirebileceği ya da deneyebileceği konuşuluyor. Böyle bir şey olursa tavrınız ne olur-” sorusunu ise Bahçeli, ”MHP, bu oyunların aracı haline getirilemez. Ya komisyon doğru dürüst çalışır veya bunun haricindeki bir değişiklik oyununa MHP katkı sağlamaz” diye yanıtladı.

ALPARSLAN TÜRKEŞ’İN FİKİRLERİNİN ANLATILMASINDAN MENUNİYET DUYARIZ

Devlet Bahçeli, ”Hükümet yetkililerinden başkanlık sistemini Alparslan Türkeş’in de istediği yönünde açıklamalar var, bunu broşür haline getirip vatandaşlara dağıtacakları söyleniyor siz ne diyeceksiniz” şeklindeki soruyu yanıtlarken, ”Çok memnun oluruz. Rahmetli Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in görüşlerini kamuoyuna bir kez daha anlatımında Adalet ve Kalkınma Partisi katkı sağlıyor demektir. Sayın Başbakana ve beraberindeki heyete teşekkür ederim” görüşünü dile getirdi.

TÜRKİYE’NİN BÖLÜNMESİ TEHDİDİ

Bahçeli, bir başka soru üzerine Türkiye’deki öncelikli gündem maddelerinin etnik temelli bölücülük olduğunu bildirdi ve bu konuda geri adım atamayacaklarını, taviz veremeyeceklerini, herhangi bir şekilde cayamayacaklarını kaydetti.

ABD’de yayımlanan ve Türkiye’nin 2030’lu yıllarda bölüneceğine yönelik raporun hatırlatılması üzerine, Bahçeli, ”Türkiye’nin bölünme tehdidi için Amerikan raporlarına da ihtiyaç yok kanaatindeyim. Türkiye’de her şey çok açık, adımlar nasıl atılıyor, sonuçlar nasıl elde ediliyor bunu gördüğümüze göre Türkiye’nin bir bölünme tehdidi altında olduğunu uzun yıllardan beri söylüyoruz” dedi.

SURİYE VE IRAK KONULARI

MHP Lideri, Ortadoğu’daki gelişmelerle ilgili olarak, partisinin ihtiyatlı davranılması, özellikle Suriye’nin iç işlerine müdahaleyi tek başına üstlenmesinin doğru olmayacağını ve konuyu BM nezdinde, uluslararası platformda çözebilecek diplomatik faaliyetlere öncelik vermesini istediğini belirtti.”

Fakat siyasal iktidar Ortadoğu’da üstün bir başarı elde edeceği umuduyla herkesten önce acil bir davranış içerisine girmiştir ve geçen süreç içerisinde gelişmeler ortadadır” görüşünü ifade eden Bahçeli, Eisenhower uçak gemisinin Suriye’ye yakın bir yerde mevzilenmiş olmasının ve İngiltere’nin Güney Kıbrıs’taki üssüne yığınak yapmasının muhtemel bir müdahalenin işareti olabileceği uyarısında bulundu.Suriye sınırına Patriot’ların yerleştirilmesini nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Bahçeli, ”Türkiye’nin güvenliği ve savunması açısından gerekiyorsa konulmalıdır” dedi.

MHP’NİN KERKÜK’TEKİ HASSASİYETİ DEVAM ETMEKTEDİR

Bahçeli Irak’ta Maliki ile Barzani arasındaki gerilimin hatırlatılması üzerine, partisinin Kerkük’e yönelik hassasiyetinin devam ettiğini bildirdi. Orada yaşayan Türkmenlerin durumuna dikkati çeken Bahçeli, tartışmaların önümüzdeki yıl belirlenecek Kerkük özel statüsünde Barzani’nin mi yoksa merkezi Irak yönetiminin mi egemen olacağı temelindeki yaklaşımlardan kaynakladığını ifade etti.Orada Türkmen varlığının yok sayıldığının altını çizen Bahçeli, Kerkük’teki tapu dairelerinin tahribi, gayrimenkullerin gasp edildiğini, Türkmen esnaf ve işadamlarının göçe zorlandığını ve mal varlıklarına el konulduğunu anımsattı.Barzani’den bir gün hesap sorulacağını anlatan Bahçeli, ”Şimdi büyük bir komutan edasıyla yanına beş tane peşmerge almış Kerkük’e gidip dünyaya meydan okuyor. Gün ola harman ola” dedi.

