ARAP BAHARINDAN AKP-PKK BAHARINA

Türk bayrağı yerine PKK paçavralarını astılar, devleti yerle bir edip bebek katiline sarıldılar, ayrı bir millet olduklarını ilan ettiler, “savaşa hazırız” diye meydan okuyup vatanı bölme provası yaptılar.

Diyarbakır Nevruz bahanesiyle tarihinde gördüğü en büyük ihanetin acılarını yaşadı. AKP’nin ortaklık kurduğu PKK; Türk devletini, Türk milletini yerle bir eden bir şov yapma imkanı buldu. İmralı’daki katilin insafına bırakılan Diyarbakır’dan şehitlerin kemiklerini, bütün Türk milletin içini sızlatan görüntüler geldi. Bebek katilinden beklenen açıklamadan yeni meydan okumalar, TBMM’ye talimat verme küstahlığı ve kendisinin serbest bırakılması karşılığında dağdaki katillerin geçici bir süre ellerindeki silahlarla yurt dışına çıkarılması kararı çıktı.

Diyarbakır’daki meydanın görüntüleri bile Türk devletine başkaldırmanın izleriyle doluydu. Türk bayrağı yerine PKK paçavralarını astılar, devleti yerle bir edip bebek katiline sarıldılar, ayrı bir millet olduklarını ilan ettiler, “savaşa hazırız” diye meydan okuyup vatanı bölme provası yaptılar. Cumhuriyet Bayramı’nda Atatürk posteri ve Türk Bayrağı açanlara biber gazı sıkan AKP hükümeti, Diyarbakır’da Nevruz törenleri bahanesiyle sergilenen ihanet görüntülerini seyretmekle kalmadı, bir de bundan övünme payı çıkardı. Milliyetçiliği ayaklarının altına aldığını söyleyen Başbakan Erdoğan Diyarbakır’da devleti devlet yapan bütün unsurların, Anayasa ve kanunların ayaklar altına alınmasından, İmralı’daki bebek katilinin devlet başkanı gibi takdim edilerek şehitlerin kemiklerinin sızlatılmasından hiç rahatsızlık duymadı.

Diyarbakır’da Başbakan Erdoğan’ın her konuşmasında değindiği, “tek bayrak, tek devlet, tek millet, tek vatan” ilkesi de yerle bir edildi. İmralı canisinin posterleri, dağdaki katillerin resimleri ve PKK paçavraları altında nutuklar atıldı. Devletin tamamen kenara çekilirken, meydanın İmralı canisi ve artıklarına bırakılması bu ihanet sürecinin nasıl sonuçlanacağını da acı biçimde ortaya koydu. Yaşananlar akıllara adına “Arap Baharı” denilen, BOP’un yıkımlarını getirdi. Daha önce Irak, Mısır, Libya ve Suriye’de görülen manzaraların bir benzeri Diyarbakır’da yaşandı. Bu acı tablo “AKP-PKK baharı” olarak tarihe geçerken, AKP’nin İmralı canisinden beklediği açıklama da fos çıktı. Bebek katilinin açıklaması silahların asla bırakılmayacağını, sadece kendisinin TBMM kararı garantisiyle serbest bırakılması karşılığında, geçici bir eylemsizlik yaşanacağını gösterdi.

BDP’nin AKP’yle paslaşarak düzenlediği ve İmralı canisinin yol haritası açıklaması beklentisiyle ayrı bir anlam kazandırılan Nevruz kutlamasına, Diyarbakır’ın yanı sıra Güneydoğu illerinden binlerce kişi organize bir şekilde getirildi. Bağlar semtindeki nevruz alanı günler önceden kutlama için hazırlandı. Sarı yeşil kırmızı renklerle süslenen alana sabahın ilk ışıklarıyla binlerce kişi gelmeye başladı. Kürtçe şarkı ve türkülerin çalındığı alan saatler ilerledikçe dolmaya başladı.

TÜRK BAYRAĞI YOK

Nevruz kutlamalarına katılanların güvenliklerini sağlamak amacıyla resmi yerine sivil polisler görevlendirilirken, miting alanında BDP ve PKK’nın yanı sıra KCK’nın bayrak ve flamaları, İmralı katilinin fotoğraflarının yer aldığı bez ve paçavralar yer aldı. Nevruz alanında hiçbir Türk bayrağı olmadığı görüldü.

‘SAVAŞA DA BARIŞA DA HAZIRIZ’

Diyarbakır’daki Nevruz Alanı ve kurulan platforma çeşitli afiş ve sloganlar asıldı. Konuşmaların yapıldığı platformun bir tarafına, İmralı’da görüşmeler sürdürülürken Diyarbakır’in Lice ile Mardin’in Nusaybin’in İlçesi’nde yapılan operasyonlarda öldürülen PKK’nın sözde Diyarbakır bölge sorumlusu Ethem Karabulut ve Mardin sözde bölge sorumlusu Şirin Cebe’nin fotoğrafları asıldı.

Plotformun üzerine ise, Kürtçe, “Çözüme de direnişe de hazırız” yazılı pankart asıldı. Nevruz alanının çevresine ise ihanetin, hakaretin, meydan okumanın her türlüsünün yazılı olduğu pankart ve dövizler tertip komitesi tarafından asıldı.