Dolar 32,3865
Euro 35,0590
Altın 2.326,65
BİST 9.096,78
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cts 22°C
Paz 23°C
Pts 24°C
Sal 19°C

Başbakan Erdoğan, Geri Adım Yok dedi

A+
A-

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İmralı ile yapılan görüşmeler hakkında AK Parti Meclis grup toplantısında önemli açıklamalar yaptı.

Başbakan Erdoğan, partisinin haftalık olağan grup toplantısında, İmralı ile yapılan görüşmeler hakkında önemli açıklamalar yaptı. Erdoğan, meşru olan her yöntemi devreye aldıklarını belirterek terörle mücadeleden asla taviz verilmeyeceğini, görüşmeler ve mücadelenin sonuna kadar devam edeceğini belirtti. Başbakan Erdoğan önemli açıklamalarını şu sözlerle belirtti; Türkiye’de terörün sona ermesi için son haftalarda başlayan ve bu daha önce başlatılmış bir sürecin devamı olarak ayrıntıların bir kısmını da sizlerle paylaşmak arzusundayım. Sizlere ve aziz milletime şu hususun altını kalın çizgilerle ifade etmek istiyorum. Millet olarak 75 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı oalarak ecdadımızla, istiklale ve hürriyete yeryüzündeki her milletten çok daha fazla aşık ve tutkunuz. Bu topraklardaki yaklaşık bin yıllık tarihimiz boyunca istiklalimiz ve hürriyetimize yapılan her saldırı karşısında bizler kükremiş bir milletiz. Bir inanç gurubunu etnik bir halkı kast etmiyorum. Bu topraklar üzerinde millet 75 milyonun tamamıdır. İlk Meclis’te Gazi Mustafa Kemal’in ruhunu özünü ifade ettiği topluluktur. Biz bin yıllık ortak tarihimiz boyunca, Türk Kürt, Boşnak, Laz hiç bir ayrım yapmaksızın aklınıza hangisi geliyorsa hep birlikte yaşadık ve var olduk. İstiklal ve hürriyetimizi de hep birlikte savunduk. Diyarbakır’da Van’da Rize’de Samsun’da Hatay’da Ankara İstanbul Edirne’de aklınıza neresi geliyorsa her evden tarih içindoe bir şehit mutlaka uğurlanmıştır. Dünyanın her yerinde belki 1 yıl önce belki bin yıl önce. Merhum Akif’in ifadesi olan ‘Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda’ ifadesine uyacak şekilde.

İstiklal ve hürriyetimize yönelik her saldırı karşısında ecdadımız gibi topraklarımızı savunmak noktasında en küçük bir tereddütümüz olamaz. Bize hiç kimse diz çöktüremez. Bizi hiç kimse teslim alamaz. Hiç bir saldırı karşısında geri adım atmadık, atmayız. Topraklarımıza gözünü dikmiş bir düşman karşısında biz sırtımızdan vurulmayı zül kabul eder, alnımızdan vurulmayı şeref adlederiz. Biz 75 milyon ve 75 milyonun ecdadı bu toprakların üzerinde hiç bir zaman korkmadık ve başımızı önümüze eğmedik. Biz geçtiğimiz bin yıl boyunca bu topraklar için canımızı verdik. Bizler de torunlarımız da hiç tereddüt etmeden bu topraklarımızı savunmaktan asla ve asla vazgeçmeyiz. Tek bir şehidimizin dahi aziz hatı4rasına leke sürmeyiz, sürdürmeyiz. Bu aziz milletin değerlerinin çiğnenmesine müsamaha göstermeyiz. Bunu herkes bilmeli ve anlamalı. Birileri sadece ve sadece kendi ırkını seviyor olabilir. Birileri sadece Türkleri, birileri sadcee Kürtleri seviyor olabilir. Birileri sadece kanın intikamın diliyle konuşuyor olabilir. Biz bir etnik kökeni, inanç gurubunu değil, yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz. Bu terör sürecinde 30 yıldır süre gelen bu kayıplarda bir yanlış olduğunu defalarca ifade ettim. Bir tarafta bizim canımız kardeşimiz şehit oluyor öbür tarafta pkk’lı öldürülüyor ama acı aynı yürekleri kavuruyor gözyaşı aynı toprağa düşüyor. Kurşun hangi adrese giderse gitsin ağlayan analar oluyor, ayakları altına cennet vaadedilmiş analar oluyor ağlayan. Biz bu acıyı sonlandırmanın mücadelesini vereceğiz. Biz tam 10 yıldır elini yüreğini bedenini taşın altına koyan bir iktidarız. Biz annelerin gözyaşını dindirmenin telaşı içindeyiz. Bu hususta her yolu değerlendirmeye aldık. Şehitlerimizin, ecdadımızın ruhunu incitmeden bütün acıları dindirmenin derdindeyiz. Biz 1980’lerde Diyarbakır zindanlarında neler yaşandığını çok iyi biliyoruz. O zindanların işkencecilerin aynaya baktıklarında adeta aynadaki görüntü bile kendilerinen utanmıştır. Hiç bir şey o alçakça işkenceleri maruz gösteremez. MAMAK’ta METRİS’te yaşatılanlar aynı derecede vahşidir. Gerek bu kadronun içindeki onlarca arkadaşım gerek bu salonun dışındaki onbinlerce yüzbinlerce kardeşim bu zulümleri iliklerine kadar yaşadılar. Biz o zulmün duvarına çarptık. Namaz kılıyoruz diye, İmam Hatipliyiz diye, sakalı olanı, elinde tesbih olanı, hatta Allah’ın selamını vereni bile ötelediler. Gazetelerimiz dergilerimiz hatta siyaset yaptığımız partilerimiz kapatıldı. Bizim gibi bir çok kişi için siyasetin yolları kapandı. Bizzat, benim en yakın arkadaşlarım kardeşlerim kalleşçe şehit edildiler. Eşi başörtülü olduğu için işinden atılanlar oldu. Kendi öz yurdunda kendi vergisi ile yapılan okullarda okuyamayıp yurt dışında okuyan nice kızlarımız gençlerimiz oldu. İnsanlarımızın hakları sınırlandı, engellendi yok edildi.

