CEMAATTEN AYRILAN CEHENNEME AYRILIR
CEMAATTEN AYRILAN CEHENNEME AYRILIR
Cenab-ı Hakk bizi her dâim bir veberaber olmaya davet ederek şöyle buyuruyor: “Hepiniz toptan Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın, (onu hayata hâkim kılın, ihtilaf ve tefrikaya düşüp fert fert, grup grup) parçalanıp ayrılmayın.
“ (Ali İmran/103), “Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.” (Hucurat:10) buyuruyor.
Rum suresinde: “Allah’a yönelerek O’na karşı gelmekten sakınınız, namaz kılınız, dinlerinde ayrılığa düşüp fırka, fırka olan, her fırkasının da kendisinde bulunanla sevindiği müşriklerden olmayınız.” (Rum suresi: 31, 32) denilirken;
Din konusunda ayrılığa düşmüş müşriklere dikkat çekilerek sakın sizde onlar gibi fırka fırka olmayın deniliyor.
Yine başka ayetlerde de: “Dinlerini parça parça edip, grup grup olanlar var ya, (Habibibm) senin onlarla hiçbir ilişkin yoktur. Onların işi Allah’a kalmıştır…(Enam:159); “Ey iman edenler! Allah ve Rasûlüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin; Sonra korkuya kapılırsınız da kuvvetiniz/devletiniz gider” (Enfal:46) “ Bilin ki Allah kendi yolunda sağlam örülmüş bir duvar gibi kenetlenmiş saflar halinde çarpışanları sever.”(SAF/4) buyrulmaktadır. Cemaatten ayrılanın cehenneme ayrılmış olacağına dikkat çeken Sevgili Peygamberimiz şöyle buyurur: “Allah, benim ümmetimi-veya Muhammed ümmetini- sapıklık üzerine bir araya getirmeyecektir. Allah’ın eli, cemaatle beraberdir. Her kim cemaatten ayrılırsa, cehenneme ayrılmış olur.” (Tirmizî, Fiten7, Hds.2255.) Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) ise; “Cemaatten uzaklaşan Allah’tan uzaklaşır” (Rumuz Ehadis s: 341); “Birlik rahmettir, ayrılık azaptır” (Camiüs Sağir c.1 s 94); “Allah’ın rahmeti topluluk üzerinedir” (Camiüs Sağir c.2: s. 655) “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de gerçekten iman etmiş olamazsınız” (Müslim iman: 93) “Bölücülük yapan bizden değildir”(Camius-Sağir Men maddesi; Tirmizi c:2 s:547) “Müslüman toplumdan bir karış ayrılan kimse Müslümanlık kisvesini boynundan çıkarıp atmıştır.” (Buhari fiten: 2); “Allah’ın lütuf ve ihsanı toplum üzerinedir. Kim ayrımcılık yaparsa, cehenneme gitmek üzere ayrılmış olur.” (Camius sağir c:2) buyurmaktadır.
“Mü’minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.” (Buharî, Edeb 27; Müslim, Birr 66) Ebu Musa’dan (şöyle demiştir): Peygamber (S.A.V.): “Mü’min ile mü’min (birbirine karşı) duvar gibidir, birbirini sımsıkı tutarlar” buyurdu da bunu söylerken parmaklarını birbirine geçirip sımsıkı kilitledi. (Sahih-i Buhari ve Tercemesi, Mütercim: Mehmed Sofuoğlu, Ötüken Yayınları, İstanbul 1987, Cilt 2 syf.569) Ebu Musa (el-Eş’ari- r.a.)’dan rivayet edilmiştir: Peygamber (s.a.v.) “ Mü’minin mü’mine dayanışması, parçaları birbirine bağlayıp kuvvetlendiren bina gibidir” buyurdu. (Sahih-i Buhari ve Tercemesi, Mütercim: Mehmed Sofuoğlu, Ötüken Yayınları, İstanbul 1987) Ebu Hüreyre (Radiyallahü anh)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Kim bir müslümandan dünya kederlerinden bir keder giderirse Allah ondan ahiret günü kederlerinden bir keder giderecektir. Kim de müslümanı örterse Allah onu dünya ve ahirette örtecektir. ve kim bir fakir borçluya kolaylık gösterirse, Allah ona dünyada ve ahirette kolaylık gösterecektir. Kul, (din) kardeşinin yardımında olduğu müddetçe Allah da onun yardımcısıdır. Kim bir yola giderek onda ilim ararsa, bu çalışması sebebi ile Allah ona Cennet’e giden bir yolu kolaylaştıracaktır. Allah’ın evlerinden birisinde toplanıp Kur’an okuyarak onu birbirlerine öğreten her cemaatı melekler ziyaret eder, onların etrafından dönerler, o toplumun üzerine iç huzuru ve rahatı iner, ilahi rahmet onları kaplar, katında bulunan melekler yanında Allah onları (övgü ile) anar…” (İbni Mace 1. Cilt /389)
DÜNYADAKİ KÜFÜR HÂKİMİYETİNİN SEBEBİ
Enfal suresinde dünyadaki küfür hâkimiyetinin ve fitnenin çıkış sebebinin Müslümanların birlik ve beraberlik içerisinde olmayışları olduğuna dikkat çekilip şöyle buyruluyor: “İnkâr edenler de birbirlerinin velileridir. Eğer siz bunların gereğini yapmazsanız, yeryüzünde bir karışıklık ve büyük bir bozulma olur. (Fite çıkar, küfür hâkimiyeti olur)”(Enfâl: 73) Günde beş vakit camilerde bir ve beraber olan Müslümanlar bu sayede birbirlerinden, birbirlerinin dert ve problemlerinden haberdar olacaklar, vatan savunmasında, Allah yolunda cihat etmede, iyi ve kötü günlerde, düğünlerde, bayramlarda, hastalıkta, ölümde, yardımlaşma ve dayanışmada kısacası her alanda birlik ve beraberlik içerisinde olacaklardır. Cemaatle namaz kılmanın tek başına namaz kılmaktan 27 derece daha üstün tutulması birlik, beraberlik, yardımlaşma ve dayanışma amacına hizmet etmesinden dolayıdır. Bu amaca hizmet etmeden birlikte kılınan namazlar cemaatle kılınmış sayılmazlar.
MUHARREM GÜNAY SIDDIKOĞLU