ÜNAL AYSAL: EMEĞE SAYGISIZLIK ISTEMEM
Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, sarı-kırmızılı kulübün haziran ayı olağan divan kurulu toplantısında kurul üyelerine seslendi.
Florya Metin Oktay Tesisleri’nde düzenlenen divan kurulu toplantısında konuşan Ünal Aysal, seçim kararı almasıyla ilişkili kamuyounda kendisine yapılan eleştirilere cevap vererek, “Hiçbir arkadaşımın emeğine saygısızlık ve vefasızlık yapmak istemem. Bu bir ekip işidir. Çalıştığımız arkadaşlarımızın başarıları ortadadır. İki yılda iki Süper Lig şampiyonluğu, UEFA Şampiyonlar Ligi’ndeçeyrek final ve diğer branşlarla beraber iki sezonda 300’e yakın kupa kazandık. Bu küçümsenecek bir başarı bilançosu değildir. Bu nedenle eski yönetimdeki arkadaşlarımı tebrik etmek ve kendilerine teşekkür etmek istiyorum. Üstelik sportif başarının yanı sıra birçok birikmiş sorunun çözümü de bu yönetimle gerçekleştirilmiştir” şeklinde konuştu.
Aynı yönetim kuruluyla neden yola devam etmediği konusuna açıklık getiren Aysal, şunları dile getirdi:
“Her konuşmamda hedeflerimin en başına kurumsallaşmayı koydum. Mali ve sportif başarıların sürekli olabilmesinin temelini oluşturan en önemli şartın, kurumsal sistemin bir saat düzeninde işlemesi olduğuna gönülden inanıyorum. 40 yılı aşkın iş hayatımda bunun eksikliğinin kurumlara ne kadar pahalıya patladığını gördüm ve yaşadım. Son 2 senede bu heyetle beraber çok önemli başarılara imza attık. Maalesef kurumsallaşmada aynı başarıyı fikir ve inanç farklılıklarımız yüzünden süratle yakalayamadık. Yavaş ilerlemeler benim mizacıma uygun değildir. Galatasaray’ın hemen her kulübümüz gibi hala birikmiş, kurumsal istikrar bekleyen mali ve istikrar sorunları var. Bunlara her gün yenileri ekleniyor. Kendi karakterim itibarıyla, ‘Bunları zamana bırakalım, yeri gelince çözeriz’ veya ‘benden sonrakiler çözsün’ diyemem. Böyle bir başkanlık anlayışını kendime de Galatasaray’a da yakıştıramam.”
– “Çözüme bir an önce başlamamız ve süratle yol almamız gerekiyor”
Aysal, yeni belirlediği yönetim kurulu listesindeki isimlerle iyi bir sinerji yakalayacağına inandığını aktararak, “Çözüme bir an önce başlamamız ve süratle yol almamız gerekiyor. Bugünün spor endüstrisinde başarının formülü belli. Dönemin önceliklerine uygun bir felsefeyi gönülden paylaşan ve buna inanmış bir ekiple işe bir an önce başlamak ve çok hızlı yol almak gerek. İstediğim hıza ulaşmanın ve yoğun rekabet ortamında sürekli başarının daha büyük bir sinerjiden geçtiği açık. Umuyorum ve inanıyorum ki yeni ekibimiz, sportif başarıda sürekliliği sağlarken, kulübümüz ve bağlı şirketlerinin kurumsal yönetim mekanizmalarının da işlemesi için gerekli uyumu ve sinerjiyi oluşturacaktır. Oluşturmak zorundadır” ifadelerini kullandı.
– “Tek aday olduğum için mutlu değilim”
Başkan Aysal, 22 Haziran’daki seçime tek aday olarak girdiğini hatırlatarak, bu durumdan memnun olmadığını söyledi.