CHP GENEL BAŞKANINA GÖNDERME

Bahçeli, bayramda Kerkük’e gidemediğinin ve Maliki’nin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu davet ettiğin hatırlatılarak ve MHP’ye böyle bir davet gelirse görüşlerinin ne olacağı yönünde soru sorulması üzerine de Bahçeli, “MHP’ye böyle bir gelme ihtimali hiç yok. Sıfır ihtimalle değerlendirme yapmaya da gerek yok. Ancak, Türkiye bir dış politika uygulaması içerisindedir. Bu uygulamaya sanki yurt içi meseleleri, yurt içi iktidar ve muhalefet ilişkilerini bir başka ülke tarafından istismarına vesile olabilecek bir davete alet olmamak lazım diye düşünüyorum” dedi.

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ

Cumhurbaşkanlığı ile ilgili soru üzerine de Bahçeli, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerine daha vakit var. MHP uzun bir süre içerisinde mahalli idarelerde seçimlerini yaptıktan sonra sıra Cumhurbaşkanlığı’na gelecektir. 30 Mart 2014 yerel seçimlerin yapılması için son gün. Mart’ta yerel seçimlerin olması halinde 28 Ağustos 2014’de Köşk seçimi olacak. Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yapılabilmesi için iki ay önceden hazırlıkların yapılması gerekiyor. Mart ile 28 Haziran arasındaki 3 ayda yerel seçimlerin sonuçları, diğer gelişmeler, adaylıklarla ilgili öne çıkışlar kamuoyunda değerlendirilecektir. MHP’nin şuan için aday üzerinde her hangi bir düşüncesi bu aşamada görünmemektedir ve yoktur” dedi.

BAŞBAKAN ‘MUHTEŞEM YÜZYIL’IN REYTİNGİNİ ARTTIRDI

Gazetecilerin ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisinin tartışmalara neden olduğunu ve MHP’nin geçen sene bu dizilere reklam verdiği ve bunlardan birinin de Muhteşem Yüzyıl olduğunun hatırlatılması üzerine ise Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:“Sayın Başbakan kendisinin bir gizli gündemi var. Bunları belli bir takdimle uygulamaya çalışıyor. İşaretlerini mutlaka yurt dışı seyahatleri sırasında ve gittiği ülkede veya beraber götürdüğü basın mensuplarıyla uçakta açıklıyor. Ama, bu gizli gündemin uygulama aşamasına gelir, bir başka gündem oluşturuyor. Bu sanal gündem de bazen dize, bazen başka bir şey oluyor. Sayın Başbakan Muhteşem diziye seyredecek kadar vakti varsa, bu kadar yoğun işleri kim yapıyor diye sorarım. Eğer buna vakti yoksa gündemi bu şekliyle ele alıp bir tarihi olayların saptıran başka türlü anlaşmalara sebebiyet verecek davranışlara da zannederim kendisinin ağırlıklı RTÜK aracılığıyla müdahale etmesi gerekir. Yoksa, her gün televizyonlarda seyretmeyeni de seyreder hale getirerek çaba içerisinde oluyor. Ben arkadaşlarımızdan bazılarına şunu söyledim, ‘Başbakanın bu konuyu gündeme getirmeden evvel Muhteşem Süleyman dizisinin reytingi neydi, Başbakanın bu müdahalesinden sonra reytingler şimdi nereye tırmandı. Bunu merak ediyoruz, inceleyin bakalım.”Bahçeli bir gazetecinin ”Bazı dizileri takip ettiğinizi söylemiştiniz ”Çocuklar Duymasın” falan diye…” demesi üzerine ”Çok afedersiniz bizim dizi konuşmasını mı çocuklar duymasın dediniz-” şeklinde espiri yaptı.

”UZMANLAR BÜTÇENİN EKONOMİSİNİN İYİ YÖNETİLMEDİĞİNİ SÖYLÜYORLAR”

Bahçeli, bütçe ile ilgili bir soruyu, ”Uzmanlar bütçenin ekonomisinin iyi yönetilmediğini söylüyorlar” şeklinde yanıtladı.