Acıdan, kandan ve ölümden beslenenlere rağmen biz umutluyuz. Allah’ın izniyle milletimizin desteği ve hayır duasıyla tüm provakasyonları aşıp bu süreci sonuna ulaştıracağız. Bu süreçte gerçekten yapıcı rol almak isteyenler varsa hepsine sesleniyorum. Hangi siyasi düşüncede olursa olsun, tüm STK’lara medya guruplarına sesleniyorum. Sağduyulu sorumlu davranmaları şarttır. Biz MHP Genel Başkanı ve arkadaşlarına içine düştüğü çamurun içinde iyi oynamalarını diliyoruz. Tüm iftiralarına bizim ve milletimizin kulağı tıkalı olacaktır. Milletimiz inanıyorki Türk’e ve Türk’ünkadim değerlerine denk düşmeyen bu üsluba sandıkta cevabını verecktir. Biz boşuna bölücü terör örgütünün uzantısıdır demiyoruz. Buyrun bunun daha ispatı ne olacak herşey ortada. Terör örgütünün silahları bırakması en çok daha BDP’nin siyaset yapmasının önünü açacak BDP’yi de silahın gölgesinden kurtaracaktır. BDP’nin bu süreçte sorumluluk alarak geçmişteki hataları tekrarlamadan ilerlemesi en büyük beklentimizdir.

Devletin kurumları, yetkilileri imralı ile olumlu bir sürecin başlatılabilmesi için görüşmeleri kaç yıldır sürdürüyor. Sabotajlar tahrikler olabilir. Hükümetin devletin çeşitli birimlerini bir enstrdüman olarak kullanması bile onları rahatsız ediyor onu da biz siyasilerin görüşmesi olarak söylüyorlar. Bunu söyleyecek kadar acemiler. O farklı bir konudur, bu enstrümanların oraya gitmesi farklı bir konudur. Terörü ticaret haline getirenler süreci baltalamak için rol alabilirler. İnşallah akibetimiz de hayır olacaktır.

Bu süreç şehitlerimizin ruhunu asla ve asla zedelemeyecektir. Benim burada aziz milletimden 75 milyondan bir ricam var. Lütfen hiç kimse kara propaganda bulutlarının ardında kalmasın. İftira ve ithamlara kimse kulak asmasın. 75 milyonu kucaklayarak biz bu sürece ilerliyoruz. Biz sadece kardeşliğimizi pekiştirmenin mücadelesini veriyoruz. Kimse propagandaya kulak asmadan sürece baksın. Biz aynı kıbleye dönen tek bir milletiz. Bin yıldır bu topraklarda biriz beraberiz kardeşiz. Mevlana’dan Yunus Emre’den Ahmedi Hani’den Faki Teyran’dan beslenmiş o kaynaklardan ruhunu doyurmuş bir milletiz. Bizim yolumuzu terör, şiddet aydınlatmaz. Bizim yolumuzu Yunus Emre Ahmedi Hani aydınlatacak. Bin yıl boyunca bugünlere böyle geldik geleceğe de böyle yürüyeceğiz. Van’da Ankara’da İstanbul’da Edirne’de aynı ezan okunuyor ve bize aynı çağrıyı yapıyor. Hepimiz Ezan-ı Şerif’e kulak vereceğiz. Hepimiz bu çağrıda daha bir muhabbetle kucaklaşacağız. Geçmişte herkese yönelik zulümlerin baskıların eziyetlerin hepsinin hesabını birlikte soracağız ve geçmişte yaşananların geleceğe intikal etmemesi için birlikte çalışacağız. Silahları sıkılı yumrukları aradan çekip kardeşçe kucaklaşacağız. ‘Peygamberiimiz mübarek parmaklarını birbirine bağlayıp müminin mümine bağımlılığı taşları kenetlenmiş bir bina gibidir’ Hadisi Şerif’inde olduğu gibi birbirimize kenetleneceğiz.

Buradan Diyarbakır’a sesleniyorum, gelecek cenazelerin gideceği illere sesleniyorum. Bir çok malum terörist gurupların teşviki ile bu cenazeler istismar vesilesi olabilir. Aklı selim sahibi Diyarbakırlı vatandaşımız bu oyuna gelmeyecektir. Tuncelideki vatandaşımız bu oyuna gelmeyecektir. Ve, hep birlikte bu oyun bozulacaktır diye düşünüyoruz. Çünkü başlattığımız bu barış süreci dinamitlenmek isteniyor buna pirim vermemek lazım. Kendi iç hesaplaşmalarının faturalarını bu millet ödememeli. Onun için teyenni ile bu süreci takip edelim. Allah yolumuzu açık etsin. Bir kez daha hepinizi saygı ile selamlıyor hepinizi Allah’a emanet ediyorum’ diyerek sözlerini sonlandırdı.