Dolar 34,6111
Euro 36,2608
Altın 2.918,91
BİST 9.659,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 11°C
Az Bulutlu
İstanbul
11°C
Az Bulutlu
Sal 11°C
Çar 12°C
Per 14°C
Cum 14°C

İp’in Kıblesizliği Etnik Bölücülüğe Dönüştü…

14/08/2019 16:36 | Son Güncellenme: 14/08/2019 16:45
A+
A-

Bu ülkede Türkiyelilik kavramını getirenler bellidir bu pkk’nın terör unsurlarının niyeti kötü olanların ve CHP söylemidir. Şimdi solun içinde karşılık bulsa da milletin yüreğinde yer bulamayanlar chp ve destek verdiklerinin gerçek yüzünü görmüş ve malum 15 Temmuz sonrası Anayasada ki ilk dört maddeyi koruyarak Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini onaylamıştır. Ve ülkeyi Türkiyelilikten kurtarmış Türk vatandaşıdır ve Resmi dilimiz TÜRKÇE dir demiştir.

İp’in Kıblesizliği Etnik Bölücülüğe Dönüştü…

Bizler hiçbir zaman ayırım yapmadık İnsanı severiz yaradandan ötürü der geçeriz. Ama haddini ve sınırlarını  bilene kadar.  Türk devleti kuruluşu Milli birlik üzerine kurulmuştur. Lazı, Kürdü, Çerkesi, Türkmeni, Zazası, Kıpçağı, Azerisi, Uyguru,Tatarı, Yörüğü, Boşanağı dini anlamda hırıstiyanı,musevisi, şamanı, ataisti,   her ne varsa biz Hepsini Türk milletinin kolları ve vatandaşı bildik ve asla farklılaştırmadık. Ve Türk devletinin bir ferdi olarak gördük.

Yıllarca Pkk’nın bölücülük tohumları atmaya çalıştığı ve bunu kurdukları siyasi partilerle dikta etmeye çalıştıkları söylemler nelerdi bir düşünün bakalım!  Ana dilde eğitim, Eski il ilçe adlarının geri verilmesi, Tv kanalı kurulması ki bunu özel kanallarla kendileri yaptılar başaramadılar seyreden kimse olmadığı ve destek bulamadıkları için kapattılar, özerklik istediler. Ve Bana göre hata olan Devlet eliyle Kürtçe Devlet kanalı kuruldu… ki bu bile hala onları tatmin etmedi. Onlar kim haçlı torunlarının ve iç uşaklarının destek verdiği PKK…

Hal böyleyken günümüzde bitme noktasına gelen pkk ve günümüzün terörü Fetö  yeni bir bölücü akım oluşturmak adına arayışlara başlamışlar ki, ellerinde bulunun sözde Milliyetçiliğini yaşayamadıkları için isyan çıkaran MHP’yi ele geçirmek isteyenler başaramayıp kurdukları Kıblesizlerin oluşturduğu İP adı verdikleri sözde İYİ, Özde KÖTÜ olan parti şimdilerde yeni emir almışlar ki, kendini bilmezin biri yarım asırı geçen bölücü terör örgütünün söylemlerini yeni versiyonuyla adına da BİZ TÜRK DEĞİL ÇERKEZİZ diyerek başlatmış ve aynı pkk söylemeleriyle dolu bir şekilde açıklama yapmışlardır.

Mesela açıklamının bir yerinde diyor ki, “Türkiye’nin yıllardır uğraştığı TERÖR belası, her halktan bu sebeple can veren binlerce genç, doğal olarak toplumu bu konuda duyarlı hale getirdi.”  Dikkat edin bu vatan için can veren diyor ŞEHİT diyemiyor!

Ne diyor? HALKLARIN diyor bu size bir şey hatırlatmıyormu?

Biz tek bir milletiz yarım asırı geçen Teröristlere bunu şehit vererek bedel ödeyerek anlattık gerekirse bu ülkeyi bölmek isteyen kim varsa Türk Devleti yine anlatır.

Bu ülkede Türkiyelilik kavramını getirenler bellidir bu pkk’nın terör unsurlarının niyeti kötü olanların ve CHP söylemidir. Şimdi solun içinde karşılık bulsa da milletin yüreğinde yer bulamayanlar chp ve destek verdiklerinin gerçek yüzünü görmüş ve malum 15 Temmuz sonrası Anayasada ki ilk dört maddeyi koruyarak Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini onaylamıştır. Ve ülkeyi Türkiyelilikten kurtarmış Türk Vatandaşıdır  ve Resmi dilimiz TÜRKÇE dir demiştir.

