ATALAY: DENGEYI KORUMADA BAŞARILI OLDUK
Başbakan Yardımcısı Atalay, demokratikleşme çalışmalarına dair, “Hem bu hassas konularda politika üreteceksiniz hem de gücünüzü koruyacaksınız. Parti olarak bu konuda başarılı olduk” dedi.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesinin ev sahipliğinde düzenlenen 7. Ulusal Sosyoloji Kongresi’nde yaptığı konuşmada sosyoloji bilimine çok önem verdiklerini, bundan dolayı sürekli kamuoyu araştırmaları ve analizleri yaptırdıklarını söyledi.
Planladıkları ve karar vererek yürüttükleri politikaları daima toplumla paylaştıklarını belirten Atalay, toplumsal eğilimleri tespit ederek vazgeçtikleri bazı politikalar olduğunu anlattı.
Toplumun değişik kesimlerinde bölgesel değerlendirmeler yaptıklarına işaret eden Atalay, şöyle konuştu:
“Demokratikleşme çalışmalarında her bölgede yaşayan vatandaşlarımızın hassasiyetlerini gözetmemiz gerekiyor. Bir bölge için öngördüğümüz politikalar, başka bir yerde tepki toplayabilir. Türkiye çok renkli bir yapı. Hassasiyetleri de göz önünde bulundurmamız gerekiyordu. Sonuçta biz, bir siyasi partiyiz. Bir tarafı yaparken diğer tarafı yıkmak olmaz. En önemli şansımız Türkiye’nin her bölgesinden destek alıyoruz. Dolayısıyla bunu da korumak zorundayız, yoksa iktidar olamayız. Hem bu hassas konularda politika üreteceksiniz hem de gücünüzü koruyacaksınız. Bu çok hassas bir denge. Parti olarak bu konuda başarılı olduk. Çünkü her seçimde oyumuzu biraz daha artırdık, toplumsal desteği aldık.”
“Her kesimi anlayarak ve memnun ederek güçlü devlet olunur”
Başbakan Yardımcısı Atalay, daha önce Türkiye’de vatandaşların ana dilini konuşamaması, başı örtülü olduğu için üniversiteye girememesi gibi garip bir tablonun hakim olduğuna değinerek, gerçekçi olmak gerektiğini, halen bazı eksik noktalar bulunduğunu söyledi.
Devletin önceden her kesimden vatandaşıyla sorunları olduğuna dikkati çeken Atalay, şöyle dedi:
“Devlet, vatandaşının güvenini kaybetmişti. Halbuki devlet vatandaşının güvenini sağladığı sürece güçlü olur. Her kesimi anlayarak ve memnun ederek güçlü devlet olunur. Böylece devlete bağlılığı artırırsın. Bunlar ancak iyi sosyolojik analizlerle başarılabilir. Toplumun derinliklerine indiğinizde insanların acısını ve sorunlarını anlıyorsunuz. İnsanlar ana dilini konuşacaksa konuşsun, inancını yaşayacaksa yaşasın, neden mahrum ediyorsun. Kıyafetle, şekille neden uğraşıyorsun. Bunlar çağımızda toplumların aştığı şeyler.”
aa