Sahipsiz Başkent…

Büyük önderin, Ankara’mızı başkent ilan etmesiyle, içinde yaşamaktan keyif aldığım ve onur duyduğum şehrimiz; tıpkı ülkemiz gibi hızla kalkınmaya ve modernleşme başlamıştı…

Bu hâl, Ata’mızın vefatı sonrası önce yavaşlamış, ardından da maalesef tamamen durma noktasına gelmiştir..

Başkente ve ülkenin diğer yörelerinde göstermelik diyebileceğimiz tarzda yapılan bir kaç yatırımın dışında ağırlık, tamamen İstanbul’a kaydırılmış ve adeta Türkiye bir tarafta, Osmanlı’nın son başkenti bir tarafa durumu hasıl olmuştur..

Bu bağlamda;

Merkez Bankası’nın taşınma ameliyesi gelen tepkiler üzerine şimdilik durmuş olsa da… Başta devletin finans kurumları olmak üzere, kamu kurum ve kuruluşları yavaş yavaş İstanbul’a taşınarak; başkentin içi boşaltılmıştır..

Burada bir kez daha hatırlatmak isterim ki, defaten vurguladığım üzere; biz İstanbul’a yapılan yatırımlara ve hatta önceliklere asla karşı değiliz. Üstelik fazlası da yapılsın isteriz. Lakin bizim söylediğimiz veya istediğimiz ülkemizin başkenti ve taşradaki diğer şehirlerimize de yatırımlarda biraz olsun dengeli ve adil davranılsın!

Düşüne biliyor musunuz, başkentte yaşayan yaklaşık 6 milyon insan aleni olarak yok farzedilmektedir. Buna mukabil şehrimizin sakinleri ise şimdiye kadar onları yalnızlığa itenlere her nasılsa, yıllardır kahir ekseriyetle siyasi destek vermektedir.. Ki, insanın içini acıtan, acıttığı kadar da hayrete düşüren işte bu içine düşülen tarifi imkansız tenakuzdur..

Oysa ki, yaşanan/yaşatılan olumsuz durumu bunca yıl boyunca kabullenileceğine, en azından zaman zaman da olsa sandıkta ölçülü tepkiler konsaydı, şimdiye kadar süregelen bu olumsuzluklara bir nebze son verilebilirdi..

Ancak dediğim gibi kaderine razı olmak başkentin makûs talihini değiştirmediği gibi, üstüne şehrin durumunu temelli kötü bir hale getirmiştir…

Bakınız buna son örnek tam 82 yıllık olan ve akıbeti hala meçhul Ankara 19 Mayıs Stadyum’unda yaşanmıştır…

Bir süper lig (Gençler Birliği), bir de süper lig adayı (MKE Ankaragücü) takımlarının maçlarını yaptığı. Ve bakımsızlıktan adeta kaderine terk edilip, harabeye dönen bu tarihi hatıralarla dolu statda 8 Mart 2018 günü akşamı MKE Ankaragücü-Adanaspor arasında oynanan futbol müsabakasının ilk yarısı oynanırken elektrikler kesilmiş, teknolojinin geriliği yüzünden tamiri mümkün olmamış ve maç tatil edilmiştir…

Artık insanların uzaya dahi hakim olduğu çağda yaşanan bu olumsuz tablo sonrası, suçu bir kaç çalışan garibana yükleyip.. Ardından da, “şöyle geliştik, böyle geliştik.. Dünyanın 17’inci büyük ekonomisiyiz” diyerek kimse bana masal da, maval da okumasın…

Çünkü “görünen köy kılavuz istemez”miş…

Son söz:

Başkentimiz Ankara’ya yakışan ve aynı yere aynı adla modern bir stada acilen başlanıp bitirilmesi gerekmektedir. O bakımdan hiç kimse kusura bakmasın da;

Bu boş kubbede hoş bir seda bırakan duayla, kötülük yapan ise bedduaya anılır..!

Yeni bir yazımızda buluşmak dileğiyle esen kalınız..

Harun Kılıç

ANKARA