PKK’NIN PARTİSİNE OY VERİP, MHP’DE DEĞİŞİM İSTEMEK!

7 Haziran seçimleri öncesi PKK’nın siyasi taşeronu HDP’yi şirin gösteren, cilalayan ve oy veren ne kadar yazar ve yorumcu varsa hepsi MHP’de değişim istiyor. Bunların başka en büyük özelliği ise“MHP, HDP ile koalisyon kurmadı” diye çıldıran ekip olmasıdır.

Nazlı Ilıcak, Rahmi Turan, Bekir Coşkun, Fatih Portakal, Ahmet Hakan, Can Dündar, Emin Çölaşan bu ekibin başını çekmektedir. Hayatları Ülkücü ve MHP düşmanlığıyla geçmiş bu isimler, tüm mesaisini MHP’de değişim olması için harcamaktadır. PKK’nın partisine hem oy verip hem de oy verme çağrısı yapan bunlar niçin MHP’de değişim istiyorlar? Bunu tüm Ülkücüler birbirine sormalıdır.

Hele ki MHP Genel Başkan Adayı olarak ortaya çıkan Meral Akşener ve Sinan Oğan gibi isimlerin HDP hakkındaki görüş ve düşünceleri şu şekilde olunca bu uyum çok net anlaşılmaktadır.

“Siyaseten HDP’nin mecliste olması gerektiğini düşünüyormusunuz?” sorusuna “HDP’nin barajı geçip geçmemesinin kendisi için bir mahsuru olmadığını” söyleyen Meral Akşener ile Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası HDP ve Demirtaş’ı  “Bu seçim, Demirtaş’ın kişiliğiyle HDP’yi Türkiyelileştirdi. Bu Türkiye için kazanımdır.” sözleriyle Türkiye’de ilk öven ve 1 Kasım seçimleri öncesi “HDP barajı aşar, MHP aşamaz” diyen Sinan Oğan bu yazarlar için cazibe merkezi gibi olmuştur.

Cemaatin yazarları, anketçileri, ömrü MHP düşmanlığıyla geçmiş olanlar adeta seferberlik başlatmışlar ve bu isimlerin yolunu açmak için adeta yırtınıyorlar.

“Komünistler geliyor” diye Zap Suyu’na harçlıkları ile köprü yapanları vura vura büyüyen parti…” şeklindeki MHP yazıları arşivlerde olan Bekir Coşkun, “Asena Meral” diye yazı yazıyor. Bazı zavallılarda bu adamın yazısını paylaşıyor.

“Metin Feyzioğlu’na sesleniyorum:

Ey Metin Bey! Daha ne duruyorsun? Bir parti kur!

Başına geç! Göreceksin ki, o partinin peşine milyonlar takılacak.

Ben, kendi hesabıma böyle Atatürkçü, laik cumhuriyet yanlısı, vatansever bir partiyi hiçbir çıkar beklemeden, sonuna kadar destekleyeceğimi ilan ediyorum. Bu yeni partiye gönüllü olarak koşacak birçok CHP ve MHP milletvekili olacaktır.” yazıları yazan Rahmi Turan, aynı günlerde Meral Akşener’i öven, MHP’de değişim isteyen yazılar yazıyor. Bazı zavallılarda bu adamın yazısını paylaşıyor.

”HDP’ye oy verdim ve pişman değilim. Demirtaş, iktidarın savaş tezgâhı karşısında barıştan yana tercihini açıkladı” yazılarını yazan cemaatçi Nazlı Ilıcak, “MHP’de değişim tohumu yeşerdi” ve “Meral Akşener başkan, MHP iktidar” yazılarını yazıyor. Bazı zavallılarda bu kadının yazısını paylaşıyor.

“Türkmenleri PKK kurtardı. PKK’ya da teşekkür etmeliyiz” diyecek kadar şuursuz ve bölgedeki gelişmelerden bihaber olan, terörle mücadele eden asker ve polisin şehitlerimiz için yaptığı saygı atışından rahatsız olan, 7 Haziran seçimleri öncesi HDP’yi cilalamak için sunduğu programlarda seferberlik başlatan Fatih Portakal, uzaydaki bir meseleyi bile getirip MHP ve Devlet Bahçeli’ye bağlayıp gözü dönmüşlüğünü göstermektedir. Bazı zavallılarda bu adamın videolarını paylaşmaktadır.

“PEŞMERGE topraklarımızdan geçerken… Kürtlerin sevinç gösterisi yapmasına bozulanlara soruyorum: Akrabalarının yardımına koşan silahlı kuvvetleri görünce ne yapacaklardı? Evlerine kapanıp ağlayacaklar mıydı?” yazıları yazarak Kobani’deki PKK’lılara silah ve yardım gönderilmesini kutsayan, HDP’nin barajı aşması için canla-başla çalışan Ahmet Hakan “Asena Meral’in topuk sesleri” sesleri yazıları yazıyor. Bazı zavallılarda bu adamın yazılarını paylaşmaktadır.

HDP’nin yayın organı gibi çalışan Cumhuriyet gazetesinin özellikle Meral Akşener ve Sinan Oğan’ı manşetine taşıyıp, bu isimleri cilalaması da herkese bir önemli delildir.

HDP’ye oy veren, HDP ile koalisyon hesabı yapanlar, MHP üzerinde niçin bu kadar canla başla DEĞİŞİM propagandası yapmaktadır?

Aslında bu türlerin rahatsızlığı MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin HDP hakkında 7 Haziran öncesi söylediği şu sözlerden anlaşılabilir:  “HDP ve PKK’yla can ciğer kuzu sarması olanlar, ayıplarını ve kirlerini örtmek için müfteriliği silah gibi kullanmaktadır.”

PKK’nın partisi HDP’ye mesafe koyan, onlara asla yüz vermeyen MHP Lideri Devlet Bahçeli bugün hedeftedir.

MHP’de Değişim isteyen içimizde gözüken bazıları da MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin terörle mücadele için söylediği “Taş üstünde taş, baş üstünde baş koymayın” sözünü eleştiriyor. Geçen günlerde birisi de “Devlet Bahçeli’ye Kemal Kılıçdaroğlu Başbakanlık verdi almadı”diyor. HDP olmadan hükümet kurma mümkün olmayacağına göre PKK’nın partisiyle MHP’ye hükümet kurdurma anlayışı nasıl bir ucubeliktir anlamak mümkün değil…

MHP, gerçekten bir arınma yaşamalıdır.

Aksi halde bu zihniyetin MHP’ye bulaşması Ülkücü fikir için büyük virüs olacaktır.

MHP’ye kimler el atıyor, bakın kararınızı verin…

PKK’ya oy verenler, MHP’de iktidar istiyor. Ne günlere kaldık ya Rabbim…

Yıldıray Çiçek