Cari açık, büyüme hızının düşmesi, işsizliğin yaygınlaşması ve dış borçlardaki artış gibi konuların da ekonomi için sıkıntı yarattığına işaret eden Bahçeli, seçim ekonomisinden kaçınarak ülkenin büyük bir krizden kurtarılması gerektiğini söyledi.Seçimler ekonomiyi etkiler. Ekonominin en önemli verileri Pazartesi günü TBMM’de bütçe görüşmeleri sırasında da değerlendirildi. Cari açık dikkat çekiyor, işsizlik yaygınlaşıyor Başbakan kabul etmese de dış borçlarda artış var. Bunlar ekonominin göstergeleri olarak iyiye işaret etmiyor. Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Kesimi, İspanya ve Portekiz’e yardımcı olamayacak konuma geldi.

ERGENEKON DAVASI

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Ergenekon davasıyla ilgili bir soru üzerine, “İsmini her zaman yadırgadığımız bir dava süreci bugün sayın savcıların mütalaasıyla son aşamaya yaklaşmıştır. Bildiğimiz kadarıyla sayın savcılar saat 10.00’dan itibaren mütalaalarını sunacaktır. Bu mütalaa sonrası kalan kısım mahkeme süreci içerisinde değerlendirecek ve ondan sonrada kamuoyu ile karar paylaşılmış olacak. Yalnız bu ve buna benzer mahkemeler çok uzun süreli olmuştur. Bahse konu olan mahkeme 4 yıl 1 ay 23 gün sürmüştür ve süreç içerisinde yeni yeni deliller bulunduğu iddiasıyla mahkemenin kapsamı çok genişletilmiştir. Her kapsamın genişletilmesi sonucu ayrıca kamuoyunun bilgilerine ne şekilde sunulduğu belli olmayan bir tarzda sürekli Türkiye’nin gündemi meşgul edilmiş, tartışmalar değerlendirilmiştir. Şimdi bu mahkemenin adil yapılıp, yapılmadığı konusu, bu mahkemedeki delillerin ne kadar gerçekçi olduğu kamuoyunun cevap aradığı konulardır ve acaba bugünkü savcıların mütalaasında ne kadar açıklık kazanacaktır. Bugünden kestirmek mümkün gözükmüyor. Ancak, temenimiz mahkeme heyetinin bu uzun süreç içerisinde en adil bir kararı ve kamuoyunu tatmin edici, doyurucu bir kararı vermesini millet olarak beklemekteyiz. Temennimiz de adalet arayışı söz konusu olan bir mahkemede adaletsizliğe hükmeden bir yanlışlık olmamasıdır. İnşallah da öyle olur diye düşünüyoruz” dedi.

ERGENEKON TÜRK DESTANIDIR

Bahçeli, bir başka soru üzerine Ergenekon’un, iddiaların aksine Moğol değil Türk destanı olduğunu bildirdi. Bahçeli, ”Türkiye’de karıştırıcılar mikser üretiminden çok daha fazla arttı. Her şeyi saptırdığımız gibi bunu da saptırmaya gerek yoktur” dedi.

NİMET BAŞ’A TEŞEKKÜR

Devlet Bahçeli, cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin bir soruyu yanıtlarken bu konuyu mahalli idareler seçiminin ardından değerlendireceklerini, partisinin şuan için aday üzerinde herhangi bir düşüncesinin olmadığını bildirdi.Darbeleri araştırma komisyonun çok başarılı bir çalışma yaptığının altını çizen Bahçeli, bugüne kadar sessiz kalmış, konuşmamayı tercih etmiş kişilerin de konuştuğunu ve önemli veriler elde edildiğini bildirdi. Bahçeli, ”Başarılı bir çalışma olmuştur. Sayın Nimet Baş hanımefendiye ve katılan milletvekili arkadaşlarımıza başarılar diliyorum. Bu ve buna benzer araştırmaların mecliste bu seviyede yapılmasında da yarar var diye düşünüyorum.” dedi.

GÜLDAL MUMCU’NUN KİTABINDAKİ İDDİALAR VE FAİLİ MEÇHULLER

Devlet Bahçeli, faili meçhuller ile ilgili bir soru üzerine devlet olmanın vasfı gereği bunların çözülmesi gerektiğini söyledi.”Türkiye’de karanlık nokta kalmasın, kimse kimseyi haksız yere suçlayıp lekelemesin, kimse üzerinde zulüm olmasın, kimse haksız yere adaletin kurbanı haline dönüştürülmesin’ diyen Bahçeli, darbeleri araştırma komisyonunda alınan bilgilerin önemli belgeler olarak kabul edilerek üzerine gidilmesini istedi. Bahçeli, ”2023 yılında daha ileri demokrasiye ve özgürlüklere kavuşmuş, darbeden umut bekleyenlerin artık sıfırlandığı demokrasi içerisinde büyük hamleler yapılabilecek ülke konumuna gelmekte yarar var” dedi.

