ERDOĞAN: YARGIYA SESLENIYORUM SIZ DE IÇINIZDEKI KIRLILERI TEMIZLEYIN
Başbakan Erdoğan, kirli tezgahı ve ittifakı alt üst edeceklerini belirterek, “İhanet içindeki çeteleri tek tek ortaya çıkarıp tasfiye edeceğiz” dedi.
OVİT tüneli için Artvin- Hopa, Erzurum-Rize arasında dağların delindiğini, Kop ve Ilgaz tünelinin inşaatlarının sürdüğünü, bunların 2015’te hizmete gireceğini ifade eden Erdoğan, 12 tünel açtıklarını, virajların, Armelit Dağı’nın birçok insanının hayatına mal olduğunu söyledi. Rize’ye giderken ve gelirken, otobüslerle Armelit Dağı’na tırmandıklarını, aşağı bakamadıklarını, nereden uçacağız diye düşündüklerini anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Otobüsün birisi kenara geçer öbürünün geçişini bekler, öbürü geçer ondan sonra öbürü gider. Bunları yaşadık mı? Artık bunlar var mı? Bunlar bize nasip oldu. Artık şimdi Karadeniz sahil yoluyla, deniz manzaralı, tünellerle dağların güzellikleri bunların hepsini bir arada yaşıyoruz. Karayolları yatırımları için 11 yılda 98,5 milyar lira yani 98 katrilyon 500 trilyon. Bunları biz yaptık. Yolsuzlukların olduğu bir ülkede bunlar yapılabilir mi? Bunlar basit, basit siyaset yapıyor bunlar. İftira atayım tutmazsa iz bırakır. Güneş balçıkla sıvanmaz. Bunlara şunu söyleyin: ‘Aynaya bakın aynaya.’ Bunlara bunu söyleyin. Bu ülkede CHP, MHP olarak ne yaptınız? Onların anlatın bir. Bunlara onu sormak lazım. Ne yaptınız? Yaptıkları bir şey yok onların. Onun için çok çalışacağız. 30 Mart bunlara sandıkta en güzel cevap günüdür.”
“Sen daha muhalefet olarak parlemento koltuklarında yerini alamıyorsun”
Bütçe görüşmelerinin dün bittiğini anımsatan Erdoğan, tüm muhalefetten bütçeye 117 ret çıktığını, 318 evet çıktığını kaydetti. “İktidarın yerinde, sapsağlam bir, iri, diri, beraber, 318 oyla bütçesine sahip çıktı” diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
“Lafı bırak lafı, sen daha muhalefet olarak parlemento koltuklarında yerini alamıyorsun. Millet bunlara ne dedi? ‘Git muhalefet olarak orada çalış’ dedi. Bunlar milletin verdiği görevi yerine getiremiyor. Kimbilir o anda bunlar nerede? Turistik seyahatte. Bunlar milletvekilliği görevini bile doğru dürüst yerine getirmiyorlar. Bütçe gibi önemli bir şeyde bir değerlendirme de oraya gelip oyunu bile kullanmıyorlar. ‘ Başbakan nerede’ diyor. Benbaşbakan değilim sadece, hem genel başkanım hem başbakanım. Benim adıma orada vekilim var. Ama ey muhalefetin genel başkanı, katılanları tenzi ederim, hani genel müdür var ya, genel müdür senin adına orada vekalet yok. Yasalar sana böyle bir yetki vermiyor. Sen neredeydin? Mesele bu. Bunlar bir defa Anayasa Mahkemesinin, yasaların, içtüzüğün kendilerine verdiği yetkinin nerede, nasıl kullanılacağından bihaberler.”
Yolsuzluk kılıfıyla sunulan son derece çirkin bir tuzak
Başbakan Erdoğan, hükümete karşı başlatılan kara propagandaya dikkati çekti.
