Dolar 35,4927
Euro 36,4624
Altın 3.045,73
BİST 9.827,29
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 6°C
Yağmurlu
İstanbul
6°C
Yağmurlu
Çar 8°C
Per 9°C
Cum 9°C
Cts 10°C

Cumhurbaşkanı Erdoğan Aile Yılı müjdelerini açıkladı! Evlilik kredisi, çocuk yardımı…

Cumhurbaşkanı Erdoğan Aile Yılı müjdelerini açıkladı! Evlilik kredisi, çocuk yardımı…
13/01/2025 15:36
A+
A-

Cumhurbaşkanı Erdoğan Aile Yılı müjdelerini açıkladı! Evlilik kredisi, çocuk yardımı…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Aile Yılı Tanıtım Programı’nda önemli açıklamalarda bulundu. Aile Yılı kapsamında yapılacak çalışmalar merakla beklenirken, doğum izinlerinin artırılması, doğum yardımları, esnek çalışma imkanları ve çalışan ebeveynlere sunulan destekler gibi konular gündemde yer alıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde Aile Yılı Tanıtım Programı’nda yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Cumhurbaşkanlığı Külliye’mize bu gazi mekana hepiniz hoş geldiniz. Buradan sizlerle birlikte 85 milyon vatandaşımızın tamamına selamlarımı, sevgilerimi iletiyor, bizler izleyen, takip eden tüm kardeşlerime muhabbetlerimi gönderiyorum. Aile Yılı Tanıtım Programı’mızın ailelerimiz için hayırlara vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.

Son Kabine toplantımızda 2025 senesini Aile Yılı olarak ilan etmiş bu önemli haberi de milletimizle paylaşmıştık. Aile Yılı kapsamında ilgili bakanlığımızın koordinasyonunda aile kurumunun korunması, güçlendirilmesi ve değerlerimizin gelecek nesillere aktarılması amacıyla yıl boyunca çok önemli çalışmalar yapacağımızı ifade etmiştik.

Aile Yılı çerçevesinde icra edeceğimiz çalışmaları etkin ve verimli nüfus politikaları ile destekleyip uzun vadede güçlü ve sürdürülebilir bir zemine taşımak en büyük önceliklerimizden biridir. 25 Aralık’ta Aile Bakanlığımız bünyesinde faaliyet gösterecek iki önemli kurum. Aile Enstütüsü ve Nüfus Politikaları Kurulu’nu ihtisas ettik. İlk toplantısın 9 Ocak perşembe günü Külliyemizde gerçekleştirdi.

“BİZLER İÇİN VAZGEÇİLMEZ BİR ÖNEME SAHİPTİR”
Anayasamızın 41’inci maddesinde açıkça zikredildiği üzere aile toplumun temelidir. Bir başka ifade ile aile küçük bir toplumdur, toplum da büyük bir ailedir. Sosyal, kültürel dokumuzun örülmesinde aile daima hayati rol oynamıştır. Toplumun özünü, çekirdeğini teşkil eden aile kurumu milli, manevi değerlerimizin muhafazasında bizler için vazgeçilmez bir öneme sahiptir.

Aile kurum etrafında şekillenen toplumsal bilincin yüksek olduğu dönemlerde devletin de milletin de güçlü bir konuma sahip olduğunu görürüz. Aile yapımızı korumak, tahkim etmek, bizden sonraki kuşaklara miras bırakmak hepimizin görevidir. Eğer aileyi güçlü kılmak istiyorsak işe aile fertlerinden başlamamız gerektiği açıktır. Temel ne kadar sağlam atılırsa bina da o kadar kuvvetli olur. Aynı zamanda dayanıklı olur. Çocuklarımızın gerek aile içinde gerekse eğitim kurumları bünyesinde bilgi ile, görgü ile güzel ahlakla yetişmeleri son derece mühimdir.

Eğitim, ahlak, terbiye ve şahsiyet inşası önce ailede başlar. Bilinçli bir anne babanın evinde huzurlu yuvanın çatısı altında büyüyen çocuklar evvela ailelerine daha sonra milletlerine ve insanlığa faydalı örnek kişiler haline gelir.

Tarihini, köklerini, kim olduğunu bilen, vizyonu ile çağı iyi okuyabilen bir gençlik hepimizin arzusudur. Çocuklarımızı ve gençlerimiz zararlı akımlardan, zehirli düşüncelerden, sapkın ideolojilerden korumak hepimizin ortak sorumluluğudur.

Tuhaf zamanlarda yaşıyoruz. Neoliberal kültür akımları sınırları aşarak dünyanın dört bir yanına nüfuz ediyor. Dijital platformlarda yer bulan diziler, filmler, yayınlar ve daha pek çok içerik çoğu zaman kültür erozyonu ve kimlik aşınması gibi telafisi zor süreçlere sebep oluyor.

“GERİ ADIM ASLA SÖZ KONUSU OLMAYACAKTIR”
LGBT’nin koç başı olarak kullanıldığı cinsiyetsizleştirme politikalarının öncelikli hedefi ailedir ve aile kurumunun kutsiyetidir. Daha önce de defalarca vurguladım. İlk etapta kişisel tercih denilerek meşrulaştırmak isteyen bu anomali günümüzde faşizan bir dayatmaya dönüşmüştür.

Cinsiyetsizleştirme politikalarına tepki göstermeye devam edeceğiz. Kim ne derse desin bu konuda Türkiye’nin tavrı bellidir bundan geri adım asla söz konusu olmayacaktır.

BM bünyesinde verdiğimiz mücadele zaten malumdur. Bu çabalarımızı İslam İŞ Birliği Teşkilatı ve Türk Devletleri Teşkilatı başta olmak üzere diğer uluslararası kuruluşlara teşmil ediyoruz.

Yerel yönetimlerin, milli varlığımızın taşıyıcı kolonlarına hamle yapan bu akımlara prim vermemesi gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Bir diğer önemli husus genç ve nitelikli nüfusumuzun devamıdır. Her şeyden önce bu demografik bir sınamadan önce var oluşsal bir tehdit niteliğindedir. Bin yıldır bu topraklara mührünü vurmuş medeniyet coğrafyasını yeşertmiş güçlü nesillerin devamını hayat memat meselesine dönüşmüştür. Büyük ve güçlü Türkiye iddiasını taşıyorsak Türkiye yüzyılı vizyonumuzu hayata geçirmek istiyorsak yarınlarımızı güvence altına almayı arzu ediyorsak hasılı yakın gelecekte hem hedeflerimize ulaşmayı hem de beka sorunu yaşamamayı temenni ediyorsak şimdiden harekete geçmek zorundayız.

Bunu hamaset yapmak için değil bazı acı gerçeklerle yüzleştiğimiz için söylüyorum. Doğurganlık oranı ve nüfus artış hızımız alarm vermektedir. 2021 yılında doğurganlık hızımı 2.38 iken bugün bu rakam 1.51’e düşmüştür. Nüfusun yenilenme düzeyinin 2.1 olduğu dikkate alındığında durumun vahameti daha iyi anlaşılacaktır.

Çocuk ve genç nüfusumuz azalırken yaşlı nüfusumuz tarihinde ilk defa yüzde 10’uyn üzerine çıkmış ortalama yaşımız da 34 sınırına dayanmıştır. Tüm bunlarla birlikte evlenme yaşı önemli ölçüce yükselmiş, boşanma oranları aynı nispette artmıştır. Evlenme hızı 2023’te binde 6.63 olarak gerçekleşti.

“ŞİMDİ GERİYE DOĞRU BAKTIĞIMIZDA NE KADAR HAKLI OLDUĞUMUZ ORTAYA ÇIKIYOR”
İlk evlenme yaşının kadınlar için 26’ya erkekler için 28’e yükseldiğini görüyoruz İlk anne olma yaşı 29’u aşmış vaziyette. Bütün bu oranların anlattığı şudur: Türkiye genç ve nitelikli nüfus bakımından kan kaybetmektedir.

Böyle bir durumda yalnızca nüfus değil nüfuz kaybı da yaşanamaz, kaçınılmazdır. Karşımıza dikilen bu tehlikeyi 20 sene evvel sezmiştik. 2007 yılında doğurganlık ve nüfus artış hızındaki gerilemeye dikkat çekme adına en az 3 çocuk çağrısı yapmıştık. Bu çağrımızdan dolayı hem şahsen hem hükümet olarak ciddi baskı gördük. Soruna her dikkat çektiğimizde bu saldırıların dozu daha da arttı. Şimdi geriye doğru baktığımızda ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıkıyor.

“MİLLETİMİZİN İSTİKBALİNİ GARANTİ EDECEK ÇALIŞMALARIMIZA DEVAM ETTİK”
Türkiye’nin güvenliğine, geleceğine, kalkınmasına, huzuruna dair her konuda çuvallayanlar burada da aynı yanlışı tekrarlamışlardır. Bunun sadece bir öngörüsüzlük mü yoksa arkasında çok daha sinsi emellerin mi olduğunu takdirini milletimizin yapacağına inanıyorum. Şahsi fikrim nüfus planlaması kisvesi altında yürütülen çalışmaların art niyet taşıdığı şeklindedir.

