Baasçı müttefiki Dersimli!
Baasçı müttefiki Dersimli!
İpliğiniz pazara çıkalı çok olmuştu da, gizli gebeliğinizin aşikâre doğumunu Eset’in basını açıkça yazdı:
“Baasçı Nusayri katil Eset’in müttekifi”ymişsiniz!
Gerçekten siz “Türkiye Cumhuriyeti’nin ciddî bir beka meselesi”siniz…
Biz sizin gaflet, dalalet ve ihanet içinde olduğunuzu biliyorduk…
Tabanınızdaki vatansever, Atatürkçü kitleye anlatamıyorduk…
Sizin ihanetinizi İstanbul’da Eset yandaşlarını toplayıp konferans düzenlendiğinizde görmüştük…
Yurt dışında “Türkiye’de mal ve can güvenliği yok, gelmeyin” dediğinizde görmüştük…
Türkmen Beyi, 2019’da size “Türkiye’de iktidar değişikliği yapacağına inanıyorsa bunun sonu iyi olmaz” demedi mi?
Şimdi “Bahçeli, niye Dersimli Kemal’in elini sıkmadı” diye niye yırtınıyorsunuz?
*
Amerikan tilkisi FOX’un akıl tutulmasındaki spikeri Portkal’ın “Savaş olan yerde hiçbir şey yeşermez” sözünden biliyorduk ittifakınızı…
Biz sizi, bir avuç yüzsüz solcunun ve Y-CHP’li meclis üyelerinin “Suriye’den elini çek, askerler evine dönsün” bildirisinden…
Dersimli Kemal, “Bal gibi Suriyeli göçmenleri göndeririz” diye bağırırken, bugün Özgür Özel’in “Göndererek insanlık suçu işliyorsunuz” narası atışından biliyorduk…
Sera Kadıgil’in “Savaş açsak banko Esat’ı tutarım” küstahlığından…
Türkiye yerine, “Bu kadar göçmeni kaldıramaz” diye Yunan’a ağlayan Bay Müdafa’dan biliyorduk…
Meşrebinizi, T24’ün PKK sevicisi Hasan Cemal’in “Bahar Kalkanı’na hayır!” tezviratından…
Dersimli Kemal’in “İktidar olursak ‘şehitler tepesi’ boş kalacak” şuursuzluğundan biliyorduk…
Derviş’in ünlü müsteşarı Öztrak’ın “Erdoğan sosyetesine Beştepe, milletin çocuklarına Şehitler Tepesi” diyen ruhsuzluğundan…
Kahpe HDPKK içerideyken “TBMM’de kapalı oturum” isteyişinizden biliyorduk…
Devlet Ata, “Biz sıkacağımız eli, atacağımız yumruğu biliriz” dediği halde…
Şimdi “Bahçeli, niye Dersimli Kemal’in elini sıkmadı” diye niye yırtınıyorsunuz?
*
“BM’nin Rusya’yı İdlib’te savaş suçu işlemekle suçlayan raporu”na rağmen…
İdlib’teki alçak saldırı için “Başsağlığı dilerken Rusya ve Eset’i hiç kınamadınız”…
Akıl tutulmasında “Eset’in askerleri bizim askerlerimizi koruyor” diyebildiniz…
Y-CHP’li Barış Yarkadaş, “İdlib bildirisine imza atan Y-CHP’yi kınıyor”…
Eski vekiliniz Haluk Pekşen, “Ordu, Suriye operasyonuna karşı” fitnesi yaratıyor…
Çözülme sürecindeki hendeklere, ölümlere rağmen, “HDPKK/YPG terör örgütü değil, YPG bize mi saldıracak” demeye devam ettiniz…
Devlet Ata, geçen ay size “Sen hangi ülkenin, hangi örgütün, hangi işbirlikçinin fermanını okuyorsun?” dememiş miydi?
Şimdi “Bahçeli, niye Dersimli Kemal’in elini sıkmadı” diye niye yırtınıyorsunuz?
*
Sizin Eset’in müttefiki olduğunuzu bilmeyen mi kaldı…
Ne diye bu kadar gaflet ve akıl tutulmasındaki Bay Dersimli’nin elini sıksın Bahçeli?
Bakın ağalar, aklınızı başınıza toplayın…
Her diktatörlüğün sonu vardır…
Eset de bir katil ve diktatördür ve sonu yakındır, hesabını verecektir…
Günü gelince katil Eset kaçtığında onu nerede bulacağımızı biliyoruz:
Putin’in yanında değilse, Y-CHP genel merkezinde!
Kaynak: Türkgün