ABDULLAH GÜL, KAYIP TRİLYON DAVASIYLA İLGİLİ İFADE VERDİ
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kayıp trilyon davasında kendi isteğiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na giderek ifade verdi.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Necmettin Erbakan’ın parti liderliği dönemindeki ‘kayıp trilyon’ soruşturması için dün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına giderek ifade verdiği öğrenildi. Gül, o dönem Cumhurbaşkanı olduğu için ifadesi alınmamıştı.
Daha önce Cumhurbaşkanlığı dönemi bittikten sonra bu konuda savcılığa ifade vereceğini belirten Abdullah Gül, görevi sona erdikten sonra avukatı vasıtasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığ’na başvurarak ifade vermesi için gün tayin edilmesini istedi.
BASINA DUYURULMADI
Belirtilen günde Ankara’ya giderek başsavcıya ifade veren Gül’ün bu hareketi basına duyurulmadı.
AVUKATI: 45 DAKİKA SÜRDÜ
Abdullah Gül’ün avukatı Ömer Küçüközcan, Ankara Adliyesi’ne mesai bitmek üzereyken gittiklerini ifade ederek “Doğru, gittik. O ifade verildi. Mesai bitmek üzereyken gidildi. 45 dakika civarı sürdü. Soruşturmaya konu olay ile ilgili Abdullah Bey’in hiçbir alakası olmayan bir konu. Tek sıfatı o dönem o partide genel başkan yardımcı olmasıydı. Ve Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısıydı. Parasal konuda hiçbir hakkı yok, yetki yok. Kendisi ile aynı statüde bulunan parasal hiçbir hak ve yetkisi bulunmayan tüm insanlar zaman içinde bu dosyadan aklandılar. Beyefendi de dokunulmazlığı sebebi ile bu döneme geldi. Davet üzerine gittik. Konu ile ilgili bilgilerini sordular. Parasal konu ile hiçbir bilgisinin olmadığı, ilgisinin olmadığını açıkladı. Konu bundan ibaret… Nezaket kuralları çerçevesinde bir işlem yapıldı. Hukuk ‘bir daha gel’ derse gideriz, Ama hukukun ‘bir daha gel’ demesini gerektiren bir şey olduğunu düşünmüyoruz.” dedi. Abdullah Gül’ün ifadesini, Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Zeki Bayrak’ın aldığı öğrenildi. (Dinçer Gökçe/Hürriyet)
GÜL’DEN AÇIKLAMA
Abdullah Gül’ün kişisel internet sitesinde ifadeyle ilgili açıklamalara yer verildi:
“Abdullah Gül, ‘Olay tarihi itibariyle Refah Partisi’nin Dış İlişkiler’den sorumlu Genel Başkanı Yardımcısı sıfatını taşıdığını, esasen parasal hiçbir konuda hak, yetki ve sorumluluğu bulunmadığını; bununla birlikte davada adıgeçen herkesin ifadesinin alınmış olması ve hukuka duyduğu saygı çerçevesinde ifade vermeye geldiğini’ kaydetmiştir.
“Kayıp trilyon” davasına bakan Ağır Ceza Mahkemesi’nin, kendisi gibi ilgisiz bütün parti yetkilileri hakkında ve özellikle de Refah Partisi’nin bu konularla ilgili Genel Muhasibi hakkında bile beraat kararı verdiğini hatırlatan Gül, ‘Hukukun tüm koşullarıyla eksiksiz ve kusursuz olarak işlemesi, hiçbir konuda en küçük bir kuşkunun hiçbir taraf için kalmaması maksadıyla bizzat ifade verdiğini’ belirten Gül, bu işlemin tamamlanmasından ötürü duyduğu memnuniyeti ifade etmiştir.”
ERBAKAN VE 68 RP YÖNETİCİSİ CEZA ALMIŞTI
1998 yılında Anayasa Mahkemesi, Refah Partisi (RP) hakkında verdiği kapatma kararının ardından, yöneticilerden ellerindeki Hazine yardımını devlete iade etmelerini istedi. Ancak RP, paranın örgütlere gönderilerek harcandığını ileri sürdü ve söz konusu Hazine yardımını iade etmedi. Müfettişlerin incelemelerinde paranın, sahte belgelerle harcanmış gibi gösterildiği tespit edildi. Bu nedenle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı aralarında RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan’ın da bulunduğu parti yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulundu.