Dolar 32,3157
Euro 35,1159
Altın 2.292,25
BİST 9.058,68
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 20°C
Açık
İstanbul
20°C
Açık
Cum 23°C
Cts 21°C
Paz 21°C
Pts 23°C

Dünyada bunu yapabilecek çok az ülke var

TPAO’nun kendi su altı robotunu geliştirmesi ve kullanmasının bu süreçte büyük önem taşıdığını belirten Akyener, “Şimdi yakın alanlarda da sismik çalışmalara devam edilecek. Yeni sismik değerlerle birlikte belki bölgede yeni farklı yapılar ortaya çıkacak ve inşallah Türkiye bir gaz ihracatçısı konumunu elde edebilecek.” diye konuştu.

A+
A-

‘Türkiye için başlangıç’ deyip açıkladı: Dünyada bunu yapabilecek çok az ülke var


Hormuz Straits Partnership Direktörü Serkan Şahin, Fatih sondaj gemisinin Karadeniz’de bulduğu 320 milyar metreküplük doğal gaz rezervinin Türkiye için bir başlangıç olduğunu belirterek “TPAO’nun, 2 bin metre sondajı 1 ay gibi kısa bir sürede gerçekleştirmesi piyasada şaşkınlık uyandırdı. Dünyada bunu yapabilecek kapasiteye sahip çok az ülke var” ifadelerini kullandı.

Dubai merkezli petrol yatırım danışmanlık firması Hormuz Straits Partnership Direktörü Serkan Şahin, Türkiye’nin Karadeniz’de bulduğu 320 milyar metreküplük doğal gaz rezerviyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye’nin keşfi kendi kaynakları ve mühendisleriyle gerçekleştirmesinin büyük önem taşıdığını ifade eden Şahin, “Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO), 2 bin metre sondajı 1 ay gibi kısa bir sürede gerçekleştirmesi piyasada şaşkınlık uyandırdı. Dünyada bunu yapabilecek kapasiteye sahip çok az ülke var. Bu durum verimlilikle ilgilidir ve verimliliğin maliyet üzerindeki etkisi oldukça fazladır. Bizim için önemli olan arama-bulma süreçlerini öğrenmiş olmamız ve bu konuda güvenimizin, tecrübemizin oluşması” diye konuştu.

Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) Başkanı Oğuzhan Akyener ise tarihi keşifle birlikte Türkiye’nin çok yönlü kazanımlar elde edebileceğini dile getirdi.

Karadeniz’deki keşfin önemine dikkat çeken Akyener, “Keşif yapılana kadar gerçekten büyük bir emek sarf edildi, çaba gösterildi, kararlı bir duruş sergilendi, gemiler alındı, paralar harcandı. Neticesinde, Türkiye yaptığı büyük keşifle bölgede bir ilk olma niteliği taşıdı” değerlendirmesinde bulundu.

TPAO’nun uluslararası oyunculara kıyasla daha uygun maliyetlerle ve kısa zamanda başarılı sondajlar yapabileceğini sözlerine ekleyen Akyener, bu avantajın projenin daha hızlı ve ucuza bitirilmesine olanak sağlayacağını ifade etti.

Türkiye’nin keşif sürecindeki teknik imkanlarına da değinen Akyener, şunları aktardı:

“Hidrokarbon aramalarında ilk olarak hedef sahasında belirli noktaları analiz edersiniz. Ruhsat alanlarınızı tek tek elden geçirirsiniz, en uygun olan alanlarda sismik veri toplama süreçlerine başlarsınız. Bunların hepsi ciddi maliyetler anlamına geldiği için kaynaklarınızı dikkatli kullanırsınız. Sismik gemilerinizi gönderir, sismik verileri elde eder ve bu verileri işledikten sonra, analiz eder ve yer altı yapılarını ortaya çıkartırsınız. Teknik elemelerden geçirdikten sonra, öncelikli yapıları test edersiniz. Bunun için de geminizi ilgili lokasyona gönderir ve sondaj yaparsınız. Sondaj süresince yapılan testlerle elde edilen verilere ve diğer parametrelere göre tahmini rezerv rakamlarını ortaya koyarsınız. Bu noktada 320 milyar metreküplük bir rezervuar rakamı ortaya koyulmuş.”

TPAO’nun kendi su altı robotunu geliştirmesi ve kullanmasının bu süreçte büyük önem taşıdığını belirten Akyener, “Şimdi yakın alanlarda da sismik çalışmalara devam edilecek. Yeni sismik değerlerle birlikte belki bölgede yeni farklı yapılar ortaya çıkacak ve inşallah Türkiye bir gaz ihracatçısı konumunu elde edebilecek.” diye konuştu.

Kaynak: Türkgün