Lider Ülkücülük Ve Ülkücüler

Milliyetçi Hareket Ülkücülerin Ülkülerini bayraklaştırdığı büyük bir partidir. Bu partinin yalnızlığı Türk olmasından kaynaklanmaktadır. Lideri Devlet Bahçeli Türk Milleti için; “”Misak-ı Milli Mülk-ü Millettir; Millet ise Türk’tür.” Manayı eğer anlamayan varsa anlayandan; duymayan varsa duyandan öğrenebilecektir…” demiştir.

Ve bu sözler Türk Milliyetçilerin Lideri Devlet Bahçeli’ye aittir. Sayın Bahçeli Türklüğün gururuyla yaşamaktadır. Her Ülkücü böyledir. Hemen her Ülkücü için çok doğru bir laf etmiştir sayın Bahçeli. Tüm Türkler için en önemli hayati konulardan biri Misak-ı Mildir. Sayın Bahçeli’de bunu herkese söylemiştir. Milliyetçi yolda olan herkesin cani gönülden kabul edeceği türden sözlerdir bu sözler. Çünkü her Türk bu sözlerin net bir şekilde kabul etmektedir. Sayın Bahçeli de bu gerçeği görmüş ve her Türk’ün kabul ettiği Misak-ı Milli için bu sözü çok güzel ve kararlı bir şekilde söylemiştir.

Türkiye’nin Başkenti Ankara’nın önemini bilen herkes için demiştir ki  “Ankara, tarihteki şanlı başkentlerimizin son halkası, tam bağımsızlık fikriyatının, payidar milli onurun yaşayan, yaşayacak kutlu destanıdır.” Tamamen Türk olup da bu söze karşı gelen bir Allah’ın kulu var mıdır acaba? Bu sözler gerçekten önemlidir, değerlidir. Türk düşmanlarının bol olduğu şu günlerde inanıyoruz ki bu sözleri ne anlama geldiğini açıklamalılar!

Milliyetçi Ülkücü Hareketçiler için neyin ne anlama geldiğini anlatan bu cümleler Lider Devlet Bahçeli  ve Lideri olduğu bu Hareket için fikrimizin netliğini açık ve net bir şekilde Türk Milliyetçi Ülkücüleri için net bir şekilde he ifade etmektededir. Gerçek bir şekilde ifade edilmiştir; “Kısaca Ankara demek; “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözünü ebediyete taşımak, istiklalimizin namus ve emanetini korumak demektir…”

Türk Milliyetçilerinin Liderinin söylediği bu sözlerin anlamı ve onun bu sözleri söylemesi Ülkücüler açısından çok önem taşımaktadır. Bunu her Ülkücü bilmekte ve bu yüzden ona Liderim demektedir.

Bütün bunlar net bir gerçeği herkesin anlaması açısından çok çok önemlidir! Türk’ün bu keskin ifadesi tamamen net ve açık bir ifadedir. Türk vatanı asla teslim alınamaz. Biz öylesi kutsal bir Hareketin içinde yaşıyor ve geliyoruz ki kimse içimizdeki acıyı dindiremez. Ancak bizler acılara karşı dirayetli insanlarız.

Rahmetli Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in dediği gibi:

“Çoğu zaman rüyama girerler. Sanki geçit resmi yapar gibi gözlerimin önünden geçerler. Oruç Reis ile kol kola yürür Yusuf İmamoğlu, Dursun Önkuzu, Süleyman Özmen, Erdem Arabacı, Ercüment Yahnici ve Gün Sazak gibi şehşitler… Uykularım kaçar.

Kalkar Cenab-ı Hakka sığınır, ruhları için dualar okurum. Ercüment’im gelir aklıma mezar bile dar gelmişti yavruma, mezara sığmamıştı. Onların ruhları bizim varlığımızın teminatıdır. Allah (c.c) hepsinden razı olsun, mekanları cennet olsun.”

Başbuğu böyle olurda bu kutsal Harekin Lideri nasıl olur da sessiz, sedasız, pısırık biri olur Başbuğundan ayrı düşünen biri olur? O Devlet Bahçeli ki hem Hareketin rahmete ermişlerine, hem de şehitlerine devamlı şekilde dualar eder.

Kendi dediği gibi Onun hayatı; “Benim hayatım dümdüz bir Ülkücü çizgidir. Zikzak yoktur ki renkli olsun!” demiştir. Herkes bilsin ki onun ve Ülkücüyüm diyen evlatlarının hayatı dümdüz bir Ülkücü çizgiden ibarettir. Ancak Allah’ın yardımıyla bu Ülkücü Hareket Türk Milleti adına Hareket etmektedir ve kazanacaktır. Herkes bunu böyle bilmeli ve kabul etmelidir.

Endek-döndek olanlar da bunu kabul etmeli ve Ülkücülüğü daha fazla bir şekilde kirletmemelidir. Ülkücüler Türk vatanı için her şeyini hatta canını bile çekinmeden ortaya koyan yiğitlerdir.

Sağlıcakla kalın!

Fikri Altıbaz

ortadoğugazetesi