Bu ülkede ki özgürlük,  idda ediyorum dünyada hiçbir ülkede yok… Herkes istediği dili konuşuyor, herkes istediği gibi giyiniyor, herkes istediği gibi inanıyor, İnanmıyorsanız Kadıköy meydanında Çarşının tam ortasında KİLİSE var gidin bakın hatta 250 300 metre ilersinde  de bir tane daha var. Kimse kimseye karışmıyor.  Ve biz kimsenin ne  kim olduğuna bakıyor ne de inanışına karışıyor.

Ama sen kalkar demokrasi adı altında yıllarca bebek katili PKK terör örgütünün söylemlerini alır etnik gruplar, halklar, Türkiyelilik, devlet eliyle ana dilde eğitim, yerleşim yerlerinin özgün adlarının verilmesi, gibi söylemler ile gelirsen. Bizde deriz ki kendi okulunu açtın da yasak mı getirdiler, nasıl yaşıyorsan yaşamına mı karıştık. Bu ülkenin tek mağduru ülkenin gerçek sahibi kendini Türk hisseden Vatanına vatandaşlık bağıyla bağlı olan ülkesinde öksüz kalan varsa oda TÜRK milletidir.

Ülkenin kuruluş şekli ve anayasal kanunların dışında söylemler geliştirdiğiniz de pkk ile aynı ağızla konuşuyorsun dediklerinde zoruna gitmeyecek ve bulunduğun partinin kıblesizliği açıklamalara bakılırsa ikinci bir hdpkk söylemleri ile İpfetö partisi olmuş kıblesi belli olmuş yeni bir bölücü parti diyebiliriz.

Burası Türkiye Cumhuriyeti Devleti dili Türkçe,  Adı TÜRK, Bayrağı ay yıldızlı al bayrak Türk devleti Milleti ile bölünmez bir bütündür. AYRIŞTIRAN YALNIZ KALIR. 

Malum açıklamayı sizlerle olduğu gibi paylaşıyorum karar TÜRK Milletinindir.

İYİ Parti Hukuk ve Seçim İşleri Başkanı Hasan Seymen “Türk değiliz, Biz Çerkes’iz” açıklaması

İyi Parti Hukuk ve Seçim İşleri Başkanı Hasan Seymen’in bölücülük noktasında bir Çerkez milliyetçisi olduğu ortaya çıkmıştı.

Bizi Kimseye Benzetmeyin

“Aralık 2011 tarihinde, Federasyon Yönetimi olarak görevlendirildiğimizde, Türkiye’nin sıcak gündemi YENİ ANAYASA idi.

Doğal olarak Etnik ve Kültürel anlamda azınlık durumunda olan Çerkeslerin de YENİ ANAYASADAN beklentileri olmalıydı.

Bu atmosferde, TBMM Başkanlığı, sivil toplum örgütlerine Yeni Anayasadan beklentilerini dile getirmeleri ve katkılarını sunmaları çağrısını yaptığında heyecanlandık.

Çalışmanın 31 Aralık 2011 tarihine kadar TBMM sunulması zorunluluğu, bizi kısa sürede çok çalışmaya mecbur etti.

Çalışmayı hazırlama yöntemine gelince, 3-5 kişi böyle bir metin hazırlayabilirdi belki, nitekim birkaç informal grupta bunu yaptı. Ama biz seçilmiştik ve bu önemli konuda ŞEÇENLERE danışmak zorundaydık.

İnternet sitemizden yaptığımız çağrıya umduğumuzdan çok daha fazla karşılık bulduk.

Gelen öneriler ufkumuzu genişletti ve bize yol gösterdi. Oluşturduğumuz komisyon önerileri derledi ve sitemizde yayında olan “Çerkesler Nasıl Bir Anaysa istiyor “ metni oluşturularak, Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyelerine parti ayrımı gözetmeksizin elden, sözle de anlatılarak teslim edildi.

Daha sonra anayasa uzlaşma komisyonu karşısında aynı talepler dile getirildi. Federasyona bizzat TBMM başkanı tarafından duyarlılığı ve katkısı sebebi ile teşekkür edildi.

Hazırlanan metinde sadece Çerkes olmaktan kaynaklı değil, sıradan vatandaş olarak da taleplerimiz ağırlıklı yer aldı.