BÜYÜKŞEHİR YASASI

Bahçeli Büyükşehir Belediyeleri yasasının iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurmaya hazırlandığının anımsatılması ve kendilerinin bu çalışmaya imza desteği düşünüp düşünmeyeceklerinin sorulması üzerine, ”Siyasette istemediğim konuları erken söylememek için bir kuralım var, o da ‘yetkili kurullarımızda bunu değerlendireceğiz’. Müsaade ederseniz yetkili kurullarımızda bunu bir değerlendirelim” dedi.

KLASİK OTOMOBİL TUTKUSU

Bahçeli, klasik otomobil tutkusuyla ilgili bir soruyu şöyle yanıtladı: ”Türkiye’de 2023 ile 1923 çok tartışılır hale geldi. 1923 Cumhuriyetin kuruluşundaki ana fikir olan, milliyetçi hareketin fikridir. Türk milliyetçi hareketi olarak veya Kuvay-ı Milliye olarak. 2023 ise MHP’nin çok öncelerden ileri hedef olarak ortaya koyduğu konudur.Bunlar şimdi birçok çevreler tarafından sahipleniliyor. Bunu bir yerden tescil etmek lazım. Bunları siyaseten TBMM’de 51 milletvekili ile sonuçlandırmak mümkün olmadığına göre bir başka yerden tescil etmek lazım. O tescil nasıl olur- Trafik tescili en uygun olur. 06 DB 1923 ve 06 DB 2023 plakalarını aldım. Tabi plakayı evde saklayacak halimiz yok, ucuz bir otomobil nasıl buluruz dedik, iki tane külüstür Mercedes bulduk. Volvo’lar da duruyor. ”Bahçeli zaman zaman otomobil kullandığını da bildirdi.

MHP, DOĞRUYU NEREDE BULUYORSA ORADA OLUR

“MHP’nin zaman zaman hükümete destek verdiği ve kamuoyunda MHP’nin AK Parti’nin gizli ortağı iddiaları var” sorusu üzerine ise Bahçeli, “Bu eleştiriler haksızdır. Partilerin kimliğine, fikrine ve mücadele sürecine önemli ölçüde bir saygısızlık olarak görülür. MHP, 43 yıllık bir siyasi kurum olarak Türk siyasi hayatında şerefli yeri olan bir partidir. Önce ülkem ve milletim, sonra partim ilkesinden hareket eder. Muhalefet olmak demek her şeye itiraz eden, Türkiye’nin önünü, tıkayan siyasi iktidarı yıpratacağım derken ülkenin birliğini ve beraberliğini sarsan, yanlışlıklar içerisinde olmak demek değildir. MHP doğru bildiği milletimizin hayırlı gördüğü konularda iktidara destek verir, yardımcı olur, eğer bu konularda aşırı bir yanlışlıkları var ise uyarır. Yanlışlıklardan vazgeçerlerse desteğini sürdürür. Bunu demokrasi anlayışı içerisinde insanlarımızın algılamasında yarar vardır. Bazı konuları AK Parti yandaşı olarak göstermek, bazı konularda da ‘Ana muhalefetle’ beraber oluyor veya bunlar ileride ‘Ana muhalefetle koalisyon’ olacak gibi MHP’yi kamuoyunda ellerindeki medya gücüyle başka zemine çekme gayretlerini yakışık bulmuyoruz. Bu demokratik anlayışa da terstir, MHP’nin tavrına terstir. MHP doğruyu nerede buluyorsa orada olur. Doğru ok gibidir hedefe varır, yanlış yay gibidir elde kalır” dedi.