Biz doğru bildiğimiz yolda sabırla yürümekten asla vazgeçmedik. Her fırsatta en az 3 çocuk çağrımızı tekrarladık, tekrarlıyoruz. Milletimizin istikbalini garanti edecek çalışmalarımıza devam ettik.

Politikalarımız destekleyici düzenlemeleri, reform ve hizmetleri tek tek hayata geçirdik. Hak ve özgürlükleri genişlettik, eksiklikleri giderdik. Kadın hakları ve aile yapısının geliştirilmesi ve bunu merkez alan devrim niteliğinde adımlar attık.

2025 yılını Aile Yılı ilan ettik. 2025 Aile Yılı kapsamında birçok yeni projeyi de hayata geçiriyoruz. Bunların bir kısmını bugün milletimiz ve ailelerimizle paylaşmak istiyorum.

“81 İLDE 150 BİN TL TUTARINDA FAİZSİZ KREDİ DESTEĞİ SUNUYORUZ”
14 –28 mayıs seçim sürecinde milletimize söz verdiğimiz aile ve gençlik fonunu geçen sene deprem bölgemizde başlatmıştık. Bu fon ile evliliğe ilk adımını atan gençlerimize 48 ay vadeli 2 yıl geri ödemesiz 150 bin TL tutarında faizsiz kredi desteği sunuyoruz.

Yeni evlenecek gençlerimize Aile ve Gençlik fonu dahilinde verdiğimiz faizsiz kredi desteğini 81 ilimizin tamamında uygulamaya alıyoruz. Dünya evine girecek gençlerimiz bu imkandan faydalanmak üzere bugün itibarıyla başvurularını yapabilirler.

“TEK SEFERLİK DOĞUM YARDIMINI 5 BİN’TL YE YÜKSELTİYORUZ”
Yuva kuracak tüm gençlerimiz için şimdiden hayırlı uğurlu olsun diyorum. Bu yıl doğum yardımlarımızı da önemli ölçüde artıyoruz. Yeni doğacak ilk çocuk için verdiğimiz tek seferlik doğum yardımını 5 bin TL ye yükseltiyoruz. İkinci çocuk için her ay 1500 TL. Üçüncü ve sonraki çocuklar için her ay 5 bin TL olacak şekilde çocuk yardımlarını devreye alıyoruz.

“HER AY ANNELERİMİZİN HESABINA YATIRACAĞIZ”
Yeni doğacak ikinci ve sonraki çocuklar için hiçbir şart gözetmeksizin vereceğimiz çocuk yardımlarını her ay annelerimizin hesabına yatıracağız.

Bu müjdemizin de ailelerimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Ailelerimize yönelik müjdelerimiz sadece bunlarla sınırlı değil. Aile kurmayı teşkil edecek maddi destekler, danışmanlık hizmetleri, genç çiftler için konut destekleri gibi uygulamaları devreye alacağız. Esnek ve uzaktan çalışma modelleri ile kadınların ev ve iş hayatlarını rahatlatacak yeni imkanları hayata geçireceğiz. Çalışan anne babalar için ücretsiz, düşük maliyetli çocuk bakım hizmetlerini güçlendireceğiz.

Çocuk sahibi olmayı teşkil edecek veya kolaylaştıracak tıbbi imkanları ilelerimizin istifadelerine sunmayı önemsiyoruz. Geniş bir alanda müjdeleri yıl boyunca ailelerimizle paylaşacağız.

Sosyal medya platformlarının yaygınlaşması ile birlikte ataların tabiri ile eski köye yeni adetlerin geldiğini görüyoruz. Öyle talepler, öyle listeler öne sürülüyor ki açık söylüyorum gençlerimiz yuva kurmaktan korkuyor, daha yolun başında iken umutları kırılıyor. Evlenenler ise ödemesi en az 4-5 yıl süren ağır faturalarla karşılaşıyor. Genç çiftlerimiz aynı çatı altında beraberce yaşamayı öğrendikleri mevcut sıkıntılara ilaveten geleneğin dayatması sebebiyle yüklendiği maddi külfetlerle uğraşıyorlar.

Erken dönemde yaşanan boşanmaların ana nedenleri olmasa da olur diyebileceğimiz bu masraflardır. Gençlerimiz bundan muzdariptir. Aileye, ahlaka, fıtrata, çocuklara yönelik saldırıların arttığı, medeniyet değerlerimize uygun hayat sürmenin zorlaştığı günümüzde yuva kurmak isteyen gençlerimize yardımcı olmak mecburiyetindeyiz.”

 

KAYNAK: Türkgün / Anadolu Ajansı-AA

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.