“Son günlerde hükümetimize karşı başlatılan karalama kampanyası, yolsuzluk kılıfıyla sunulan son derece çirkin bir tuzaktır” diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
“Milletim bunu bilsin, milletim bunu görsün, bu kirli oyun büyük Türkiye’ye karşı oynanan bir oyun, bu tezgah yeni Türkiye’ye karşı tertiplenen bir tezgahtır. Bu kirli oyun bize olmaktan ziyade, AK Parti’ye olmaktan ziyade bizzat milletime karşı milli iradeye, milli egemenliğe karşı oynanan bir oyundur. Bu siyaseti itibarsız kılma girişimidir. Onun için burada uluslararası oyunlar var. Ulusal bazda yerel bazda da bunun taşeronları var.”
Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bizim A’den Z’ye abdestimizden şüphemiz yok, namazımızdan da şüphemiz yok. Onu siz şuanda muhalefet partisinin Anayasa Mahkemesi kararıyla tescilli olan dosyalarında arayın. Yolsuzluk diyor ana muhalefet, sen önce devletin hazinenin sana verdiği parayı çar çur ettin, orada yolsuzluklar yaptın, o yolsuzlukların neticesinde Anayasa Mahkemesi seni cezaya mahkum etti. Bu uluslararası bir oyun, bu kökü dışarıda bir tezgah. Devlet içinde oluşmuş çeteler var, bu tezgahta maşa olarak taşeron olarak kullanıldılar. Küresel güçlerin taşeronluğunu üstlenen yerli işbirlikçiler, yerli piyonlar bu komploda alet olarak kullanıldılar. Bu oyunu bozuyoruz, Gezi’de bu oyunu nasıl bozduysak, burada da bu oyunu bozacağız, bunu bilin.”
“Türkiye düşmanı çevrelerin rant operasyonudur”
Erdoğan, 2002 yılında Türkiye bütçesinden faiz ödemelerine ayrılan kaynağa dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Yıl 2002 Türkiye bütçesinin yüzde 45’i faiz ödemelerine gidiyor. Bunun toplam bedeli 52 milyar lira, yani 52 katrilyon. Vatandaşın 52 milyar lirası bir yıl içinde Türkiye içinde ve dışında borç verenlere gidiyor. Biz ne yaptık, biz bu oranı düşürdük, yüzde 45’ten yüzde 13’e kadar bunu gerilettik. Şuanda bütçenin sadece yüzde 13’ü faiz ödemelerine gidiyor. Türkiye bundan 642 milyar lira kazandı, 642 katrilyon kazandı, Türkiye bu muazzam paraları kazanırken, faiz lobisi kaybetti, faizden geçinenler yüksek faizden rant sağlayanlar kaybetti. İstikrarsız Türkiye’den, zayıf Türkiye’den çıkar elde eden çevreler kaybetti. Onun için iftira kampanyası devam ediyor. İşte küresel düzeyde yazılıp yerel düzeyde oynanan bu oyun 642 milyar lirasını kaybeden Türkiye düşmanı çevrelerin rant operasyonudur.”
“Halk Bankası’ndan ne istediniz, çıksınlar mertçe cevap versinler”
Başbakan Erdoğan, milli bankaların daha önceki dönemlerde batak halinde olduğunu belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Siz Halk Bankası’ndan ne istediniz, çıksınlar mertçe cevap versinler, Halk Bankası’nı hedefe koyarak kimin ekmeğine yağ sürüyorsunuz, hangi planın içindesiniz, kimin adına çalışıyorsunuz. Halk bankasını yıpratarak kime ne kazandırıyorsunuz. Şuanda Halk Bankası’nın bu olaylarda kaybettiği para kimin kaybıdır, bu ülkenin kaybı. Bu banka Türkiye’nin en başarılı bankalarından biri oldu, bizim dönemimizde. Bizden önce ziraat Bankası görev zararı yazıyordu, Halk Bankası görev zararı yazıyordu, Vakıfbank batmıştı. Bizim milli bankalarımız bunlar, biz bu bankaları batak olarak görev zararları içinde boğulmuş olarak aldık. Dünyanın en önemli bankalarından biri haline getirdik bunları. Halk Bankası 11 yıl önce millete yük oluyordu, tam 6 kat büyüttük, piyasa değerini 25 milyar dolara çıkardık. İşte bu kamu bankasını hedefe koydular, üstelik dert… Yerli artı uluslararası işbirliği yerliden çok uluslar arası boyutta bu iş yapıldı. Neden… Bu banka faiz lobisinin ayağına basıyor. Bu banka Türkiye düşmanlarını ürkütüyor. Allah ömür nefes verdikçe ben de arkadaşlarım da hiç korkmadan, hiç çekinmeden bu gerçeği herkese anlatacağız. Milletin ferasetiyle basiretiyle oynanan oyunu, oyunu zaten biliyor ama biz de bunu milletimize anlatmaya milletimizle paylaşmaya devam edeceğiz.”