ATALAY, BAŞBAKANI KANDIRMAKTAN VAZGEÇSİN

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın demokratik açılımların devam edeceğini ve önümüzdeki günlerde bu açılımların yeniden açıklanacağını gündeme getirdiği hatırlatılması üzerine de Bahçeli, “Başından beri buna inanmıyoruz. Sayın Başbakan Yardımcısı bundan vazgeçmeli. Sayın Başbakanı da bu konuda aldatmaktan vazgeçmelidir. Bugüne kadar demokratik açılım zırvasından PKK’nın talepleri dışında Türk milletinin ve Türk devletinin varlığı açısından hangi önemli adımlar atılmışsa onu kamuoyu ile paylaşalım. Ama bunlar söz konusu değilse bundan sonraki açılımın yeni boyutu herhalde bağımsız Kürdistan kuruluşuna katkı sağlamak olarak devam edecek demektir” şeklinde cevap verdi.Bahçeli, şöyle devam etti:

”Eğer bugüne kadar demokratik açılım zırvasından, PKK’nın talepleri dışında Türk milletinin geleceği, Türk devletinin varlığı açısından hangi önemli adımlar atılmışsa onu kamuoyuyla paylaşalım.Ama bunlar söz konusu değilse bundan sonraki açılımın yeni boyutu herhalde bağımsız bir Kürdistan kuruluşuna katkı sağlamak olarak devam edecek demektir. Bunu da kabulümüz mümkün değildir.

”BUNDAN BU HÜKÜMET NASIL KENDİSİNİ KURTARACAKTIR

Bahçeli, iktidarın, Türkiye Cumhuriyeti devletinin bütün kurumlarıyla beraber terörü ortadan kaldırması gerekirken, bundan vazgeçerek terör örgütü lideri Öcalan’la görüşmeyi ve onu tekrar müebbet hapisten adada ikamet eden PKK liderliğine taşıma gafletini ortaya koyduğunu önü sürdü.Bahçeli, “’İktidarın son yıllarda yeni gizli gündemi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bütün kurumlarıyla beraber etnik temelli bölücü terörü ortadan kaldırma yolunda ilerlemesi gerekirken, bundan vazgeçerek İmralı canisi ile görüşmeyi ve onu tekrar müebbet hapisten adada ikamet eden PKK liderliğine taşıma gafletini ortaya koymuştur.

Nitekim açık delili 67 gün süren açlık grevi konusunda sayın bakanlar devreye girmiştir, sivil toplum kuruluşu harekete geçmiştir, basınımızda sürekli özellikle televizyonlarda yer alan belli şahsiyetler, ‘Aman bu kişi ölmesin’ diyerek bunu Türkiye Cumhuriyeti hükümetinden tavizler almak suretiyle ortadan kaldırma çabalarında olmuşlardır. Buna tam yaklaşma süreci içerisinde müzakereleri dondurulmuş ve kamuoyuna aktarılan bir konu tekrar gündeme taşınmak suretiyle İmralı’da bulunan kişi tarafından verilen bir talimat üzerine açlık grevi sonlandırılmıştır. Buda Türkiye’de hiçbir kurumla kişinin sonuç alamayacağı ancak ve ancak bunu İmralı canisiyle mümkün olabileceği ifade edilen bir yanlışlık ortaya konmuştur. Buda İmralı canisinin 1978’den bu yana tek defi haline gelen 4 parçalı Kürdistan rüyasına yaklaşıyorum, rüyam gerçekleşiyor hevesi ve cesareti vermiştir. Bundan hükümet kendisine nasıl kurtaracaktır onu da beklemekteyiz” dedi.

İDAM CEZASINI GERİ GETİRELİM

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın idam cezasıyla ilgili yaptığı açıklamalara da değinen Bahçeli, “Sayın Başbakan 326 milletvekiliyle TBMM’dedir. İmzaladıkları protokoller ortadadır. İdamın tekrar gelmesi için bir gayret gösterir ise, Meclis’e böyle bir yasa değişikliği uluslararası hukuk çerçevesinde de gözden geçirilerek getirildiği takdirde MHP geçmişte ifade ettiği gibi hodri meydan diyor. Gelin idam cezasını tekrar getirelim” şeklinde konuştu.Önümüzdeki günlerde yıl dönümü olacağı hatırlatılan Uludere olayına ilişkin görüşleri sorulan Bahçeli, ”Onu bir yıl dönümü olarak algılamak mümkün değildir. O konu da yeni bir istismar konusu haline geliyor. Bunlar terörist midir, kaçakçı mıdır, yoksa masum bir köyün insanları mıdır

Önce buna karar vermek lazım” yanıtını verdi.