Dolar 32,2068
Euro 34,7995
Altın 2.432,13
BİST 10.169,11
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Az Bulutlu
İstanbul
18°C
Az Bulutlu
Sal 18°C
Çar 19°C
Per 20°C
Cum 22°C

AB BAKANI BAĞIŞ İSVEÇ’TE

AB BAKANI BAĞIŞ İSVEÇ’TE
16/01/2013 18:06
A+
A-

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye’nin AB müzakere sürecinde karşılaştığı siyasi blokajın ortadan kalkması durumunda, teknik anlamda 12 ayda 10 başlığı, 18 ayda ise 15 başlığı müzakereye açmasının mümkün olduğunu söyledi

Bağış, İsveç’e yaptığı ziyaret çerçevesinde, Stockholm Üniversitesi’nde ”Türkiye-AB İlişkilerinin Geleceği” konulu bir konferans verdi.

Konuşmasında, Türkiye ve İsveç arasındaki köklü ilişkilere değinen Bağış, tarihi Bizans İmparatorluğu dönemine dayanan ilişkilerin Osmanlı İmparatorluğu döneminde de devam ettiğini, Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren iki ülke arasında yakın ilişkiler kurulduğunu belirterek, ”Bugün ilişkilerimizin baharındayız” dedi.

Türkiye ile İsveç arasındaki 3 milyar dolar civarındaki ticaret hacminin büyümeye devam ettiğini kaydeden Bağış, iki ülkenin dış politika alanında da pek çok ortak çıkarı bulunduğunu söyledi.

İsveç’in Türkiye’nin AB üyeliğine verdiği destekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Bağış, ”Başbakan Reinfeldt’in de dediği gibi ‘Türkiye’nin AB’de dostları var’. İsveç’in de bunlardan biri olduğunu bilmek bize mutluluk veriyor” dedi.

-”Türkiye, Avro krizindeki maliyetleri paylaşabilir”

AB’nin tarihin en büyük krizlerinden birini yaşamakta olduğunu kaydeden Bağış, bu krizin sadece ekonomik değil siyasi boyutu da bulunduğunu, kimi uzmanların bu krizin Avrupalıların ”Avrupa entegrasyonu projesine” güvenmemesinden kaynaklandığını öne sürdüğünü söyledi.

Bağış, ”AB’nin genişlemesi devam etmeli. Yüksek büyüme performansına sahip yeni üyeler, AB’nin küresel sistemde daha önemli bir yer edinmesine katkı sağlayacak. Türkiye’nin Avrupa’nın geleceğine yapacak çok katkısı var” dedi.

Türkiye’nin giderek artan yumuşak gücü ve sağlam ekonomisiyle önemli bir bölgesel ve uluslararası oyuncu olduğuna işaret eden Bağış, Türk ekonomisinin Avrupa’nın en hızlı büyüyen ekonomisi olduğunun altını çizdi.

Bağış, ”Türkiye, bırakın AB’ye yük olmayı, Avro bölgesindeki krizin çözümü için gerekli maliyetleri paylaşabilir” dedi.

Türkiye’nin AB’nin dış politikasına ve güvenlik politikasına da katkıda bulunabileceğini belirten Bağış, ”Türkiye, Balkanlar’dan Kuzey Afrika’ya uzanan bir coğrafyada yeni bir ağırlık merkezini temsil ediyor.

Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu’yla olan tarihi bağları ve yakın geçmişteki deneyimleri, Türkiye’nin, AB’nin bu önemli ve hassas bölgelere yönelik politikalarına şekil vermesine katkı sağlayabilir” diye konuştu.

-”Siyasi blokaj biterse, 10-15 başlık açılabilir”

Türkiye’nin son on yılda muazzam bir sosyo-ekonomik dönüşümden geçtiğini ifade eden Bakan Bağış, Avrupa’nın Türkiye’ye yönelik ciddi bir ”güvenilmezlik” sorunu olduğunu, Türkiye’ye uygulanan çifte standardın Türk kamuoyunda negatif yankıları bulunduğunu söyledi.

Türkiye’nin AB müktesebatına uyum sürecinin devam ettiğini belirten Bağış, ”Çalışmalarımıza göre, Türkiye, siyasi blokajın kalkması durumunda, teknik anlamda 12 ayda 10 başlığı, 18 ayda ise 15 başlığı müzakereye açabilir. Öte yandan, 12 başlığı da kısa bir sürede kapatabilir” dedi.

Bağış, Türkiye’nin geçtiğimiz günlerde kendi ilerleme raporunu yayımladığını da anımsatarak, ”Bu rapor AB’nin ilerleme raporuna bir tepki olarak hazırlanmadı, ancak Türkiye’nin kararlılığını ortaya koyuyor” diye konuştu.

AB’nin geçen yıl Nobel Barış Ödülü’nü almasını da değerlendiren Bağış, bu ödülün AB’ye temel değerlerini hatırlatma amacı taşıyan bir uyarı niteliğinde olduğunu ifade ederek, ”Eğer bu ödül, Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğinin gerçekleştiği yıl verilseydi, hak edilmiş bir ödül olurdu” değerlendirmesinde bulundu.

Bağış, konuşmasını, ”Avrupa’nın Türkiye’nin üyeliğinden elde edecekleri, Türkiye’nin birliğe üye olmaktan kazanacaklarından daha az değil. Umarım Avrupalı meslektaşlarımız da bu gerçeği çok geçmeden görürler” sözleriyle tamamladı.

-”Kardan Atatürkçülük”-

Bağış, Stockholm Üniversitesi’nde Atatürk posterleri taşıyan ve slogan atan bir grup Türk öğrencinin protestosuyla karşılaştı. Bağış, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:

‘Silivri’de ‘kardan Atatürk’ yapanların uzantıları, İsveç’te de tezahür etti. Bunların Atatürkçülüğü ‘kardan Atatürkçülük’. Kardan adam yaptıkları Atatürk’ü istismar ederek her gün biraz daha eritiyorlar.

Atatürkçülük, Atatürk’ün mesajlarına ve emanetine sahip çıkmaksa, kimse bizden daha Atatürkçü değildir. Atatürk sevgisi onu posterlere ve çağ dışı sloganlara değil, zihinlere kazıyarak gösterilir. aa