Başarılı geçen 2 yıldan sonra kimsenin bayrağı devralmamasının gayet doğal olduğunu kaydeden Aysal, şöyle devam etti:
“Maalesef tek aday konumundayım. Bugün bu bayrağı devralmak, buna talip olmak, aynı başarıyı devam ettirme riskini de yüklenmek anlamına gelmektedir. Tek aday olduğum için mutlu değilim ama hayatımın hiçbir döneminde zorluktan ve mesuliyetten kaçmadım. Tıpkı 2 yıl önce bu görevi üstlendiğim günlerde ve şartlarda olduğu gibi ancak Galatasaray’ı benden daha iyi yöneteceğine inandığın ve yönetime samimiyetle talip olan bir arkadaşımızı bulduğum gün, bu görevi zevkle ve huzurla devreder ve ona yardımcı olmaya çalışırım. Bunun için de 3 yıl beklememiz gerekmez. Hedefim bu projeyi bir an önce tamamlamaktır. Benim görev sürem hedefe vardığım gün biter. Kağıt üzerindeki sürenin sonunu beklemek sadece zaman kaybıdır.”
– Genel kurul üyelerine çağrı
Ünal Aysal, sarı-kırmızılı kulübün genel kurul üyelerine seçime katılmaları ve oy kullanmaları konusunda çağrıda bulunarak, “Yaklaşık 10 gün sonra bir seçim var. Bakalım kaç Galatasaraylı genel kurula gelip, ‘daha çabuk çözümler istiyoruz’ diye oy kullanacak Yönetimlere güç verecek olan yakıt, onlara bu görev ve sorumluluğu yükleyenlerin desteği, sandığa bıraktıkları oydur. İki yıl önce bana ve arkadaşlarıma 3 bin oy ile destek verdiniz. Verdiğiniz oylar 2 yıl içinde yüzlerce başarıya dönüştü. Umarım aynı mucizeyi tekrar gerçekleştirme imkanı buluruz” diye konuştu.
– Tek adam yöneteceği iddiası
Galatasaray camiasında, kulübü tek adam yönetimine götürdüğüne yönelik eleştirilerin olduğunu belirten Aysal, “Hiçbir yönetici arkadaşımı dinlememezlik etmedim. Buna herkes şahittir. Bundan sonra da bu özelliğimi terk edecek değilim. Üzerinde baştan anlaştığımız bir yol haritamız vardı. Gelen her yeni fikri ve öneriyi bu stratejiye uygunsa kabul ettim, uygun değilse de reddettim. Kural dışına çıkmadım. Prensip ve ilkelerimizi uyguladım. Ben buna tek kişilik yönetim demem. Bu bir liderin, bir başkanın gerçek görevi derim. Bundan sonra da bu görev ve sorumluluk anlayışım değişmeyecektir” görüşlerini bildirdi.
– “Epey yol aldık ama planladığımızın gerisindeyiz”
İki yıl önce göreve geldiklerindeki planlarında büyük yol aldıklarını ancak hala istediklerinin gerisinde olduklarını belirten Aysal, şunları kaydetti:
“Göreve ilk geldiğimde ‘Galatasaray’ın mali sorunları yoktur, yönetilme sorunları vardır’ demiştim. Son iki yıl iddiamın kanıtlandığı bir süreç oldu. Çok şükür epey yol aldık ama planladığımızın gerisindeyiz. Çeşitli engelleme çabaları ve bazı kurulların kural değişikliği bize bir sürpriz oldu. İçiniz lütfen rahat olsun. Yeni kurallar içinde süreci yönetmeyi ve yürütmeyi sürdürüyoruz. 14 yıllık her sene devamlı yükselen borç yükümüz, bütün zorluk ve manilere rağmen son iki yılda konsolide dolar bazında 108 milyon azaldı. Mali iyileşme trendini 3. yılımızda da devam ettirerek, toplam borç stoğumuzu yarı yarıya indirmeyi amaçlıyoruz.”
