Dolar 32,5782
Euro 34,7958
Altın 2.507,60
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 14°C
Yağmurlu
İstanbul
14°C
Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 22°C

Bahçeli: Mehmet Akif düşündüğü gibi yaşayan mütekamil inancıyla öne çıkan gönül insanıydı

Bahçeli: Mehmet Akif düşündüğü gibi yaşayan mütekamil inancıyla öne çıkan gönül insanıydı
27/12/2021 16:50 | Son Güncellenme: 27/12/2021 22:38
A+
A-

MHP Lideri Bahçeli: Mehmet Akif düşündüğü gibi yaşayan mütekamil inancıyla öne çıkan gönül insanıydı

Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin 102’inci yıl dönümü ve Milli Şair Mehmet Akif Ersoy’un 27 Aralık 1936’da ebediyete irtihal etmesinin yıl dönümü vesilesiyle mesaj yayınladı.

MHP Lideri Bahçeli mesajında, 27 Aralık’ın aynı zamanda, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin 102’inci yıl dönümünü olduğunu söylerken “O geliş, bir uyanışın müjdesiydi. O geliş, milli diriliş ruhunun bayraklaşmasıydı. O geliş, kahramanların omuzlarında yükseldikçe yükselecek bir milletin ayağa kalkmasıydı.” ifadelerini kullandı.

Ayrıca MHP Lideri Bahçeli, Milli Şair Mehmet Akif Ersoy’un 27 Aralık 1936’da ebediyete irtihal etmesinin yıl dönümü dolayısıyla anma mesajında ise, “Akif, düşündüğü gibi yaşayan, müessir iradesiyle, mütekamil inancıyla öne çıkan, öncü olan bir gönül insanıydı.” dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli, mesajında şunları kaydetti;

MÜESSİR İRADESİYLE, ÖNCÜ OLAN BİR GÖNÜL İNSANIYDI

Büyük şair ve dava adamı, ahlakı ve sağlam imanıyla adını milli hafızalara kazıyan Merhum Mehmet Akif Ersoy 27 Aralık 1936 senesinde ebediyete irtihal etmişti. Akif, düşündüğü gibi yaşayan, müessir iradesiyle, mütekamil inancıyla öne çıkan, öncü olan bir gönül insanıydı.

Merhum Mithat Cemal Kuntay’ın vurguladığı üzere, Akif vitrin adamı değildi. Önünden geçenler bunu göremezdi. Akif’i görmek isteyenler içine nüfuz etmek zorundaydı. Gösterişe kapalı, riyakarlığa ve sahteliğe karşıydı. Tevazu onun duru hayatıyla anlam ve açıklık kazanmıştı.

HAYATINDA SİYAH, LEKELİ HİÇBİR NOKTA DA OLMAMIŞTIR

“Onun içyüzüne baktığım vakit, gökyüzüne, denize bakar gibi ferahlardım.” diyen Merhum Mithat Cemal Kuntay gerçekten de efradını cami ağyarını mani bir değerlendirmede bulunmuştu. Nitekim onun 63 yıllık hayatında siyah, lekeli, şaibeli hiçbir nokta da olmamıştı.

Akif, istiklalimizin manzum eserini kaleme alırken, yüreğinden adeta bir fırtına gibi kopan sesi dinlemiş, vatana ve millete duyduğu emsalsiz sevdayı kıtalar halinde nakşetmişti. Hasbiliği, engin hissedişi ve heyecanı hem eserlerine hem de erdemli hayatına birebir yansımıştı.

Merhum Nihat Sami Banarlı, Akif’i şöyle anlatmıştı: “Ben Mehmet Akif’i inanmış bir insan olarak her hatırlayışımda, evliyalar kadar temiz ve lekesiz görebilmenin hazzını duyarım. İçim rahatlar.” Milli Mücadele yıllarında milletimize umut aşılamış, kalpleri teskin etmişti.

KAATİMCE, ARİF’İ TANIYIP FEYZ ALMAK BİR İKRAMDIR

Akif, Safahat’ın bir yerinde; “Mezardan akseden avazı kimse dinler mi?” diye soruyordu ancak, onun mezar taşında bile İstiklal Marşı’nın ilk kıtasının parlak meşalesi görmesini bilenler için durmadan yanıyordu.

Kanaatimce, Akif’i tanıyıp feyiz almak bu fani hayatta bir ikramdır. Vefatının 85’inci yıl dönümünde Mehmet Akif Ersoy’u rahmetle, hürmetle anıyorum. Korkma demişti, korkmayacağız. Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak demişti, söndürmeyeceğiz. Ocaklarımızı da tüttüreceğiz.

MİLLİ ONURUMUZ, HİÇBİR ODAĞIN KARŞISINDA EĞİLMEYECEK…

Bugün ayrıca Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin 102’inci yıl dönümüdür. O geliş, bir uyanışın müjdesiydi. O geliş, milli diriliş ruhunun bayraklaşmasıydı. O geliş, kahramanların omuzlarında yükseldikçe yükselecek bir milletin ayağa kalkmasıydı.

Bu vesileyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, kurtuluşumuzun mümtaz isimlerine, kutlu ceddimize, aziz şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyor, milli onurun hiçbir mütecaviz, hiçbir müstevli ve muhasım odağın karşısında eğilmeyeceğini azimle ifade ve ilan ediyorum.

Turkgün