Ancak Çerkes olarak öne çıkardığımız taleplerimiz herkesin malumu olduğu üzere ,

“ANA DİLİMİZİN ANAOKULU VE KREŞLERDEN BAŞLAMAK ÜZERE DEVLET ELİYLE ÖĞRETİLMESİ

ÖZGÜN YERLEŞİM YERİ İSİMLERİMİZİN İADESİ

ÖZGÜN AİLE ADLARIMIZIN SOYADI OLARAK KULLANILMASINA İZİN VERİLMESİ

Kimliklere yönelik her türlü asimilasyon ve baskının insanlık suçu olarak kabul edilmesi, tüm kimliklerin devlet güvencesi altına alınmaSI

Anayasal vatandaşlığın temel alınması, vatandaşlığın hukuki tanımında, hiç bir ırk ya da etnisiteye atıf yapılmadan, “Türkiyelilik veya Türkiye (Cumhuriyeti ) Vatandaşlığı ” kavramlarına vurgu yapılması

Tek bir olay ya da şahsiyetten hareketle etnik veya kültürel olarak farklı kesimleri rencide edici ifadelerin ayıklanması, haksızlığa uğrayan tarihi şahsiyetler üzerinden farklı etnik kimliklerin itibarlarının iade edilmesi “

Çerkeslerin bu taleplerine kendi halkımız da dahil kamuoyunun çok da hazır olmadığı malumumuzdu. Gelecek tepkilere hazırlıklıydık. Ancak mutlulukla ifade etmeliyim ki dolaştığımız bölgelerde ve TBMM çatısı altında hiçbir olumsuz tepkiyle karşılaşmadık.

Sakarya

Bozüyük –Eskişehir- İnegöl- Bursa –Kemalpaşa-Biga

Kayseri –Adana-Maraş

Sungurlu-Çorum-Turhal-Tokat-Merzifon-Hamamözü- Samsun

Ziyaretlerimizde halkımızın gözünde yakaladığımız ışık bize güç verdi. Bize, sonsuz desteklerini sundular.

Ne var ki, bir kısım insanların hassasiyetleri, bizim herkes tarafından bilinen özelliklerimizi tekrar tekrar söyleme zorunluluğunu da doğuruyor.

Özellikle anadil talebi dile getirildiğinde Bölücülükle suçlanmak ve “Sizde Kürtler gibi misiniz?” sorusu ile karşılaşmak bizi epeyce açıklama yapmak zorunda bıraktı ve bırakıyor. Elbette bu durum üzüntü verici.

Türkiye’nin yıllardır uğraştığı TERÖR belası, her halktan bu sebeple can veren binlerce genç, doğal olarak toplumu bu konuda duyarlı hale getirdi.

Bizim bu soruya verdiğimiz cevap çok açık ve net,

Biz Anadilimizi unutmamak ve çocuklarımıza da öğretmek istiyoruz. Bu sorunu çözmekle görevli olanın DEVLET olduğunu biliyor ve talep ediyoruz.

Etnik kimliğimizin tanınmasını ve inkar edilmemesini istiyoruz. Bu kapsamda yıllardan beri Türkleştirilemeye çalışılan Çerkeslerin bu günde başka sebeplerle Kürtleştirilmeye çalışılmasına karşı çıkıyoruz.

Biz Çerkesler Türkleri de, Kürtleri’de, Lazları’da Boşnakları’da kısaca ülkemizde yaşayan her halkı canı gönülden seviyor ve kardeşimiz olarak görüyoruz. Bu halkların etle tırnak gibi birleştiğini ve ayrılamayacaklarını biliyoruz. Ancak her birinin kendi dili, kültürü ve inancı ile yaşamasını, hiçbir rengin solmamasını istiyoruz. Halkların bu haklarını istemelerini ve bu yöndeki tüm demokratik eylemlerini destekliyoruz.

Karşı çıktığımız bir etnik grubun diğeri üzerinde asimilasyonist baskı kurması

Karşı çıktığımız insanların öldürülmesi,

Karşı çıktığımız insanların ötekileştirilmesi,

Biz bu topraklar için ölürken Türkçe bilmiyorduk, Şimdi anadilimizi bilmiyoruz.

Uğruna öldüğümüz bu topraklar üzerinde, huzur içinde Çerkes olarak, tüm halklarla birlikte kardeşçe yaşamak istiyoruz.

Biz Türk değiliz.

Biz Kürt değiliz.

BİZ ÇERKES’iz.

Türkle de, Kürtle de, bu topraklar üzerinde yaşayan tüm halklarla da KARDEŞİZ. Kardeşlerimizi seviyoruz.”

Kaynak: https://www.kaffed.org/kose-bucak-yazilari/item/391-bizi-kimseye-benzetmeyin.html