– Sermaye artırımı
Başkan Aysal, ekonomik açıdan pisaya şartlarına göre hareket etme zorunluluklarının olduğunu vurgulayarak, sermaye artırımının azınlık ve mağdur edebiyatıyla engellenmeye çalışıldığını savunarak, şöyle devam etti:
“Ekonomik açıdan piyasa şartları içerisinde hareket etmek zorundasınız. Ekonomik olarak varlığımızı sürdürebilmemiz için derhal bir sermaye artışı yapmamız gerekti. Bunu iki bölümde yapmaya karar verdik ve ilkini gerçekleştirdik. Ardından zorunlu olan ikincisini yapmaya karar verdik. Bunu açıkladığımızda rakiplerimizden ‘eyvah, şimdi aradaki farkı açacaklar’ edebiyatı başladı. Sportif AŞ genel kurulunda yapılan oylamada çok net 150 milyon adet hissenin sahibi bu artışa onay verirken, sadece 410 hissenin sahibi medya ve yargıyı bilgi kirlenmesine alet ederek, azınlık ve mağdurluk edebiyatı çıkardı. Bugün aynı yöntemleri uygulamaya koymaktan çekinmeyen rakiplerimizin de desteğiyle çoğunluk, azınlığa düşürülmeye çalışıldı. Meselenin mağduriyetle falan ilgisi yok. Mesele Galatasaray’ın farkı açmasını engellemek. Sermaye artırımını geciktirmeyi başardılar ama ikinci şampiyonluğumuza engel olmayı başaramadılar.”
– “Fatih Terim, Türk sporunun en başarılı ve en tanınmış teknik adamıdır”
Teknik direktör Fatih Terim ile arasında bir sorun varmış gibi gösterildiğini anlatan Aysal, “Bazen ‘Fatih Terim ve Ünal Aysal olmasaydı spor basını nasıl dolacaktı’ diye düşünüyorum. Fatih Terim, Türk sporunun en başarılı ve en tanınmış teknik adamıdır. Bunu ispatlamıştır. Bu mesleğe de dün başlamadı. Onun da benim de hedeflerimiz belli. Zaten ikimizi bir araya getiren bu ortak hedeflerdir. Bu kadar önemli bir ortak misyonumuz varken, dedikodulara, söylentilere kulağımızı kapatıp, iki deneyimli Galatasaray aşığı olarak, iş bölümümüzü yapmış, hedefimizi, sorumluluk ve yetkilerimizi çok net belirlemiş olarak yolumuza devam ediyoruz. Galatasaray’a karşı en önemli sorumluluğumuz da budur. Kimse merak etmesin ikimiz de büyük hedeflerin heyecanı içindeyiz ve sadece başarıya odaklanmış durumdayız” ifadelerini kullandı.
– “Altyapıya yaptığımız yatırımlarla da hatırlanmak isterim”
Aysal, sarı-kırmızılı futbol takımına yapacakları transferlerin yanı sıra tüm branşlar için oluşturacakları altyapı düzeniyle de anılmak istediklerini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
“Galatasaray gibi büyük iddialar taşıyan bir kulüp için transfer, çok ciddi bir gereksinimdir. Maalesef insan faktörünün devreye girdiği her olayda olduğu gibi transferde deyüzde 100 hedefi bulma garantisi yoktur. Transfer her takım için en önemli yatırım kalemi görünüyor. Geri dönüşü çok iyi hesaplanmalı. Avrupa’nın en başarılı 10 takımından birisi olma gibi bir iddianız varsa bilin ki ancak en iyi oyuncularla olabilir. Transfer oldukça ince bir iş ve her şeyi hesaplamanız gerekmektedir. Allah’a çok şükür bugüne kadar yaptığımız transferlerde başarı yüzdemiz oldukça yüksek. Burada önemli olan altyapılardır. Galatasaray’a bırakmak istediğimiz en büyük miras, bütün branşlarda çok iyi bir altyapıdır. Dönemimizde elde ettiğimiz şampiyonluklar kadar altyapıya yaptığımız yatırımlarla da hatırlanmak isterim. Doğru yoldayız ama katetmemiz gereken daha çok yol var. Bu uzun vadeli bir yatırım kalemidir.”
AA