Gazi’de Ülkücülük

Ülkücü olduğunuzda hayat sizi biraz yorar.

Ülkücü olduğunuzda meseleleriniz var demektir.

Ülkücü olduğunuzda, tarihiniz, geçmişiniz ve geleceğiniz var demektir.

Ülkücü olduğunuzda, sınır tanımaz bir dünyanın “Turan’ın” o muhteşem coğrafyanın en küçük kıvılcımı ruhunuzda yangına dönüşür.

Artık sizler için uzak bir coğrafya yoktur. Her yer bir adım ötede öz vatanınızdır.

Bende bu duygularla Cuma günü Gazi Üniversitesindeydim.

Tarihi kan ve ihanetle, soykırımla dolu olan Ermenilerin, “Hocalı” katliamının 22. Yıl dönümünde, Ankara Ülkü Ocaklarının ve Gazi Üniversitesi teşkilatlarının hazırladığı program, Gazi Üniversitesinin, adını anmaya bile değer görmediğim sözde rektörü tarafından sabote edildiğinde, millet ve tarih bilinci yüksek ülküdaşlarımızın protestosunda kaçınılmaz olmuştu.

Tarih ve millet bilincinden yoksun olan sözde rektör, aynı ilkel ve yobaz tavrını Ülküdaşımız, şehidimiz merhum Fırat Yılmaz Çakıroğlu için tertiplenen anma programında da göstermiş, bilim adamlığından, nezaketten ve idarecilikten uzak tavrını Ülkücü harekete kin seviyesine taşıyarak belli etmişti.

Tarihin, tarihi değerlerin, şehitlerin ve şehadetin gerçek sahibi Ülkücüler, eğitim ve ilim yuvası olan Gazi Üniversitesinin, Rektörün çiftliği olmasına müsaade etmemişlerdi.

Gazili Ülkücüler, Şehit Fırat nezdinde, şehadete sahiplenmiş, terörü, terörizmi ve teröristleri lanetlemişlerdi.

Onlar, tarih bilinci yüksek duygularla, Azerbaycanlı soydaşlarının katliamına sessiz kalmamışlar, tarih ve ahlak bilinci gereği tarihe not düşmüşlerdi.

Sözde rektör, Şehidin ve Şehitliğin taşıdığı değerden mahrum, millet, milliyet ve tarih bilincinden yoksun halini, cahilce belli ederek, Gazili öğrencilerin, iyi niyetli ve yasal haklarını kelepçelemek istemiş, elindeki yetkisini küstahça kullanmıştır.

Bu zavallı rektör bilmelidir ki;

Ülkücüler, yasalardan kaynaklanan bütün haklarını kullanırlar.

Ülkücüler, Şehitlerine ağlar, Turan ellerine ağıt yakarlar.

Ülkücüler, bir ölür bin dirilirler.

O günde öyle oldu.

Cehaleti kampüsün çimlerine gömdüler.

Bozkurtlarıyla, Asenalarıyla geleceğe el salladılar.

Ve tarihi bir ders verdiler, edepten yana, ahlaktan yana, insanlıktan yana.

Teşekkürler Ankara Ülkü Ocakları.

Teşekkürler Gazili Ülküdaşlarım.