“Bu ahlaksız oyuna müsaade etmeyeceğiz”
“Hükümetimizi hedef alan bu kampanya başka amaçlar da taşıyor” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Başka bir konudan bahsedeceğim; son 1 yıldır Ünye’ye terörden dolayı şehit geliyor mu? Ünye’de terör nedeniyle ocaklara ateş düştü mü? Son bir yıldır terör nedeniyle anneler babalar ağladı mı? İşte bu sizin ‘hayır’ cevabınız varya birilerini rahatsız ediyor. Niye? Biz bir hesap yaptık. 30 yıldır Türkiye’nin terör nedeniyle kaybı en mütevazı hesapla ne kadar biliyor musunuz, trilyonu aştı. Bir düşünün kaç tane Karadeniz sahil yolu yapılır, kaç tane üniversite açılır, kaç tane baraj yapılır, bu parayla kaç tane Marmaray, Ovit tüneli yapılır Başbakan Erdoğan, “Biz bir hesap yaptık, 30 yıldır Türkiye’nin terör nedeniyle kaybı en mütevazi hesapla ne kadar biliyor musunuz, trilyonu aşkın. Bir düşünün kaç tane karadeniz Sahil Yolu yapar, kaç tane üniversite açılır, kaç tane baraj yapılır, kaç tane Marmaray, kaç tane tünel yapılır, kaç tane uçak gemisi yapılır. Terör nedeniyle hayatlarının baharında kaybettiğimiz gençlerimizin acısı hala yüreklerimizde.
Bu tarifsiz acının yanında törer nedeniyle madden de büyük kayıplara uğradık. İşte bu tertip aynı zamanda bunun intikamıdır. Bu tezgah, çözüm sürecini sabote etme girişimidir. Bu oyun Türkiye’nin aktif önü alıcı söz söyleyen gündem belirleyen bağımsız dış politikasına karşı Türkiye’ye yeni bir istikamet belirleme çabasıdır. Bu ahlaksız oyuna müsaade etmeyeceğiz. Nereden gelirse gelsin bunları bulup çıkarmaya başladık, bazıları diyor ki, ‘Efendim, yargının verdiği talimata uyulması gerekir’, doğru, ama yargı hukuk içerisinde bunu verirse buna uyulur. Eğer yargı da hukukun dışına çıkıyorsa, bizim de yürütme olarak elimizde imkan varsa, biz de bu imkanları kullanırız. Kardeşlerim milletin duası, basireti işte bu oyunları bozmak için bize 30 Mart’ta farklı bir enerji farklı bir güç katacaktır.”
“Allah bize yeter, millet bize yeter”
Komploların içinde yer alanları tek tek deşifre edeceklerini ifade eden Erdoğan, “Ülkemize ihanet içindeki örgütleri, çeteleri bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da tek tek ortaya çıkarıp tasfiye edeceğiz. Nereden olursa olsun, kim olursa olsun, A’dan Z’ye” diye konuştu.
“Allah bes Baki Heves. Allah bize yeter, millet bize yeter. Siz bize yetersiniz” diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bu oyunu birlikte bozacağız. Bu kirli tezgahı birlikte altüst edeceğiz. Şunu bilmenizi istiyorum. Bir siz varsınız, bir biz varız, bir de Allah var. Milletin ve bizim karşımızda ise büyük Türkiye’nin, yeni Türkiye’nin hazımsızları var. Her tür kirli oyun oynanabilir, sizlerle beraber olanların içinde ihanet şebekeleri de çıkabilir. Bunu da bilin. Şaşabilirsiniz, ‘nasıl oldu bu ya’ diyebilirsiniz. Tarihte de bunun çok acı örnekleri var. Hiç aldırmayın. Yolumuza emin adımlarla yürüyeceğiz.”
“Siyasette kirli bir ittifak olduğunu” dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bugüne kadar bir araya gelmeleri tahayyül dahi edilemeyenler bugün birbirleriyle ittifak halindeler. Siyasette kirli bir ittifak var. Örgütler arasında kirli bir ittifak var. Türkiye içindeki bu kirli ittifak, uluslararası efendilerinden aldığı emirle, talimatla hareket ederek yapılıyor. Bunu ilk kez yapmıyorlar. 27 Mayıs’ta bunu yaptılar, siz bozdunuz bu oyunu. 12 Eylül’de bunu yaptılar siz bozdunuz bu oyunu, 28 Şubat’ta bu oyunu yaptılar, siz bozdunuz. 2007’de Cumhurbaşkanı seçeceğimiz zaman yine böyle bir kirli tuzak kurdular. Onu da siz bozdunuz. 12 Eylül halkoylamasında bu kirli ittifakı yeniden kurdular. Karşımıza geçtiler, siz bu kirli ittifakı da bozdunuz.”
“Yürütme olarak da bizler onların karşısında dikiliriz”
Yolsuzluğun hortumunu kopardıklarını belirten Başbakan Erdoğan, “Ama kişilerin bireysel olarak yaptıkları hatalar varsa bu ülke bir hukuk devletidir, yalnız bu slogan bir hukuk devleti olmasın, gerçek bir hukuk devleti olsun. Samsun’da söyledim. Hukukun içerisinde yargı kurumunda yer alanlar, bu yetkiyi kullanmak durumundadır. Ama hukukun dışına çıkarak eğer birileri afra, tafra yapıyorsa, birileri gelip de yürütmeye baskı kurmak istiyorsa kusura bakmasınlar. Yürütme olarak da bizler onların karşısında dikiliriz” dedi.
Herkesin Anayasa ve yasaya göre görevini yapması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, “Eğer görevini, gereğini yapmazsa kusura bakmasın. Bizi oraya millet gönderdi. Yargı mensuplarını oraya millet göndermedi, milletin gönderdikleri gönderdi. Dolayısıyla yasama, yürütme, yargı hepsi bağımsızdır ama yasalarda tanımlandığı şekliyle de hareket etmek zorundadır. Ben yargı olarak elime yetkiyi aldım, istediğim gibi baskıyı yapayım, istediğim gibi istediğim yeri opersasyonlarla basayım. Kusura bakma. Yetkiyi alırsın, yetki çerçevende bunu yaparsın” ifadelerini kullandı.
Erdoğan polis için verdiği mücadeleyi herkesin bildiğini ifade ederek, “Ama burada bir şey söylemek zorundayım. 20 kişiyle bir ofisi basacaksınız, bir evi basacaksınız ondan sonra da orada külhanbeyleri gibi bacak bacak üstüne atıp, elinde bir tespihle orada volta atacaksın, koltukta görüntü vereceksin. Ha buna biz, sabretmeyiz. Buna da yine yasalar neyi gerektiriyorsa haddini bildiririz, ne gerekiyorsa. Herkes görevini yasalar nasıl düzenlemişse ona göre yapacak” diye konuştu.
“Siz de öyle pırlanta, tertemiz değilsiniz bizim de bildiklerimiz var”
Başbakan Erdoğan, Fatsa Kaymakamlığı önünde yaptığı konuşmada da şunları söyledi:
“Yargıya sesleniyorum siz de içinizdeki kirlileri temizleyin. Siz de öyle pırlanta, tertemiz değilsiniz bizim de bildiklerimiz var.
Birileri eğer kalkıp ‘İntikam alacağım, bunun intikamını alacağım’, bu hırsla beraber kalkıp da yürütmeye bir şeyleri dikte ettirmeye kalkarsa onun bedelini öder, er veya geç öder.”
aa